Kürdistan ‘devlet’ başkanı Sayın Mesut Barzani’nin, iki gün öncesinde Türkiye’ye yaptığı ziyarette, Sayın Abdullah Öcalan ile görüştüğü iddia ediliyor.
Bu iddia, uzun süre Türkiye gündemini işgal edecek olan bir iddia…
Ciddi bir iddia...
Yabana atmamak lazım.
Şöyle bir oturup kafa yoralım.
Sizce, Sayın Barzani, Sayın Öcalan’ı ziyaret etmiş midir?
Ben,”evet etmiştir” diyorum.
Neden derseniz?
Konuyla ilgili, Nerinazad.com haber sitesinde konuyla ilgili verilen haber,inandırıcı gibi duruyor.
Haberde şöyle deniliyor.
Sayın Barzani’nin gelişinin bir gün öncesinde, Sayın Öcalan MİT binasına getiriliyor.(saat 15 45 sıralarında).
MİT Müsteşarı Hakan fidanın da aralarında bulunduğu 3 kişilik heyetle 2 saat 20 dakika görüştüğünü ve daha sonra, Öcalan’ın, Barzani ile yapacağı görüşme için bazı notlar hazırladığı iddia ediliyor.
Bu iddiayı destekleyen başka iddialar da var.
Hatırlarsınız ki, Temmuz 2014 tarihinde, İmralı görüşme heyetinden HDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Leyla Zana, bir mektupla Erbil’e gitmişlerdi.
Akabinde, dışişleri bakanı müsteşarı Feridun Sinirlioğlu Erbil’e gidiyor ve Sayın Barzani ile yaptığı görüşmede, Barzani’den Sayın Öcalan’la görüşmesini istiyor.
Barzani ise,”bir Kürt lideri, esaret ve zindan koşullarında ziyaret edemem” diyerek bu teklifi red ediyor.
Yıl 2015..
AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, kalkıp “ Öcalan’la görüşmeler yapılıyor” söylemini ortaya atıyor.
Ensarioğlu’nun bunu kafasında uyduracak kadar cesur olabileceğine inanmıyorum.
Kesin, birileri servis etti.
Haaaaa… Sonra…
Sonra, Sayın Barzani geliyor. Sinirlioğlu onu alıp direkt MİT binasına götürüyor.
Bunların tümü tesadüf değil.
Sayın Barzani, irili ufaklı Kürt parti temsilcileriyle görüşmesi. Barzani’nin görüşme yaptığı sırada, Sayın Demirtaş’ın ani bir kararla Erbil’e gitmesi. 
Barzani’nin HDP ile yaptığı görüşmede, bir yanına HDP eş genel başkanı Figen Yüksekdağ, diğer yanına Leyla Zana’nın oturması ve o pozitif hava.
Bunların tümü tesadüf mü?
Bence, Sayın Barzani, Sayın Öcalan ile görüştü.
Hemi de samimi bir görüşme ve içtenlikle.
Hem de birlikte çaylarını yudumladılar.
Büyük olasılıkla, yeni bir çatışmasızlık süreci için ortak karar da aldılar.
Bu karar, Kandil’de KCK yetkilileriyle de görüşülecek (zira KCK yetkililerinin bu görüşmeden haberdar olabilme olasılıkları da var)…
Sözün kısası, yeni bir yaşama dair güzel umutlar var gibi.
Yaşanan ölümlere ‘dur’ diyebilmek için, bu tür diplomasinin daha da güçleneceği seziliyor.
Birileri, ısrarla, itibarsızlaştırma çabaları içinde olsa dahi, karalama propagandaları yürütüyor olsa bile, aklın gücü hakim olacak.
Kürt halkının acısına duyarlı olan liderler bu süreçte elini taşın altına koyacak.
Ben bunu böyle okuyorum.
İnşallah yanılmıyorumdur.