Düzenlenen koordinasyon toplantında “Sürdürülebilir Van Gölü inci kefali balıkçılığına geçiş süreci ve kaçak avcılığın önlenmesi” konulu bir sunum yapan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, 2012 yılı verilerine göre Van Gölü’nde avcılığın yüzde 30’u üreme döneminde, geriye kalan yüzde 70’i ise üreme dönemi dışında yapıldığını söyledi. Sarı, “Profesyonel balıkçılık, üreme dönemi dışında gölde 8-16 metre boyunda tekneler ve göz açıklığı 20 milimetreden küçük olmayan sade ve fanyalı uzatma ağlarla yapılmaktadır. Kaçak avcılığın önemli bir kısmı, akarsu ağızlarında sürü oluşturan balıkların manyat ağlarla avlanması ve gerçekleşmektedir. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı teşkilatında ve bakanlığa bağlı su ürünleri ile ilgili teşekküllerde deniz ve iç suların koruma ve kontrolü ile görevlendirilen personelle emniyet, jandarma, sahil güvenlik, gümrük ve orman muhafaza teşkilatları mensupları, belediye zabıtası amir ve mensupları, kamu tüzel kişilerine bağlı muhafız, bekçi ve korucularla emniyet ve jandarma teşkilatının bulunmadığı yerlerde köy muhtarı ve ihtiyar heyeti üyeleri bu kanunla ve bu kanuna istinaden konulan yasaklardan dolayı, bu kanun kapsamına giren suçlar hakkında zabıt tutmak, suçta kullanılan istihsal vasıtalarını ve elde edilen su ürünlerini zapt etmek ve bunları 34’üncü madde hükmü saklı kalmak şartı ile adlî mercilere teslim etmek; ek madde 3'te yer alan hükümler çerçevesinde idarî para cezalarını kesmekle vazifeli ve yetkilidirler” dedi.

Van Gölü’nde kaçak avlanmanın önüne geçilebilmesi için bazı önerilerde de bulunan Prof. Dr. Sarı, “Erciş ve Muradiye için birer zodiac bot ve ikişer ekip kurularak sürekli motorlu devriye hizmeti verilmeli. Mansaplarda ve dere boylarında jandarma tarafından 3 yıl önce başlatılan yaya devriye hizmeti sürdürülmeli. Balık derelere girdikten sonra özellikle Bendi Mahi, Zilan Çayı ve Deliçay’da dere boylarındaki tedbirler artırılmalı. Gıda Tarım ve Hayvancılık müdürlükleri, zabıta ve emniyet birimlerinin katılımı ile ortak denetim ekipleri oluşturulmalı. Bu ekipler kent merkezlerinde ihbar beklemeksizin sürekli denetimler yapmalı. Balığın ticari amaçla kaçak olarak taşınmasını önlemek için 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu’nda gerekli değişikliğin yapılması için TBMM nezdinde yeniden girişimlerde bulunmalı. Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü hem bütçe ayırmalı hem yasal düzenleme konusunda inisiyatif almalı. 15 Temmuz’a kadar mevcut suyun en az 1/3’ü dere yataklarında kalmalı. Dere yataklarından kum alımı yıl boyunca yasaktır. Ancak bu yasağın inci kefalinin üreme dönemi boyunca daha etkin olarak uygulanması gerekmektedir. İnci kefali göçünün görsel hale gelmesi, alınan önlemlerin etkisini artırmakta, yerel ve ulusal boyutta destek sağlamaktadır. Bu yüzden Deliçay’ın dışında Muradiye, Edremit gibi göçün izlenebildiği noktalarda, göç izleme etkinlikleri düzenlenmelidir. Tüketici desteğini artırmak için afiş, broşür dağıtılması ve benzer etkinlikler her seviyede artırılmalı” diye konuştu.
Van Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nde görevli Su Ürünleri Mühendisi Hayrettin Ünal ise, kaçak avlanmayla alakalı uygulamalardan bahsederek, şimdiye kadar uygulamalar kapsamında elde edilen verileri açıkladı.

Toplantıdan sonra konuşan Bitlis Gıda Tarım ve Hayvanlık Müdürü Bülent Korkmaz ise, Van Gölü’nde 15 Nisan - 15 Temmuz tarihleri arasında üremeden dolayı avlanma yasağı uygulandığını hatırlattı. İnci Kefali balığının üreme döneminde bir dizi tehlikeyle karşı karşıya kaldığını dile getiren Bülent Korkmaz, bu tehlikelerden bazılarının doğal bazılarının ise insan kaynaklı, yani kaçak ve yasak avlanma olduğunu belirti. İnci kefalinin ülke iç su balıkları üretimini tek başına üçte birini oluşturduğunu kaydeden Korkmaz, “Van Gölü’nde 46 bin ton inci kefali stoku bulunmakta olup, yılda 14 bin ton inci kefali avlanmaktadır. İlimizde Van Gölü’ndeki inci kefali avcılığı yılda 800 ton civarındadır. Göl çevresinde yaşayan ve çoğunluğu fakir 2 bin aile, yani yaklaşık 14 bin insan geçimini inci kefalinden sağlamaktadır” diye konuştu. Koordinasyon toplantısı, katılımcıların karşılıklı soru sorması ve soruların cevaplandırılmasıyla son buldu.

Editör: TE Bilisim