Kırım'ı Ukrayna'dan koparıp Rusya'ya bağlayacak olan ve bu Sabah TSİ 08:00'da başlayan referandumda oylama sona erdi. Rus haber ajansı RIA'ya göre referandumda oy kullananların yüzde 93'ü Rusya ile birleşmeye "evet" dedi. Bir başka Rus haber ajansı Interfax ise bu oranı yüzde 80'nin üzerinde olarak verdi.

İLK TEPKİ AMERİKA VE FRANSA'DAN

Oylamanın ardından ilk tepki ABD'den geldi. Beyaz Saray 'Referandumu tanımıyoruz' dedi ve Rusya'ya sert uyarıda bulundu. Açıklamada "Rusya olası askeri müdahale ve uluslarası hukuk ihlalinin bedelini ağır öder." denildi.

Fransız Dışişleri Bakanı Fabıus ise"Kırım'daki referandum yasa dışıdır. Rusya Ukrayna'nın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü tanımalı." dedi.

12 SAAT SÜRDÜ

Bölgeyi Ukrayna'dan koparıp Rusya'ya bağlayacak olan referandum için oylama, Kiev ve Batı'nın itirazları altında başladı. Tartışmalı referandum için sandıklar TSİ 08:00'de açıldı, TSİ 20:00'da sona erdi.

Referandumda seçmenler oy pusulasındaki iki seçenekten birini işaretledi:

* Kırım'ın Rusya Federasyonu'na bağlanmasını onaylıyor musunuz?

* 1992 Kırım Anayasası'nın yeniden yürürlüğe girmesini ve Kırım'ın Ukrayna'nın parçası olma statüsünü destekliyor musunuz?

REFERANDUMA İLGİ BÜYÜKTÜ

Kırım'ın başkenti Simferopol'de Sabah saat 08.00'de başlayan oy verme işlemlerine halk yağmurlu havaya rağmen ilgi gösterdi.

Kırım Tatarlarının, Kırım Tatar Milli Meclisi'nin aldığı karar gereğince oy kullanmadığı referanduma özellikle Rusların ilgisinin büyük olduğu görüldü.

Kırım Tatarı bir seçmen Cihan Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, "Kırım Tatar Meclisi seçime gitmeyin kararı verdiği için ben oy kullanmayacağım." dedi. Öte yandan Bahçesaray'da Kırım Tatarların oylarını kullandığı bildirildi.

Rusya ve Ukrayna 21 Mart'a Kadar Ateşkes İmzaladı
RUS ASILLI VATANDAŞ: RUSYA İLE BİRLEŞMEYI YILLARCA BEKLEDİK

Oyunu kullanmak için 76 yaşında sandık başına gelen Rus asıllı bir vatandaş ise Cihan'a, "Çok istedim ve bekledim bunu." dedi.

Yine Rus asıllı bir kadın ise "Biz bunu yıllarca bekledik. 20 yılı geçti şimdi biz çok mutluyuz. Bu referandum en sonunda gerçekleşti. Ben düşünüyorum ki, her şey iyi olacak biz Rusya ile olacağız." diye konuştu.

"BATI'YA İYİ YOLCULUKLAR"

Dimitriy adlı bir seçmen ise Cihan'a yaptığı açıklamada, "En sonunda birileri bizim sesimizi duydu. En önemli en yasal görüş halkın görüşüdür, bizim görüşümüzdür, halk da biziz. Biz şimdi sözümü sandıkta söylüyoruz. Batı demokrasisi peşindekilere iyi yolculuklar diliyorum. Biz Rusya ile devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

Oy verme halkın her kesiminden katılım gördü.

Oy verme işlemleri sakin bir atmosferde devam etse de bazı bölgelerde küçük çaplı olayların çıkabileceği ifade ediliyor.

TATARLAR REFERANDUMU BOYKOT ETTİ

Kırım Özerk Cumhuriyeti'nde düzenlenen referandum, Kırım Tatarları tarafından boykot edildi.

Kırım'da Sabah yerel saatle 08.00'de başlayan oy kullanma işleminde, neredeyse Tatarlardan hiç kimse sandığa gitmedi. Başkent Akmescit'te ağırlıklı olarak Tatarların yaşadığı Çistinkaya mahallesindeki okulda kurulan sandıklarda, sadece bölgede yaşayan Ruslar ve Ukraynalılar oy kullandı.

AA muhabirine açıklama yapan, Çistinkaya okulu sandık başkanı Ala Federova, bölgede yaşayan Tatarlardan şu ana kadar sadece birkaç kişinin oy vermeye geldiğini söyledi. Okula oy vermeye gelenlerin tamamına yakınının bölgedeki Ruslar ve Ukraynalılar olduğunu kaydeden Federova, herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadıklarını belirtti.

RUSYA KONSOLOSLUĞU ÖNÜNDE PROTESTO

Rusya Başkonsolosluğu önünde düzenlenen protestoya Kırım Türklerinin yanı sıra Ukraynalılar, Almanlar ve Türkler de destek verdi. Protestocular, 'Rusya Kırım'dan elini çek', 'Bugün Kırım yarın Avrupa' yazılı dövizler taşıdılar. Türkiye, Almanya, Ukrayna, Kırım ve KKTC bayrakları da taşıyan grup, polis tarafından Rusya Başkonsolosluğu'na yaklaştırılmayınca protestolarına yolun karşı tarafında devam ettiler.

"RUSYA, BAĞIMSIZ BİR DEVLETİN TOPRAĞINA GİRMİŞTİR"

Batı Avrupa Kırım Türkleri Dayanışma ve Kültür Merkezi Genel Başkanı Rafet Karanlık, Kırım'a destek verilmesini, yapılan referandumdan Rusya'ya bağlanma kararı çıkarsa tanınmaması istedi. Karanlık şunları söyledi:

"Rusya, uluslararası anlaşmaları ihlal ve komşu ülkelerin sınırlarına tecavüz ederek bağımsız Ukrayna Devleti'nin toprağına girmiştir. Kırım Tatarlarından aldığımız bilgiye göre, Rusya Federasyonu'nun özel askeri birlikleri Kırım Özerk Cumhuriyeti içerisinde her yeri işgal etmiş bulunmaktadır. Kırım, 18 Mayıs 1944'de Stalin tarafından Kırım Tatarlarının sürülmesinin ardından Rus göçmenlerle doldurulmuş,1954 senesinde idari olarak Sovyet Ukrayna'sına bağlanmıştır. Son günlerde, Kırım'a fiili tecavüz artarak devam etmekte ve Ukrayna'nın bağımsızlığı Rus ordusu tarafından ayaklar altına alınmaktadır. Özellikle, Ruslar tarafından 1944 yılında etnik temizliğe ve sürgüne maruz kalan, Kırım'ın yerli sakinleri Kırım Tatarları'nın çıkarları tamamen gözardı edilmiştir."

"İNSANLIK SUÇUDUR"

Beklenenden daha az kişinin katıldığı protestoda Rafet Karanlık konuşmasına şöyle devam etti: "Kırım'da yaşayan Rus nüfusun büyük çoğunluğu Rusya'dan gelen göçmenler, onların çocukları ve torunlarıdır. Kırım Tatarları geleceklerini bağımsız Ukrayna ile birlikte gördüklerini açıkça ilan etmişlerdir. Rusya Federasyonu, Kırım'da yaşayan ve çoğunluk olan Ukraynalı ve Kırım Tatarlar tarafından baskıya ve zulme uğrayan Rus azınlığın haklarını korumanın görevi olduğunu iddia etmektedir. Bu Rusya Federasyonu Hükümeti tarafından Ukrayna'yı işgal etmek maksadıyla söylenmiş çok çirkin bir yalandır. Ukrayna'nın kanuni hakları gözlerimizin önünde ihlal edilmektedir. Biz Kırım Türkleri olarak 8 Mayıs 1944 ve öncesinde yapılan insanlık dışı baskıları unutmadık. Tehcir, katliam, din değiştirme politikalarını unutmamız mümkün değildir. Halkımızın kırılması, vatanından topyekun sürülmesi ve yıllarca vatanlarından ayrı kalması sonucunda Kırım'ın planlı olarak değiştirilen nüfus dengesini bahane ederek Kırım'ın uluslararası hukuk hiçe sayılarak işgal edilmesi insanlık suçudur."

REFERANDUMDA RUSYA VATANDAŞLARI DA OY KULLANDI İDDİASI

Rusya Federasyonu vatandaşı olan ve Ukrayna'da 'geçici ikamet' ile bulunan bazı kişilerin Kırım'da referandumda oy kullandığı iddia edildi.

Ukrayna'nın başkenti Kiev'deki 'Euro Meydan' eylemlerine katılan 'Sağ Sektör' lideri Oleksandr Danilük, sosyal paylaşım ağı Facebook'ta yaptığı açıklamada; "Sivil toplum kuruluşu 'Sağ Sektör' gözlemcileri Kırım'daki gayrimeşru referandumu izlemektedir. Saat 12.00 itibariyle Ukrayna'da geçici ikamet hakkı bulunan bir Rusya vatandaşının pasaportu ve kimliği üzerinden oy verdiği tespit edildi. Referanduma katılım da oldukça düşük." şeklinde yazdı.

Öte yandan seçimleri takip eden gazeteci Ekaterina Sergatskova sosyal medyada, oy listelerinde olmayanlar diğer ülke vatandaşlarına da oy bültenleri verildiğini öne sürdü.

Sergatskova; "Ben Simferopol'da bir oturma izni ile Rusya vatandaşı olarak bültenimi aldım. Bana, sandık görevlisi, 'Sen burada yaşıyorsun, eğer öyleyse oy verebilirsiniz' dedi. Teyze listelerde beni bulamayınca başka listeye adımı ekledi." dedi.

Kırım'da meşruiyet tartışmaları gölgesinde referanduma oy verme işlemleri sürüyor. Kırım'ın Rusya ile bütünleşmesini öngören referandum sadece Rusya tarafından yasal kabul ediliyor. Venedik Komisyonu ve dünya liderleri referandumu tanımadıklarını söyledi.

Öte yandan 15 Mart'ta Ukrayna Parlamentosu, Kırım Özerk Cumhuriyeti parlamentosunu feshetmişti. Kırım Yüksek Konseyi ise bu kararı kabul etmedi.

KIRIM'DAKİ UKRAYNA ASKERİ, REFERANDUMDA SANDIĞA GİTMEDİ

Ukrayna'da bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti'ndeki Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin Kerç şehrinde bulunan komuta karargahı personeli meşruiyet tartışması olan referandumda sandık başına gitmeyi reddetti.

Ukrayna Deniz Kuvvetleri'nden Binbaşı Aleksey Nikiforov yaptığı açıklamada; "Denizcilere oy verme için şehre çıkma izni verildi. Bu her Ukrayna vatandaşının hakkıdır. Ama şu ana kadar oy vermeye giden asker olmadı. Ben şahsen oy vermeye gitmeyeceğim." dedi.

Kerç'deki deniz piyadelerinin ise oybirliği ile gayrimeşru buldukları referanduma katılmama kararı aldığı bildirildi.

Ukrayna Sahil Güvenlik personeli ve askerleri de kışlada kaldı. Komuta merkezinden üst rütbeli subaylar, askerlerin şüpheli buldukları referanduma katılmak istemediğini ve kışlada kaldığını açıkladı.

OYLAMA SÜRERKEN MERKEL PUTİN'İ ARADI

Merkel-Putin görüşmesine dair notlar Kremlin tarafından açıklandı. Açıklamaya göre Almanya Başbakanı Angela Merkel, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i aradı.

Putin, Merkel'e Kırım'daki referandumun uluslararası hukuka uygun olduğu görüşünü tekrarladı.

Putin, Ukrayna'nın güney ve güneydoğu bölgelerinde artan gerilim için de "radikal grupları" suçladı, gerilimin artmasından endişeli olduğunu söyledi.

Almanya tarafından yapılan açıklamada ise, Merkel'in Putin'e, Ukrayna'nın doğusunda Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) gözlemcilerinin varlığının hızlıca artırılması gerektiğini söylediği belirtildi.

KERRY İLE LAVROV'UN GÖRÜŞMESİ

Rus Dışişleri Bakanlığı da ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un görüşmesi ile ilgili bilgileri paylaştı.

Açıklamada tarafların Ukrayna'daki krize çözüm için anayasal reform konusunda anlaştığı belirtildi. Reformların kapsamıyla ilgili ayrıntı verilmedi. Sadece "Genel anlamda kabul edilebilir biçimde ve aynı zamanda Ukrayna'nın tüm bölgelerinin çıkarlarını gözetecek" şekilde olması gerektiği vurgulandı.

Washington henüz anlaşmayı doğrulamadı.

ABD Dışişleri Bakanlığı resmi Twitter hesabında, iki bakan arasında bugün gerçekleştirilen telefon görüşmesinin detayları şöyle yayınlandı:

KERRY VE AB, REFERANDUM SONUCUNU TANIMAYACAKLARINI TEKRARLADI

"Kerry, Lavrov'a Kırım'da gerçekleştirilmekte olan referandumun Ukrayna yasalarına aykırı olduğunu ve sonuçlarının kabul edilmeyeceğini tekrar ifade etti. Rusya'dan Ukraynalılar'ın özerk yönetimlerle ilgili gerçekleştirdiği anayasal reform sürecini desteklemesini istedi."

Kırım'daki referanduma Ukrayna gibi ABD ve AB de karşı çıkıyor. Batı referandumun uluslararası hukuku ihlal ettiği görüşünde. Rusya ise oylamanın hukuki olduğunu savunuyor.

AB Konseyi Başkanı Van Rompuy ve AB Komisyonu Başkanı Barroso, referandum sonucunun tanınmayacağını belirtti.

Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ve AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, Kırım'da yapılan referandumun Ukrayna anayasasına ve uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirterek "Referandum yasa dışı ve gayrimeşru ve sonucu tanınmayacak." ifadesini kullandı.

Van Rompuy ve Barroso tarafından yapılan ortak yazılı açıklamada, Ukrayna'daki krize bulunacak çözümün Ukrayna'nın toprak bütünlüğü, egemenliği ve bağımsızlığına dayanması, Ukrayna anayasası çerçevesinde ve uluslararası standartlarla tam uyumlu olması gerektiği belirtilerek "Krize çözümü ancak Ukrayna ve Rusya hükümetleri arasında doğrudan görüşmelerin de dahil olduğu diplomatik süreç sayesinde, birlikte çalışarak bulabiliriz." denildi.

AB'nin Avrupa Kıtası'nda barış, istikrar ve refah için özel sorumluluğu bulunduğunu belirten Van Rompuy ve Barroso, Ukrayna'nın egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün provokasyon olmaksızın ihlal edilmesini güçlü şekilde kınayarak Rusya'ya silahlı kuvvetlerini kriz öncesi sayısına indirmesi ve daimi konuşlanma alanlarına çekmesi çağrısı yaptı.

Ortak açıklamada, AB dışişleri bakanlarının yarın yapacakları toplantıda durumu değerlendirecekleri ve AB devlet ve hükümet başkanlarının 6 Mart'ta yaptıkları açıklamaya uygun olarak ek önlemler konusunda karar alacakları vurgulandı.

YATSENYUK: SORUMLULAR HESAP VERECEK

Ukrayna'nın geçici Başbakanı Arseniy Yatsenyuk, Kırım'da "Rus birliklerinin gölgesinde" ayrılıkçılık propagandası yapan herkesi yakalayıp adalet önüne getireceklerini söyledi. Yatsenyuk, Kırım'da oylama sürerken yapılan kabine toplantısında "Ukrayna halkına şunu söylemek istiyorum: Hiç şüphe olmasın, Ukrayna devleti Rus birliklerinin gölgesi altında Ukrayna'nın bağımsızlığını yok etmeye çalışan, ayrılıkçılığın ve bölücülüğün başını çekenleri bulacaktır. Hepsini bulacağız ve adaletin önüne getireceğiz; Ukrayna'da ve uluslararası mahkemelerde yargılayacağız" dedi.

KIRIM'DA REFERANDUMA GİDEN SÜREÇ

Ukrayna'da geçen yılın sonunda başlayan kitlesel gösterilerle patlak veren siyasi krizde, ulusal meclisin devlet başkanlığı yetkilerini Viktor Yanukoviç'ten alması ve ülkede geçici bir yönetim kurulmasının ardından, Ukrayna'dan tek taraflı bağımsızlık ilan eden Kırım Özerk Cumhuriyeti'nin statüsüne ilişkin bugün yapılan referandumla yeni bir aşamaya gelindi.

Yönetim karşıtı gösterilerin başarıya ulaşması ve parlamentonun Yanukoviç'i azletmesi sonrasında Kiev'de gerilim azalsa da ülkenin siyasi geleceğindeki belirsizlik, bu kez stratejik konumu ve nüfus özellikleriyle öne çıkan Kırım'da krizi ateşledi. Ukrayna'daki istikrarsızlığın ciddiyetini koruması durumunda, Kırım'ın ülkeden ayrılabileceği ihtimali, Kırımlı yetkililer tarafından dillendirilmeye başladı.

Bu süreçte Kırım, bir yandan Ukrayna iktidarının meşru olmadığını ilan eden ve Kırım'ın statüsüyle ilgili referandumun yapılmasını talep eden Rusya yanlısı grupların, diğer yandan Ukrayna'daki krizde başından beri muhaliflere destek veren ve Kırım'ı Ukrayna'dan ayırıp Rusya'ya bağlamaya yönelik her türlü eyleme karşı hareket edeceklerini açıklayan Kırım Tatarlarının gösterilerine sahne oldu.

Kırım'da parlamento ve başbakanlık binasının referandum talep eden silahlı gruplar tarafından işgal edildiği ve gösterilerin sürdüğü bir ortamda, referandum konusu sadece Rus kökenli milletvekillerinin katılımıyla parlamentoda görüşüldü ve özerk cumhuriyetin yetkilerinin genişletilebilmesi için 25 Mayıs'ta ülke genelinde referandum yapılması kararı alındı. "İşgal" altında toplanan parlamento, Rus Birliği Partisi Başkanı Sergey Aksenov'u da yeni başbakan seçti.

Bu gelişmeler üzerine, Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov, kimliği belirsiz silahlı kişilerin işgali altında kurulan yeni hükümetin şaibeli olduğunu açıkladı. Kırım'ın yeni Başbakanı Aksenov ise Kırım'da yaşanan gelişmeler nedeniyle daha önce 25 Mayıs olarak açıklanan referandum tarihinin 30 Mart'a çekildiğini duyurdu.

RUSYA'NIN ASKERİ VARLIĞI

Bu sırada, Rusya Parlamentosu'nun üst kanadı Federasyon Konseyi'nin, Rus ordusunun Ukrayna sınırlarında görev yapmasına onay vermesi, Kırım'da gerginliği artırdı. Bu karar üzerine acil toplanan Ukrayna Milli Güvenlik ve Savunma Kurulu, kısmi seferberlik ilan edildiğini bildirdi.

BM Güvenlik Konseyi (BMGK) de Ukrayna için acil toplanarak, Ukrayna, ABD, Fransa ve Çin'e, Rusya'nın Budapeşte Memorandumu'na uyması için müdahaleye acil tepki gösterme çağrısında bulundu.

Ukrayna'daki gelişmeleri değerlendiren NATO, Rusya'dan askerlerini üslerine çekmesini istedi. G7 ülkeleri ise ortak bir sesle Rusya'nın Kırım Özerk Cumhuriyeti'ne müdahalesini kınadı. G-7 ülkeleri, haziran ayında Rusya'nın Soçi kentinde yapılacak G-8 liderler zirvesine hazırlık kapsamındaki tüm çalışmaları da askıya aldı.

Bu gelişmeler üzerine Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ordunun Ukrayna'ya girmesine şimdilik ihtiyaç olmadığını ancak böyle bir olasılığın bulunduğunu söyledi. Askeri müdahalenin en uzak ihtimal olduğunu belirten Rus lider, Ukrayna halkı ile savaşmayacaklarına vurgu yaptı ve Kırım'a yardım sözü verdi.

RUSYA'YA BAĞLANMA KARARI VE REFERANDUM

6 Mart'ta toplanan Kırım Özerk Cumhuriyeti parlamentosu, bölgenin geleceğiyle ilgili yapılan oturumda, Kırım'ın Rusya'ya bağlanması kararı alındığını duyurdu ve kararla ilgili 16 Mart'ta referandum yapılacağını açıkladı.

Parlamentonun resmi internet sitesinde yapılan açıklamada, oturuma katılan 81 parlamenterden 78'inin, Kırım Özerk Cumhuriyeti'nin Rusya'ya bağlanması yönünde oy kullandığı duyuruldu ve referandumda "Kırım Ukrayna'nın bir parçası olarak mı kalsın yoksa Rusya'ya mı bağlansın" sorusunun yöneltileceği bildirildi.

Rusya Milli Güvenlik Konseyi, Kırım Parlamentosu'nun kararı üzerine olağanüstü toplanırken, Ukrayna Devlet Başkan Vekili ve Meclis Başkanı Aleksandr Turçinov,Kırım yönetiminin meşru olmadığını ve kararları silah baskısı altında aldığını belirterek, kararı engelleyeceklerini açıkladı. Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Çubarov ise Kırım Parlamentosu'nun aldığı Rusya'ya bağlanma kararının hiçbir şekilde meşru olmadığını vurguladı.

ULUSLARARASI TEPKİLER

Karara uluslararası tepkiler ise gecikmedi. ABD Başkanı Barack Obama, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve İngiltere Başbakanı David Cameron gibi dünyanın önde gelen liderleri ardı ardına yaptıkları açıklamalarda, Kırım'da referandum düzenlenmesine ilişkin kararın "gayrımeşru, anayasaya ve uluslararası kanunlara aykırı" olduğuna vurgu yaptı.

Bu süreçte, BM Güvenlik Konseyi (BMGK), Ukrayna ve Kırım'daki gelişmeleri değerlendirmek için beş kez toplandı. Toplantılarda tarafların görüşlerini tekrarlamaktan öteye bir adım atılamaması, uluslararası barış ve güvenliğin sağlanmasının birinci sorumlusu olan BMGK'nın bir kez daha etkisiz hale geldiği yorumlarına yol açtı.

Kırım Tatar Milli Meclisi ise Kırım halkını parlamentonun yasadışı aldığı kararla yapılacak referandumu boykot etmeye çağırdı. Meclis, Kırım'da kan dökülmesinin önüne geçmek için BM'ye acil barış gücü çağrısında bulundu.

Ukrayna Başbakanı Arseniy Yatsenyuk, Rusya'yı Kırım'da yapılması planlanan referandumu iptal etmeye çağırırken, Kırım Yüksek Konseyi Başkanı Vladimir Konstantinov, "Kırım halkının kaderini belirleyecek bir sürecin içinde bulunduğunu, 60 yıl önce Kırım'ın Ukrayna'ya verilmesininKırım halkına yapılan en büyük haksızlık olduğunu" söyledi.

BAĞIMSIZLIK BİLDİRİSİ

Kırım'ın Rusya'ya bağlanıp bağlanmayacağının oylanacağı referandum için hazırlıklar ise tüm uluslararası tepkiler, kınamalar ve diplomatik girişimlere rağmen devam etti.

Kırım Özerk Cumhuriyet Parlamentosu, 11 Mart'ta kabul ettiği Bağımsızlık Bildirisi'nde,"Kırım Cumhuriyeti, bağımsız ve egemen devlet olarak,referandum sonuçlarına göre uygun devletlerarası sözleşmelere dayanarak Kırım Cumhuriyeti'nin Rusya Federasyonu'nun yeni federal birimi olarak Rusya Federasyonu'na dahil edilmesi talebiyle müracaat edecek" ifadelerine yer verdi.

Parlamentonun bağımsızlık kararını olumsuz karşılayan ve referanduma katılmayacaklarını bildiren Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Çubarov, ABD Başkanı Obama'ya bir mektup yazarak, Kırım'da yaşayan halkı korumak için kararlı olmasını istedi. Ukrayna parlamentosu da Kırım Özerk Cumhuriyeti parlamentosunun referandum kararını gözden geçirilmesini talep etti.

Rusya Dışişleri Bakanlığı ise "Kırım Özerk Cumhuriyeti Parlamentosu'nun Bağımsızlık Bildirisi kabul etmesini hukuka uygun bulduğunu" açıkladı.

Öte yandan, Kırım'ın geleceğini belirleyecek kritik referandum öncesinde, Moskova yanlısı Kırım yönetimi son bir hamleyle, ülkede yaşayan Tatar azınlığa yeni devletin Rus-Tatar ortaklığında kurulması önerisini getirerek, Tatarcayı ikinci devlet dili yapma ve yönetimde söz hakkı verme vaadinde bulundu. Tatarlara yönelik bu kararlar, "Kırım'ın Rusya'ya katılmasına yasal zemin oluşturmak için atılan bir adım" olarak yorumlandı.

RUSYA'YA YAPTIRIMLAR KAPIDA

Referanduma geri sayım sürerken, diplomatik çözüm umutları tamamen ortadan kalkmasa da yerini yaptırım çabalarına bırakmaya başladı.

Dünya liderlerinden birbiri ardına Rusya'ya yönelik uyarılar gelirken, geçen hafta toplanan AB liderleri, krize diyalog yoluyla çözüm bulunmasına katkı sağlamak amacıyla görüşmelere başlanmaması durumunda, Rus yetkililere birlik ülkelerine seyahat yasağı getirilmesi, mal varlıklarının dondurulması ve AB-Rusya Zirvesi'nin iptalinden oluşan üç yaptırımı devreye sokma kararı aldı.

AB zirvesinden çıkan kararın ardından, ABD Temsilciler Meclisi ve Senatosu da Rusya'ya yaptırım çağrısında bulunan tasarıları kabul etti. G7 liderleri ise Kırım'da yapılacak referandumu tanımayacaklarını belirterek, Rusya'yı Ukrayna yasalarına aykırı ve uluslararası hukuku ihlal edici şekilde Kırım'ın statüsünü değiştirmeye dönük tüm gayretlere son vermeye çağırdı.

Süreçte gelinen son noktada, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna krizini ve Kırım'da yapılması planlanan referandumu görüşmek üzere bir kez daha buluştu.

Görüşmenin ardından Kerry, "Ne biz ne de uluslararası toplum Kırım'daki referandumun sonucunu tanıyacaktır" açıklamasında bulunurken, Lavrov'un "Rusya Devlet Başkanı Putin'in pazar günü Kırım'da yapılacak referanduma kadar Ukrayna ilgili herhangi bir karar vermeye hazır olmadığını söylediğini" mevkidaşına ilettiği belirtildi.

Editör: TE Bilisim