ŞEHRİVAN ÖZEL: ÖMER FARUK TOKTAŞ / HAMİT KARAKUŞ- Gıdadan eğitime, tekstilden tarıma her anlamda günden güne pahalılaşan hayat kendini altın piyasasında da hissettiriyor. Kış sezonunun her sene olduğu gibi bu sene de alışılmış bir şekilde durgun geçmesinin ardından gözlerini yaza hareketlilik kazandıran düğünlere çeviren kuyumcu esnafı düğün sezonundan da beklediğini alamıyor. Düğünlerde önemli bir yer tutan ve özellikle bölgemizde olmazsa olmazlardan biri olan altın fiyatlarında yaşanan artışlar evlilik arifesinde olan çiftlerin dünya evine girmesini çileli bir yola dönüştürüyor. Özel günlerdeki takı törenlerinde de çeyrek takmanın bir lükse dönüşmesi; zorunluluk halleri dışında kapıları çalınmayan kuyumcu esnafının da beklentilerini başka baharlara erteliyor. Van gibi bölge illerindeki altının önem arz ettiği kentlerde ülke geneline göre daha fazla hissedilen sıkıntı bu sürecin en büyük sorunu olurken vatandaşlar düğün yapmak için altının düşmesi için dua ediyor. Vatandaşın almakta, esnafın ise satmakta zorlandığı süreçte kuyumcu esnafı, “Çeyrek altının fiyatını söyleme çekiniyoruz” diyerek durumu özetliyor.

Döviz ve hisse senedi gibi yükseliş göstererek tavan yapmış yatırım araçlarından altına yönelmiş olan yatırımcılar oluşan arz-talep dengesi sebebi ile altın fiyatlarında büyük bir artış ile karşı karşıya kalıyor. Enflasyon ve ülkeler arası politikalar sebebi ile de çeşitli dalgalanmalar yaşayan altın piyasasında her geçen sene bir önceki seneyi aratır oluyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan kuyumcu esnafı ise artık vatandaşların düğün sezonlarında bile altın ihtiyaçlarını kıstığını; var olan alıcıların da aldıkları altınların ayarlarında kısıtlamalara gittiğini belirterek piyasanın oldukça durgun bir halde olduğunu ifade ettiler. Kapılarına gelen vatandaşlara çeyrek fiyatını söylemeye çekindiklerine dikkat çeken esnaflar beklentilerini yine ertelemekten başka bir çarelerinin olmadıklarını belirttiler.

“HER GEÇEN SENE DAHA KÖTÜYE GİDİYORUZ”

Her geçen yıl piyasalarındaki hareketliliğin daha da düştüğünü belirten Moda Kuyumculuk Yetkilisi İzhat Aslan sözlerine şu şekilde devam etti: “Altın güvenilir bir liman olarak bilinen dünyanın en değerli madenlerinden biridir. Altının hem hediye hem de yatırım aracı olarak kullanılması altın fiyatlarının sürekli olarak değişmesine neden oluyor, e haliyle hem biz esnaflar hem de vatandaşlar bundan etkileniyor. Yıllar geçtikçe bizim piyasamızda olan hareketlilik her sene daha da düşüş gösteriyor. Zaten Yaz mevsimi dışındaki aylarda tam anlamıyla yaşanan durgunluk düğün sezonlarının açılması ile birlikte bir nebze de olsa bize bir nefes aldırıyor. Bizim kültürümüzde altın gerçekten özellikle düğünler için olmazsa olmaz bir anlam ifade ettiğinden insanlar bizim kapılarımızı çalmadan edemiyor.”

“DAHA SAĞLAM POLİTİKALAR BENİMSENMELİ”

Piyasalardaki dalgalanmaların daha düzenli bir hale gelmesi için ülke çapında izlenen politikaların gözden geçirilmesi gerektiğine inanan Aslan yaptığı açıklamalarda “Piyasalardaki durgunluk sadece kuyumcular için geçerli değil. Ülkeler arasında ve ülke içerisinde izlenen siyasi politikalar döviz kurlarında dalgalanmalara neden olarak ihraç ve ithal edilen ürünlerin fiyatlarında değişimlere sebep oluyor. İster istemez de bazı sektörler bu dalgalanmalardan olumsuz etkileniyor. Daha sağlam politikalar izlendiği takdirde bu dalgalanmalar yerini sabit ve düzenli bir değişimler gösteren bir piyasaya bırakır ve hem esnaf hem vatandaş evdeki hesabı çarşıya uydurmasını bilir.” İfadelerini kullandı.

“İNSANLARDA ALIM GÜCÜ YOK”

Altın piyasasındaki durgunluğun diğer sektörlerle de bağlantısı olduğunu ve alım gücünün olmamasından da kaynaklandığını belirten Sinan Kuyumculuk Yetkilisi Sinan Çağlar “Düğün sezonunun çok uzun bir süre önce açılmış olmasına rağmen altın piyasasında hiçbir hareketlilik yok. Zaten altının gram fiyatı bugün itibari ile 257’lere, 260’lara kadar çıkmış durumda. İnsanlarda da fiyat artışlarının yanı sıra alım gücünün olmaması insanları daha çok sıkıntıya sokuyor ve sektör şu an bir kriz yaşıyor. Ayrıca ilimizde kendini tam anlamı ile hissettiren tarım ve hayvancılık dışında herhangi bir sektör olmadığı için ekonomideki tüm olumsuzluklar bizim piyasamıza da yansıyor. Genel anlamda bir işsizlik yaşatıyor. Geçen yıllara oranla düğünler bile artık kendini tam anlamıyla hissettirmiyor.” Diye ekledi.

“ÇEYREK UTANA SIKILA TAKILIRDI”

İnsanların eskiden düğünlerde utana sıkıla taktığı çeyreğin şimdilerde bir lüks haline geldiğini belirten Çağlar “Eskiden bir mahalleden 3-4 düğün sesi yükselirken şimdi insanlar ekonomik sıkıntılar yüzünden düğünlerinin bile tam anlamı ile tadına varamıyor. Daha önceden insanlar 30-40 bin liralık altın alışverişi yaparken şimdi 10-15 bin lira ile düğününü tamamlamaya çalışıyor. Eskiden utana sıkıla insanların takı törenlerinde taktığı bir çeyrek altın şu sıralarda bir lüks haline gelmiş durumda. Bu işin çözümü ile alakalı birçok öneri sunulabilir fakat benim gördüğüm en önemli husus sınır ticaretinin bir an önce açılması ve hak ettiği önemi kazanmasıdır. İnsanların serbest bir piyasada serbest bir ticaret yapmaları bu sektörlere bir nebze de olsa canlılık kazandırır.” Şeklinde konuştu.

“ALTIN PİYASASI BİR KUMAR HALİNİ ALDI”

Altın piyasası ile ilgili bir öngörüde bulunmanın şimdilerde mümkün olmadığına dikkat çeken saadet Kuyumculuk Yetkilisi Yasin Sevgi “Altın piyasasında durum adeta bir kumar haline gelmiş durumda. İki gün önce ile bugün arasında hatta saatler arasında bile fark var. İnsanların ellerindeki altınların değerleri ile alakalı 1-2 gün içerisinde 10-15 Bin Liralık oynamalar oluyor. Gidişat neyi gösteriyor bunu da zaten kimse kestiremiyor, önceden piyasa ile ilgili bir şey söylemek ve doğru bir tahmin yapmak sanıldığı gibi kolay değil. Altın fiyatlarının ülkeler arası ilişkilerden dolayı da büyük oynamalar gösterdiğini de hepimiz biliyoruz. Ufak bir örnek verecek olursak geçtiğimiz günlerde büyük bir ticaret gemisinin bombalanması ile altın fiyatlarında ciddi bir artış gözlemlenmişti.” İfadelerini kullandı.

“DÜĞÜN SEZONU BİR NEBZE OLSUN RAHATLATIYOR”

Düğün sezonlarında kısmen bir nefes aldıklarını belirten Sevgi “Düğün sezonlarının açılması ile birlikte tam anlamıyla bir rahatlık yaşanmasa da insanlar bir nebze olsun nefes alabiliyor. Oluşan küçük çapta bir sirkülasyon bile tam anlamıyla durgun olan bir piyasaya hareketlilik katıyor. Bizim geleneklerimizde de düğünler ve altınların düğünlerdeki önemi büyük bir yer tuttuğu için her ne kadar vatandaş kötü etkilense de altın düğünler için bir zorunluluk anlamı taşıyor. Tüm sektörlerin de açıkçası birbiriyle bir bağlantısı da var. Bu da piyasamızı etkiliyor. Yani gıda sektöründe ya da mobilya sektöründe oluşacak herhangi bir pahalılık da bu sektörlerin birbiriyle bağlantılı olduğu düşünüldüğünde bizi etkilemiyor diyemeyiz. Umarım kısa bir süre içerisinde ekonomik anlamda kalkınmalar yaşar alım gücü ve satım gücü anlamında iyi noktalara ulaşabiliriz.” Diye konuştu.

“ÇEYREK FİYATINI SÖYLEMİYORUZ”

Gelen bir esnafa çeyrek fiyatını söylemeye çekindiklerini belirten Kuyumcu Ercan Altıntaş “10-15 yıldır kuyumculuk sektöründe hizmet veriyorum. Altın piyasası zaman zaman ciddi yükselişler yaşayarak halkı tedirgin ediyor. Evlilik beklentileri içerisinde olan çiftleri de olumsuz yönde etkileyerek almış oldukları kararları ertelemelerine sebep oluyor. Özellikle biz kuyumcular olarak altın ve dövizin yükselmesinden oldukça şikâyetçiyiz. İşlerde de büyük bir durgunluk var. Yıllara oranla karşılaştırdığımızda ciddi anlamda farklar görmek mümkün olabiliyor. Piyasadaki hareketlilik her geçen sene daha da düşüş gösteriyor. Halk da bu fiyatları gördüğünde tepkilerini gizleyemiyor. Biz esnaf olarak da bir vatandaş geldiğinde çeyrek altın fiyatını söylemeye çekiniyoruz. Bundan ötürü de bir tedirginliğimiz var.” dedi.

“İHRACATTAN İTHALATA DÖNDÜK”

Birçok ürünü ihraç eden bir ülke iken bu ürünleri artık ithal etme noktasına geldiğimizi belirten Altıntaş “Ülke anlamında izlediğimiz siyaset politikaları nedeni ile bu kurlarda dalgalanmalar yaşanabiliyor bu yüzden izlediğimiz siyaseti de gözden geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Çok uzak değil daha çok yakın bir süre önce biz sebze ve meyveye daha önceden aklımıza gelmeyecek ödemeler yapıyorduk. Bir biberin kilosunu 20 TL’ye aldığımız bir süreçten geçtik. Biz birçok ürünü ülke olarak ihraç eden bir durumdayken şu sıralar ithal etme aşamasına geldik. Çok basit bir örnek verecek olursak kendi patatesimizi üreten ve ihraç eden bir ülkeydik fakat bugün patatesi ithal edecek duruma gelmiş bulunmaktayız. Umarım bu gidişatımıza bir çözüm bulunur ve gereken kalkınma sağlanır.” Diye ekledi.

“ZORUNLULUK HALİNDE KAPIMIZ ÇALINIYOR”

İnsanların düğün zorunluluğu ile ancak kapılarını çalabildiğini belirten Emin Kuyumculuk Yetkilisi Nurullah Yıldız yaptığı açıklamalarda “Altın piyasası noktasında inişli-çıkışlı bir süreç içerisindeyiz. Hiç kimsenin geleceğe dair ne olacak anlamında bir öngörüsü olmuyor ve mümkün değil. Kuyumcular olarak altın fiyatlarının düşmesinden yanayız çünkü fiyatların yüksek olması bizim satış yapmamıza engel oluyor. Altın fiyatları daha uygun olmalı ki insanlar var olan kısıtlı alım gücü ile gelip ihtiyaç halinde altın alabilsin ve piyasada bir hareketlilik oluşsun. Her düğün sezonu açıldığında insanlarımız kültürümüzde de bir yeri olan düğünlerdeki altının yeri ile alakalı duyarlılık ile gelip alışveriş yapıyorlar. Altın ne kadar yükselirse yükselsin düğünler başlayınca yine de vatandaşların ve evlilik arifesinde olanların uğradığı yerler kuyumcular oluyor.” Gibi ifadeler kullandı.

Editör: TE Bilisim