ÖMER AYTAÇ AYKAÇ

ÖZEL HABER

 

Son zamanlarda bölgede yaptığı işler ve OSB’de kurduğu Türkiye’nin en büyük dünyanın ise 3’üncü büyük fabrikası ile gündeme oturan, Başbakan Erdoğan’ın ise her katıldığı programda övgü ile bahsettiği Yunus Gökçenay ekonomi ile ilgili önemli tespitlerini Şerivan aracılığı ile paylaştı. Çözüm süreci ile birlikte ekonomide artık büyük adımların atılması gerektiğini kaydeden Gökçenay, bu sürecin en iyi şekilde değerlendirilmesi gerektiği bu anlamda kentteki ekenomi dinamiklerinin öncü olacak çalışmalara imza atması gerektiği kaydetti. Van Ekonomi Konseyi’ne seslenerek Van’da öncelikli adımlar konusunda tavsiyelerde bulunan Gökçenay ayrıcı çözüm süreci ve devam Van-Şırnak Karayolu ile ilgili önemli konuları da Şehrivan için değerlendirdi. İşte Yunus Gökçenay’ın gözüyle Van ekonomisinin kurtuluş reçetesi:

 

Geçtiğimiz günlerde açıklanan demokratikleşme paketine yaptığı bir açıklama ile tam destek veren Gökçenay Group Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Gökçenay, çözüm süreci, demokratikleşme paketi ve Van ekonomisi ile ilgili bir çok konuyu gazetemize değerlendirdi. Öncelikle bu paketin küçük olarak görülmemesi gerektiğini ve Türkiye’nin geleceği için önemli bir adım olduğunu kaydeden Gökçenay, “Artık bu sürecin dönüşü yok, iki taraf da bu süreci nihayete erdirmek zorunda” şeklinde konuştu. Bu adımların ileriki zamanlarda Anayasa’nın değişmesi ve tam demokratik bir ülke olma yolunda önemli adımların da önünü açtığını söyleyen Gökçenay, işte tüm bu gelişmelerin Van ekonomisine sağlayacağı katkıları anlattı. Van Ekonomi Konseyi’ne adeta bir manifesto ile çağrıda bulunan ve Van’ın bir Gaziantep olması için çözüm önerilerini sunan Gökçenay, öncelikle Van’ın kangren haline gelmiş meselelerinin çözülmesi gerektiğini kaydetti

 

VAN EKONOMİ KONSEYİNE ÇAĞRIDA BULUNDU

 

Van Ekonomi Konseyi’nin bu süreçte ciddi bir rol üstlendiğini söyleyen Gökçenay, konseyin en önemli görevinin uzun süredir çözülmeyi bekleyen ve Van’a katkı sağlayacak projelerin hayata geçirilmesinde ön ayak olunması gerektiği olduğunu kaydetti. Bunun için de uzun yıllardır Van’a yatırım yapmayı bekleyen firmalar ile ildeki dinamikleri ortak paydada buluşturup Van’a bu yatırımların gelmesini sağlamak olduğunu söyleyen Gökçenay şu ifadelere yer verdi; “Mesela bizim uzun süredir çözülmeyi bekleyen ve yargı kararına rağmen çözülmeyen bir Global Holding mevzumuz var. Bu şirket Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden biri ve tüm herşeye rağmen gelip Van’da muazzam bir AVM ve Otel yapmayı düşünüyor. Bu konuda üstelik oldukça da kararlılar. Hem belediye tarafından hem global tarafından açıklamalar olumlu. Yanı konseyin iki tarafı bir araya getirmeli. Basından takip edebildiğim kadarıyla olumsuz bir durum yok ve iki taraf da sıcak bakıyor. Bunun yanında yine uzun zamandır basından takip ettiğim bir konu daha var. Bu Rönasans Holding’in Van’da bir yatırım yapacağı yönündeki çalışmaları. Van’da çalışmalar yapan ve mevcut durumu araştıran Rönasans adlı şirket var. Bir AVM yapmayı düşünen ve Türkiye’de önemli yatırımları bulanan bu şirket ile de bir an önce irtibat kurulup yatırımları konusunda yardımcı olunmalı. Elimizden ne geliyorsa bu anlada bize düşen konularda onları sahiplenmemiz gerekiyor. Yine kent adına çok önemli bir mevzu var ki beni oldukça üzen bir durum: Bu da ilimizin TKDK’dan ve diğer hibe yardımlarından yeterince yararlanmaması. Bakın bölgede ciddi bir hareketlenme sağlayabilecek derecede destekler sunan bu desteklerden Kars 80 proje, Diyarbakır 100’e yakın proje geçirip uygularken biz bugüne kadar sadece 2 proje yaptık. Ekonomiye katkı sunmak istiyorsanız bunu yapacaksınız. Bu kaynakların heba olmaması gerekiyor. Ekonomi Konseyi’nin gündeminde artık bunların olması gerekiyor. Ankara’da ve başka bir yerde büro kurmaya gerek yok. Önce elimizdeki yatırımcıları tutmalıyız. OSB’nin yüz yatırımından 99’u yerlidir. Bizim yerlimizde de bir potansiyel var. Bizim Gaziantep olmamamız için bir neden yok. Gaziantep’in lokomotif sektörü dokumacılık olmuş. Adamlar bu sektör ile almış önünü gidiyor. Bizim de bu anlamda Van’ı lokomotif sektörünü oluşturmamız lazım. Dışarıdan gelen yatırımcılar kilitlenmiş kalmış. O zaman biz önce mevcut sorunları çözelim, sonra yerli yatırımcılarımızı teşvik edelim daha sonra yabancı yatırımcıya veya Türkiye’ye açılmayı kafaya koyalım. Bu anlamda yatırımların önünü açmamız lazım.”

 

“EKONOMİYE AĞIRLIK VERMEK GEREKİYOR”

 

“Son yıllarda önemli gelişmeler katedilmiş olsa bile Van’ın kangren olmuş bir yapısı var. Ama bunun çözülmemesi için de hiçbir sebep yok. Bakınız çözüm süreci, demokratikleşme paketi ve benzeri bir çok konu var. Üstelik tüm her şeye rağmen bu gelişmeler herkes tarafından destekleniyor. İşte bizim bunları da göz ünenine alarak bundan sonra ekonomiye ağırlık vermemiz gerekiyor. Kültürel hakların elde edilmesinden sonra ekonomik sorunların ele alınması gerekiyor. Bu da istihdamdan ve sanayileşmeden geçer. Antep ne ise biz da aynı konuma gelebiliriz. Hatta biz Antep’e göre daha önemli bir konumdayız, üstelik artılarımız bile var. Biz neredeyse bütün Türki Cumhuriyetlere, İran’a, Irak’a, Suriye’ye komşuyuz neredeyse. Üstelik İran’ın Amerika ile karşılıkla yumuşak açıklamalı bizi de heyecanlandırıyor. Bu en çok da bizim ilimiz için artı sağlar.”

 

“BANKA BÖLGE MÜDÜRLÜKLERİ VAN’A GELMELİ!”

 

Bir önemli değer konunun ise tıpkı kamu kurumlarında olduğu gibi banka ve diğer sektörlerde de bölge müdürlüklerinin Van’a getirilmesi gerektiği olduğunu kaydeden Gökçenay bu konu ile ilgili bizzat kendisi de çalışma yaptığını ama hem özel hem de devlet bankalarının bu anlamda Van’da bulunması gerektiğini kaydetti. Gökçenay konuya ilgili olarak, “En basitinden bakın banka genel müdürlüklerin Van’a getirilmesi artık. Bugün nüfusu Van’a göre oldukça az olan bir Erzurum’da bölge müdürlüklerinin bulunması Van’da olmaması büyük bir eksikliktir. Bölge müdürlükleri gelirse bizim insanımız hem kerdilerden hem de diğer kolaylıklardan çok rahat bir şeklide faydalanabilecek. Burada yatırım yapacak olan insanlar gidip çevre illerdeki bankalarla çalışmak zorunda kalmayacak. Bu çok önemli. Ben de zaten görüşmelerimde bu yönde tekliflerde bulunuyorum. Bakın belki kimse bunun farkında değil ama bu banka yetkililerinden birise geldi ve bizim tesisleri gezerken, bölgede bu tesis gibi bir yatırımın olmadığını söyledi ve şaşkınlık ile karşıladı. Ben de kendisine özel bankalar gibi çalışmaları gerektiğini ve yatırımcıları bankaların bulması gerektiğini söyledim. Sonra da onlarla çalışma teklifine karşılık burada bir bölge müdürlüğü kurmasını teklif ettim ve onlar da duruma oldukça sıcak baktılar. Yine soruyorum: Bunun benden ziyade tüm Van halkına daha büyük bir katkısı olmayacak mı? İşte tüm yatırımcılarımızın bu hassasiyet ve sorumluluk ile hareket etmesi gerekiyor. Bizim ekonomi dinamiklerimizin bu şekilde adımlar atması gerekiyor.” dedi.

 

ÇÖZÜM SÜRECİ BÜYÜK BİR FIRSAT!

 

Öte yanden demokratikleşme paketinin açıklanmasının hemen ardından destek veren açıklaması ile gündeme gelen Gökçenay, paket ve süreç hakkında bu kez de Şehrivan’a değerlendirmeler de bulunarak, “Sürece herkesin katkı sunması gerekiyor. Yani bu olayı sadece siyasilere mal edip izlememek gerekiyor. Bu anlamda çözüm sürecini müteakiben gelen bu paketi de öyle basite alıp burun kıvırmamak gerekiyor. Bugün kamuda kıyafet düzenlemesinden, Kürt halkına adeta bir hakaret olarak algınanan Andımız’ın kaldırılmasına, Kürtçe eğitimin önünün açılmasından askerlik ile ilgili düzenlemelere kadar bir çok adım var. Bu adımları basite almamak gereikyor. Biz de halk olarak bu adımların daha ileriye gitmesini destekleyip bundan Van’a en büyük payı çıkarmamız gerekiyor. Bu demokratikleşme paketinin ben bu anlamda teşfik edici olacağını da umuyorum. Çünkü bu çalışmaları bir süre sonra anayasanın değiştirilmesine vesile olacak. Çünkü bu zamanda artık basit dikişler tutmuyor. Zamanın ruhu diye bir kavram var artık. Siz modern dünyada sosyal medyanın bu kadar önemli olduğu bir çağda gelişmelerin önünde duramazsınız. Zamının ruhunun önüne geçemezsiniz yani. Hal böyleyken bu gelişmelere ayak uydurmak en mantıklı olanıdır. İşte bu anlamda çözüm süreci de bizim ve ülkemiz için böyle bir durum. Bizim Fabrikamız da çözüme olan inancımızın bir eseri, bir ürünüdür. Biz bu inançla bölgede bu yatırımları yaptık. Bunları çözdükten sonra süreçle birlikte yabancı sermaya de Van’da konuşlanacak.”

 

“GERİ ADIM ATILMAMALI”

 

“Artık bu işten geriye dönüş yok. Ne mevcut hükümet bu konuda geri adım atar ne de PKK yeniden silah alıp geri döner. Çünkü çözüme artık yakınız ve bu süreç daha önceki süreçlere hiç benzemiyor. Bunun sebebi de bu defa sürecin için de halk da var ve halk hiçbir zaman olmadığı kadar bu süreci destekliyor. Demokratik bir devletseniz dolayısıyla siz halkın taleplerini dinlemek zorundasınız. İki taraf da halkın menfaatlerini düşünüyorsa bu anlamda somut ve tatminkar adımlar atmalı. Yani sonuç olarak Kürt sorunu çözülürse bu ülkedeki diğer tüm sorunlar da çorap söküğü gibi çözülüp gelecektir. Yeter ki geri dönüş olmasın. Yeter ki taraflar ve halk kararlı bir duruş sergilesin.” Şeklinde konuştu.

 

ŞIRNAK KARAYOLU VAN’IN KURTULUŞU

 

Ekonomideki hareketlilik ve çözüm sürecine dair konuşmalarının ardından yapımına başlanan Van-Şırnak Karayolu ile ilgili değerlendirmelerde de bulanan Gökçenay, bu yolun Van’ın hem bölgeye hem de yurtdışına açılması için önemli bir fırsat olduğunu değerlendirerek, bu yol ile şimdi İran ile ticaret yapma beklentisi olan Van’ın artık Irak ile de direk olarak ticaret yapabilecek bir kent olacağını buna ek olarak Arap ülkelerini Van’a bağlayacağından dolayı Van’a turizm anlamında da katkı sağlayacağını kaydetti. Gökçenay konu ile ilgili olarak, “Ben bu Şırnak yolunu çok önemsiyorum. Bu yol Van için tarihi bir yoldur. Bu Şırnak Karayolu Van’ı Habura’a bağlayacak. Hele hele süreç de olumlu bir şekilde devam ederse bu yol ve bu bağlantılar Van’a ciddi katkılar sağlayacaktır. Van Şırnak Karayolu Van’ın tüm tarihini değiştirecek. Van-Şırnak arası 2 buçuk saate inecek. İleri süreçte ise bu yol Van’a ciddi bir katma değer katacak. Ufkumuzu biraz geniş tutarsak biz bu yolun asılında Van’ı şaha kaldıracağını anlarız. İnsanlar eskiden 7-8 satte gittiği Batmana ve diğer illere 3 saatte gidilecek. Çevre illere giden herkes bu yolu kullanacak. Bu güzergahı kullanmak demek bu güzergahın yatırımlarla dolacağı anlamına gelecek. Mesela biz daha önceleri otobüsle Ankara’ya giderken bir güzergahtan giderdik ve bu güzergahtaki belgelerin dahi gelişmiş olduğunu görürdük. Bakın Van’dan çıktığınızda Çatak, Pervari gibi bir çok ilçeden geçiyorsunuz. Bu güzergahların da modern beldeler olmaması için hiçbir sebep yok. Bu yol Irak’ı buraya bağlayacak. Irak’tan buraya gelen insanların sayısı oldukça fazla. Üstelik buna İranlılar, Araplar da dahil. Irak’ta biz yol yaptığımızda Şehlava diye bir yer vardı. Erbile 30-40 kilometre uzaklıkta olan bu kentte sırf hafif bir rüzgar esiyor diye Araplar adeta akın ederdi. Araplar buraya akın akın gelir bu esintisinden dolayı konaklarlardı. Bu kentin ağaç sayısı da üstelik bizim kentimizin çeyreği kadar bile değil.” Dedi.

 

“SÎYABEND Û XECÊ BİLE VAN’A GELME SEBEBİ”

 

Yaptığı yurt dışı gezilerinde Van’a ciddi bir talep olduğunu kaydeden Gökçenay, İran, Irak ve Arap ülkelerindeki insanların Van’a gelmeyi çok istediğini, bunun için de Van’ın tarihi ve coğrafi güzelliklerinin en iyi şekilde bu ülkedeki insanlara sunulması gerektiğini kaydetti. Bu anlamda ciddi çalışmalar başlatılması gerektiğini kaydeden Gökçenay, “Geçtiğimiz günlerde ben Irak’a bir iş gezisi düzenledim. Orada çeşitli bürokratlar ve iş adamları ile görüştüm. Ben Vanlı bir iş adamı olduğumu söyleyince, Erbil Valisi hemen heyecanlandı ve bizim Van’daki coğrafi yapı ve güzellikten bahsetmeye başladı. Bir Kürt milletvekili hemen Van’ı gördüğünü ve Van’ı gördüğünü söyledi. Ben de bunun üzerine kendilerini davet ettim ve Van’da işadamları ile birlikte güzel bir şekilde ağırlayabileceğimi söyledim. Ben tüm bunları kendim için yapmıyorum. Sırf bu insanlar gelip Van’daki potansiyeli görsün ve bir şekilde ya Van’a insanları çeksin ya da yatırım yapsın diye yaptım. Şunu da eklemek istiyorum, mesela belki biz Kürt edebiyatına o kadar vakfı değiliz ama bu insanlar Mem û Zîn’i, Sîyabend û Xece için Van’a geliyor. Biz bunları bilmiyoruz ama bu insanlar sırf bu destanlar geçtiği için bir Süphan Dağı’nı bir Van Kalesi’ni ve benzeri yerleri görmek için Van’a gelmek istiyor bunları değerlendirmek gerekiyor.” Dedi.

 

“KAYAK TESİSLER VAN İÇİN GELECEK VADEDİYOR”

 

Van’ın bir önemli turizm bölgesinin ise herkesin Van Gölü ve diğer alanları konuşmasının aksine Abalı Kayak Tesisi olduğunu söyleyen Gökçenay, bu tesislerin dünyada eşi benzeri olmayan bir özelliğine sahip olduğunu ve bunu insanlar anlatmak gerektiğini kaydetti. Kayak tesislerinin yapım işini zamanında Gökçenay Group olarak üstlendiklerini ve o zamanlarda yapım aşamasında iken bile yabancı yatırımcıların bu yatırımı şaşkınlıkla karşıladıklarını belirten Gökçenay, bir anısını ise şu şekilde anlattı, “Biz bu tesisi yaparken Bursa’dan teleferik yapan bir işadamı geldi. Biz bu yatırımcı ile piste gittik. Bu işadamı bana şunu dedi: ‘Ben Avrupa’ya gittim, Alplere gittim ama hiçbir yerde böyle bir pist görmedim. İkincisi havaalanına bu kadar yakın olan bir kayak pisti daha yok. Bir diğer konu, hem güneşin, hem karın hem de denizin olduğu bir ilde böyle bir kayak pisti yok. Mavi, beyaz ve güneş aynı yerde yani. Dünyada güneş altında karda kayak her yerde rastlayabileceğiniz bir durum değil.’ Bu işadamının böyle demesi üzerine ben de o zamanki Vali Durmuş Koç ile kendisini görüştürdüm. Bana anlattığı konuları ve yapılacak olan pist ile ilgili konuları anlatmasını istedim. Bu iş adamı anlatırken Durmuş Koç konuşmayı yarıda kesti ve şöyle dedi: ‘Devlet bu kadar yatırımı buraya nasıl yapacak? Bunu siz işadamları yapacaksınız’. Ben bunu elbet yaparım dedim ama ekonomik gücüm bunu kaldıracak bir güçte değil. Üstelik bu telesiyej hattını kurmak bile sadece 60 milyar gibi bir maliyete sahip. Bunu devlet yapacaktı ki müteşebbisler de gelip otelini ve benzeri yatırımlarını yapsın. Hatta ben o zaman Abalı’nın zirvesine otel yapma sözü verdim. Şimdi de aynı şey geçerli. Van’da Van Denizi’nin, iklimimin, tarihinin-kültürünün verdiği turizm bir yana, kış turizmi de bir yana. Biz etkili kullanabilirsek bunu merkez yaparız. Bakınız diğer kentlerde gerçekten de kayak tesislerine gitmek için saatlerce yol gidiyorsunuz. Halen bile Uludağ’da bile kayak tesislerine gitmik oldukça zahmetle bir iş ama bizde bu tesislere gitmek evinize gitmek kadar kolay.

 

VAN-HAKKARİ YOLUNA GÖKÇENAY ELİ DEĞECEK

 

Son olarak Van-Hakkari yolunda iki önemli tünelin çalışmalarına başladıkları müjdesini paylaşan Gökçenay o çalışma ile ilgili olarak ise, “Van ile Hakkari kazaların olduğu ve milli servetin kaybolup gitti bir yer var. Burası Kuskunkıran’dan daha önemli bir yer. Biz burada iki tünelin yapımını üstlendik. Altyükleniciliğini üstlendiğimiz her biri 3.250 kilometreden oluşan bu iki tünel de oldukça elzem bir proje. Bu tüneller ile Van-Hakkari karayolundaki tüm sıkıntılar da bitmiş olacak. Dünyanın her tarafında bu tür tünel yapan firmalar artık çok az. Yani hem Türkiye’de hem dünyada bu işi yapanların sayısı artık oldukça az. İnşallah biz de bu anlamdaki tecrübemizle bölgedeki ulaşım sorununu ciddi şekilde en aza indireceğiz. Bugün Karadeniz bölgesi adeta tünellerle donatılmışken bizim ilçelerimize bile zorlukta gitmemiz kabul edilemez. İşte bu anlamda çalışmalarımız bizim ilimizi de ulaşım anlamında sırıf sorun yaşayan bir noktaya taşıyacak” dedi.

Editör: TE Bilisim