Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti Yerel Yönetimler Başkanlığı'nın yerel yönetim çalışmalarını değerlendirmek için organize ettiği 'Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'na katıldı. Burada yaptığı konuşmada Davutoğlu, 62. hükümetin kurulmasıyla şehir ve şehir sorunları bağlamında birçok istişarenin birlikte gerçekleştirildiğini belirterek, “AK Parti siyaseti istişare ile şehri birleştiren bir partidir. İstişare ortak bir bilinç oluşturma faaliyetidir, şehir ise tek tek bireylerden ortak kültür oluşturma faaliyetidir. İstişare ihmal edildiğinde şehir ihmal edilir. AK Parti belediye, belediye başkanları ne zaman biraraya gelseler bu sadece belediye başkanları arasında istişare olmuyor, aynı zamanda Türkiye'nin akıl çabası oluyor. Belli bölgelere sıkışmış AK Partiler ancak o bölgelerin sıkıntılarıyla ilgilenebilirler. 846 belediye başkanımızla Türkiye'nin en geniş şehir istişare platformunu oluşturuyoruz. Kader seçimine 7 Haziran'a giderken belediyelerimizin durumunu, şehirlerimizin ihya projelerini hayata geçirme konusunda bu konuları birlikte ele alacağız" ifadelerini kullandı.
'Şehri' üç unsurun biraraya gelmesi olarak niteleyen Davutoğlu, "Sakinleriyle birlikte ortak sosyal ortamın oluşmasıdır. İşlevsel ve estetik yönü vardır. Şehir kültürü sosyal hayatın olmazsa olmazıdır. Ortak hayat alanının olmadığı yerde insani sosyal çevre oluşması imkansızdır. İbni Haldun ve birçok düşünür şehir ile iman arasında öyle bir bağ kurmuştur ki, aynı zamanda işlevsel bir birlikteliktir. Ticaret odaları, sanayi odaları işlevsel bütünlüktür. Sosyal hayat bakımından organik, işlevsellik bakımından kurumsal bütünlüktür. İnsanlar birarada yaşamak için şehirleri kursa daha şehrin olmazsa olmaz üçüncü şartı estetiktir, mimaridir. Şehre ruhunu veren şey o şehri oluşturanların dünya görüşüdür. Şehrin formuna yön veren ise o şehrin estetik öncülerin şehre kattığı değerlerdir. Şehri dokuyan anlayışla şehrin formu arasında ayrım yapmak mümkün değil. Size düşen vazife, mahalleden büyük şehre kadar inşa etmek, yapılar arasında organik bütünlüğü oluşturan yapıları inşa edip organik karakteri korumaktır. Her bir şehir için özel olarak ihtimam gösterilmesi gereken noktalar var. Her şehrimiz güzeldir. Her şehrimize gittiğimizde alacağımız dersler, onun mimarisiyle konuştuğumuzda bize öğreteceği medeniyet dersi vardır" diye konuştu.

Şehirlerde üç unsura dikkati çekmek istediğini söyleyen Davutoğlu, "Birincisi öyle şehirlerimiz vardır ki kadimden bu yana insanın mülahasını oluşturmuşlardır. Mimarisini nüfuz etmiş formunu korumaktır. Orada da birinci görev formu korumaktır. Mardin, tüm Mezopotamya tarihini barındırır. Bütün Osmanlı şehirciliği bakımından Bursa ya da Edirne bütün şehirlerimizde bu özellikler var. Keşfedilmemiş hazine gibi duran şehirlerimiz var. Bütün bu şehirlerde bizim birinci görevimiz bu şehrin kadim kimliğini korumaktır. Bütün şehirlerimizde bu kadim özelliği koruyacağız. İkinci kategoride şehirlerimiz var ki Sakarya ve daha nice şehirler. Bu şehirlerde de entegre ekonomik hayat ve yükselme söz konusudur. Gelişen sanayi, iktisadi faaliyeti, ekonomik aktiviteleri bakımından çekim alanı oluşturan şehirlerimiz. Gelişen sosyal yapıları yansıtan sorunları aynı zamanda büyük birikimleri olan şehirler. Gelişen sanayinin şehrin kültürel dokusunu mimari bakımından zedelememek için özel çaba gerekiyor. Üçüncü şehirlerimiz, küreselleşen dünyada yükselen şehirler. Birini diğerine alternatif ve karşıt olarak gösterirsek işte o zaman küreselleşme bizim İstanbul başta olmak üzere şehirlerimizi bozmaya başlar. Kalbini koruyacağız. Küreselleşmenin getirdiği meydan okumalara şehir politikaları geliştireceğiz" dedi.

 

DAVUTOĞLU, ŞEHİRLERDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN 5 PRENSİBİ AÇIKLADI

Şehirlerde dikkat edilmesi gereken 5 prensip hakkında bilgi veren Başbakan Davutoğlu, "Birincisi şehir aidiyeti. Şehir aidiyetini inşa ettiğimiz parklarla, tarihi ortamlarla her bir fert o şehirli olmakla gurur duymalıdır. Şehir derken il merkezlerini kastetmiyorum, ilçelerde de bu önemlidir. İkincisi şehir kültürü. Şehirli olmak sadece bir şehirde yaşamak, şehrin sakini olmak değil şehrin sahibi olmak. Şehir kültürü bu anlamda bir rafine kültürün doğuşunu da ifade eden anlayıştır. Şehirlerimizde nefret, karşıtlık kültürünü yayan anlayışa karşı net tutum sergilemeliyiz. Biz, şehrin bütününde herkes aynı apartmanda farklı dairelerde toplumumuzun her kesimi barış içinde yaşayabilsin. Bu çerçevede Özgecan kardeşimize yöneltilen şiddeti bir kez daha lanetliyorum. Bu ne şehre ait olma anlayışıyla ne de hemşehrilik anlayışına sığar. Mehmet Aslan'ın ifadeleri bu topluma nüfuz etmiş ortak kültürün. Türkiye'de ana muhalefet partileri dahi birçok karşıtlıklar üretilmeye çalışıldı. Mehmet aslan bu toprakların nüfuz etmiş gür sesiyle haykırdı. Kendisine Özgecan sadece sizin kızınız değildi, bu toprakların kızıydı. Hatırası ebediyen bu topraklarda yaşayacak. Özellikle kadınlara yönelik şiddete karşı ilk göreviniz bu şiddeti önlemek olacak. O kadınlarımıza kendi ailemizin fertleri olarak bakacağız. Şehir kültürü nezaket kültürüdür. Bu anlamda bu nezaketi kaybettiğimiz anda şehir de yavaş yavaş yok olmaya başlar. 6-7 Ekim olayları şehir kültürüne yönelik saldırının ürünüydü. Kim ne yaparsa yapsın her yerde yeni formlarda yeni değerlerde inşa etmede yürümeliyiz" dedi.

Üçüncü hususun ise adalet ve şehir ahlakı olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, şehir kültürünün ancak şehir ahlakıyla oluştuğunu ifade etti. "Niye Ahilik şehir kültürü içinde gelişmiştir?" diyen Başbakan Davutoğlu, "Çünkü adaleti yaygınlaştıracaksınız. Adaletin olmadığı yerde şehir medeniyet omurgası olarak doğamaz. Ahlak şehir kültürüne nüfuz edecek. Şehirde yaşayan sakinlerine, tek tek vatandaşınız olarak yaklaşırken adalet terazini elden bırakmayınız. İmar politikalarında adaleti ölçü olarak ele alınız. Büyük düzenlemeler yaptık, ama hiçbir zaman AK Partili olan belediyelerle olmayanlar arasında bir ayrım yapmadık. Sizler de şimdiye kadar sürdürmüş olduğunuz ilkeli tutumu bundan sonra da devam ettiriniz" diye konuştu.

Davutoğlu, dördüncüsünün ehliyet ve liyakat olduğunu belirterek, "Şehir idaresi de ancak ve ancak liyakatla taçlanır. Yaptığınız görevlerde mutlaka ehliyete, liyakata ağırlık veriniz. Nepotizmden uzak tutunuz. Letafet ve estetik boyutunu sakın ola ki ihmal etmeyiniz. Kentsel dönüşüm çerçevesinde dönüştürdüğümüz yeni şehri önce şehrimizde kuralım. Bizim torunlarımız bu şehirlerde yaşarken kendilerini buraya ait hissedecekler mi diye şehir kuralım. AK Parti döneminde yerel yönetimlerde devrim yaşandı" şeklinde konuştu.

Davutoğlu, beşincisinin letafet ve estetik olduğunu ifade etti.

Editör: TE Bilisim