Yüzüncü Yıl Üniversitesi tarafından düzenlenen ve 2 gün boyunca sürecek olan “Türkiye’de Aşiret Gerçeği” konulu sempozyum başladı. Önemli isimlerin katıldığı Sempozyumda aşiretlere dair sosyolojik, kültürel ve tarihsel bilgiler paylaşıldı. 6 Nisan’a kadar devam edecek sempozyum bir ilk olurken önümüzdeki haftalarda gerçekleşecek olan İslam Kongresi öncesinde yine kent adına önemli ev sahipliklerinden birisi oldu.

 

Son iki dönemdir kentle bütünleşme anlamında büyük yol kat eden Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi kentin, bölgenin ve ülkenin en büyük gerçeklerinden birisine daha dokundu. Geçtiğimiz hafta düzenlenen Kamu Yönetimi Forumu'nun (KAYFOR-14) ile gözlerin çevrildiği Van’da bu kez de Sosyoloji Bölümü eliyle Van Aşiretler Gerçeği adlı sempozyum gerçekleşti. Türkiye’de bir ilk olan bu buluşmaya ev sahipliği yapan Yüzüncü Yıl Üniversitesi bu toplantı yine önemli bir başarıya daha imza atmış oldu. Türkiye’den önemli akademisyenlerin katıldığı toplantıda Osmanlı’dan bugüne ‘aşiretler’ enine boyuna masaya yatırılırken 4-6 Nisan tarihleri boyunca devam edecek sempozyumun ilk gününde aşiretler üzerine önemli bildiriler paylaşıldı. Van’daki Mahmed Piran Aşireti lideri Çetin Can, Gevdan Aşireti lideri Rasim Aslan, Ezdinan Aşiret lideri Salih Özbek, Şemsikan Aşiret lideri Sami Yiğit’in de katıldığı toplantıda akademisyenler ve bölgenin dinamikleri ‘aşiretleri’ konuştu. Gevaş Belediye Başkanı Sinan Hakan’ın da bölgedeki aşiretler üzerine sunum yaptığı sempozyumda, Şehrivan Gazetesi’nden Ömer Aytaç Aykaç da, bölgedeki aşiretlerin siyasal rolleri ve medyadaki yeri üzerine sunum yaptı. Cengiz Andıç Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen ve 2 gün sürecek programın açılışında konuşan YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, İslam ülkelerinde aşiret gerçeği üzerinde yeteri kadar durulmadığını söyledi.

 

 

BATTAL: TARTIŞMA ORTAMLARI YARATILMALI

Aşiret gerçeğinin bilimsel ortamlarda en çok tartışılması gereken konulardan biri olması gerektiğini ifade eden Battal, şunları kaydetti: "Bazı ülkeler, varlığı ve devlet yapısı gereği aşiret gerçeği üzerine oturmuştur. Zaman zaman aşiretler arasında çıkan tartışmalar ve kavgalar devletleri önemli derecede etkiler. Bu da İslam ülkeleri ve Ortadoğu'da aşiretlerin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Aşiretler bulunduğu toplumda bazen sulhun aracı olurken, bazen de kavganın aracı olurlar. Bunu tartışmadığımız sürece toplumumuzda istediğimiz barışa, huzura ve güvene ulaşamayız. Bu nedenle aşiret gerçeğiyle ilgili tartışma ortamları yaratılmalıdır." Rektör Battal, aşiretlerin varlıklarını sürdürmelerinin yanı sıra bulunduğu yerin kültürüne de önemli katkılar sunduğunu kaydetti.

 

 

PARLAK: AŞİRETLERDE BİRİNCİL İLİŞKİ ÖN PLANDA

Vali Yardımcısı Mehmet Parlak da başta sosyoloji olmak üzere tarih, siyaset, antropoloji ve diğer birçok bilimin, aşiret gerçeği konusuyla yakından ilgilendiğini dile getirdi. Aşiret yapılanmasının yoğun olduğu yerlerde geleneksel otoritenin hâkim olduğunu aktaran Parlak, şu değerlendirmelerde bulundu: “Sosyolojik olarak ele alındığında aşiretlerde birincil ilişkilerin ön planda, akrabalık ilişkilerinin güçlü, kolektif davranma ve karar alma biçimlerinin ön plan olduğunu görüyoruz. Aşiretlerde töre ve adetler özel olarak korunuyor. Türkiye'de de cumhuriyetle gelen kentleşmeye rağmen halen kırsalda yaşayan aşiretleri görmek mümkün. Aşiretleri oluşturan bireylerin belli bir hiyerarşi içinde olması, sosyal denetim mekanizması açısından önemlidir.”

 

 

SOSYOLOJİ KENTE DOKUNDU

YYÜ Sosyoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Suat Parin ise coğrafyanın bir gerçeği olan aşiretleri hem ön yargılardan kurtarmak hem de bir bilgi birikimine imkan vermek amacıyla sempozyum düzenlediklerini söyledi. Böyle bir çalışmayı Van’da yaparken tam destek aldıkları Prof. Dr. Peyami Battal’a özel teşekkür eten Parin, bu noktada fikri açar açmaz, “Çok iyi bir çalışma, geç bile kalındı.” Sözleriyle destek aldığını söyledi.

 

 

TÜRKİYE’DE BİR İLK

Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zeki Taştan da aşiretlerin yapısı ve toplum üzerindeki etkisinin ele alınacağı sempozyumun akademik hayata önemli katkı sağlayacağını anlatarak, katılımcılara teşekkür etti. Taştan, düzenlenen bu sempozyumun Türkiye’de bir ilk niteliğinde olduğunu da sözlerine ekledi.

 

 

“AŞİRETLER SİYASAL GRUPLARDIR”

Sempozyum, "Türkiye'de Aşiret Tartışmaları" konulu oturumla devam etti. Sempozyumun ilk oturumunda oturum başkanlığını Prof. Dr. Zeki Taştan yaparken, Prof. Dr. Doğu Ergil, Prof. Dr. Suavi Aydın, Prof. Dr. Mazhar Bağlı, Doç. Dr. Ahmet Özer ve Yrd. Doç. Dr. Sait Ebinç ise Türkiye’deki aşiretleri sosyolojik, kültürel ve tarihsel olarak anlattı. Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) tarafından düzenlenen ve farklı üniversitelerden öğretim üyelerinin katıldığı "Türkiye'de Aşiret Gerçeği" sempozyumun "Türkiye'de Aşiret Tartışmaları" başlıklı ilk oturumu yapıldı. Cengiz Andıç Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen oturumda konuşan Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Suavi Aydın, aşiretlerin iktisadi olduğu kadar siyasal gruplar olduğunu aktardı. Aşiretlerin toprağa bağlı olduğunu ve tarımsal döngü içerisinde korunma ihtiyacıyla hareket ettikleri anlatan Aydın, köylerde genelde küçük üreticinin hakim olduğunu ifade etti. Aşiretler arasında akrabalık bağlarının gevşek olduğunu belirten Aydın, İkinci Abdulhamit'in aşiretleri alaylar haline getirmesi politikası sonucunda, sembolik ve diplomatik rolü olan aşiret reislerinin Miralay hatta Paşa olmasının aşiretlerin askeri güç haline gelmesini sağladığını kaydetti.

 

 

BURUKAN AŞİRETİ SUNUMU İLGİYLE İZLENDİ

Toros Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Özer ise, aşiretçiliğin toprağa bağlı geliştiği ve toprağa bağlılık azalmasıyla aşiretçiliğin de çözüldüğünü söyledi. İkinci Abdulhamit'in Hamidiye Alayları kurarak aşiretleri, Kafkas, İran ve İngilizlere karşı kullandığını belirten Özer, Hamidiye Alaylarıyla aşiretlerin güçlenmediğini aksine zayıfladığını savundu. Kendisi de Burukan aşireti mensubu olan Özer, bölgedeki Burukan aşireti üzerine kapsamlı çalışmasını katılımcılar ile paylaşırken aşiretin geçmişine dair geniş bir sunum gerçekleşti. Aşiretin yüzyıllar öncesine uzanan ilginç geçmişini katılımcılar ile paylaşan Özer’in sunumu katılımcılardan büyük alkış aldı.

 

 

AŞİRETLER DE ORDAYDI!

Van’daki Mahmed Piran Aşireti lideri Çetin Can, Gevdan Aşireti lideri Rasim Aslan, Ezdinan Aşiret lideri Salih Özbek, Şemsikan Aşiret lideri Sami Yiğit’in de katıldığı toplantıda bilim adamlarından sonra aşiretlerden isimler de söz aldı. Konuşmaların ardından söz alan Can, aşiretlerin öne çıkan olumsuz yanlarından ziyade halen toplumda takdir gören çok özel ve güzel geleneklerinin sürdüğünü belirtti. Bu yönüyle aşiretlerin de dinlenmesi gerektiği ve akademik çalışmalar yapılırken dinlenmesi gerektiğine vurgu yapan Can’ın sözleri destek alırken YYÜ rektörü Battal, bu tür çalışmaların devam edeceğini ve bölgedeki dinamiklerin daha çok yer alacağı toplantılar düzenleneceğini söyledi. Gevdan Aşireti Lideri Aslan da bu tür toplantıların sadece Van’da değil bölgenin gerçeklerinin konuşulması açısından farklı illerde de düzenlenmesi fikrini ortaya koydu.

 

 

AŞİRETLER BUGÜN DE TARTIŞILACAK

Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Doğu Ergil ve YYÜ öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Sait Ebinç'in birer konuşma yaptığı program, farklı oturumlarla devam etti. İkinci oturumda konuşan Gevaş Belediye Başkanı da araştırmacı kimliği ile katılarak ‘Mirler ve Eşiretler’ başlığı ile önemli bilgiler paylaştı. Gazetemiz yazarlarından Ömer Aytaç Aykaç, aşiretlerin medyadaki rolleri üzerine konuşurken, Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe de ikinci oturumda yer alan isimlerden birisi oldu. İlk günkü oturumlarda İngiliz Dili ve Edebiyatı öğretim üyelerinden Mehmet Metin Barlık da Dengbejlik üzerine bildiri sundu. Sempozyum bugün ise Cengiz Andiç Konferans salonu ile Mühendislik – Mimarlık Fakültesi konferans salonunda, Türkiye’de bu zamana kadar yaşayan ve yaşamış olan aşiretler tarihsel olarak 8 oturumda tartışılacak. 


ŞEHRİVAN GÜNCEL: MERAL YILDIZ

 

 

 

 

Editör: TE Bilisim