Eski Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Çözüm Süreci'ne ilişkin, "Açıkça söylüyorum, muhataplar, HDP ve örgüt kesimi Çözüm Süreci'ne ihanet ettiler. 6-7 Ekim'le başlayan ve ondan sonra yaşanan gelişmeler Çözüm Süreci'ni adeta sabote etti" dedi.

 

Atalay, seçim çalışmaları kapsamında AK Parti Erciş İlçe Başkanlığını ziyaret ederek partililerle bir araya geldi. Eski Başbakan Yardımcısı Atalay, burada yaptığı konuşmada, ilçe ziyaretlerine Erciş'ten başladıklarını ve burada tüm kesimlerle bir araya geleceklerini belirterek, 23 Ekim 2011'de yaşanan depremde en çok zararı Erciş'in gördüğünü anımsattı. Depremden kısa süre sonra dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilçeye geldiklerini hatırlatan Atalay, zarar gören köylere verdikleri desteklerle çok güzel evlerin inşa edildiğini ve köylerin köy-kente dönüştürüldüğünü anlattı.

 

ATALAY: BÜYÜK BİR KATLİAMDIR

Ankara'daki terör saldırısı haberini Van'daki bir programı sırasında haber aldığını hatırlatan Atalay, şunları söyledi: "Dün Ankara’daydım. O acı olayı üzüntümüzü burada bir kez daha ifade ediyoruz. Bu, belli bir kesime değil, Türkiye'ye milletimize yapılmış bir terör olayı ve büyük bir katliamdır. Her boyutuyla telin ediyoruz. Hükümetimiz bu konuda her boyutuyla çalışıyor. Seçim çalışmalarımız iptal edildi. Ankara'da da İçişleri Bakanımızla görüştüm. Çalışmaları hakkında bilgi de almış olduk. Her yönüyle hükümet konu üzerinde çalışıyor. Türkiye'ye karşı haince ve büyük bir oyun. İnşallah, bütün boyutlarıyla, geri planıyla açığa çıkarılması, sebep olanların cezalandırılması için çalışmalar yapılıyor."

 

“ÇÖZÜM SÜRECİ NEDEN KESİNTİYE UĞRADI”

Atalay, Çözüm Süreci'nin sahibinin hükümetleri olduğunu ve 2005 yılından bu yana bu yönde yaptıkları çalışmaları en iyi bölge halkının bildiğini vurgulayarak, geçmişin yaralarını sarmak, bu bölgelerde yapılan haksızlıkları gidermek için büyük bir demokrasi mücadelesi verdiklerini dile getirdi. Hükümetin yaptığı çalışmalarla ilgili hazırlanan "Sessiz Devrim" kitabında demokratikleşme konusunda atılan adımlar, anayasa ve yasa değişiklikleriyle ilgili tüm bilgilerin yer aldığını aktaran Atalay, şöyle konuştu: "Bu devrimlerin yüzde 75'i Kürt vatandaşlarımızla ilgilidir. Bunları iyi düşünmesi lazım, Çözüm Süreci neden kesintiye uğradı. Biz ona kesinti diyoruz, beklemede diyoruz. Çözüm Süreci bitmiş değil. AK Parti hükümetleri ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu sorunları görüşerek ve makul şekilde çözüme kavuşturmak için elinden geleni yaptı. Açıkça söylüyorum, muhataplar, HDP ve örgüt kesimi Çözüm Süreci'ne ihanet ettiler. 6-7 Ekim ile başlayan ve ondan sonraki gelişmeler Çözüm Süreci'ni adeta sabote etti. Güvenlik tedbirleri deniyor. Bu bölgede o kadar baskı var ki vatandaşlara karşı seçim sandıklarına kadar uzanan. Devlet bu operasyonları bölgede yaşayan vatandaşın üzerindeki baskıları gidermek, onları korumak için yapıyor."

 

ATALAY: BİZİMLE İLGİSİ YOK

Gazetecilerin Erciş Belediye Başkanı Diba Keskin'in gözaltına alınmasıyla ilgili sorusunu da yanıtlayan Atalay, "Mahiyetini bilmiyorum, dün akşam duydum. Yargıyla, vatandaşlar arasında. Bizimle ilgisi olan bir konu değil. Bir açıklamaları olmuş, başsavcılık onu suç olarak kabul edip gözaltı yapmış. Onlar, hukukun içinde adaletli şekilde gerekeni yaparlar. Bizim o konuda söyleyeceğimiz bir şey yok. Burası demokratik bir ülke, suç işleyen varsa savcılarımız vardır gerekeni yapar. O şekilde değerlendiriyoruz. Bizde seçim çalışması yapıyoruz. Konuşmalarımızda büyük hassasiyet gösteriyoruz, bu hassasiyeti herkesin göstermesi gerekiyor." Dedi. 

 

 

Atalay, muhtarlar, sivil toplum örgütleri ve kanaat önderleriyle bir araya geldi…

‘BİR OYU BİLE HEBA ETTİRMEYECEĞİZ!’

 

Eski Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, 1 Kasım'daki seçimlere ilişkin, "Devlet geçen seçimden farklı önlemlerini alıyor ama biz parti olarak sandıklarımızda bir oyu bile heba ettirmeyeceğiz" dedi.

 

Atalay, Erciş ilçesindeki çalışmalar kapsamında muhtarlar, sivil toplum örgütleri temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldi. Atalay, burada yaptığı konuşmada, seçimlerinin ülkede istikrarın yeniden sağlanması, demokratikleşme politikalarının devam etmesi konusunda yeni bir karar anlamına geldiğini vurgulayarak, ellerindeki verilere göre AK Parti'nin tekrar tek başına iktidar olacağını, bunun için çaba gösterdiklerini söyledi.

 

Sandıkların olmadığı yerde demokrasiden söz edilemeyeceğini kaydeden Atalay, şöyle konuştu: "Bu seçim tekrar istikrarı yakalama dönüşüm imkanını sağlama vasıtasıdır. AK Parti olarak Van'da çok farklı kampanya yürütüyoruz. Geçen seçimde bazı kendini bilmezler vatandaşları tehdit etmiş, baskı yapmış. Bu seçimde asla öyle bir şey olmayacak. Sandıklarımız için özel ekip kurduk. Devlet geçen seçimden farklı önlemlerini alıyor ama biz parti olarak sandıklarımızda bir oyu bile heba ettirmeyeceğiz. Her yerde sorumlularımız olacak. Bu seçimde sandık güvenliğine büyük bir ağırlık veriyoruz. Biz vatandaşımızın bize verdiği oyları korumak için elimizden geleni yapıyoruz. Kimsenin haddi değil seçimin huzurunu bozmak, bizim çalışma yapan arkadaşlarımıza mani olmak." Seçim ve sandık güvenliğinin partilerinin olduğu kadar devletin de görevi olduğunu ve Türkiye genelinde terör unsurları ve örgütlerine karşı bazı güvenlik önlemlerinin yürütüldüğünü vurgulayan Atalay, "Bölge insanına haddini bilmezlerin yaptığı baskılar var, gelip para istemeler, tehdit etmeler var. Operasyonların amacı bölge insanını o baskılardan korumaktır" dedi.

 

Atalay, devletin baskıya, zulme karşı güvenlik önlemlerini arttırdığını ve her vatandaşın korkusuz, huzurlu şekilde yaşayana kadar devam edeceğini ifade ederek, şöyle konuştu: "Devlet bu sorunlara köklü çözüm bulmak için çalışmalar yapıyor. Çözüm Süreci'nin özü, silahlar bırakılacak, devlet eve dönüş için gerekli çalışmaları yapacak. Biz Türkiye'de bütün meselelerin siyaset kurumuyla çözülmesini istiyoruz. Hiçbir yerde siyaset terörle, şiddetle birleşemez. AK Parti bu toplumun birliğinin, bütünlüğünün çimentosudur. Her kesimden oy alan, her yere giden ve ülkenin genelinde siyaset yapan bir partidir. Diğer partiler, her biri bir kesimin, belli bölgelerin partisi. MHP ve HDP etnik ideoloji yapıyor. Ana muhalefet partisine bakıyoruz ülkenin yarısında milletvekili yok. Ana muhalefet partisinin 37 ilde milletvekili yok. MHP'nin 34 ilde milletvekili yok. HDP, 'Türkiye partisi' lafları etti ama şimdi vazgeçti. 54 ilde milletvekili yok. Milletvekili çıkardığı yerlerin bazılarında şimdi milletvekili çıkaramayacak. Çünkü baskı ve şiddetle irtibatını kesmeyeceğini Türkiye gördü." 

Editör: TE Bilisim