Türkiye, minik Muharrem'in cansız bedeninin babasının sırtında bir çuval içerisinde çaresizce taşındığını gösteren fotoğrafı konuşuyor. Olayın tanıklarından amca Abdurrahman Taş, fotoğrafın arka planını anlattı. Acılı baba ve ailesi olayın ihmal nedeniyle olduğunu ve dava açacaklarını söylerken Valilik ise hemen soruşturma başlattı. Hem Karayolu hem de Sağlık Müdürlüğü ile ilgili ihmal iddiaları dün gün boyu konuşulurken, müfettişlerin de çalışmalarının olaydaki ihmal olup olmadığı da aydınlatılmış olacak. Öte yandan BDP Van Milletvekili Gür ise olayla ilgili TBMM’ye soru önergesi sundu.

Van’ın Gürpınar İlçesi’ne bağlı Yalınca Köyü’nün Çeli Mezrası’nda oturan Taş ailesi, rahatsızlanan 3 yaşındaki çocuklarının, yolların kapalı olması nedeniyle hastaneye götüremedikleri için öldüğünü öne sürdü. Taş ailesi, hastalanan çocukları Muharrem Taş’ın ihmalden öldüğünü iddia ederek, Karayolları, sağlık ekipleri ve karakol görevlileri hakkında suç duyurusunda bulundu. Minik Muharem’in ailesi tarafından çuvala konulan cenazesi ise sırtta taşınarak mezradan köye indirildi.

BABASI NELER OLUP BİTTİĞİNİ ANLATTI

Van’ın Gürpınar ilçesine bağlı Yalınca köyünün Çeli mezrasında cenazesi çuvalda taşınan 3 yaşındaki Muharrem Taş’ın ailesi taziyeleri kabul ediyor. Acılı baba ise olayla ilgili konuştu. Vefat eden Muharrem Taş’ın babası Abdulmenav Taş, il merkezindeki Şabaniye Mahallesi’nde bulunan babasına ait evde taziyeleri kabul ediyor. Acısının çok büyük olduğunu ifade eden baba Taş, oğlunun saat 14.00 sıralarında rahatsızlandığını belirterek, "Öksürük başladı. Saat 17.00 sıralarında öksürük çoğaldı, nefes alamaz duruma geldi. Ben de saat 18.00-19.00 sularında Yalınca köyünde bulunan akrabama telefon açtım. Acele karakolu aramalarını isteyip, ‘Ya helikopter göndersinler ya da yolları açsınlar, oğlum çok hasta, Van’a yetiştirelim’ dedim. Karakol komutanını aramış, karakol komutanı da 112, Karayolları kimi aramışsa artık bilmiyoruz. Biz de bekledik. Başka yerlere de haber vermedim. Sonra saat 19.30-20.00 arası bir daha aradık, bize, ‘Tekrar bekleyin’ dediler. Gece saat 24.00’e kadar bekledik, kimse gelmedi. Saat 02.00 gibi çocuğum kollarımda vefat etti. Sonra Van’da bulunan ağabeyimi aradım ve onlar da yürüyerek 6 saate ancak köye vardılar. Ben de çocuğumun cenazesini çuvala koydum, sırtımızda Yalınca köye kadar geldik. Ertesi gün akşama kadar ancak vardık, orada ağabeyime ait arabayla Van’a getirdik. Yollar kapalıydı, kimse cenazeyi dahi almaya gelmedi” dedi.

“ARADAN 6-7 SAAT GEÇMİŞ”

Ölen çocuğun amcası olan Abdulkadir Taş ise, "Kardeşim bana, 'Çocuğum öldü, gelin' dedi. Ben de bize neden daha erken haber vermediğini sordum. O da karakol komutanını aradığını, onların da gelip kurtaracaklarını söylediğini anlattı. Saat 17.00'den gece 02.30'a kadar beklemiş, hiç kimse gitmemiş oraya. Aradan 6-7 saat geçmiş, kimse gitmemiş. Biz de gece 02.30'da Van'dan gittik ve sabaha karşı vardık Yalınca köyüne. Oradan 2-3 kişi de bize katıldı ve yaya olarak Çeli mecrasına 4-5 saat sonra ancak ulaştık. Biz gittik zaten orada kimse yoktu. Anası babası vardı, onlar da zaten perişan olmuştu. Biz de çocuğu çuvala koyduk, karda zor yürüyerek taşıdık. 10 dakika arayla değişerek sırtımızla Yalınca köyüne kadar geldik. Yalınca köyünden ne ambulans ne de başka bir araç geldi. Biz de kendi aracımızla Van'a getirdik. Defin işlemleri için karakola gittiğimizde, ondan sonra savcı otopsi için hastaneye götürttü. Biz sorumlulardan davacıyız" şeklinde konuştu.

VALİ DOĞAN: BAHANESİ OLAMAZ

Öte yandan konu ile ilgili konuşan isimlerden birisi de Van Valisi Doğan oldu. Olayın yankıları sürerken Van’da ani bir kararla toplanan Vali Aydın Doğan ve kurum amirleri olayın aydınlatılması için çalışmalara başladı. Hem Karayolları hem de Sağlık Müdürlüğünde alarm verilirken olayın aydınlatılması için müfettişlerin araştırmaya başladığı ve konuyla ilgili soruşturma başladığı ifade edildi. Gün boyunca yapılan toplantıların ardından konuşan Van Valisi Aydın Nezih Doğan ise olayda koordinasyon sıkıntısı yaşandığını söyleyerek, "Bizim çağrı merkezimize dört milyon 300 bin çağrı düşüyor, bunun 49 bini doğru çağrı. Arkadaşlar sanki her çağrıyı doğrulatma alışkanlığı kazanmışlar. Bunun giderilmesi gerekiyor." dedi. Van Valisi Aydın Nezih Doğan NTV'ye yaptığı açıklama, "Olayda koordinasyon sıkıntısı yaşandı. Bizim çağrı merkezimize dört milyon 300 bini çağrı düşüyor, bunun 49 bini doğru çağrı. Arkadaşlar sanki her çağrıyı doğrulatma alışkanlığı kazanmışlar. Bunun giderilmesi gerekiyor. Bu tip durumun bahanesi olamaz bunlar. Ama bu konuda da yurttaşlarımızın daha dikkatli davranmasını istiyoruz." açıklamasını yaptı.

"SORUŞTURMA BAŞLATTIK"

Doğan ayrıca şunları söyledi: "Üç birimle ilgili soruşturma başlattık. Sorguluyoruz. Bunun hiçbir şekilde de devlet açısından izah edilemeyeceğini ifade ettim. Ama son tahlilde önümüzdeki dönemlerde de kış şartları nedeniyle oluşabilecek durumlar için, bu konuda bir önem arz ettiğini ifade etmeye çalıştım. Bu durum sonucun bahanesi sayılamaz. "

AMCASI CANLI YAYINDA KONUŞTU

CNNTürk canlı yayınına katılan Muharrem'in amcası Abdurrahman Taş, hastalıktan gece yarısı haberi olduğunu ve Van merkezden hemen hareket ettiğini söyledi. Haberi aldıktan 4 saat sonra köye varabildiklerini anlattı. O zamana kadar da Muharrem'in vefat ettiğini söyledi. 

Videoyu izlemek için tıklayın:

http://videonuz.ensonhaber.com/izle/minik-muharrem-in-amcasi-neler-olup-bittigini-anlatti

Editör: TE Bilisim