Van ve bölgede büyük olayların yaşandığı Kobanî protestolarının son günlerinde meydana gelen tartışmalı ölümlerin ardından HDP’nin çağrısı ile son bulan olaylarla ilgili STK’ların sağduyu çağrısı devam ediyor. Van’da da 4 gün boyunca devam eden ve büyük tahribatın yaşandığı olaylarda Kobanî’de yaşananlara ciddi bir tepki gösterilmiş ve bu anlamda tarihin en büyük eylemlerinden birine şahitlik edilmişti. Özellikle son günlerde farklı grupların çatışmasına dönmesiyle birlikte tüm kesimlerin sağduyu çağrısı yapmaya başladığı olayların ardından bu kez de aralarında Memur-Sen, MÜSİAD, Diyanet-Sen, İlim Yayma Cemiyeti gibi oluşumların bulunduğu İslami Sivil Toplum kuruluşlarından da hem Kobanî hem de olaylar hakkında birliktelik ve sağduyu çağrısı geldi.

Van’da birçok İslami Sivil Toplum Kuruluşu’nun bulunduğu inisiyatifler Van’da ve bölgede gerçekleştirilen Kobanî’ye destek IŞİD terör örgütüne tepki eylemleri ile ilgili bir açıklama yayınladı. “Memleket ve insanlık adına kaygılıyız” sözleri ile yaşananların değerlendirildiği bir açıklamada bulunan İslami oluşumlar Kobanî’de yaşananların da provokasyonların arttığı bölgedeki olayların da kendilerini kaygılandırıldığını belirterek, Çözüm ve barıştan yana sağduyu çağrısı yaptı.

“37 CANIMIZI YİTİRDİK…”

İlk olarak Kobanî ile ilgili bazı değerlendirmelerin yapıldığı o açıklamada yaşananlarla ilgili olarak şu ifadelere yer verildi; “Tüm dünyanın gözü önünde Kobani’de yaşanmakta olan savaşta, yüzlerce insan hayatını kaybetmiş, yüz binlerce insan ise vatanından, yerinden ve yurdundan ayrılmak zorunda kalarak ülkemize sığınmıştır. Bu trajedinin devamı bizi kaygılandırmaktadır. Kamuoyu oluşturma adına yapılacak tüm demokratik gösteri ve eylemler meşruiyet ve yasaldır. Fakat yapılan eylemlerin meşruiyet sınırını aşması ve şiddete dönüşmesi, hele hele ölümlere sebebiyet vermesi, bizleri derinden kaygılandırmaktadır. Ve asla kabul edilemez. Bayram arifesinde itibaren genelde yurdumuzda, özelde ise ilimiz Van, Erciş, Çatak ve diğer ilçelerimizde yaşanan hadiselerden azami derece kaygı duymaktayız. Yurt genelinde şuan itibari ile 37 canımızın yitirilmesi, yüzlerce yaralı, bini aşkın iş yerlerinin tahrip edilmesi, eğitim ve öğretimin durması, hayatın bütünüyle felç olması, şehir merkezlerinde yıkımın yol açtığı maddi ve manevi tahribatlar, kaygımızı büyütmektedir.”

IŞİD’in zulmünden dolayı özellikle meydana gelen olaylardan sonra İslami yapılara tepkilerin arttığı şu günlerde bazı ibadethanelerin tahrip edilmesinin ve tüm islami oluşumların IŞİD ile özdeşleştirilmesinin doğru olmadığının belirtildiği açıklamada, Van’daki bu oluşumların IŞİD çetelerinin fikrini kabul etmediği belirtildi. Konuyla ilgili olarak; “Özellikle Kobani'de IŞİD’in yaptığı zulümlerden yola çıkılarak, bütün İslami STK ve cemaatleri IŞİD ile özleştirmek, bütün Çarşaflı ve sakallı Müslümanları IŞİD elemanı kabul edip saldırmak, sanal ortamda teşhir etmek, linç girişimlerine sebebiyet vermek, yüce ve mukaddes kitabımız Kur’an-ı Kerim’in okutulduğu, Kur’an eğitim ve öğretimin yapıldığı, Müslümanlar için Darul Erkam ve Suffenin birer şubesi mesabesinde olan Kur’an kurslarına, Külliye ve İslami STK’lara saldırıda bulunmak, tahrip etmek Müslümanların kabul edemeyeceği ayrı bir haksızlık ve zulümdür. Herkes bunu bilmelidir ki; bölgemizde faaliyet gösteren İslami STK ve cemaatler her zaman bu memleketin barış ve huzuru, insanlarımızın dünya ve ahiret işlerinde hayrı, güzelliği ve daha iyiyi yakalamak için büyük bir fedakarlık ve özveri ile gayret göstermektedirler. Bu İslami STK ve Cemaatler asla IŞİD ve IŞİD gibi marjinal grup ve çetelerin faaliyet ve fikirlerini kabul etmemişler, fikren ve fiilen onlardan uzak durduklarını her zaman ilan etmişlerdir.” Denildi.

MADDELER İLE SORDULAR

Açıklamanın bir bölümünde yaşananlar ile ilgili bazı soruların da yer verildiği ortak açıklamada; Son olaylardan yola çıkarak, şimdi soruyoruz: 37 canımızın yitirilmesi ve yüzlerce insanımızın yaralanması, kimleri sevindiriyor? Bu bölgenin en büyük değerlerinden biri olan, Bediüzzaman Said-i Nursi adına yapılan Külliye inşaatını yakmak kimlerin işine gelir? Çok emek verilerek bu noktaya gelen Çözüm ve kardeşlik sürecinin sekteye uğratılması kimin ve kimlerin ticaretine ve kariyerine katkı sağlayacaktır? Eğitim ve öğretimin durmasından ve gençliğimizin cahil kalmasından kimler huzur bulacaktır? İşyerlerinin yakılması, yıkılması, yağmalanması ve günlerdir kapalı kalması kimlerin işine gelmektedir? İlimizin ilçeleri ile beraber savaştan çıkmış gibi görüntüsü, insanların evlerine haps olmaları ve hayalet bir şehir manzarası kimleri mutlu ediyor? Bu memleketten giden ve gitme ihtimali olan beyin ve sermeye değerleri kimleri zengin edecektir? Bu memlekette çok zor şartlarda kazanılan demokratik ve ekonomik kazanımların tahribi ve zedelenmesi kimlerin işine yarayacaktır? Bu memleket insanının yaşama sevincini kursağında bırakmak, doğup büyüdüğü memleketinden soğuyacak hale getirmek ve gelecekte yaşayacakları ruhsal, sosyal ve ekonomik sıkıntıların içerisine girmelerine sebebiyet vermek kimlerin planıdır?”

“GELİN BU YANGINI BERABER SÖNDÜRELİM”

“Bu ve buna benzer onlarca soruya muhatap olacak olan bizler, siyaset yapanlar, bizleri yönetenler, kanaat önderleri, STK temsilcileri, Oda başkanları , anneler - babalar, bu memleket için sözü olanlar , bu memleket insanı üzerinden para kazananlar, kariyer yapanlar, bu memleket insanından saygı görenler, bu memleketi sevdiklerini söyleyenler, bu memleketin asil unsurları olduklarını iddia edenler ve herkese çağrımızdır; Geliniz! Bu yangını hep beraber söndürelim. Çünkü; Memleket, insanlık ve gelecek adına kaygılıyız.” denildi

“KAYGILIYIZ! ÇÜNKÜ…”

Son olarak bölgede bir dönem baş gösteren olaylara da gönderme yapılan açıklamada, “Kaygılıyız” denilerek o kagılar şu şekilde dile getirildi; IŞİD vahşetinden yola çıkılarak bölgemizde 1990'lı yılları çağrıştıran ve yeni bir bra-kuji (kardeşin, kardeşi öldürdüğü), faili meçhul cinayetlerin olduğu, ekonomik, siyasi ve sosyal sıkıntıların başladığı bir sürece doğru gidiliyor. Kaygılıyız! Çünkü; Yapılan ve yapılacak olan tahribatlar her yönüyle bu memlekette ve memleket insanının da tamiri imkansız yaralar açmaya doğru itiliyor, Kaygılıyız! Çünkü; Kaybedilen değerlerin yerine koyacağımız değer üretmek imkansızdır. Maddi ve manevi değerlerin kaybetmeye başladığımız bir döneme girilmek isteniyor. Kaygılıyız! Çünkü; Yüzyıllardır bu memlekette yaşamış halklar ve değerler üzerinde oyunlar oynanıyor. Bu günlerde bu oyunlar bütün şiddetiyle sahnelendiğine hep beraber şahitlik ediyoruz. Sivil toplum örgütleri olarak artık, sürdürülebilir bir barış ortamının sağlandığı; adalet, özgürlük ve ahlaki ilkelerinin esas alındığı; farklılıklarımızın zenginlik olarak kabul edildiği; “ötekinin” ve “ötekileştirmenin” olmadığı bir ortamda kardeşçe yaşamak istiyoruz.”

“BİZ HAZIRIZ”

Son olarak da bazı illerde çatışmaya dönen olaylara da değinilerek yapılan sağduyu çağrısında şu ifadelere yer verildi; “Bütün bunlardan hareketle, Özelde HDP ve Hüda Par çevrelerini, genel de ise tüm toplumsal ve siyasi dinamikleri metanet ve sükûnete davet ediyoruz. Son günlerde yaşanan tansiyonun bir an önce düşmesi ve “puslu” havayı bekleyenlerin sevinçlerinin kursaklarında bırakılması için iktidar ve muhalefetiyle bütün siyasi aktörler çatışmacı üsluptan uzak durmalı ve toplumsal barışı akamete uğratacak söylem ve tutumlardan kaçınmalıdırlar. Siyasi sorumluluk mevkiinde bulunan bütün siyasetçi, yönetici, STK temsilcisi, kanaat önderi ve herkesi, söylem ve mesajlarının sonucunu düşünmeye, sağduyulu açıklamalar yapmaya ve akl-ı selim ile hareket etmeye, bu kaotik ortamdan çıkmak için çaba sarf etmeye, memleket ve insanlık onuruna yakışır bir barış ortamının tesisine destek vermeye davet ediyoruz. Kanaat önderlerini ise itidale davet ediyoruz. Bu süreçte bize düşen her türlü göreve hazır olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Son olarak şuna inanıyoruz ki; "En Büyük Güç, Kontrol Edilebilinen Güçtür" Ve "Söz Ola Kese Başı, Söz Ola Kestire Savaşı". Lütfen Sözlerimizle, fiillerimizle ve duruşumuz ile başı değil, savaşı keselim.”

İslami Sivil Toplum Kurumları’nın ortak açıklamasında şu kuruluşlar imza attı: Memur- Sen, Müsiad, Hüsrev paşa kültür eğitim vakfı, Güvenlik iş sendikası, Birlik vakfı, Adım der, Tatvan der, Evrensel hafızlar der, Vimder, Van genç gönüllüler der, Kevser eğitim der, Sadav, Akademi der, Anadolu gençlik der, Diyanet-sen, Van dost eli der, Hak ve kardeşlik der, İmam-ı azam cami der, İlim yayma cemiyet, Nüve der, Gökkuşağı der, Van Hatuniye İlim der, Van genç der.


(ŞEHRİVAN)

Editör: TE Bilisim