2000 yılında Köykent Projesi kapsamında yapılan 383 konut, toprak kayması nedeniyle oturulamaz hale gelince nüfusu da 2 bin kişiyi geçen bu köyde yaşamak iyice zorlaştı. Hal böyle olunca Valilik köyün afet bölgesi ilan edilmesini istedi. Üçer ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a sunduğu önergede yaşanan sıkıntıların aciliyetini dile getirerek işlemlerin hızlandırılmasını talep etti.

“İŞLEMLERİN HIZLANDIRILMASI GEREKİYOR”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a sunduğu bir önergeyle bu köyde yaşanan durumu dile getiren Üçer, sunduğu önergede zaman içinde yaşanan durumu özetleyerek Erdoğan’a şu bilgileri verdi; “Van İli’nde Ézdinan Aşiretinin mensupları daha önce dağınık halde farklı köylerde yaşarken; Köy-Kent Projesi kapsamında Çatak İlçesi’ne bağlı Konalga Köyü’nde birleştirilmiştir. 12 köyün birleştirilmesi ile meydana gelen bu köyde inşaatlar 1998 yılında başlamış, yerleşmeler ise büyük bir çoğunlukla 2000 yılında tamamlanmıştır. Bu şekliyle köyün nüfusu 2000 kişiyi geçmiş durumdadır. Bu gelişmelere rağmen proje kapsamında yanlış yer seçimi nedeniyle 14 yıllık süreç içerisinde önemli mağduriyetler yaşanmaktadır. Köy alanının heyelan bölgesinde yer alması binaların hemen hemen hepsinin yıkılmasına ya da yıkılmak üzere olmasına neden olmuştur. Yaklaşık 1 ay önce AFAD tarafından görevlendirilen 2 uzman köye gelmiş; incelemelerde bulunmuş ve durumun aciliyetini tespit etmiştir. Öyle ki; bu uzmanlar 600 öğrenciye sahip köy okulunun bile yıkılmak üzere olduğunu tespit ederek muhtara, çocukların okula kesinlikle yollanmaması konusunda tavsiyelerde bulunmuştur. Kayıt altına alınan bu durum nedeniyle Valilik tarafından Köyün ‘‘Acil Afet Bölgesi ilan edilmesi’’ konusunda AFAD’a gerekli yazıyı göndermiştir. Bu kararın Bakanlar Kurulu tarafından bir an önce çıkarılması için gereken özen gösterilmeli ve işlemlerin hızlandırılarak (zaman kaybetmeden) kararın alınması yönünde gerekli çalışmalar bitirilmelidir. Ancak AFAD’ın işlemleri ağırdan alması, kararı geciktirmekte; bu ise (insanların hayatlarını kaybetmesi de dahil olmak üzere), geri dönüşü olmayan mağduriyetlerin yaşanmasına davetiye çıkarmaktadır.”

İŞTE O SORULAR!

Öte yandan Üçer, önergesinde izlenecek çalışmalar hakkında da bilgiler isteyerek şu soruları yöneltti; “AFAD’ın kararın alınması yönündeki tavsiye raporunu Bakanlar Kurulu’na sunması neden geciktirilmektedir? Yoksa AFAD, böyle bir kararın çıkarılmasına sıcak bakmamakta mıdır? işlemler halihazırda ne aşamadadır? Valilik tarafından gönderilen yazının AFAD’a ulaşmasından sonra, tavsiye raporunun Bakanlar Kurulu’na sunulması süreci (prosedür açısından) ne kadar zaman almaktadır? İnsan hayatının söz konusu olduğu dikkate alındığında; bu durum neden klasik idari işlem muamelesi görmekte ve ivedilik prensibi göz ardı edilmektedir? Konalga Köy’ü Acil Afet Bölgesi ilan edildiğinde; nasıl bir süreç başlayacaktır? Yeni yer tespiti nasıl yapılacak ve Köy Halkı’nın yeni yerleşim alanına taşınması ne kadar zamanda tamamlanacaktır? Konu ile ilgili işlemlerin hızlandırılması için gerekli talimatı vermeyi düşünmekte misiniz?”

Editör: TE Bilisim