ŞEHRİVAN HABER- ÖMER TOKTAŞ/HAKİM İNALÖZ- Van ile İran ilişkilerinde çok önemli kazanımların öncüsü olan Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı, iki ülke adına önemli bir işbirliğine daha imza attı. Geçtiğimiz aylarda kurulan İran Masası ile İran ile ilişkiler noktasında önemli çalışmaların startını veren DAKA, bu kapsamda İran’ın önemli yönetmenlerinden birisi olan Abbas Rafei’yi Van’a getirdi. Van’da akademisyenler, basın mensupları ve sinemaya ilgisi olan özel davetliler ile buluşan Rafei, hem sinemadan hem de iki ülke işbirliğinden söz etti. Katılımcıların ve DAKA’nın Van ile ortak çalışma konusundaki teklifini oldukça sıcak karşılayan Rafei, “Van’ın bende özel bir yeri var.” Diyerek ortak çalışmaya yeşil ışık yaktı. DAKA da bu konuda destek vermeye hazır olduğuna açıklarken, katılımcılardan da önümüzdeki süreç yeni talepler iletildi.
Van’ın kalkınması adına kurulduğu günden bugüne dek birçok çalışmanın altına imzasını atmış olan Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) İran ile kurulan ekonomik faaliyetlerin yanı sıra sosyal ve kültürel alanlarda da etkileşimlerde bulunmak için harekete geçti. Bünyelerinde kurmuş oldukları İran Masası ile Van ve İran arasında adeta bir köprü görevi gören ve gerek İranlılarla gerek Vanlılarla ikili ilişkilerin her açıdan geliştirilmesi adına çalışmalar yürüten DAKA İranlı Yönetmen Abbas Rafei’yi Elite World Hotel ev sahipliğinde Vanlı sinemaseverler ile buluşturdu. İran Sineması’na damga vurmuş ve birçok başarılı filmin altına imzasını atmış olan İranlı Yönetmen davetten duyduğu memnuniyeti dile getirirken Van ile yapılabilecek ortak çalışmalara da göz kırptı. Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri İbrahim Güray ise yapılan ekonomik faaliyetler kapsamında yürüttükleri çalışmalara bundan sonra sosyal içerikli mali destek programlarını da dâhil edeceklerini belirtti.
“SOSYAL FAALİYETLERİMİZ DE OLACAK”
Bundan sonra yapacakları çalışmalara sosyal destek programlarını da dâhil edeceklerini belirten Güray “Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı dendiği zaman akla sadece ekonomik faaliyetler geliyor. Ama biliyorsunuz ki kalkınma sadece ekonomik faaliyetlerden ibaret değil. Bizde ülkemizin içinde bulunduğu süreçten dolayı son zamanlarda daha çok ekonomik faaliyetlere odaklandık. Öte yandan sosyal faaliyetleri ihmal ettiğimizin farkına vardık. 2009’dan bu yana 15 tane mali destek programı uyguladık ve ilk kez geçen sene bir sosyal içerikli bir mali destek programı başlattık. Geçtiğimiz seneden bu yana özellikle genç nüfusumuzun yoğunluğundan dolayı beşeri sermayemizin geliştirilmesi için bir dizi faaliyetler yürütmeye başladık. Bugün gündüz 4 ilimizin yaklaşık 113 proje ile temsil edildiği bir Mesleki Eğitim Kariyer İnovasyon fuarımızın açılışını yaptık. Fuarımızın açılışı ile Türkiye’nin en genç nüfuslu bölgesinden bir mesaj vermeye çalıştık.” Şeklinde konuştu.
“İRAN MASAMIZ ÇALIŞIYOR”
Kurmuş oldukları İran Masası ile birçok çalışmaya imza attıklarını ve atacaklarını belirten Güray “Sağ olsunlar İran masamız böyle bir söyleşi organize etti. Ben söyleşinin olacağını duyduğumda bizim için de bir nefes payı olduğunu söyledim. İnşallah bundan sonra İran masamızın öncülüğünü yapacağı sosyal faaliyetler daha da sıklaşacaktır diye ümit ediyorum. Biz bölge olarak hem İran’a hem Irak’a sınırı olan bir bölgeyiz. Bizim faaliyet alanımız Van, Bitlis, Hakkâri ve Muş illeridir. Türkiye’nin İran ile olan 560 kilometrelik sınırının 300 kilometresi Van’dadır. Dolayısıyla biz Van’da bir İran masası kurmaya karar verdik. Bu İran masası sayesinde de birçok faaliyet gerçekleştirdik. Biz İran’ı tüm yönleriyle; ekonomik, sosyal, kültürel aklınıza gelebilecek her yönüyle detaylı bir şekilde araştırıp, bilgi edinebileceğimiz bir web sitesi ve bölge bölge İran broşürü oluşturduk. Aynı zamanda Türkiye’yi şehir şehir Farsça anlatan bir broşür oluşturduk.” Diye ekledi.
“YYÜ İLE İLİŞKİLERİMİZ ÇOK İYİ”
Yüzüncü Yıl Üniversiteli olumlu bir iş birliği içerisinde olduklarını ve olacaklarını belirten Güray “Hem Farsça Türkiye’nin tanıtıldığı, hem de Türkçe İran’ın tanıtıldığı bir web sitesi oluşturduk. Bu web sitemize vatandaşlarımız “dakairanmasası.com”dan ulaşabilirler. Ben misafirimizi davetimizi kırmayıp bize katıldığı için teşekkürlerimi sunuyor, ileride Van ile birlikte yürüteceği projeler olmasını da temenni ediyorum. Yüzüncü Yıl Üniversitesi konusunda da bölgedeki 4 üniversite ile iş birliğimiz var ama bizim özellikle Yüzüncü Yıl Üniversitesi ile kuruluşumuzdan bu yana çok sorunsuz bir iş birliğimiz var. Bugün yeni rektörümüzün de görevi devraldıktan sonra ayağının tozu ile açılışımıza katılması bundan sonra da bu ilişkilerin devam edeceğinin en büyük göstergesidir.” Gibi ifadeler kullandı.
“BİRLİKTE ÇOK İYİ İŞLER YAPABİLİRİZ”
Van ile sanat alanında birçok çalışmaya imza atabileceklerini ve atmak istediklerini belirten İranlı Yönetmen Rafei “DAKA’ya böyle bir programı organize ettiği için çok teşekkür ediyor, burada bulunan misafirlere hoş geldiniz diyorum. Burada gönüldaşlık zemininde bir sohbet edeceğimiz için de çok mutluyum. Bu benim Van’a ikinci gelişim ve asıl sevindirici olan durum buraya geldiğimde kendimi hiç yabancı hissetmemem. İranlıların burada yabancılık çekmeden yaşamlarını sürdürmesi bana şu konuda ümit veriyor ki biz sanat alanında çok iyi işleri bir arada başarabiliriz. İran ve Türkiye’nin yemek ve birçok kültürü birbirine yakındır, ortaktır. Van halkı bize Ankara’dakilerden daha yakındır. Yani biz Türkiye’yi Van ile daha çok bağdaştırıyoruz. Bu sanatsal faaliyetlerin ortaklaşa bir güç ile ortaya konmasından büyük mutluluk duyuyorum bunu hem Van’da hem de Türkiye’nin değişik şehirlerinde başarabiliriz diye ümit ediyorum.” Diye konuştu.
“ÖNEMLİ OLAN DUYGUYU GEÇİRMEK”
İran’daki filmlerin çok fazla maliyete sebep olmadıklarını belirten Rafei “Mevlana’nın Deyişiyle “Aynı hisleri paylaşmak, aynı dili konuşmaktan daha önemlidir.” Tüm bunların yanı sıra İran’daki filmlerin çok fazla maliyetinin olmadığını söylemek istiyorum. İran filmlerinde teknik değil konu ön plana çıkar. Avrupa’daki diğer film sektörlerinde olduğu gibi teknik unsurlar ön planda değildir. Ön planda olan söylemler ve filmin konusudur. Dünya genelinde kabul gören bir film yapmak için önemli olan tekniğe sahip olmak değil, fazla paraya sahip olmak değil; filmin konusuna odaklanmaktır. Dünya’nın her yerinde fedakârlık, aşk, sevgi gibi konular ortaktır. Bizim amacımız bunların insanlara iletilmesidir. Biz bunları insanlara iletebildik mi, bunları geçirebildik mi bizim için asıl başarı budur.” Şeklinde konuştu.
“İRAN SİNEMASINDA SEYİRCİ AYRIMI YOK”
Konuşmasının devamında İran Sinemasına dair bilgiler veren Rafei “İran sinemasının Dünya genelinde bir öneme sahip olmasının sebebi yaş sınırının olmayışıdır. Yani Türkiye’de ve Avrupa’da filmler ya da diziler 7 yaş altı veya üstüne hitap ederken İran’da böyle bir sınırlama görmek mümkün değildir. İran filmlerinin özeti aile ile izlenebilecek filmlerdir diyebiliriz. Batı’ya baktığımızda aile üyelerinin birlikte film izlemeleri için çocukların ayrı bir sinemaya, ailelerin ayrı bir sinemaya gitmesi gerekiyor. Bu ev içinde de geçerlidir. Gençler bilgisayar üzerinden farklı filmler ebeveynler farklı filmler izlerler. Ama İran’da bütün aile efradı yapılmış olan bir filmi bir salonda yemek yer gibi bir arada oturup o filmi izleyebilirler. Bir ailenin en küçüğünden en büyüğüne kadar bireylerin tümü karanlık bir odada film izlerken gözyaşı dökebildikleri ve o filmlerde kendilerini gördükleri filmlerdir İran filmleri.” Diye ekledi.
“VAN’DA İRAN SİNEMASI İZLENSİN İSTİYORUZ”
Van ile ilerleyen zamanlarda İran filmlerinin gösterimine dair çalışmalar yürütebileceklerini belirten Rafei “Van ile olsun Türkiye ile olsun birlikte film yapımlarında bulunmak isteriz. Hatta aklımızda ilerleyen zamanlarda Van’daki sinema salonlarının birinde altyazılı ya da Türkçe dublaj olacak şekilde İran filmlerinin gösterimi ile alakalı fikirlerimiz var. Tabi dediğim gibi bunlar şu an fikir aşamasında. Hayata geçirebilmemiz için katılım sayıları ile ilgili önceden yeterli potansiyelin olup olmadığını öğrenmemiz gerekiyor.” Diyerek sözlerini noktaladı.
