Van Çalışma Yararına Derneği tarafından İş Kur çalışanlarına yönelik bir toplantı düzenledi.
Van Sanayi ve Ticaret Odası (Van TSO) toplantı salonunda gerçekleştirilen programa İş Kur çalışanların yanı sıra bazı değişik kurumlarda yer alan temsilciler katıldı.
“ 5’NCİ SINIF MUAMELE GÖRMEKTEN SIKILDIK”
Toplantıda konuşan Van Yararına Çalışma Derneği Başkanı Ethem Altun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve bakanlara seslenerek, “Üç seneden beridir yaşadığımız depremin ardından, yaşadığımız bu felaketin nelere mal olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Çekilen bu ıstıraplar göz önünde bulundurularak bu feryadımızı bir kez daha dile getirmek için bugün burada bulunmaktayız. Özellikle bu konuda bir şeyin altını çizmek istiyorum. Van yaşadığımız bu felaketin ardından, sizlerde çok iyi bir şekilde analiz etmişsinizdir ki, bunu çok iyi bir şekilde kamuoyuna yansıtmışsınız. Ne yazık ki bu güne kadar bu inşalarımız 5’nci sınıf muamelesi görmesinde artık bıktık. Bu insanlar bütün kurum ve kuruluşlarda çalışmasına rağmen, gece gündüz durmadan bu yükü sırtlarına almış bu değerli kardeşlerimizin kalıcı olmaları için her zaman söylediğimiz bir şey vardır. Kalıcı olmak ve kadro almak analarının ak sütü gibi kendilerine helaldir. Bu yüzden bir kez daha yetkililerden rica ediyoruz. Yetkililerin bu konuyu görmeye davet ediyoruz. 3 yıldan beridir bu konuyu Sayın Başkanımıza, Bakanlarımıza ve milletvekillerimize iletiyoruz. Bu güne kadar olumlu ya da olumsuz her hangi bir cevap alamadık. Bu bölge de bir ekmeğe razı olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Biz davamız ekmek davasıdır. Önceden verilen imkânlardan dolayı teşekkür ediyoruz. Ancak bu ekmeğimiz geri alınmasın, çocuklarımız perişan olmadan, refah bir dünyada yaşamaları açısından ricada bulunuyoruz.” Sözlerine yer verdi.
ALTUN: BU SESE KULAK VERİN!
Kalıcı bir çözüm istediklerini belirten Altun, bu sese artık kulak verilmesini istediler. Altun: “Kalıcı çözüm elbette ki bizim en doğal hakkımızdır. Bu bölgede fabrikaların olmadığı elbette ki biliyoruz, İç sahalarının olmadığını biliyoruz. Ancak diğer bölgelere baktığımız zaman hemen hemen her sokakta bir fabrika bulunmaktadır. İşsiz olan insanlar 2 milyardan aşağı çalışmıyor. Biz doğu insani aza kanaat getirmişiz. Ne olur bu sese bir kulak verin. Bu çaresiz insanlara bir el atın, sokakta mendil satan çocuklarımıza bir el atın. Acaba kaç seneye kadar böyle yaşayabiliriz. Bu insanların burada bulunmasının neden bir kuru ekmeğin ellerinden alınmasıdır. Haykırmamızın sebebi bu mağdur insanlardır. Bu insanların çektiği çilesi elbette birilerinin görmesi lazım, elbette ki birilerinin buna el atması lazımdır. Bu insanlara hayırlı bir kapı açana her kim olursa olsun, hangi kurum olursa olsun onların bizlerin başımızın üzerinde yeri var.” Dedi.
“BİR CANIMIZ VAR ONU DA VERMEYE HAZIRIZ”
Deprem döneminde kimsenin Van’da kalmadığı ve kendilerinin gece-gündüz durmadan çalıştığını belirten Altun şu sözlere yer verdi: “Sizler huzurun içerisinde olun, bizim bir canımız var biz onu da vermeye hazırız. Bize yakışan neyse onu yapmaya hazırız. Halen bile depremden dolayı il dışında olan insanlarımız var. Çok acı bir olay yaşadık bu olay esnasında herkes Van’ı terk ederken ‘Ben Van’ımı seviyorum, terk etmiyorum’ pankartları astık. Dolayısıyla herkes otel ve sahillerinde, sıcak bir yuvasında 4 çeşit yemek yerken, biz burada kuru ekmek bulamıyorduk ve enkaz altında insanlarımızı çıkarma mücadelesi veriyorduk. Biz burada depremzedelerimize bir an önce çadırlar ulaştırmak, onlara aş ve sıcak bir battaniye götürme çabası içerisindeydik. O yüzden bugün burada bu mücadeleyi veriyor. Herkes hayalet şehirde dolaşma korkarken, biz insanlarımız için mücadele içerisindeydik. Akşama kadar kurumlarda çalışırdık, gece sabaha kadarda Van’ı terk eden inşalarımızın mallarını korumaya çalışırdık.”
“KALICI ÇÖZÜM BULANIN HEYKELİNİ DİKECEĞİZ”
Bu insanlara hayırlı bir kapı açan kim olursa olsun onun heykelini Van'ın en güzel yerinde dikeceklerini ifade eden Altun, “Bu konuda bazıları rahatsız olabilir ama bizim tek amacımız çoluk çocuğumuzun geleceğidir. Hayal ve umutlar biz garibanların ekmeğidir. Bu güne kadar ayakta kamamızın sebebi de budur. Her gün televizyonda geçen alt yazıları okumaktan kör olduk, yeter artık diyoruz! Birileri artık bu sesimize kulan versin ve u sorunu çözsün. Hükümet elbette ki bu yükün altından kalkacak durumdadır. Türkiye arttık eski Türkiye değil. Bize sunulacak kalıcı bir çözün, Karadeniz’den verilecek bir avuç su kadardır. Bunu da biz değil Van halkı kazanacak. Bu 7 bin 386 arkadaşımızın aileleri ile birlikte 40 bin insandan rica ediyoruz. Bu ses birileri kulak versin. İşte bu yüzden bir yiğit arıyoruz, tarihe imza atacak ve kalıcı çözüme vesile olacak. Bunu yapan kim olursa olsun onun heykelini Van’ın en güzel yerine dikmez isek namerdiz. Yıllardır biz Doğu’da bu ıstırabı çekiyoruz. Onun için Mecliste bulunan 550 milletvekilimize buradan sesleniyoruz; Doğunun kaderine değiştirmek sizlerin elindedir. İşsiz olan bir insana pimi çekilmiş bir bomba gibidir. Bu yüzden bu sese bir ana önce kulak verilmesini istiyoruz. Bu insanlara bir iş kapısı aralasınlar. Bizim çektiğimiz bu ıstırapları çocuklarımız çekmesini istemiyoruz. 30 yıldan beridir kan kusuyoruz. Tek isteğimiz Doğuda huzur ve bir kuru ekmek olsun. Bizim davamız bir kuru ekmektir, yanında kebap değil! Bu ekmeğinize sahip çıkın.” Dedi.
Önder ALTINAL - Şehrivan
