Davos Dünya Ekonomik Forumu öncesi açıklama yapan Forum Eşbaşkanı Winnie Byanyima, dünyada zenginler ve fakirler arasındaki farkın hızla arttığını belirterek, dünya liderlerinin harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.
Son yapılan araştırmalara dikkat çeken Byanyima, dünya nüfusunun yüzde 1’inin, yüzde 99’undan daha zengin olduğunu söyledi. Bu da dünya zenginlerinin her birine ortalama 2,92 milyon dolarlık bir servet düştüğü anlamına geliyor. Ayrıca dünya nüfusunun yüzde 80’i, dünya toplam gelirinin sadece yüzde 5,5’i ile yetinmek zorunda. Bu grupta, kişi başına düşen gelir ise 4 bin 166 dolar. (kaynak; internet haber)
Şimdi Van’a gelelim, size Van’ın zenginlerini anlatma niyetinde değilim. Daha önemli bazı konulara değinmek istiyorum. Van’ın çok partili dönemden bu güne siyasetinde kimlerin nasıl yer aldığı ve neler yaptıkları hiç sorgulanmıyor.
Cumhuriyet tarihinden bu güne kadar Van’da sadece az sayıdaki aile arasında milletvekili seçildiğini sıklıkla görüyoruz. Bu aileler toplam nüfusumuzun yüzde 1’inden den daha az.
Ama gelin görün ki bu aileler tarafında sürekli o parti benim bu parti benim diye siyasete hiç ara vermeden devam etmektedirler. Ülkemizde hangi parti iktidarsa ne hikmetse bu aileler de hep iktidardalar.
Van gibi 1 milyon nüfusu aşmış bir kentin artık bu az sayıdaki aile tarafından kuşatılarak yönetilmesi sistemi tıkıyor. Kurumlara bakın bu ailelerden ve yakınlarından üst düzey yöneticiler, yereldeki parti kadrolarına bakın yine bu ailelerle kuşatılmış vaziyette. Yerel yönetimlere bakın bunu görmek yinede mümkün. Bu liste yukarıdan aşağıya uzar gider.
Şimdi kendime ve size soruyorum.
Bu az sayıdaki aileye devlet her zaman ve her yerde değer vermiş, bu ilin başına, sorumluluk makamlarına zaten getirilmişler. Peki, bunlar yetmez mi bu ilin kaderi yeniden az sayıdaki bu ailelere mi teslim edilecek?
AK Parti Aday adaylarına baktığımızda;
-Kendileri partinin her kademesinde yer bulmuş veya aileden birinci derece akrabası var.
-Yerel seçilmelerinde yani belediye seçimlerin de ya kendilerine ya da akrabalarına yer verilmiş.
-Yakın geçmişte yine listelerde mutlaka yer verilmiş.
-Çok partili dönemden bu güne gelin bakın hemen hemen her dönemde bu ailelerden birisi mecliste yer almış.
Türkiye’yi yöneten ve dünya siyasetine yön veren Adalet Kalkınma Partisi bunu hesaba katmadığını mı düşünüyorsunuz. Bu kadar yönetim kadroları iyi olan bir partinin artık bu hatayı yapmayacağını herkes gibi bende düşünmek istiyorum.
Bırakın bu kemikleşmiş aileleri yeni yüzlere yeni bakış açılarına, kendisini yetiştirmiş, Van’ı ve Vanlıyı iyi bilen tanıyan kültürlü, bilgili, yetenekli ve dinamik Milletvekillerine ihtiyacımız var.
Yukarıda da yazdığım gibi artık bu şehri Yüzde 1’den kurtarmak lazım.
Dünya nüfusu yüzde 99’unun yüzde 1’e muhtaç olduğu gibi Van’a siyasi açıdan ve kaynakların paylaşımı bakımından bunlar yapılmamalı.
Bu ilde çok sayıda, girişimci holding yönetebilecek CEO adayları var. Liyakat, ehliyet ve sadakatle Vekillik yapabilecek hatta Bakanlık hemşerilerimiz var tatbikide. Bizleri nüfusun yüzde birine muhtaç etmeyin.
Bu kent artık az sayıda aile tarafında yönetilmeyi hak etmiyor.
Çoğulcu katılımın ve demokrasinin gereği budur. Bizlere bunu yapmayın.
Yeni Türkiye’ye, Eski Van’ı layık görmeyin!
Unutmayalım ki; Van Yüzde 1’den büyüktür!
