Araştırmacılara göre, bir zamanlar Müslümanlar ile gayrimüslimlerin bir arada yaşadığı "Eski Van", 19. yüzyıl sonunda Ermenilerin başlayan ayaklanmalarıyla ''barış şehri'' görüntüsünden uzaklaşarak "ölü şehre'' dönüştü. Tarihi kent, o dönemde yaşanan mezalimin en iyi ''görgü tanığı''.

 

Bir çok medeniyete ev sahipliği yapan, farklı kültürlerin yüzyıllarca kardeşçe bir arada yaşadığı "Eski Van Şehri'', Osmanlı döneminde de "Serhat şehri'' olarak bilindi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet Top, tarihi şehrin tanıklık ettiği ''barış ve kardeşlik'' döneminin, nasıl ortadan kaldırıldığını anlattı. Van'ın 19. yüzyılda yabancı seyyahların ilgisini çeken bir şehir olduğunu, özellikle İngiliz, Alman ve Rus araştırmacıların kentte mimari, tarihi ve arkeolojik çalışmalar yaptığını ifade eden Top, şehirde bu dönemde 7 yabancı kolej bulunduğunu ve misyonerlik faaliyetlerinin had safhaya ulaştığını söyledi. Yrd. Doç. Dr. Top, ''Özellikle Ermenilerin bu bölgedeki uyanışı, batılıların bölge üzerinde yoğunlaşmasıyla ortaya çıkıyor. Van'ın 20. yüzyılda yine kale şehir olarak kullanıldığını kaynaklardan görüyoruz. 19. yüzyılın sonları 20. yüzyılın başlarında şehrin 30 bine yakın nüfusu olduğunu, bunun 12-13 bininin gayrimüslimler ve Ermenilerden oluştuğunu, hem Osmanlı hem de yabancı kaynaklardan öğrenebiliyoruz'' diye konuştu.

 

TOP: İLK AYAKLANMALAR 19. YÜZYILIN SONLARINDA BAŞLADI

Araştırmacıların minyatür ve gravürlerinin yanı sıra o döneme ait fotoğrafların, Van'ın o yıllardaki kent dokusunu ortaya koyduğunu dile getiren Top, şu bilgileri aktardı: "1915'lere geldiğimizde kentin bütün bileşenlerinin, sokaklarının, evlerinin, cami, medrese, hamam, kilise gibi yapılarının ayakta olduğunu görüyoruz. Van şehrinin hazin sonunu hazırlayan ilk ayaklanmalar ise 19. yüzyılın sonlarında başlıyor. İlk Ermeni ayaklanması, 1890'larda gerçekleşiyor. Bu bastırıldıktan sonra Rusların da desteğini alan Ermeniler, hem Van şehrinde hem de Van'ın çevresinde ayaklanma gerçekleştiriyor. Özellikle Taşnak Cemiyeti'nin yaptığı çete faaliyetleri, Van'ın 1915'teki hazin sonunu hazırlıyor. Şu anda gördüğümüz dokunun, 1915'ten sonra, yaşayan bir şehirden ölü bir şehre dönüştüğünü kanıtlıyor."

 

"ESKİ VAN, ERMENİ İDDİALARINI YALANLAYAN EN İYİ KANIT"

Şehrin tamamen yıkılmasının ise 1915-1917 yıllarındaki Ermeni ayaklanmaları ve Rus işgaliyle ortaya çıktığını belirten Top, bu dönemde Eski Van'da yaşayan bütün Müslümanların göçe zorlandığını, katledildiğini ve şehrin topyekun yıkıma maruz kaldığını söyledi. Top, aradan geçen 100 yıllık sürede karşılarına hazin bir kent öyküsü çıktığını, özellikle "Van ve 1915" denildiğinde bir şehrin yok oluşunun akla gelmesi gerektiğini ifade ederek, şunları kaydetti: "Bu çok defa gündeme getirilmiyor. Ermeni lobi faaliyetleri, Ermeni soykırım iddialarını bütün dünya parlamentolarına taşırken Osmanlı'nın bir serhat şehrinin yıkılışı, yok edilişi, elimizde kanıt olarak duruyor ama maalesef dünyaya duyuramıyoruz. 1915 olaylarında Osmanlı'nın 'Kaleyi Sengi Van' dediği, 'serhat şehir' olarak önemsediği bir şehrin yok edildiğine tanık oluyoruz. Bu bizim açımızdan çok önemli. 1915-1917 yılları arasında şehrin talan edildiğini, yakılıp yıkıldığını görüyoruz ki onun ardından şehir bir daha ayağa kaldırılamayacak şekilde tahrip ediliyor. Yıllar içerisinde bu tahribat, bakımsızlık, kendi kaderine terk edilmişlik devam etti. Restore edilmeye çalışılan anıtsal yapılar dışında şehrin kent dokusundan herhangi bir kalıntının kalmadığını görüyoruz. Kalenin arkasında boş görünen arazinin, geçmişte evlerle dolu olduğunu söylersek, yıkımın boyutlarını anlamak mümkün olur. Üç tarafı surlarla çevrili 14 bin hektar büyüklüğündeki Van Şehri, günümüzde 20'ye yakın yapı kalıntısı dışında herhangi izin, mimari dokunun kalmadığı boş bir araziye dönüşmüş durumda."

 

Eski kentteki bütün mahallelerin 1917-1918 yıllarında tahrip edildiğini, halkın katledildiğini ve göçe zorlandığını, yüzlerce konak, ev ve caminin Ermeni çetelerince yok edildiğini anlatan Top, "Elimizde o döneme ilişkin bazı askeri haritalar var. Ermeni çetelerinin Eski Van'ı ve sokaklarını mevzi haline getirdiklerini görüyoruz. O dönemde Eski Van Şehri'ndeki Müslüman ahaliyi göç ettirebilmek için katliam dahil ellerinden ne geliyorsa gerçekleştirmişler. Önce bir kısım Müslüman halk katledilmiş, geriye kalanlar da buradan tümüyle göçe zorlanmış" ifadesini kullandı. ''Tehcir Kanunu''nun bölgedeki katliamların durdurulması için çıkarıldığını vurgulayan Top, savaşın ardından yaşadıkları topraklara dönen Müslüman halkın, tamamen yok edilen şehirde kalmak yerine bugünkü şehri kurduğunu söyledi.

Editör: TE Bilisim