Önder ALTINAL - Şehrivan


Wan Rojava Yardım Koordinasyonu tarafından Rojava ve Şengal halkına destek vermek amacıyla 3 hafta önce başlatılan Rojava ile Dayanışma Kampanyası çerçevesinde bugüne kadar 6 kamyon yardım malzemesi toplandı. İlk başladığında haftada iki kamyon yardım malzemesini hedefleyen kampanya çerçevesinde daha önce gönderilen 4 tır yardım malzemesinin yanı sıra bu haftada toplanan 2 tır yardım malzemesi Rojava ve Şengal bölgesine doğru yola çıktı. Konuya ilişkin yardım malzemelerinin alındığı marketin önünde yapılan basın açıklamasına HDP Van Milletvekili Nazmi Gür, Rojava Yardım Koordinasyonu Sözcüsü Cevdet Altındağ ve DBP Van İl Yöneticisi Uğur Özlü katıldı.

ALTINDAĞ: HEDEFİMİZE ULAŞTIK

Açıklamayı okuyan Van Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi ve Wan Rojava Yardım Koordinasyonu Sözcüsü Cevdet Altındağ, kampanya başladığında haftada 2 kamyon yardım malzemesi hedeflediklerini ve 3 haftada 6 tır göndererek hedeflerine ulaştıklarını söyledi. Rojava ve Şengal’de yaşanan trajedinin devam ettiğini ve yardım çalışmalarının hız kesmeyeceğini kaydeden Altındağ, “Van halkın gösterdiği duyarlılıktan ötürü teşekkür ediyoruz. Yardım kampanyamız daha da genişleyerek sürecek. Ben insanım, ben yurtseverim, ben demokratım, ben Müslüman’ım diyen herkesin ve her kesimin, kendi toprağında onurlu/özgür bir yaşam mücadelesi veren Rojava halkıyla dayanışması gerektiğine inanıyoruz. Kampanyamız Van Büyükşehir Belediyesi ile DBP İl Başkanlığı Koordinatörlüğünde Van’ın 13 ilçesinde sürdürülüyor. Kampanya tamamen insani temel ihtiyaçları karşılamayı hedeflemekte ve ihtiyaç olarak tespit edilen ilaç, tıbbi malzeme, gıda maddesi ile temizlik maddesini kapsamaktadır." Sözlerine yer verdi.

GÜR: İNSANİ DRAM YAŞANIYOR

Altındağ’ın ardından söz alan HDP Van Milletvekili Nazmi Gür Rojava ve Şengal’de yapılanlara insani boyutuyla baktıklarını bu yüzden herkesin yardım etmesi gerektiğini vurguladı. Gür, “Önce Şengal’de daha sonra Maxmur’da insani bir dram yaşanıyor. Yaklaşık bir milyon insan zorla yerinden ettirildi. Başta Şengal’de Ezidi halkı olmak üzere bölgede bulunan Türkmenler ve Maxmur kampında bulunan, Türkiye’de 1990’lı yıllarda göç ettirilmiş kamp sakinleri olmak üzere insanlar yeniden yollara düştü. Dünya maalesef bu insani drama seyirci kaldı. Hala da hem Şengal’de IŞİD çetecilerinin, barbarlarının saldırılarına karşı halkı koruyamaz durumdalar. Hem de etkili bir savunma ve etkili bir müdahale için Kürtler maalesef eşit koşullara, eşit silahlara sahip değiller. Biz tabii işin daha çok insani boyutuyla ilgilendik. Gerçekten Van’da halkımız haftada iki kamyon yardım çıkaracak şekilde bir yardım kampanyası sürüyor. Bu yardım kampanyamız gelecek aylarda da devam edecek. Çünkü insanların ihtiyacı bitmemiş olacak ve insanlar önce barınma, yiyecek, gıda ve nihayetinde sağlık malzemelerine ihtiyaçları var.” Dedi.

“STK’LARIN DESTEK OLMASI GEREKİYOR”

Van’daki STK’lar yardımlar anlamında bir hareketliliğin olmadığını vurgulayan Gür, başta VAN TSO, VATBO ve VESOB olmak üzere tüm STK’ların destek vermeleri gerektiğini söyledi. Gür şu sözlere yer verdi: “Şengal halkının büyük bir kısmı Doğu Zaho bölgesinde yaklaşık 4-5 bin kişilik bir grup burada açlıkla, sefaletle karşı karşıya. Biz aynı zamanda Rojava halkına da insani yardım topluyorduk. Bu sefer ise hem Şengal, hem de Rojava’ya yardımlarımızı büyük bir çaba ile sürdürüyoruz. Maalesef bizim Van’da beklediğimiz hareket olmadı. Özellikle meslek odalarının, Ticaret ve Sanayi odasının, Van’daki Ticaret Borsası’nın ve diğer bütün kurumların ayağa kalkması gerekirken, büyük bir deprem atlatan 3 yıl önce dünyanın her tarafından insani yardımın ulaştığı Van, bu sefer Rojava’ya Şengal’e ve Maxmur halkına elini uzatmaktan çekinmemelidir. Van halkı bu insani ayağa kalkışı sağlamalıdır. Özellikle adını saydığım kurum ve kuruluşların bir an önce bu yükü sadece Van halkının sırtında bırakmayacak bir şekilde harekete geçmelerini bekliyoruz ve burada onlara çağrıda bulunuyoruz. Nihayetinde böyle insani bir kriz karşısında bizim herhangi bir çağrıda bulunmamız gerekmeden bu kuruluşların hareket geçmesi gerekiyordu.”

GÜR: HAYDİ VAN AYAĞA KALK!

Gür, STK’ların yanı sıra tüm halkın yardım kampanyası için ayağa kalkması gerektiğini söyledi. Gür şöyle devam etti: “Esnafımızın, ticaret erbabımızın olanakları daha geniş olan kurum ve kuruluşların Rojava konusunda bir an önce ayağa kalması, bir an önce harekete geçmesi ve sırf 3 yıl önce Van halkına bütün dünya çapında bir dayanışma gördüyse, Van halkıda Rojava halkıyla, Şengal halkıyla, Maxmur halkıyla aynı dayanışmayı göstermek durumundadır. Bizim çağrımız Van’daki insani kurumlara, Sivil Toplum Örgütleri’ne, meslek odalarına Van Ticaret ve Sanayi Odası’na ve Van Ticaret Borsası’nadır. Bir an önce Van’ın işadamları, Van’ın hayırseverleri bu insani görev karşısında herhangi bir çağrıya, herhangi bir uyarıya, herhangi bir ziyarete gerek duymaksızın yardım toplayan koordinasyon arkadaşlarımıza bu yardımları Rojava’ya ve Güney Kürdistan’a ulaştırmak üzere bir an önce teslim etmeliler. Kuşkusuz bu kurumlar, kurumsal olarak da yardımlarını iletebilirler. Hem Demokratik Toplum Kongresi olarak, hem parti olarak, hem de yerel yönetimlerimiz olarak bu yardımların yerine ve hakkedenlere ulaştırmak içinde elimizden gelen bütün çabayı, bütün katkıyı, bütün yardımı bu kurum ve kuruluşlara sağlayacağız. Son söz olarak da haydi Van ayağa kalkın, Rojava halkı için, Şengal halkı için, Türkmen halkı için ve özellikle Maxmur halkı için ayağa kalkın.”

Editör: TE Bilisim