Van’da 2011 yılında meydana gelen depremde 24 yıl boyunca görev yaptığı caminin minaresi yıkılınca üzülen cami imam-hatibi Abdulmecit Sağbalta (54), bu kez yıkılan minareyi kendisi yaptı. Minarenin bir daha depremde yıkılmaması için çelikten imal eden Sağbalta, emekli olduktan sonra oto sanayi sitesinde bir atölye kurdu. Sağbalta, kurduğu atölyede 15 şiddetine dayanıklı çelik minareler üretmeye başladı. Minarenin kürsüsünden gövdesine, şerefesinden külah ve alemine kadar baştan sona imal eden Sağbalta, Türkiye’de çelik minare üreden 5 firmadan biri olmayı başardı.
Depremin meydana geldiği yılda 60 minarenin yıkıldığı kentte, yıkılan minarelerin camilerin üzerine devrilmesiyle büyük hasarlara yol açmıştı. Önceki minarelerin ölçümü caminin yüksekliğine göre altın orana uyarılarak ayarlanırken, günümüz Türkiye’sinde buna pek riayet edilmiyor. Orta şiddetli depremlerde minareler hasar alıp yıkılırken, orantılı yükseklikteki minareler ise rüzgarda sallanmasına rağmen depremde kolay kolay yıkılmıyor. Bunun üzerinde vatandaşlar da depremlere karşı yıkılan taş minareler yerine, çelik minare arayışına girdi. Bunun için de vatandaşlar bölgedeki tek çelik minare imalatı yapan Sağbalta’yı tercih etti. Depremde yıkılan çok sayıda minare, emekli imam-hatip Sağbalta’nın eliyle tekrar yükseldi.
“30’a aşkın minare yaptım”
“Çelik minarede esneme var ama yıkılma yok”
Çelik minarenin esneme özelliğinden dolayı depremlerde sağlam kaldığına dikkat çeken Sağbalta, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Meydana gelen depremlerin ardından çelik minarelere yönelim oldu. 2011 yılında meydana gelen depremle Van’da 60’a yakın taş minare yıkıldı. Yıkılan minareler ise camilere hasar verdi. Bu nedenle vatandaş çelik minareye yöneldi. Çelik minarede esneme var ama yıkılma yok. Bu meslekle bir eser bırakmış oluyoruz ve bu da bize mutluluk veriyor. Mimar Sinan’ı minareler ve camilerle biliyoruz. Biz de gittikten sonra birileri bize rahmet okursa memnun oluruz.”
İHLAS HABER AJANSI
Güncelleme Tarihi: 12 Ağustos 2020, 11:59