Sağlık Bakanlığı’nın suyu mükemmel 5 noktadan biri olarak işaret ettiği Van Denizi’ne ‘mavi bayrak’ geliyor. Temiz deniz suyu olan, çevre eğitimine ve bilgilendirmeye önem veren, gerekli donanıma sahip kenti ve plajların almaya hak kazandığı mavi bayrağı Van’a getirerek mükemmelliği tescillemek için harekete geçen Van TSO, Büyükşehir ile birlikte Van’ın en temiz bölgelerini mavi bayraklar ile tescilleyecek.
Van Ticaret ve Sanayi Odası ile Van Büyükşehir Belediyesi’nin ortak çalışması olan ‘Mavi Bayrak’ Projesi için çalışmalar başladı. Türkiye’nin birçok plajında uygulanan bu proje yakın zamanda Van Gölü Sahillerinde hayata geçeceği belirtiliyor. Türkiye Çevre Eğitim Vakfına (TÜRÇEV) müracaat edilerek hak kazanılan mavi bayrak suyu temiz iller ve plajlara verilirken adeta kalite tescili olan bu bayrak Türkiye’nin turizm mekanlarını da adres gösteriyor.
ÇALIŞMALAR 1 YIL ÖNCE BAŞLADI
Şehrivan Gazetesi olarak TÜRÇEV, Van TSO ve Büyükşehir Belediyesi arasında devam eden görüşmeleri sizler için derledi. Gazete olarak ayrıca mavi bayrağın Van’a katacağı değerleri ise Van’daki oteller ve turizmcilerle değerlendirdik. Konuyla ilgili görüştüğümüz Van TSO Ankara Temsilcisi ve Projenin Mimarı Tolga Yüksel, 1 yıl önce bu proje için çalışmalara başladıklarını belirtti. Yüksel çalışmanın önem arz ettiği ve gerçekleşmesi halinde Van’a önemli katkıları olacağını da sözlerine ekledi. Çalışmanın en önemli ayaklarından biri olan Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ise çalışma için henüz somut bir adımın olmadığı, ancak görüşmelerin devam ettiğini ifade etti. Van’da hayata geçmesinin ardından ne gibi artıları olacağını sorduğumuz Ayanis Turizm yetkili Abdullah Tunçdemir, geç kalınmış bir çalışma olduğu, biran önce hayata geçirilmesi gerektiği belirtti. Tunçdemir Van’a turizm anlamında büyük bir katkı sağlayacağını söyledi.
YÜKSEL: ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR
Mavi Bayrak çalışmaları ile ilgili ilk olarak görüştüğümüz Van TSO Ankara Temsilcisi ve Projenin Mimarı Tolga Yüksel şu ifadelere yer verdi: “Geçen yıl Türkiye Çevre Eğitim Vakfı’na giderek Mavi Bayrak isteğinde bulunmuştuk. Ancak TÜRÇEV birkaç prosedürden bahsetti. Bunlardan en önemlisi ise Mavi Bayrağın verilmesi için bir belediye ile anlaşma yapılması gerektiğini belirtti. Bizde hemen ardından Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Hatice Çoban ile irtibata geçtik. Çoban bizi genel sekreter ve diğer yetkili birimlere aktardı. Kendileri ile görüştükten sonra tekrardan TÜRÇEV ile iletişe geçtik ve çalışmaları başlattık. Yaklaşık bir yıl önce başlayan Mavi Bayrak serüvenimiz devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi ile birlikte bu çalışmayı yürütmeye devam ediyoruz.” Ağustos ayında çalışmalar ile ilgili bir toplantı yapılacağını ifade eden Yüksel şöyle devam etti: “1 yıl önce başlayan çalışmalar devam ediyoruz. Ağustos ayının yarısında bir toplantı yapılması planlanıyor. Van Gölü ile ilişkisi olan, Van Gölü’nün temizliğiyle ilgilenen ve Van Gölü’nü kullanan tüm kurum ve kuruluşlar bu toplantı da yer alacak.”
“VAN’A TURİZM KATKISI BÜYÜK OLACAK”
Yapılan çalışmalar hakkında da bilgiler veren Yüksel, “Başlayan çalışmalar doğrultusunda gölün yaklaşık olarak 10 yerinden numuneler alınarak incelemeler başladı. Van Gölü çok kirli değil. Ancak belli yerlerde göle rahatlıkla girilebilirken, birçok noktada ise hiç girilememe durumu söz konusu olmuş durumda. Gevaş, Erciş ve buna benzer çoğu yerde hiç sorun yok. Ancak Edremit ve Üniversite’nin olduğu yerlerde birkaç sorun söz konusu gibi. Tabi bu çalışmalar netlik kazanması durumunda daha net bir şekilde ve daha iyi bir şekilde yürütülerek yapılacaktır. Van Gölü çok kötü bir durumda değil diyebiliriz. Yapılan bu çalışma ile birlikte Van Gölü Dünya turizmine kazandırılacaktır. Mavi Bayrak hayata geçmesi halinde Van’ın turizmine ivme kazandıracaktır. Çok güzel, halka açık ve güvenli sahiller yapılacak. Bunlar olduğu zamanda gerek dışardan gerekse de içerden gelen turist sayısı bir hayli artacaktır. Bu yüzden biz bu çalışmayı çok önemsiyoruz. Çünkü bu çalışmanın Van’a ciddi anlamda bir katkısı olacaktır.” Dedi.
TAKVA: SÜREÇ AĞUSTOS’TA BAŞLIYOR!
Van TSO Başkanı Necdet Takva, yaptığı açıklamada dünyanın bütün deniz ve kıyılarında, bu konuda akredite olan kurum ve kuruluşlarının denetiminde "mavi bayrak" uygulamasının yapıldığını anımsattı. Türkiye'nin en önemli tatil kentlerinin yer aldığı Ege ve Akdeniz bölgelerindeki sahillerin yanı sıra insanların rahatlıkla denize girip serinleyebilecekleri kıyılara bu konuda akredite olmuş TÜRÇEV tarafından "mavi bayrak" verildiğini belirten Takva, son zamanlarda turizm konusunda bilincin arttığını ve Türkiye'nin "mavi bayrak" alan yerler bakımından dünya ikincisi olduğunu vurguladı. Van Gölü'nün kanunla korunabileceğine dair bir anlayışı benimsediklerini ifade eden Takva, "Bunun için geçtiğimiz yasama döneminde vekillerimizle bir yasa tasarısı üzerinde çalıştık. 'Van Gölü Koruma Kanunu' taslağı hazırladık ve vekillerimizle paylaştık. Onlar da bunun yürütülmesi konusunda gerekli çalışmaları yaptılar. Bu yıl da özellikle Van Gölü'nün kıyıları konusunda farkındalık oluşturmak ve kalkınmanın topyekun Van deniziyle yerelde başlatılmasına katkı sağlamak amacıyla mavi bayrak almayı hedefledik" diye konuştu. TÜRÇEV ile görüştüklerini anlatan Takva, şunları kaydetti: "Mavi bayrak şartnamesinde bu yerlerin büyükşehir belediyeleri ya da ilgili belediyeler marifetiyle sahiplenerek protokolün de onlar tarafından imzalanması gerekiyor. Lojistik sağlamak suretiyle Büyükşehir Belediyesinin de bu şartlar çerçevesinde hem bu işin sahipliğini üstlenmesi konusunda gerekli görüşmeleri yaptık. Büyükşehir Belediyesi, genel sekreterlik ve yetkilendirilen görevlilerle beraber bu müracaatı gerçekleştirdi. Ağustos ayında Van'da yapacağımız toplantıyla karara bağlanacak ve süreç başlayacak. Van Gölü'nde rahatlıkla, güvenli şekilde denize girilebilecek birçok kıyımız var. Bu, bir ilk olacak. Kıyı ve sahillerimizde mavi bayrak dalgalandırırsak, dünyada birçok insanın da ilgisini çekeceğiz. Bunu sağladığımızda Van deniziyle ilgili farkındalığı daha üst düzeye taşıyacağız."
BÜYÜKŞEHİR YETKİLİLERİ: GÖRÜŞMELER DEVAM EDİYOR
Konunun bir diğer muhatabı olan Van Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ise çalışmalarla ilgili şu ifadelere yer verdi: “Geçtiğimiz yıl bu çalışma başladı. Ancak henüz somut bir adım yok. Tabi görüşmelerimiz devam ediyor. Birçok alanda var olan prosedürlerle alakalı görüşmelerimiz var. Bu görüşmeler neticesinden her şey netliğe kavuşacaktır. Van için önemli bir çalışma olarak görüyoruz. Hayata geçmesi halinde Van’a katkısı da çok fazla olacaktır. Ancak şu an için net bir şey yok. Görüşmeler devam ediyor.”
TUNÇDEMİR: GEÇ KALINMIŞ BİR ÇALIŞMA
Gazete olarak görüştüğümüz ve Mavi Bayrağı soruduğumuz turizmciler ise, Mavi Bayrağın Van’a katkısının çok olacağını ifade etti. Görüşlerini aldığımız Ayanis Acentesi yetkilisi Abdullah Tunçdemir şu sözlere yer verdi: “Mavi Bayrak projesi uluslararası bir proje olduğu için ve birçok bölgenin yanı sıra Van’da da uygulaması gönülden destekliyor ve sahip çıkıyoruz. Biz Van Gölü havzasını en iyi şekilde işletelim, temiz plajlar olması ve halkın rahat edebileceğini istiyoruz. Sadece bir acenteci olarak değil bir vatandaş olarak da bunu çok istiyoruz. Mavi Bayrağın Van’a kazancı çok fazla olur. Yerli halk, bölgedeki insanları İranlılar ve Iraklılar Van’a akın edecek. Van Gölü havzasında birkaç alanda Mavi Bayrak bulunması Van’a kazanç sağlayacaktır. Geç kalınmış bir proje olduğuna inanıyorum. Ama bu saatten sonra çok hızlı bir şekilde hayata geçirilmesini diliyorum. Bunu uygulamak gerekiyor çünkü büyük katkıları olacaktır.”
NEDİR BU MAVİ BAYRAK?
Mavi Bayrak Projesi, AB'ye üye ülkelerde, yüzme amacı ile kullanılacak göl ve deniz suları için gerekli su kalitelerini belirleyen mikrobiyolojik parametrelerin, yol gösterici ve uyulması zorunlu hükümler haline getirilmesiyle ortaya çıktı. Bu yönde yapılan etkinlikler 1987 yılında Avrupa Çevre Eğitim Vakfı (FEEE) tarafından yürütülen Mavi Bayrak Kampanyası adı altında birleştirildi. Önce 11 Avrupa Topluluğu (AET) ülkesinde, daha sonra da 22 ülkede başarı ile uygulandı. 2001 yılında ise Avrupa dışındaki ülkelerin talepleri üzerine kampanyanın kapsamı genişletildi ve Avrupa Çevre Eğitim Vakfı’nın adı Çevre Eğitim Vakfı olarak değiştirildi. Avrupa Çevre Eğitim Vakfı'na 1991 yılında ilk kez Avrupa Topluluğu dışından Finlandiya kabul edildikten sonra, Türkiye'de de Mavi Bayrak Kampanyasına yönelik çalışmalar başlamış, Sağlık Bakanlığı ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde 1993 yılında Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) kurulmuştu.
PLAJLAR İÇİN MAVİ BAYRAK KRİTERLERİ
Mavi Bayrak Programı ve diğer FEEE eko-etiketi ile ilgili bilgiler plajda sergilenmelidir. Sezon süresince farklı kategorilerde en az beş çevre bilinçlendirme etkinliği gerçekleştirilmeli ve yüzme suyu kalitesi bilgileri (deniz suyu analiz sonuçları) plajda sergilenmesi gerekiyor. Plajı kullananlara, yörede yer alan kıyı alanları ekosistemi, hassas doğal alanlar ve çevresel özellikleri ile ilgili bilgiler verilmeli. Plajda bulunan donanımı ve olanakları gösteren bir harita Mavi Bayrak Panosunda sergilenmeli. Yasalara göre hazırlanan plaj davranış kuralları panoda sergilenmeli ve plaj kullanımını düzenleyen yasalar istenildiğinde kolayca ulaşılabilecek bir yerde bulundurulmalıdır.
YÜZME SUYU KALİTESİ
Plaj, numune alım yöntemi ve numune alma takvimi konusundaki şartlara tamamen uymalıdır. Plaj, alınan numunelerin analizi konusunda yüzme suyu kalitesi analiz standartları ve şartlarına tamamen uymak zorundadır. Sanayi ve kanalizasyon atıkları plaj alanını etkilememelidir. Yüzme suyu değerleri, mikrobiyolojik parametreler için verilen limitler içerisinde olmalı ve yüzme suyu fiziksel ve kimyasal parametreler için verilen limitler içerisinde olmalıdır.
ÇEVRE YÖNETİMİ
Plajın bağlı olduğu yerel yönetim/plaj yöneticisi plajlarda çevresel denetimleri ve kontrolleri yapmak ve bir çevre yönetim sistemini oturtmak amacıyla belde bazında Mavi Bayrak Plaj Yönetim Komitesi oluşturulmalıdır. Plaj, arazi kullanımı ve işletme açısından kıyı alanları kullanımını içeren tüm yasalara uymalıdır. Hassas alanların yönetiminde ilgili yönetmeliklere uyulmalıdır. Plaj temiz tutulmalıdır. Plaja gelen yosun ve diğer doğal bitki kalıntıları, kötü bir görüntü yaratmadığı sürece plajda bırakılmalıdır. Plajda yeterli sayıda çöp kutusu, atık konteynırı bulunmalı, düzenli olarak boşaltılmalı ve temiz tutulmalıdır. Plajda geri dönüştürülebilen atıkların ayrı ayrı toplanabilmesi için imkânlar olmalıdır. Yeterli sayıda sıhhi olanaklar (tuvalet-lavabo) bulunmalıdır. Sıhhi olanaklar temiz tutulmalıdır. Sıhhi olanaklar atık su sistemine bağlı olmalı ve plajda izinsiz kamp, araç kullanımı ve herhangi bir atık boşaltımı yapılmamalıdır. Köpekler ve diğer evcil hayvanların plaja girişleri katı bir şekilde kontrol edilmeli, plajın bütün yapı ve ekipmanları bakımlı olmalıdır. Yörede deniz ve tatlı su hassas alanları varsa, buradaki doğal yaşamı izleme programı uygulanmalıdır. Plaj alanına ve belde içerisinde sürdürülebilir ulaşım araçları (toplu taşıma, bisiklet vb.) teşvik edilmelidir.
ŞEHRİVAN ÖZEL – ÖNDER ALTINAL
