Mersin’in Tarsus ilçesinde bıçaklanarak öldürüldükten sonra cesedi benzin dökülerek yakılan üniversite öğrencisi Özgecan Aslan için Van'da kadınlar yürüyüş ve basın açıklaması yaptı. Özgecan için Kürtçe ağıtlar yakılırken, bazı kadınlar gözyaşlarını tutamadı. Ayrıca Hakkari ve Van’daki basın açıklamasına erkekler de destek verdi.
Bıçaklanarak öldürüldükten sonra cesedi benzin dökülerek yakılan üniversite öğrencisi Özgecan Aslan için Van ve Hakkari’de kadınlar yürüyüş ve basın açıklaması yaptı. Cumhuriyet Caddesi üzerinde bulunan Feqiye Teyran parkında toplanan Van Kadın Derneği (VAKAD), Yaşam Kadın Çevre Kültür ve İşletme Kooperatifi (YAKA-KOOP) ve Kadın Sanatçılar Derneği üyelerinden oluşan yaklaşık 100 kişi, ellerindeki pankartlarla bir süre slogan attı.
GÜNERİ: ÖZGECAN İLK DEĞİLDİ
Kadın derneği üyesi Müjgan Güneri basın açıklamasına ‘Tecavüz edilen, yakılan bedenlerimiz aynı. Özgecan öfkemizi yakamazlar. Seninleyiz’ diyerek başladı. Güneri, “Özgecan ilk değildi, Özgecan gibi binlerce kadın hunharca katledildi. Biz kadınların tarihi, ezilmenin ve sömürülmenin tarihidir. Aynı zamanda direnmenin de. Biz kadınların tarihi kapatılmanın tarihidir, ama bir o kadar da kapıları kırmaya çalışmamızın tarihi. Ezilme ve sömürülmemizin tarihi patriyarkayla yazıldı. Erkeklerce, aile içinde, sokakta, okulda, gözaltında, karakolda şiddete uğrayarak yaşamak zorunda bırakıldığımız, Evde ve ev dışında, eşit işe eşitsiz ücretlerle, esnek güvencesiz ve hane içi ücretsiz çalışma koşullarında emeğimize el konulan, bedenimizi, önce erkeklerin, sonra devletin mülkü ve namusu gören, sokaklarda, filmlerde, devlete vergi ödeyen genelevlerde bedenlerimizi bir meta olarak pazarlayan, evlilik kurumu dışında cinselliğimizi yasaklayan, evlilik içinde tecavüzü meşru sayan, cinsel yönelimlerimizi yok sayan, patriyarkanın tarihi. Bize biçilen toplumsal rollerle bizi kimliksizleştirmeye çalışan, sömüren, bedenimize, içinde yaşadığımız dünyaya yabancı kılmak isteyen erkeklerin, şiddet dolu dünyasının tarihidir.” Dedi.
“YÜCELTİLEN ERKEKLİKTİR BİZİ ÖLDÜREN”
Özgecan’ın katillerine ‘cani’ diyorlar. Bu caniler başka bir gezegenden mi geldiler buraya? Hayır. Cani dedikleri şey erkeklerin içindeki erkekliktir. Erkeklerin bu toplumdan öğrendiği erkekliktir. Daha anne karnındayken erkek çocuk doğacak diye yüceltilen, sonrasında ‘paşam, aslanım’ diye yüceltilen erkekliktir bizi öldüren, bize şiddet uygulayan. ‘Kız mıdır, kadın mıdır bilemiyorum.’ diyen zihniyettir erkekleri cani yapan. ‘Kadın erkek eşit değildir.’ diyen zihniyettir erkekleri tecavüzcü yapan. Okuldan çıkıp tecavüzcü oluyorsa bir insan, eğitim sistemini tartışabilecek, camiden çıkıp tecavüz ediyorsa dini algıyı tartışabilecek akıllara ve yüreklere ihtiyacımız var. 2 yaşındaki bebeklere bile tecavüz edildi bu ülkede. Hayvanlara, nesnelere tecavüz edildi bu ülkede. Türkiye’de tecavüz, en rağbet gören cinsel fantezi haline getirilmiştir. Bugün Türkçe internet sitelerinde tecavüz pornoları Türkiye halkları tarafından izlenme rekorları kırmaktadır.” Dedi.
GÜNERİ: EĞİTİMİNE, KARİYERİNE, YAŞINA BAKILARAK YORUMLANAMAZ TECAVÜZCÜLER
“Eğitimine, kariyerine, yaşına, sınıfına, etnik kimliğine bakılarak yorumlanamaz tecavüzcüler.” Diyen Güneri, “Tecavüz ederken suçüstü yakalanan adam, henüz tecavüz gerçekleşmediği için ‘yarım kaldı’ indirimi aldı bu memlekette. Tecavüzünü kameraya kaydeden sapık ‘eski sevgilisiymiş’ indirimi aldı. ‘Tecavüzde bağırmıyorsa, rıza göstermiş sayılır’ indiriminden faydalanan var. Üvey kızına tecavüz edip, ‘kızın ruh sağlığı bozulmadı raporu’yla indirim alan var. Ormanda saldıran, döve döve çırılçıplak soyan, ancak, astım krizi geçirerek bayılıp yakalanınca, ‘orası ıssız bir yer, isteseydim yapabilirdim’ indirimi alan var. Tecavüz edip, hamile bırakan, sonra da ‘zaten bakire değildi’ indirimi alan var. Tanımadığı birine saati soran eşini delik deşik ederek öldürüp ‘cilve yaptı’ indirimi alan var. Eşini katledip, ‘kot giyiyordu, piercing takıyordu, çantasında doğum kontrol hapı buldum’ indirimi alan var. Kadın programında, ‘babam bana tecavüz etti’ diyen kızını öldürüp, ‘babasını kamuoyunda mahcup etti’ indirimi alan var. Mahkemeye takım elbiseyle geldi diye ‘iyi hal’ indirimi alan seri tecavüzcü var. Ensest kadınların ve çocukların dünyalarında konuşulmayan travma olarak taze taze duruyor. Konuşulmuyor bile. Konuşulamıyor. Anlatılamıyor.” Dedi.
“ELEKTRİK FATURASI ÇOK GELDİ GEREKÇESİYLE ÖLDÜRÜLDÜ”
Özgecan’ın ilk olmadığını, Özgecan gibi binlerce kadının hunharca katledildiğini söyleyen Güneri, “Özgecan ilk değildi. Özgecan gibi binlerce kadın hunharca katledildi. Özgecan’dan önce Nazime’yi kocası canlı canlı yakarak öldürdü. Adalet’i kocası kurduğu pusu sonucu 11 yerinden silahla vurarak öldürdü. Eylem 7 aylık hamileyken kocası tarafından bıçaklandı, ölmeyince üstünden araba ile geçerek öldürüldü. Mübarek’i kocası 8,5 aylık hamileyken elektrik akımı vererek katletti. Güldane’yi kocası çocuklarının gözleri önünde balkondan atarak öldürdü. Koca, baba, sevgili, boşandığı eşi, ayrılmak istediği sevgilisi, abisi tarafından öldürülen binlerce kadın biliyoruz. Cinayetlerin bahanesi kahvaltıyı geç hazırladığından tutun, elektrik faturası çok geldi bile olabiliyor.” Dedi.
GÜNERİ: DAHA KAÇ KADIN ÖLDÜRÜLECEK
Bugün dünyadaki tüm kadınlarla birlikte kadına yönelik şiddete son demek için buradayız.
Biz kadın örgütleri bu alanlarda defalarca eylem yaptık, ağıtlar yaktık, isyan ettik, öfkemizi kustuk, taleplerimizi dile getirdik. Yıllardır sokak sokak, köy köy gezerek çalışmalar yaptık, merkezler kurduk, çalışmalar yaptık. Çığlığımızı duymanız için daha kaç kadın öldürülecek,
daha kaç kadına tecavüz edilecek, daha kaç kadın canavarca yakılarak katledilecek. Bugün yine buradayız. Patriyarkaya karşı feminist mücadele için buradayız. Sırf cinsiyetlerinden dolayı, aileleri, kocaları, erkek kardeşleri tarafından öldürülen kadınları, gözaltında, karakolda, hapishanede öldürülen kadınları unutturmamak için buradayız. Çünkü unutmak tarihimizi görmezden gelmek ve şiddeti meşrulaştırmaktır. Çünkü unutmak, şiddetin bir kader olduğunu kabul etmektir. Sorun kader veya kadın sorunu diye adlandırılamaz, çünkü tecavüz o sırada erkeklerin erkek olma sorunudur. Tecavüzün erkeklik eylemleri arasında yer almasına sessiz kalan, engel olmayan, kendini ve çevresini etkilemeyen her erkek suç potansiyeli taşımaktadır. İnsanlaşmayacaksanız biz kadınlar olduğunuz hiçbir yerde yanınızda olmayacağız. Tecavüz etmek erkeklikse, şiddet uygulamak erkeklikse, hayatımızda erkek istemiyoruz.” Şeklinde konuştu.
ÖZGECAN İÇİN KÜRTÇE AĞIT YAKILDI
Toplanan kadınlar daha sonra erkekler tarafından öldürülen kadınların adlarını okuyarak yoklama yaptı. Bütün kadınlarda ‘buradayım’ diyerek seslerini yükseltti. Kadınlar daha sonra Sanat Sokağına kadar yürüyüp burada oturma eylemi yaptı. Bir kadının Özgecan için Kürtçe yaktığı ağıt kadınları ağlattı.
AĞITLAR PESEN’İN ANNESİNİ DE AĞLATTI
Van’daki protesto yürüyüşüne imam nikahıyla evlendiği Kerem Çakan tarafından 17 Mayıs’ta bıçaklayarak öldürülen 17 yaşındaki Eylem Pesen’in annesi de katıldı. Kadınlarla birlikte basın açıklamasına katılan ve Özgecan’ın öldürülmesini protesto eden anne Herdem Pesen, kadınların Kürtçe yaktığı ağıtlar karşısında gözyaşlarını tutamadı. Ayakta durmakta zorluk çeken Herdem Pesen, protestoya katılan kadınların yardımıyla ayakta durdu.
ŞUBE MÜDÜRÜ YAZICI: HEPİMİZ GÖZYAŞI DÖKTÜK
Toplanan kadınlar tepki için çığlık attıktan sonra Cumhuriyet Caddesi üzerinde yürümek istedi. Fakat burada güvenlik gerekçesiyle izin verilmedi. Kadınlarla ile Güvenlik Şube Müdürü Coşkun Yazıcı ile görüşen kadınlar, “Biz haklı davamız için yürümek istiyoruz” değince Güvenlik Şube Müdürü Yazıcı da “Size izin verirsek başka bir gün burada yürümek isteyenlere de izin vermek zorunda kalacağız. Benimde kızım var. Hepimiz bu olaya çok üzüldük. Özgecan bizimde içimizi yaktı. Hepimiz gözyaşı döktük benimde kızım var. Güzel bir basın açıklaması yaptınız. Katılımda çok oldu. Tatsız bir şekilde sonuçlanmasın.” Dedi. Kadınlar pankartları toplayıp cadde üzerinde yürüyüşlerine devam etti. Kadınların yürüyüşüne çevredeki erkeklerde ‘Özgecan Aslan onurumuzdur’ sloganlarıyla yürüyerek destek verdi. Yürüyüş olaysız bir şekilde son buldu.
BİR KINAMA DA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NDEN
Van Büyükşehir Belediyesi Kadın Politikaları Daire Başkanlığı öncülüğünde bir araya gelen kadınlar basın açıklaması düzenleyerek, Özgecan’ın öldürülmesini protesto etti. Rojin Kadın Yaşam Merkezi önünde düzenlenen basın açıklamasına Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Hatice Çoban, HDP Van İl Eş Başkanı Derya Havya, DBP Van İl Eş Başkanı Hamiyet Şahin’in yanı sıra Van Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri, çok sayıda STK ve dernek üyesi kadının yanı sıra yüzlerce kadın katıldı.
IŞIK: BASKI VE ZULMÜN ÖRNEĞİDİR
Rojin Kadın Yaşam Merkezi önünde ‘Yasta değil, isyandayız Özgecan’ yazılı pankartı açan kadınlar, sık sık ‘Özgecan ölümsüzdür’, ‘Erkek vuruyor, devlet koruyor’, ‘Jin jiyan azadi’ sloganı atarken yine ‘Kadın, yaşam, özgürlük’ dövizleri taşıdı. Kalabalık adına Rojin Kadın Yaşam Merkezi çalışanı Avesta Işık tarafından yapılan açıklamada Özgecan Aslan’ın katledilmesinin devlet tarafından kadına yapılan baskı ve zulmün bir örneği olduğu belirtildi.
“KADINA KARŞI VAHŞETİN ARKASINDA UCUBE ZİHNİYET VAR”
Işık, “Tarih boyunca devam eden kadına karşı vahşetin ardından çok acı bir çığlık daha biz kadınların dünyasını altüst etmiştir. Bu çığlık yine medeniyet dünyasını utanç içinde bırakarak kulaklarımızı da çınlatmıştır, bu çığlığın geride bıraktığı acı kadın olarak bütün hücrelerimize kadar yayılmıştır. Acımız büyüktür. Kadın dünyasını bir kez daha yerle bir eden bu vahşet karşısında öncelikli talebimiz elbette bu vahşeti gerçekleştirenlerin en ağır şekilde cezalandırılması olmakla beraber böyle bir acı karşısında asıl meselemiz böylesine kadına karşı vahşetin arkasındaki her daim bu vahşetleri besleyen barındıran ve bazen de ne yazık ki onaylayan kapkara ve eşine benzerine doğal yaşamın hiçbir alanında rastlanması mümkün olamayan ucube zihniyettir. Kadına karşı var olan vahşetin ardındaki bu ucube zihniyete karşı mücadelemiz bilinmelidir ki dünyada tek bir kadın kalıncaya kadar devam edecektir. Diye konuştu.
IŞIK: ÖZGECAN’IN ÇIĞLIKLARI UNUTULMAYACAKTIR
Sözün bittiği yerde olduklarını ifade eden Işık, kadını sadece kendi aleminde bir yem olarak gören, kadını özgür haliyle bir birey olarak görmeyen kara, yobaz ve bağnaz anlayışın devam ettikçe bu vahşiliklerle her daim karşılaşacaklarını dile getirdi. Işık, “O yüzden biz kadınların savaşı kara yazımızla değil kara zihniyetlidir. Kadın yalnızlaştırmaya eve hapsetmeye köleleştirmeye sömürülmeye iten her türlü anlayışa karşı kadın olarak tek çaremiz öz savunmamızı yapabilmek için örgütlenmektir. Kadına karşı vahşete karşı tüm kadınlarımızın ortak direnişi ve dayanışması şarttır. Bilinmelidir ki kadın yaşadıkça Özgecan Aslan’ın çığlıkları unutulmayacaktır. Bu çığlıklara her daim kulak tıkayan iktidar zihniyetler de bir gün hak ettikleri yerleri bulacaklardır.” Dedi.
HAKKÂRİ’DE ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİ AÇIKLAMA YAPTI
Hakkari’de de Çölemerik Meslek Yüksek Okulu’nda okuyan bir grup kız öğrenci, Özgecan Aslan’ın öldürülmesi ile ilgili basın açıklaması yaptı. Altay Caddesi üzerinde bulunan Üniversite derslikleri önünde yapılan basın açıklamasına katılan kız öğrencilere erkek öğrenciler de destek verdi. Protestoya katılan kız öğrenciler, saldırıyı kınayan pankartlar taşıdı. Ellerinde kadına yönelik şiddeti kınayan pankartlar taşıyıp sık sık slogan atan kız öğrenciler adına basın açıklaması okundu. Açıklamayı okuyan Hakkari Üniversitesi öğrencisi, Dilan İhtiyatoğlu Özgecan’a yapılan hunharca saldırıyı şiddet ve nefretle kınadıklarını belirtti.
İHTİYATOĞLU: SESSİZ KALMAYACAĞIZ
İhtiyatoğlu, “Kadına yönelik şiddetin tırmandığı bugünlerde, özellikle acısı henüz çok taze olan Mersin’in Tarsus ilçesinde akşam evine giderken toplu taşıma aracı şoförünün taciz ve şiddeti sonrası canice katledilip, bedeni yakıldıktan sonra nehre atılan Özgecan Aslan’ın katili ve iş birlikçisi olan baba ve arkadaşını şiddetle kınıyoruz. Öncelikle Özgecan Aslan'a Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı ve sabır diliyoruz. Günümüzde haber değeri bile taşımayan binlerce kadın bugün babası, eşi, sevgilisi yada karşılık vermediği aşığı tarafından şiddet görüp, zulüm ve işkenceye maruz kalıyor ve bir çoğu ise öldürülüyor. Türkiye’de bir yıl boyunca binlerce kadın öldürüldü ve işin garip tarafı ise öldürülen kadınların büyük bir kısmına adli kuruma kararının çıkarılmasıdır. Kadın katliamlarına, bedenlerine yapılan çirkin saldırılara, taciz ve tecavüzlere elimizden geldiğince sesimizi çıkaracağız. Bu çirkin saldırıları gerçekleştirenleri şiddetle kınıyoruz.” Dedi.
ŞEHRİVAN HABER - ORHAN AŞAN
