Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Bilim Araştırma ve Uygulama Merkezi bünyesindeki Bal Analiz Laboratuvarı'nda bölgede üretilen balın kalitesi belirleniyor.

 

Kalkınma Bakanlığının 2009 yılında, üniversitelerin bilimsel altyapısını güçlendirmek amacıyla verdiği destek kapsamında hazırlanan proje çerçevesinde kurulan merkezde, sahte bal, yapılan analizlerle çok kısa sürede tespit ediliyor. Merkez Müdürü Prof. Dr. Nahit Aktaş, Kalkınma Bakanlığının sunduğu destekle merkezin bina ve cihazlarını aldıklarını ancak kentte 4 yıl önce yaşanan depremin ardından merkezde hasar oluştuğunu anımsattı.

 

Merkezin elektrik sistemi ve diğer birimlerini onardıktan sonra 1 yıldır tam zamanlı araştırma hizmetlerinde bulunduklarını anlatan Aktaş, "Bugüne kadar 170 bin analiz yaptık" dedi. YYÜ'nün yaklaşık 30 yıllık geçmişiyle, bölgedeki en güçlü akademik ve bilimsel altyapıya sahip olduğunu belirten Aktaş, şunları dile getirdi: "Bölgesel olarak bazı ürünlerimizi markalaştırmak, bunları Türkiye ve yakın çevredeki piyasalara tanıtmak gibi bir mecburiyetimiz ve önceliğimiz var. Bu ülkemizin de öncelikli politikaları arasında. Bu ürünlerden biri de bal. Bölgemizde Şırnak, Çukurca, Çatak, Iğdır'dan sürekli bal geliyor. Bu bal örneklerinin analiz edilmesi ve bu analizler sonucunda müşteriyi ve piyasayı doyurucu bilgiye kavuşturmak için yoğun çabamız mevcut."

 

"KARBON ORANINA GÖRE BALIN KALİTESİ BELİRLENİYOR"

Aldıkları cihazla maddeleri izotop oranlarına göre ayırabildiklerine dikkati çeken Aktaş, "Doğada bir element tek halde bulunmaz. Yani elementlerin atom numaraları aynı, kütle numaraları ve ağırlıkları farklıdır" diye konuştu. Baldaki şeker analizinden hareket ederek, içerisindeki karbon oranı ayrımını yapabildiklerini anlatan Aktaş, şunları kaydetti: "Yani karbon 12 ve karbon 14 şeklinde iki izotop var. Bu ayrımdan hareketle, arıların balı doğal çevreden mi ya da kendilerine sunulmuş bir kaynaktan mı aldıklarını rahatlıkla tespit ediyoruz. Bizim suni rafine olarak algıladığımız şeker ve glikoz şurubunda karbon oranı bellidir ama doğadaki daha farklı. Eğer arı bunu doğal ortamdan elde ediyorsa doğal ortamdaki oranı kullanacak. Dolayısıyla bu bala daha farklı yansıyacak." Yaptıkları analizlerle balın hangi bölgeye ait olduğunu belirlediklerini kaydeden Aktaş, "Van'daki bitki dokusunun yüzde 30'u endemik. Arı bu bölgede yani Çatak, Gürpınar, Çukurca da dolaşıyorsa, topladığı özütün içinde o bitkiye ait numuneler de var. Bu numunelerin tespitinden hareket ederek balın hangi bölgeye ait olduğunu tespit edebiliyoruz" dedi.

 

ANALİZLER BAL ÜRETİMİNİ ETKİLEYECEK

Piyasaya sunulan balın, hangi bölgeden ve hangi saflıkta olduğunu rahatlıkla tespit ettiklerini sözlerine ekleyen Aktaş, "Büyük kentlerde özellikle gıda satan işletmelerde, bölgeden giden bala yoğun talep olur. Bunun piyasası oluşmuş. Dolayısıyla arıcı ve üreticimiz, üniversiteden aldığı laboratuvar sonucuyla kalitesini yukarılara çıkarabilir. YYÜ bal analiz sonucunu sunduğu zaman bal fiyatını isteyebilir ve ürününün kalitesini de duyurmuş olur" diye konuştu. 

Editör: TE Bilisim