Vanlıların geçim kaynağı olan Kapıköy sınır kapısında neler oluyor:

KAPIKÖY MECLİS’TE

 Geçtiğimiz günlerde Saray ilçesinde bulunan Kapıköy sınır kapısında kontrolün JİTEM’in eline geçtiği iddiası HDP’li Özdal Üçer’i harekete geçirdi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Özdal üçer Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’nın cevaplaması için TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi.

 

Sınır kapısında kaçakçılık yapıldığı gerekçesiyle kontrolün JİTEM’in eline geçtiğini eleştiren Milletvekili Üçer, “Sınır kapısında kaçakçılık yapıldığı iddiaları doğru olsa bile, bunun için kapının kapatılması gayrı-hukuki bir nitelik taşımakta. Başta Saray Halkı olmak üzere sınırdan (ticari ya da turistik amaçlı) geçiş yapan bütün insanlar cezalandırılmaktadır. Oysa devletin asli görevi sınır geçişlerindeki akışın düzenli bir şekilde gerçekleşmesini sağlayarak ticareti kolaylaştırmaktır. Durumun böylesine (askeri baskı ile) bir şiddet sarmalına dönüştürülmesi, bölgede yıllardır yaşanan hak ihlallerinin aynı şekilde devam ettiğini göstermektedir.” Dedi.

 

ÜÇER: GİRİŞ ÇIKIŞLAR YASAKLANMIŞTIR

 

Üçer, “Van İli Saray İlçesi’nde 30 Mart 2014 tarihinde yapılan Belediye Başkanlığı seçimini Barış ve Demokrasi Partisi’nin kazanmasının ardından halka yönelik tutumunu değiştiren Saray Kaymakamlığı, bu tavır değişikliğine paralel olarak Kapıköy Sınır Kapısı’nda ‘kaçakçılık yapıldığını’ iddia ederek, Sınır Kapısı’ndan yapılan bütün ticari faaliyetleri ve giriş-çıkışları yasaklamıştır. Sınırda bekleyen yüzlerce ticari araç ilçe merkezine geri dönerken, sınır kapısından turistlerin geçişine bile izin verilmemektedir. Kaymakamlığın bu tavır değişikliği ile Sınır Kapısında bütün kontrollerin JİTEM’in eline geçtiği iddiaları, kamuoyunda kaygıyla karşılanmaktadır. Konuyla ilgili Saray Belediyesi Eş Başkanı Zilan Aldatmaz’ın başkanlığındaki heyet gerek savcı gerekse de Kaymakam ile görüştüğü halde sorunun giderilmesi için hiçbir girişimde bulunulmamıştır. Aksine (özellikle ilçe Kaymakamı tarafından), bir mülki idare amirine yakışmayan, sorunu derinleştirici ifadeler kullanılmıştır.” Dedi.

 

ÜÇER: İNSANLAR CEZALANDIRILMAKTADIR

 

Sınır kapısının kapatılmasının gayrı-hukuki bir nitelik taşımadığını ifade eden Üçer, “Sınır kapısından kaçakçılık yapıldığı iddiaları doğru olsa bile; bunun için kapının kapatılması gayrı-hukuki bir nitelik taşımaktadır. Başta Saray Halkı olmak üzere sınırdan (ticari ya da turistik amaçlı) geçiş yapan bütün insanlar cezalandırılmaktadır. Oysa devletin asli görevi sınır geçişlerindeki akışın düzenli bir şekilde gerçekleşmesini sağlayarak ticareti kolaylaştırmaktır. Durumun böylesine (askeri baskı ile) bir şiddet sarmalına dönüştürülmesi, bölgede yıllardır yaşanan hak ihlallerinin aynı şekilde devam ettiğini göstermektedir.” Dedi.

 

ÜÇER: UYGULAMA CİDDİ MAĞDURİYETLER YAŞATACAKTIR

 

Milletvekili Üçer açıklamanın sonunda ise Bakan Yazıcı’nın cevaplamasını istediği soruları şöyle sıraladı:

1-Kaçakçılık yapıldığı iddiaları doğru olsa bile; bu durumun basit bir denetim sistemiyle engellenebileceği aşikarken, Sınır Kapısı’nın tamamen kapatılması hangi yasal dayanakla açıklanabilir?

2-Kaymakamlığın böyle bir yetkisi var mıdır? Sınır Kapısı’nın kapatılması şahsınızın bilgisi dahilinde midir?

3-Kapıköy Sınır Kapısı’nda böyle bir olağanüstü hal uygulamasının devreye sokulması ile Saray Halkı cezalandırmaya mı çalışılmaktadır?

4-Böyle bir uygulama ile (başta Saray halkı olmak üzere) sınır ticareti sayesinde geçimini sağlayan kişilerin ciddi mağduriyetler yaşayacağı ve geçim sıkıntısına düşeceği bilinmemekte midir? Yoksa halihazırda böyle bir amaç mı hedeflenmektedir?

5-Sınır Kapısı’nın bir an önce açılması ve geçişlerin normalleşmesi için gerekeni yapmayı düşünmekte misiniz? 

Editör: TE Bilisim