Van'da geçen yıl evine gittiği sırada silahla ensesinden vurularak öldürülen Mehmet Latif Şener ile ilgili iddianame kabul edildi.

 

Van Cumhuriyet Başsavcılığı, Mehmet Latif Şener'in 17 Ekim 2014'te evine gittiği sırada uğradığı silahlı saldırıda öldürülmesiyle ilgili soruşturmayı tamamladı. 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 26 sayfalık iddianamede, yapılanması, örgüte eleman temini, eğitimleri, eylem tarzları ve iletişimi ile ilgili detaylı bilgiler dikkati çekerken, tutuklu sanıklar Hüseyin Karabulut ve Mahsun Ceylan'a "Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak", "tasarlayarak adam öldürme" ve "6136 sayılı kanuna muhalefet" suçlarından 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 16'şar yıl hapisle cezalandırılması talep edildi.

 

İddianamede, olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında "155 Polis İmdat" hattına yapılan bir ihbarda, Şener'i öldürdüğü iddia edilen Karabulut ve Ceylan'ın kırsaldaki kamplarına gitmek için kentten ayrıldığının belirtilmesi üzerine operasyon yapıldığı kaydedilerek, sanıkların İpekyolu Caddesi Edremit TOKİ yol ayrımında yakalandıkları bildirildi. Söz konusu şahısların gösterdiği yerlerde ve ikametlerinde yapılan aramalarda, Kalaşnikof marka 2 uzun namlulu silah, 1 uzi marka tabanca, eylemlerde kullanıldığı tespit edilen 9 milimetre çapında tabanca, bu silahlara ait 9 şarjör ile 233 fişek ve boş kovan ele geçirildiği ifade edildi. Şener'in otopsisi sonucunda, ölümün ateşli silah yaralanmasına bağlı kafatası kemik kırığı ile beyin kanaması ve beyin doku harabiyeti sonucu meydana geldiğinin tespit edildiğine yer verildi.

 

KARABULUT: OLAY YERİNDE KEŞİF YAPTIK

Sanıklardan Karabulut, iddianamede yer alan ifadesinde, sözde Başkale sorumlusu "Cudi" kod adlı kişiden Mehmet Latif Şener'in öldürülmesi talimatını aldığını belirterek, şunları söyledi: "Kendisinin (Mehmet Latif Şener) Hizbullahçı olduğu söylendi, ben ve kuzenim Mahsun Ceylan beraber hareket ettik. Olayda kullandığımız ve sakladığımız yerde bulunan silahı 'Cudi' bize gönderdi. Olay öncesinde ben ve kuzenim olay yerinde keşif yaptık, olay günü yani 17 Ekim 2014 Cuma günü Mahsun ölen şahsı takibe aldı, ben de kiraladığımız araç ile çarşıda bekliyordum. Daha sonra Mahsun eylemi gerçekleştirdikten sonra bana çağrı attı. Ben de araçla gidip Mahsun'u aldım. Mehmet Latif'in öldürülmesini ben ve Mahsun birlikte gerçekleştirdik ancak silah ile ateş eden Mahsun'dur. Olayda kullanılan silahı daha sonra Kurttepesi'ne götürüp gömdük. Yine yakalandıktan sonra evimizin bahçesinde bulunan silahların yerini ben söyledim. Bu silahları da Başkale sorumlusu 'Cudi' bize göndermişti."

 

CEYLAN: IŞİD'Cİ DİYE ÖLDÜRDÜM

Sanıklardan Ceylan ise "Kırsalda silah eğitimi aldım. PKK'nın Başkale sorumlusu 'Cudi' kod isimli kişi ben ve kuzenim Hüseyin'e, Hizbullahçı olduğu söylenen Mehmet Latif Şener'i öldürme talimatı verdi. Olayda kullandığım silahı, tanımadığım bir kişi vasıtasıyla gönderdi. Olaydan önce ben ve Hüseyin öldüreceğimiz kişiyi takibe aldık. Olay yerinde keşif yaptık. Olay günü kiraladığımız araç ile eylemi gerçekleştirmeye karar verdik. Hüseyin araçla olay yerine yakın bir yerde bekleyecekti, ben de Mehmet Latif'i takip ederek ensesinden bir el ateş ederek öldürdüm. Olay yerinde kimse yoktu. İŞİD'ci diye öldürdüm. Daha sonra Hüseyin'e bir çağrı attım, Hüseyin gelip beni araçla aldı" şeklinde ifade verdi.

 

SONUÇ VE TALEP

İddianamenin sonuç ve talep kısmında, Suriye'nin Kobane kentinde yaşayan Kürtlere karşı terör örgütü DAEŞ tarafından yapılan saldırıları ve bölgede faaliyet gösterilerek şu ifadelere yer verildi: "Ayn el Arap (Kobani) kentinde meydana gelen çatışmanın tarafı olarak görülen IŞİD ve Hizbullah örgütüne yakın düşüncede olduklarını düşündükleri kişilerin, PKK/KCK terör örgütünün yönetim kadrosu tarafından hedef haline getirildiği, dosya içerisinde bulunan örgüte yakın haber sitelerinin bu amaçlı ve içerikli haberler yapmış olduğu anlaşılmakta. Şüpheliler Mahsun Ceylan ve Hüseyin Karabulut'un, örgütün kırsal yöneticileri tarafından IŞİD ve Hizbullah örgütlerine destek verdiklerini düşündükleri Türkiye'de yaşayan birkaç kişi hakkında öldürülmelerine yönelik talimat aldıkları, kendilerine verilen liste içerisindeki kişiler hakkında araştırma yapan şüphelilerin, öldürülen Mehmet Latif Şener'i hedef olarak seçtikleri, örgütün göndermiş olduğu silah ile bu eylemi birlikte tasarlayarak gerçekleştirdikleri, bu nedenle eylemlerine uyan TCK 302/1, 82/1-a, 37/1, 6136 sayılı yasanın 12/1-4. maddesine göre ayrı ayrı cezalandırılmaları talep olunur." 

Editör: TE Bilisim