Yunanistan'ın uluslararası anlaşmalara göre silahsızlandırması gereken adalara mühimmat ve asker yığması Türkiye'nin gündeminde. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da Yunanistan'a bağlı olan Meis adasının karşısında bulunan Antalya Kaş'ta yaptığı açıklamalarda "Maalesef, 18 ada Yunan komşularımız tarafından anlaşmalara aykırı şekilde silahlandırılmış. Bunları kışkırtıcılık olarak görüyoruz" ifadelerini kullandı. Bakan Akar, Yunanistan ile diyalog çalışmaları kapsamında Türkiye'ye döndüğü iddia edilen Oruç Reis araştırma gemisiyle ilgili de "Plan çerçevesinde ileri geri hareketler olacaktır. Oradaki haklarımızdan vazgeçilmesi söz konusu değil" ifadelerini kullandı.
"MEİS ADASINDAKİLER İHTİYAÇLARINI KAŞ'TAN ALIYORLAR"
Anadolu Ajansı'na konuşan Bakan Akar şunları söyledi "Burada Yunan komşularımız, bizim burada daha önce yapılan anlaşmaları vs. bir tarafa bırakıp adaların karasularının ötesinde deniz yetki alanlarında ısrar ediyorlar. Bizim burada bazıları yüzerek gidip gelebiliyorlar. Halk burada birbirine çok yakın olarak yaşama katılıyor. Yunanların da ihtiyaçlarına Kaş'tan yaptıklarını, arkadaşlarımız da ifade ettiler.
YUNAN CUMHURBAŞKANI'NIN MEİS'TEKİ KUTLAMAYA KATILMASI
Meis Adası'na sanki kutlama için başka ada kalmamış gibi sürekli buralara gelinmesi tabi bizleri Türk kamuoyunu rahatsız eder biz bunları provokatif kışkırtıcı olarak görüyoruz.
"YUNAN KOMŞULARIMIZIN SİLAHLANDIRMA HAMLELERİ KIŞKIRTICILIK"
Bu adanın (Meis) diğer 2 ada gibi silahtan arındırılması lazım. Bu daha önceki bütün anlaşmalarda silahtan arındırılmış, askerden arındırılmış olması lazım. Maalesef, 18 ada Yunan komşularımız tarafından anlaşmalara aykırı şekilde silahlandırılmış. Bunları kışkırtıcılık olarak görüyoruz.
FRANSA'NIN TUTUMU
Silahlanma yarışı başladı Fransa kışkırtıyor. Meis Adası'nın silahtan arındırılması lazım. Bizim hak ve hukukumuzun tanınması lazım. Macron'un öncülüğünde burada bir tahrik ve kışkırtıcılık var.
Fransa'nın ticari maksatları olduğu kesin. Uçak ve gemi satmak suretiyle, Yunanistan'dan alacağı paralarla kendi ekonomisine katkı sağlayacak. Macron liderliğindeki çalışmalardan bir sonuç elde edilemediği, bugün de Macron'un politikalarının iflas ettiği görülmekte. Sadece Yunanistan'ı değil, herkesi aklıselime davet ediyoruz.
ORUÇ REİS'İN TÜRKİYE'YE DÖNMESİ
Oruç Reis 2004 yılından beri BM'ye deklare ettiğimiz kıta sahanlığımız içinde. Araştırma gemimiz uzun süre çalışma yaptı. Plan çerçevesinde ileri geri hareketler olacaktır. Oradaki haklarımızdan vazgeçilmesi söz konusu değil. Biz de hakkımızı hukukumuzu anlatmaya çalışıyoruz. Biz de onlara refakat ve güvenlik çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
"TARAFLARIN SORUNLARI ÇÖZMEKTEN YANA İRADE KOYMASI LAZIM"
NATO'da askeri kanatlar arasında görüşmelerin başlanmasına davet edildik. Ayın 10'unda görüş alışverişinde bulunuldu. NATO ile görüşüyoruz ancak Yunan komşularımızın bazı iddiaları var, ön koşulları var diye. Bizim ön koşulumuz olamaz. Sorunları çözmekten yana tarafların irade koyması lazım. Samimiyetle oturup bu konuların konuşulması lazım. Bazı zorluklar çıkarılırsa bu çözümsüzlük demektir, bu da hiçbir tarafın lehine olmaz.
MACRON'UN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'I HEDEF ALAN SÖYLEMLERİ
Bu ve benzer söylemler bir fitne çalışmasıdır. Fitne çalışmalarının da bizim asil milletimizin zihninde hiçbir yansıması, karşılığı yoktur. Birtakım politik ifadelerle hiçbir şekilde bize bunların etkisi olmaz.
Siz Manş'ta İngiliz adalarına karşı birtakım ifadelerde bulunacaksınız, oradaki adaların herhangi bir şekilde deniz yetki alanı olmayacağını iddia edeceksiniz, aynı kişiler, burada Meis'e 40 bin kilometrekarelik bir deniz yetki alanı düşünecekler. Bunu kimse kabul etmez.
"BİZ KENDİ GÖBEĞİMİZİ KESMEK İÇİN ÇALIŞIYORUZ"
Biz kendi göbeğimizi kesmek için, milli ve yerli savunma sanayimizle, 83 milyon olarak kendi işlerimizi yapmaya çalışıyoruz. Silah ambargosunun kaldırılması çözümsüzlüğe götürecek, müttefiklik ruhuna yakışmayacak. Önümüzdeki günlerde bu yanlışların da düzeltileceğini umuyoruz.
LİBYA'DAKİ SON DURUM
Libya'da BM'nin tanıdığı tek gün Libya hükümeti. Biz Libya hükümeti ile muhatabız. Hafter grubunun saldırıları sonucunda Serrac tarafından şahsi mektuplar yazıldı. Bu konuda olumlu cevap veren tek lider Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan. Fransa başta olmak üzere Hafter'e büyük destekler sağladılar, Wagner grubu orada Libyalı kardeşlerimize saldırdı. Oradaki insanlara yardımcı olmak istedik. Libya ile 500 yıllık geçmişimiz var, davet üzerine oradayız."
