İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Terör örgütüne buradaki insanlarımızın huzurunu bozdurmayacağız, tehdit ettirmeyeceğiz. Çocuklarımızın geleceklerini karartmalarına müsaade etmeyeceğiz." Dedi.

 

Bakan Soylu, beraberinde Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatih Şahin, bazı AK Parti milletvekilleri, AK Parti Ankara İl Başkanlığı'ndan bir heyet ve iş adamlarıyla geldiği Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde bir kafede vatandaşlarla sohbet etti. Soylu, burada yaptığı konuşmada, Yüksekova'nın sadece bir ticaret merkezi değil, eğitim merkezi de olmasını istediklerini belirtti.

 

İlçedeki havaalanından her gün onlarca seferle Türkiye'nin ve dünyanın her tarafına insanlarımızın gitmesini istediklerini anlatan Soylu, "Bizi birbirimizi anlamaktan uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Buna 'hayır' demeliyiz. DEAŞ, FETÖ, PKK, KCK terör örgütü var. Bakın, bize öğretilenler bellidir. Öğretilenler net ve açıktır. Bizim için insan yaratılmışların en şereflisidir ve biz o insanı ki bu dünyada da en iyi hizmetlerle buluşturmak için çaba sarf etmeliyiz, gayret sarf etmeliyiz. Şimdi buranın fabrikalarla donatılmasını istiyoruz. Buralara spor salonu yaptırdık, daha fazla yaptırmak istiyoruz. Kaymakamımız burada, belediye başkanlığı da yapıyor. Diyor ki 'Biz buranın alt yapısını çok iyi bir noktaya getirmeliyiz. Biz bir taraftan alt yapısını yaparken çocuklarımızın oynayacağı çok daha iyi parklar oluşturmalıyız." diye konuştu.

 

"BİZİM YOLUMUZ HARİTAMIZ BELLİDİR"

"Bir taraftan Irak'ı aynı noktaya getirmeye çalışıyorlar. Bir bakıyorsunuz, Balkanlarda aynısı var. Dünyanın efendileri diyorlar ki 'Ya bizim dediğimizi yaşar ya bizim dediğimizi yapar, ya kurallarımıza uyarsınız, ya sizin millet olma hüviyetinizi ortadan kaldırırız, ya sizin kardeş olma hüviyetinizi ortadan kaldırırız, insanca yaşama hüviyetinizi ortadan kaldırırız' Belki eski Türkiye buna meydan okuyamazdı ama yeni Türkiye bugün buna meydan okumaktadır." diyen Bakan Soylu, sözlerine şöyle devam etti: "Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan ile meydan okuyoruz. Birbirimize inandığımız anlayışımızla buna meydan okuyoruz. Tam bir yıldır bu coğrafyada zor güne düştüğümüzde o zor günlerde birbirimizle kol kola girme anlayışımızla buna meydan okuyoruz. Ve yine hep beraber meydan okumaya devam edeceğiz. Bizim yolumuz haritamız bellidir. Eğer bu coğrafyada huzurlu htiğimiz andan itibaren bilmenizi isteriz ki Irak'ta huzurludur, Suriye'de huzurludur, Kafkaslarda huzurludur, Orta Asya'da huzurludur. Bizi birbirimize uzaklaştırmaya çalıştıkları kadar birbirimize yaklaşmalıyız. Bizi birbirimizin dilinden, bizi birbirimizin inancından, bizi birbirimizin anlayışından bizi birbirimizin medeniyetinden uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Buna kesinlikle 'hayır' demeliyiz."

 

"BELEDİYELERE GELEN PARALAR NİYE TERÖRE GİTSİN"

Bölgenin kalkınması için yoğun bir gayret içerisinde olduklarını vurgulayan Bakan Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bizim buraya, belediyelere gelen paralar niye teröre gitsin. Bunu birbirimize ne olursunuz bir soralım. İnanın ki bu kardeşliğin bu beraberliğin bu birliğin ve bu anlayışın ortaya koyduğu süreci hiç kimse tersine çeviremez. Şu açık bu konuda kararlıyız yani terör örgütüne buradaki insanlarımızın huzurunu artık bozdurmayacağız. Tehdit ettirmeyeceğiz, çocuklarımızın geleceklerini karartmalarına müsaade etmeyeceğiz. Bu çocuklarımızın her biri bir hemşire, her biri öğretmen her biri doktor her biri mühendis ve her birinin kendi ülkesini kendi coğrafyasını yarına huzurla taşıyabilecek insanlar olmasının sorumluğunun bize ait olduğunu biliyoruz. Onun için çalışıyoruz. Bir taraftan cazibe bölgesi ilan edildi buralar. Fabrikalar gelecek, binalar yapılacak, yetmedi onun içerisine makineler teçhizatlar gelecek. Onun içerisinde insanlarımız çalışacak, hayat standartları yükselecek. Bunu hep beraber gerçekleştireceğiz."

 

“ARAMIZA FİTNE SOKMAK İSTEMEYECEKLER Mİ?”

Bakan Soylu, Hakkari'nin Yüksekova ilçesindeki kafede vatandaşlarla sohbet etti. Soylu, yaptığı konuşmada,14 yıldır Türkiye'yi yöneten AK Parti'nin, insanlara eşit vatandaş muamelesi yaparak bir anlayışı ortaya koyduğunu söyledi. "Eğer bugün yüzde 50'liler civarında oy alıyorsa, bilmenizi istiyorum ki bu, milletimizin bunu takdir ettiğinden kaynaklanmaktadır." diyen Soylu, şöyle konuştu: "Aramıza fitne sokmak istemeyecekler mi? İsteyeceklerdir. Defalarca söylediler. Yüksekova, kıymetli bir yer. Van, Hakkari, Diyarbakır, Bismil Ovası, Batman, Şırnak, Erzurum, İstanbul, Balıkesir, İzmir ve Konya Ovası kıymetli bir yer. Neden istiyorlar? Gücümüzü azaltmak ve bizi yarına Türkiye'yi 'topal ördek gibi' getirmek istiyorlar. Biz de bunu istemiyoruz. Bunu ha Süleyman istememiş, Ankara'daki, İstanbul'daki Mehmet istememiş, ha Yüksekova'daki benim kardeşim istememiş. Bunu avazımız çıktığı kadar bağırmalıyız. Avazımız çıktığı kadar ortaya koymalıyız. Avazımız çıktığı kadar hmeliyiz. Sevgimizle, birliğimizle, beraberliğimizle karları eritmeliyiz. Bütün düşmanlıkları, bütün hasetlikleri ortadan kaldırmalıyız. Ürkmeliler, bizim üzerimize kötü planlar yapanlar. Korkmalılar, bizi hasetle beraber başka noktalara taşımak isteyenler. Dünyaya verebileceğimiz, bize elbise biçmeye çalışanlara verebileceğimiz en büyük cevap budur."

 

SOYLU: HALAYI DA BİLİRİZ

Soylu, bu coğrafyada birliğin hiç bozulmadığını belirterek, "Bin yıldır dedim. Bunun öncesi de var. Burası birilerinin araya getirdiği ve sonradan eklemlendirdiği bir medeniyet de değildir. Bu medeniyet büyük bir medeniyettir. Köksüz bir medeniyeti sanki istedikleri yere evirebileceklermiş gibi, yönetebileceklermiş gibi bir anlayışı ortaya koyanlara asla taviz vermemeliyiz. Biz birbirimizin horonunu da birbirimizin halayını da birbirimizin taziyesini de birbirimizin cenazesini de düğününü de bilen bir anlayışın sahipleriyiz." ifadelerini kullandı. Soylu, şöyle devam etti: "Herkes bugün dilini özgürce konuşabiliyor. Herkes bugün kendi siyasal fikrini terörü karıştırmadığı sürece özgürce ifade edebiliyor. Başı göğe değecek kadar insanlar kendi düşüncelerini anlatabiliyorlar. Bu, çok nettir, açıktır ama bizim teröre tahammülümüz yok. Teröre devlet olarak değil, sadece millet olarak tahammülümüz yok. Artık kaybetmemeliyiz. Çok badirelerden döndük. Başkalarının çeşmesine taşıyacak suyumuz yoktur. Bu kadar çok nettir."

 

Türkiye'yi istedikleri gibi bir noktaya getirmeye çalışacak olanlar ne yaparlarsa yapsın bunu başaramayacaklarına dikkati çeken Soylu, "Türkiye, 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine ulaşacaktır. Bilmenizi istiyorum ki bu hedefleri hep beraber kucaklayacağız. Bu kadar uçağın Yüksekova Havalimanı'na inmesi bizim için yeterli değil. Bu kadar iş yerleri bizim için yeterli değil. Bu kadar okul bizim için yeterli değil. En güzel yüksekokulları, en önemli fakülteleri bölgemizin her noktasında 81 ilde üniversite açtığımız gibi, yaymaktır bizim hedefimiz." değerlendirmesinde bulundu.

 

"ZAFER İNSANINI SEVENLERİNDİR"

Bakan Soylu, Allah'ın kendi gönlünü de bu ülkeyi teröre bulaştırmak isteyen insanların gönlünün de ne olduğunu bildiğini ifade etti. "Bilin ki zafer onların değildir. Zafer insanlığa inananların, zafer insanını sevenlerin, zafer insanı eşref-i mahlukat bilenlerin, zafer demokrasi ve hukuk devleti içinde milletinin eşit vatandaş şeklinde olduğuna inanan ve hizmeti milletin ayağına getirenlerin ve bu kardeşliği bilenlerindir. Bu kadar basit." diyen Soylu, şunları kaydetti: "Biz her gün hizmetleri yaptığımızda 'Allah'ım bizi milletimize mahcup etme' diyoruz çünkü inanıyoruz ki bu insanlar yeryüzünde Allah'ın temsilcileridir. Eğer biz onlara iyi hizmet eder, iyi gayret gösterir ve bize verdikleri emaneti, Allah'ınızı severseniz arkadaşlar, bunu her yerde söyleyin ya, bunlara oy verdiniz, bunlara oy verildi ve bir gün 'Terör bitsin, terör örgütü buradan elini, ayağını çeksin.' diyemediler, diyemezler, diyemeyecekler. Ürküyorlar ve korkuyorlar. Böyle bir demokrasi anlayışını bizim taşımamız mümkün değil. Bu, demokrasi değil.

 

Bu, demokrasiyi istismar ederek bu ülkede birilerinin derebeylik sistemini, birilerinin faşist bir yaklaşımı, birilerinin antidemokratik süreci Türkiye'ye hakim kılma anlayışlarının bir parçasıdır. Biz buna tahammül edemeyiz, etmeyeceğiz." Anadolu'nun kardeşliğinin, bütün dünyanın rehberi, bu büyük medeniyetin bütün dünyanın öncüsü olduğuna işaret eden Soylu, şunları dile getirdi: "Onun için gittiğimiz her yerde sıcaklık gördük. Gittiğimiz her yerde muhabbet gördük. Gittiğimiz her yerde ilgi gördük. Gittiğimiz her yerde elimizi sıkan insanların 'Ne olursunuz bize daha fazla gelin, gidin. Sizi istiyoruz. Burada bu terör örgütünün ortaya koyduğu anlayıştan her geldiğinizde bizi bir kez daha rahatlatıyorsunuz.' diyorlar. Onun için bilmenizi isteriz ki gönlünüz rahattır, terörle mücadelemiz devam edecektir. Terörü tasviye sürecimiz kararlılıkla devam edecektir. Attığımız her adım, buranın insanlarının rahatının teminatıdır. Attığımız her adım gençlerimizin işle buluşmasının teminatıdır. Attığımız her adım evinde evladını bekleyen, okuldan, işten dönmesini bekleyen annenin kalbinin huzur içerisinde olmasının sağlanmasıdır."

 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Kardeşiz" diyen bir liderleri olduğunu ifade ederek, "Her türlü oyunla, her türlü tezgahla karşı karşıya bırakılan ama sadece milletten aldığı güçten, milletten aldığı o büyük sahiplenmeden yarına umutla, bu toprakların birliği için, beraberliği için, kardeşliği için çalışan bir liderimiz var. Bu, Türkiye için büyük bir fırsattır. Masaya sürekli illeti getirmeye çalıştılar. Hiç buna müsaade etmedi. Sürekli bir pazarlık yapmaya çalıştılar. Hiç buna müsaade etmedi." diye konuştu.

 

"2017 YILI BİZİM İÇİN BAMBAŞKA BİR YIL OLACAK"

"Şimdi 2017 yılı, bilmenizi istiyorum ki bizim için bambaşka bir yıl olacak. Terörle bizi terbiye etmeye çalışanlara vereceğimiz cevap açıktır. 2017 yılı bizim için bambaşka bir yıl olacak." ifadelerini kullanan Bakan Soylu, sözlerini şöyle tamamladı: "Herkesin 2017 yılının sonunda 2018'i, 2019'u, 2020'yi, 2021'i, 2022'yi ve hedeflerimizle buluşturacağımız 2023'ü çok daha rahat, çok daha net görebileceği, dünyaya vereceğimiz mesajlarımızın, söyleyeceğimiz sözlerin ulaşabileceği bir yıl olacak. Bunu hep beraber sağlayacağız. Hep beraber gerçekleştireceğiz ama buradan yükselteceğimiz ışık, Yüksekova'dan yükselteceğimiz ışık, bilmenizi istiyorum ki bütün Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu ışıktır. Siz buradan birliği, beraberliği, kardeşliği, değerlerinizi, medeniyetinizi yükseltecek, inşallah sizi dünyanın her tarafından, etrafınızdaki coğrafyanın her köşesinden, ülkenizin her metrekaresinden aynı anlayışla görecektir. Çok güzel yarınlara doğru adım atıyoruz.  Sırtımızı yere yapıştırmak istediler, müsaade etmediniz. Şimdi bilmenizi istiyorum ki buraları Yüksekova'nın, Hakkari'nin, Şemdinli'nin, Şırnak'ın, Van'ın her noktanın ışıl ışıl olacağı, üretimle buluşacağı, kardeşlikle her tarafa anlayışını yayacağı bir yıla doğru inşallah hep beraber adım atıyoruz." 

Editör: TE Bilisim