Depremden sonraki süreç içerisinde yıkılan konutların yerini yeni yapıların hızla alması betonlaşmanın ve çarpık kentleşmenin git gide artmasına sebep olurken birçok sivil toplum kuruluşu duruma tepki göstermeye başladı. Özellikle kurum ve kuruluşların deprem sonra Edremit’te bir anda dev beton binalar inşa etmesiyle başlayan tartışmalara partisel olarak ilk tepki ise Saadet Partisi’nden geldi. Saadet Partisi Van İl Başkanlığı yönetimi Edremit TOKİ’de bulunan Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü İnşaat Sahası’nda basın mensuplarına bir açıklamada bulunarak ‘Betonlaşmaya Hayır’ dedi.

Açıklamayı bir zamanların en yeşil ilçelerinden biri olduğu için Edremit TOKİ’de yaptıklarını belirten Saadet Partisi Van İl Başkanlığı üyeleri kentsel dönüşümün ilçelerden şehir merkezlerine kadar birçok noktada yeşil sahaları yok ettiğini dile getirdiler. Açıklamanın yapıldığı Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü inşaat sahasında bulunan bir yetkilinin basın mensuplarından birine ‘Burada çekim yapamazsınız, adınız ve kim oluyorsunuz?’ tehditler savurması da açıklamaya gelen kitlenin tepkisini topladı. Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan ise yaptığı açıklamalarda “Kentlerin üzerine kurulan yapılar, her gün bir yeşil alanımızı yok edip gitmektedir. Reklamları yapılan ‘çılgın proje‘ örnekleri, kaçak binaların yıkılarak yerlerine daha büyük ve gösterişli binaların yapılması kent içerisindeki betonlaşmayı daha da arttırmaktadır.” İfadelerini kullandı.

‘BİR ZAMANLARIN EN YEŞİL İLÇESİYDİ’

Açıklamayı bir zamanların en yeşil ilçesi olduğu için Edremit’te yapmaya karar verdiklerini belirten İlhan “Bu gün burada Van ilimizde önünü alamayacak derecede ve hızla ilerleyen betonlaşmaya yani Doğal çevrenin ve özellikle yeşilin yok edilerek yerini beton yapıların almasına karşı dur demek ve kamuoyunu bu konuda duyarlı hale getirebilmek için Saadet Partisi yönetim kurulu üyeleri ve betonlaşmaya karşı çıkan vatandaşlarla birlikte Edremit afet konutları yaşam alanına yapılmaya çalışılan Çevre ve Şehircilik İl Müdürlülüğü inşaat sahasındayız. Özellikle bu gün bu mekânı seçmemizdeki en büyük gaye ise betonlaşmanın en çok olduğu ve bir zamanlar Van’ımızın en yeşil ilçelerinden biri olan Edremit ilçesine dikkatleri çekmek ve TOKİ alanlarında beton yapılar haricinde hiçbir alana yatırım yapılmamasına dur demek için buradayız. Kentsel dönüşüm projesi kapsamında ülke çapında bir kentsel dönüşümdür gidiyor. En küçük ilçelerden en büyük illere kadar büyük bir şehirleşme hareketi başladı memlekette.” Diyerek ekledi.

‘KAÇ KİŞİ TOPRAĞA AYAK BASTIĞINI HATIRLIYOR?’

Vatandaşların çeşitli yasalarla kentsel dönüşüm konusunda zorunlu kılındığını belirten İlhan “Kentlerin üzerine kurulan bu yapılar, her gün bir yeşil alanımızı yok edip gitmektedir. Reklamları yapılan ‘çılgın proje‘ örnekleri, kaçak binaların yıkılarak yerlerine daha büyük ve gösterişli binaların yapılması kent içerisindeki betonlaşmayı da artırmaktadır. Ortaya çıkan betonlaşma hareketi neticesinde şehir içinde yeşil alanlar azalmakta geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın sosyal ve kültürel mirasları bir bir ellerinden alınmaktadır. Ne yazık ki çıkarılan yasalarla zorunlu olarak bu dönüşüme sessiz kalmaya zorlanan insanlar da bu beton yığınları arasında yaşamaya mahkûm edilmektedir. Şöyle bir hatırlayın, kaç kişi toprağa en son ayak bastığını hatırlıyor ya da hangi çocuk beton zemin üzerine kurulu parkların dışında oyun oynayabiliyor? Bir taraftan sağlıksız şartlarda hayat mücadelesi veren kişiler, diğer yandan ise hız kesmeden yapılan kocaman beton binaların toprağa ve çevreye verdiği zararlar. Sözde insanların yaşam kaliteleri artırılacak diye yaşamdan ve doğal olandan koparılan insanoğlu yalnızlaştırılıyor. Betonlaşmaların şehirler içerisinde yoğunlaşması sadece bugünü değil gelecek zamanımızı da etkilemekte, gelecek adına tehditler oluşturmaktadır. Betonlaşma sadece çevreye değil insan ruhuna da zarar vermiyor mu? Beton ev içerisinde çıkıp asfalt yolda işe giden insan, beton binaların içerisinde gününü geçirmekte ve yine aynı biçimde evinin yolunu tutmaktadır. Çocuklar toprağa temas etmenin varlığından habersiz asfalt yollarda yürüyerek servislerine binmekte ve okullarının beton zeminleri üzerinde oynayarak aynı biçimde evlerinin yolunu tutmaktadır. Ve bütün bu süreçleri yaşayan insanın gördüğü tek şey ise binalar, binalar, binalar. Doğal olan hiç bir şey kalmadı yaşadığımız koca şehirlerde.” Dedi.

‘YAŞAM KALİTESİ GÜN GEÇTİKÇE DÜŞÜYOR’

Betonlaşmaya karşı bir hareket başlatma kararı aldıklarını belirten İlhan “Bir yandan sağlıksız koşullarda yaşayan insanların sayısı her geçen gün artarken, diğer yandan da rant hırsı ile kent toprağına verilen zararlar geri dönülemeyecek noktalara geliyor. İnsanların yaşam kalitesi de gün geçtikçe düşüyor. Kentlerimizin yapılaşması ve bu yapılaşma üzerine kurulu yaşamı, kırılgan bir zemin üzerinde kurgulanıyor. Bu kırılganlığın oluşumunda en önemli aşamayı arazi kullanımını belirleyen imar planlama süreci oluşturuyor. Betonlaşmanın sonucunda ise ortaya artık telafisi olmayan birçok zarar verici ve toplumu huzursuz edici sonuçlar ortaya çıkıyor. Bunları birkaç maddede belirtecek olursak: Yeşil alanların yok edilmesi ile birlikte, İşsizliğin ortaya çıkması ardından zorunlu göçlerin olması ve ardından bu sıkıntıların doğurmuş olduğu kalacak yer ihtiyacı. Anlatılan bunca sorunlar yumağı ile denetim görevlerini yerine getirmeyen, betonlaşmayı teşvik eden, yeşili yok eden veya sebep olan herkes bahsini ettiğimiz tüm suçlara ortak olacaklardır. Bizler, Saadet Partisi olarak Edremit’te kamu eliyle yürütülen betonlaşmaya karşı hareket başlatma kararı almış bulunmaktayız. Van’da betonlaşmayla birlikte yeşil alanların katledildiğini, doğal dengenin bozulduğunu görmekteyiz. Van’ın turizm, yaşam, dinlenme alanı Edremit ilçesi maalesef kamu eliyle betonlaşmaktadır.” İfadelerini kullandı.

‘YAPILANLAR VATANDAŞA HAKARETTİR’

Edremit gibi yeşil bir ilçenin beton binalarla yok edilmesinin insanlığa bir hakaret olduğunu vurgulayan İlhan “2011 depremleri sonrası Edremit’e yapılan TOKİ konutlarında vatandaşlarımız için tek bir spor alanı, park, yeşil alan, sağlık ocağı yapmayan, insana değer vermeyen zihniyet aynı alanda hizmet binası yapmayı planlamaktadır. Edremit TOKİ afet konutlarında yaşam alanına kamu kurumlarının göl manzaralı imtiyazlı hizmet binası yapması üzücü ve düşündürücüdür. Van ve Vanlı bu anlamda sahipsiz değildir. Saadet Partisi Edremit’in betonlaşmasına halkı ile birlikte izin vermeyecektir. Özellikle çevreden, doğadan, şehircilikten sorumlu olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Edremit TOKİ yaşam alanına göl manzaralı beton yığını bina dikmesi Van’a, doğaya, insanımıza özellikle depremzede vatandaşlarımıza hakarettir. SP Van İl Başkanlığı olarak Edremit’te betonlaşmayı engellemek üzere hareket başlatıyoruz. Bu amaçla bu tarihte burada yönetim kurulu üyeleri ve Edremit’in doğasının bozulmasına ve betonlaşmaya karşı çıkan vatandaşlarımızla birlikte Edremit TOKİ afet konutları önünde güçlü bir şekilde ‘Betonlaşmaya Hayır’ diyoruz. Duyarlı bütün halkımızı, meslek odalarını, siyasi partileri, sivil toplum kuruluşlarını duyarlılığa davet ediyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yanlışına dayatmasına izin vermeyeceğiz.” Şeklinde konuştu.

‘EDREMİT’E KIYMAYA KİMSENİN HAKKI YOKTUR’

Hızla devam eden betonlaşma ile Edremit’e kıymaya kimsenin hakkı olmadığını belirten İlhan “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğü’ne ait olan şehir merkezindeki binanın bulunduğu alan 12.000 m2 iken Edremit Toki’de 9.000 m2 lik alana binanın yapılması acaba şehir merkezindeki yerin birilerine peşkeş mi çekileceği sorusunu gündeme getirmektedir. İstanbul'da yapımı yıllardır tamamlanmış olan binaların bile şehrin slüetini bozduğu gerekçesiyle üst katlarının yıkımının gündemde olduğu bu günlerde çevre ve şehircilik bakanlığının bu alana bina yapmaya kalkması ne kadar anlamsızdır. İlimizde iktidar partisi milletvekillerinin defalarca bu inşaatın burada yaptırılmaması gerektiğini ifade ettikleri halde son zamanlarda sessiz kalmaya başlamış olmaları da manidardır. Edremit'e kıymaya kimsenin hakkı yoktur, bu bina buraya yapılarak hiçbir şey elde edilmez, kuru kuruya vatandaşla inatlaşmanın manası yoktur. Sonuç olarak her zaman halkın ve haklının yanında yer almanın inancının bir gereği olduğu belirten Saadet Partisi’nin mensupları adına: “Betonlaşma ile kent içerisinde yeşil alanların sınırlandırıldığı ve azaltıldığı, suyun toprak ile buluşamadığı, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın sosyal ve kültürel mirasları bir bir ellerinden alındığı, en önemlisi betonlaşmaya bağlı işsizliğin ve göçün artığı, toplumun huzur ve sosyal rahatlığının bozulduğu bir ülkeye ve bir şehre hayır diyoruz. Bu konuda Saadet Partisi olarak her türlü yasal mücadeleye hazır olduğumuzu beyan ediyoruz.” Diyerek sözlerini noktaladı.

Editör: TE Bilisim