Suriye’de Esed Rejimi tarafından İdlib’in güneyindeki Han Şeyhun kasabasının kimyasal gazla bombalanmasına tepkiler çığ gibi büyüyor. Van’da da siyasi partiler ve STK’lar tarafından yapılan katliama tepkiler büyük.

 

YUSUF ADLİ’DEN SURİYE’DEKİ KATLİAMA KINAMA

Din-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Adli, İdlib’in güneyindeki Han Şeyhun kasabasının kimyasal gazla bombalanmasını şiddetle kınayarak, “Bu vahşeti seyreden batıyı kınıyoruz” dedi.

 

Sendikanın Van Şube Başkanlığını ziyaret eden Yusuf Adli; Batı, İran ve Rusya’nın şımarttığı Suriye rejiminin sınırımızdaki İdlib’in güneyinde yer alan Han Şeyhun kasabasında gerçekleştirdiği vahşi saldırıyı tarihin affetmeyeceğini söyledi. Adli, “Suriye rejimi kendi vatandaşlarına acımasızca şiddet uyguluyor. İnsanları katlediyor. Yerinden yurdundan ediyor. Zalimlikte sınır tanımayan Esed rejimi, şimdi de kimyasal gaz kullanarak insanları katletmeye başladı. Kimyasal gaz kullanılması insanlık suçudur. Bunu dikkate almayan Esed, vatandaşlarını katlederken çocuk, yaşlı, kadın, erkek demeden bomba yağdırıyor. Esed, katliamlarını yaparken maalesef dünya seyrediyor. Hangi dine, hangi etnik kökene mensup olursa olsun insanların vahşice öldürülmesi kabul edilemez” dedi.

“Bu vahşet kanımızı dondurdu. Kimyasal gazdan etkilenerek nefessiz kalan 500 çocuk öldü” diyen Yusuf Adli, şöyle dedi: “Bu günahsız çocuklara yapılan zulmü Allah’ta kabul etmez, insanlıkta kabul etmez. Bu, vicdansızlıktır. Bu zulüm, yapanların başına bela olacaktır. Onların iktidarları yerle yeksan olacaktır. Emperyalistler bu katliamları sadece seyrediyor. Çünkü Suriye’de öldürülen insanlar Müslüman. Eğer Hıristiyan bir ülkede bu katliam yapılmış olsaydı, şimdi dünya ayağa kalkardı. Dünyanın bu katliam karşısında büründüğü sessizliği kınıyoruz. Bu sessizlik Esed gibi bir zalime cesaret veriyor.”

 

Ülkemizde de Esed yanlılarının bu katliama sevindiğini gördüklerini ifade eden Adli, “Katliamla dalga geçen ve bu zalimliğin arkasında duranları da şiddetle kınıyoruz. İç siyasete düşmanlıkları nedeniyle Esed rejiminin katliamlarına sevinen, bu vahşeti üstü kapalı savunan, dalga geçen, yazmayan kalemşörlerin vicdanlarını pazarlamaları utanç verici! En büyük arzumuz, bu katliamı yaparak insanlık suçu işleyenlerin bir gün yargı önüne çıkarılmalarıdır. Bu katillerin cezalarını çekecekleri günü sabırsızlıkla bekliyoruz” şeklinde konuştu.

 

SAADET PARTİSİNDEN İDLİB VAHŞETİNE TEPKİ

Saadet Partisi Van İl Başkanlığı, Suriye’nin İdlib kentinde yaşanan vahşete tepki gösterdi.

 

Saadet Partisi Van İl Başkanlığından yapılan açıklamada, İdlib'de yaşanan katliamın şiddetle devam ettiği belirtilerek, “Arkası kesilmeyen vahşet karşısında yürekleri yanan, kardeşlerinin acısına ortak olan tüm Müslüman kardeşlere başsağlığı diliyoruz. Kadın-erkek demeden, yaşlı-çocuk ayırt etmeden insanların üzerine kimyasal bombalar yağdırmanın; toprağı, havayı, suyu zehirleyerek nesillerin geleceğini heba etmenin insanlık önünde de Hak Teâlâ katında da hiçbir açıklaması olamaz. Bu karanlık ve kuralsız savaşı durdurmak için maddi ve manevi her türlü gücünüzü seferber edin.” İfadelerine yer verildi.

 

“SÜNNETULLAH’I HİÇE SAYMAKTA VE YAŞANAN ZULME ORTAK OLMAKTADIR”

Masumları, anaları, yavruları ezip geçen bu hayâsızca akının durdurulması çağrısı yapılan açıklamada, “Unutmayın, bu vebal her birinizin, hepimizin sırtındadır. Vallahi bir buçuk milyar Müslüman âleminin 77 ceddi alnını secdeden kaldırmasa dahi bu vebalin altından kalkamaz. Bize düşen; umudumuzu, imanımızı ve cesaretimizi yitirmeden barış ve merhamet için çabalamaktır. Sabırları tükenen, beldeleri harap olan, gönülleri bitap düşen insanların feryadını duymaktır. Ey Müslüman kardeşler, İslam ümmeti; saldırı ve terör haberlerine alışıp duyarsızlaşmayın. Kardeşliğinizi unutmayın, tek yürek olarak mazlumun yanında yer alın! Ey İslam ülkelerinin liderleri, ilim insanları, insan hakları müdafileri; bu vahşetin önüne geçin. Siyasi istikrar ve makam mevki uğruna bir İslam beldesini, bir İslam topluluğunun yok oluşuna kınayan ve seyirci bir pozisyon içinde durmayın. Esad rejiminin İdlib'in Han Şeyhun beldesine düzenlediği kimyasal saldırıda 100'den fazla sivilin öldüğü, çoğu çocuk 500 sivilin de gazdan etkilendiği ifade edilmişti. Esad rejimi, son 10 günde 4 defa sivillere yönelik klor gazı içerikli kimyasal saldırısı düzenlerken, İdlib'in El Habit beldesine düzenlenen klor gazlı saldırıda 20 sivil zehirlenmişti. Kimyasal silah saldırısı ‘kabul edilemez’ olduğunu belirterek, Suriye'de, kadın ve çocukların da aralarında olduğu masum insanları hedef alan menfur kimyasal saldırı, uygar dünya tarafından göz ardı edilmesi bizleri hiç şaşırtmamaktadır. Zalimlere meyletmeyin yoksa ateş size de dokunur. İlahi emrini hatırlayarak, bu ilahi emri unutan kimi Müslümanlar Baas rejimiyle, kimileri Rusya ile kimileri ABD ile kimileri de Siyonist İsrail ile müttefik olarak Sünnetullah’ı hiçe saymakta ve yaşanan zulme ortak olmaktadır.” Diye belirtildi.

 

“‘HANGİ SUÇTAN DOLAYI ÖLDÜRÜLDÜN’ SORUSUNUN CEVABI OLAMAZ”

Saadet Partililer olarak; Baas rejimlerini Suriye'de Hama'dan, Irak'ta Halepçe'den; ABD'yi Afganistan'dan ve Irak'tan; Rusya'yı Çeçenistan'dan ve Kırım'dan; BM'yi Bosna'dan ve Filistin'den tanıdıkları ifade edilen açıklama, “Bu yapılara güvenmenin, iş tutmanın ‘zalimlere meyletmek’ olduğunu hatırlatıyoruz. Bilinmelidir ki hiçbir siyasi denge, hiçbir gerekçe, Mahkeme-i Kübra'da Suriyeli çocuklara sorulacak ‘Hangi suçtan dolayı öldürüldün’ sorusunun cevabı olamaz. Kendisini ‘insan hakları’ savunucusu gibi gösteren emperyalistlerin ve bunların güdümündeki BM'nin söz konusu Müslümanlar olduğunda hiçbir evrensel hakkı tanımadığını çok iyi biliyoruz. Saadet Partisi Van İl Başkanlığı olarak; İslam topraklarını işgal eden ve zulmün her türlüsünü yaşatan ABD, Rusya, AB'yi, yerel kuklalarını ve tüm işbirlikçilerini lanetliyoruz. Bugün İdlib'de ve şimdiye dek yüzlerce, binlerce yerde katledilen Müslümanlara Allah'tan rahmet, ümmete de feraset, basiret ve hakiki vahdet nasip etmesini diliyoruz.” Denildi.

Editör: TE Bilisim