ŞEHRİVAN ÖZEL
ÖMER AYTAÇ AYKAÇ

Van TSO Başkanı Necdet Takva, Valilik ile belediye arasındaki taşınmaz tartışmasının ardından gerçekleşen DAKA toplantısının heyecan verici olduğunu belirtti. İki kurumun kamuoyu önündeki tartışmalarının kente zarar verdiğine vurgu yapan Takva: “Sorunların aşılıyor olması yönünde bir adım olduğu hissi bile bizi güçlendirir. Van bölgenin gelişmeye en müsait kentidir. Güçlerin buna hizmet edecek şekilde organizasyonuna ihtiyaç var. Ne ekonomi aktörleri ne diğer guruplar bu tartışmalardan etkilenmemeli. Van böyle bir şehir olmamalı.”

Şehrivan Gazetesi olarak geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen Belediye-Ekonomi STK’ları buluşma toplantısı sonrası detayları basınla paylaşacağını belirttiği o toplantının detaylarını Van TSO Başkanı Necdet Takva’ya sorduk. Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile birlikte kentin ekonomik dinamikleri ile bir araya gelinen toplantıda basına kapalı bölümde önemli temaslar yapılırken, açık bölümde ise tam anlamıyla yeni bir tartışma yaratacak konular konuşulmuştu. Toplantının basına açık bölümünde Büyükşehir Belediye Başkanı Bekir Kaya’nın Valilik ile ilgili eleştirileri sonrası toplantıdan çok, tartışmalarla gündeme gelen bir buluşma oluşurken ardı ardına gelen açıklamalar da kamuoyunda ciddi bir etki bırakmıştı. İşte bu buluşmanın akabinde başlayan tartışmalar ve karşılıklı restleşmeler sürerken, ekonomiden çok kurumlar arası tartışmanın ‘ekonomik buluşmanın’ önüne geçmesi üzerine konunun muhatabı Necdet Tavka, suskunluğunu bozdu. Hem toplantının detaylarını hem de başlayan tartışma ile ilgili değerlendirmelerini Şehrivan’ın soruları üzerine cevaplayan Takva, önceki gün gerçekleştirilen tarihi DAKA buluşmasının da yeraldığı değerlendirmeleri paylaştı.

O TOPLANTIDA NELER KONUŞULDU?

Toplantının tartışmaların gölgesinde kalmasına rağmen detayda kent adına önemli gelişmelere vesile olduğunu belirten Takva, kentin önemli ekonomik dinamiklerinin buluşmasından önemli söylemlerin çıktığını belirtti. Takva: “Biz Büyükşehir belediyesinin çağrısı üzerine 20 ekonomi STK’sı ile bir araya geldik. Amacımız bahar öncesinde hem Belediyenin kente sunacağı ekonomik katkıları öğrenmek hem de uzun süredir tartışıla gelen kenti terk etme gibi spekülatif konuşmaları önlemekti. Bunu da önemli temsilciler ile bir araya gelerek yapmak istedik. Orada sebze hali derneği başkanı vardı, SMMO Başkanı vardı, ASKON vardı, VADSİAD vardı, gıda toptancıları, VASİAD vardı, eczacılar vardı, tabipler vardı, TÜMSİAD vardı. Örneğin MÜSİAD temsilcisi belediyeyi tüm ulusal ve uluslararası toplantılarda görmek istiyoruz dedi. MÜSİAD’ın yaptığı genel kurulda belediye temsilcilerini görmek istediklerini söylediler. Bu toplantılarda bunun olmayışının büyük eksikliğini hissettiklerini dile getirdiler. VADSİAD temsilcisi yine belediyenin sahipsiz bırakılmaması gerektiğini, motive edilmesi gerektiğini söyledi. Bu anlamda kurumların da bir motivasyona ihtiyaç duyduğunu söyledi. Bunun gibi önemli dinamikler bir çok kaygı, öneri, yaklaşım ve sıkıntıyı büyükşehir ile belediye yetkilileri ile paylaşma fırsatı buldu. Yani tüm bunlar verimli şeylere vesile oldu. Katılımcılar da memnuniyetsiz bir şekilde ayrılmadı.”

TAKVA: UMUTSUZ DEĞİLİZ AMA...

Toplantıdaki esas amacın kent üzerindeki etkisi büyük olan belediye gibi önemli yöneticilerin söylemleri ile ekonomiye moral ve güven telkin edilmesini sağlamak olduğunu belirten Takva, “Aslında büyükşehir belediyesi ile biz ekonomi STK’larına güven telkin edecek bir yaklaşım ile bir araya geldik. Biz Baharla beraber iş dünyasını, ekonomiyi, ekonomi aktörlerini güvenle telkin edecek bir şekilde davranmasını istiyoruz. Bu kentte kim bir şeyler söylerse etkili olur? Büyükşehir, Valilik. Onların etkisi bizim etkimizden kat be kat büyüktür. Biz ne kadar söylersek söyleyelim büyükşehir belediye başkanı ile valinin söylediği etkiyi yaratmayacaktır. Talebimiz de buydu. Hali hazırda çok değerli ve işi bilen bir ekip olduğunu biliyorum. Büyükşehir de bu anlamda büyük bir şans. Üstelik Van’da iki dönem üst üste belediyecilik yapmış kimse yok kent tarihinde. Herkes Van’ın en büyük tüccar, yatırımcısı olan büyükşehirin kentin değişim dönüşümüne etki edecek hamlelerini bekliyor. Bu anlamda umudum da var. Umutsuz değilim. Umut olduğu için bir araya geliyoruz, çağrı yapıyoruz, konuşuyoruz.”

DOĞRU BİR YAKLAŞIM DEĞİLDİ!

Ardından o toplantı sonrası Valilik ve Belediye arasında başlayan tartışmaya değinen Takva, iki kurum arasındaki bu tartışmanın kamuoyu önünde yapılmasının doğru olmadığına değindi. Takva, o toplantının esas amacının belediyenin kente sunacağı ekonomik katkı ve işbirliklerini konuşmak olduğunu belirterek: “Burada ön plana çıkan temel mesele büyükşehir belediyesinin hem mülki idare yöneticileri, hem merkezi idare yöneticileri hem de kentteki tüm kurumlarla eşgüdümü sağlayacak bir politikayı benimsemesi gerektiğiydi. Ama bu toplantı üzerinden kamuoyunda sorgulamalara yönelen bir yaklaşım oluştu. Haliyle bunu kabullenmek doğru değil. 1 yıl öncesinde gelişen bu uygulamaları artık hukuki süreçler içerisinde çözmek gerek.” Dedi.

“ONLAR FUARLARA KOL KOLA GELİRKEN...”

Van’ın bu bölgedeki diğer tüm illerden daha çok birlikteliğe ihtiyacı olduğunu vurgulayan Takva, geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen fuarda diğer illerin stantlarında karşılaştığı manzaraları da paylaşarak: “Bu kentin iki önemli ismi olan Vali ile büyükşehir başkanının kişisel ne sorunu olabilir ki? İkisinin de görevi bu kentin tüm aktörlerine güven telkin edecek bir profil çizmek olacaktır. Biz bunun için uğraşıyoruz. Bütün fuarlarda Valiler, belediye başkanları bir arada, biz niye ayrı-gayrı olalım? Ahmet Türk o gün fuarda Vali’nin koluna girip Mardin standında geziyor. Biz neden bu kadar uç noktalarda yönetiliyoruz ki? Bunu bizim de yapmamız lazım. Diyarbakır standında yine vali, Büyükşehir, milletvekilleri standlarında beraber misafir karşılıyorlardı. Bu kareler imrendirici!...

ORAYA GİDİNCE VALİCİ, BURAYA GİDİNCE BAŞKANCI!..

“Biz halen 2 yıl öncesine kadar fuarlara ayrı ayrı katılıyorduk. Biz buna itiraz ettik. Valiliğin standına gidip valici, belediye standına gidip belediye başkancı olmayı kabul etmedik, tepkimizi verdik. Şu an fuarda aynı stantta kenti tanıtıyorsak günah mı işliyoruz yani? Buralarda biz bunu hissetmiyor olabiliriz. Ama 3’üncü şahıslar kente gelince bunu soruyorlar. Bize Büyükşehir temsilcisinin, Valinin olup olmadığını her gelişlerinde soruyorlar. Bunu her seferinde bize soruyorlar. Dolayısıyla bizim kentin menfaati söz konusu olduğunda tüm bireysel tutumları, politik farklılıkları bir kenara bırakıp kent menfaati konusunda hem fikir olmamız lazım.”

KİMSE TEKÇİ OLAN KAREDE OLMAK İSTEMEZ!

Son zamanlarda kamuoyu önünde yapılan tartışmanın kentteki dinamikleri de bir tarafta olmak zorunda bıraktığını bunun da kente dolaylı olarak zarar verdiğini savunan Takva kent için herkesin aynı fotoğrafta olduğu bir yaklaşımın zorunlu olduğunu vurguladı. Takva: “Yasa var kanun var, haksızlık varsa elbette hak savunulacak. Elbette bir değişim dönüşüm var. Ki biz de belediyeden kısa vadede elinde sihirli değnek değmiş gibi bir kent yaratmasını ve böyle bir kurum olmasını beklemiyoruz. Ama bu sorunların aşılıyor olması yönünde bir adım olduğu hissi bile bizi güçlendirir. Ne ekonomi aktörleri ne diğer guruplar bu tartışma ve çelişkilerden etkilenmemeli. Van böyle bir şehir olmamalı. Bakın yaptığımız o toplantıda önemli bir ekonomi temsilcisi de: ‘Kurumlar arası bir çatışma varsa biz ezilen taraf olmak istemiyoruz’ dedi. Bu söylemlere katılmamak mümkün değil. Bu kentin yatırımcısı, esnafı böyle bir çatışma arasında kalmak istemez. Çünkü kimse tekil bir fotoğrafta olmak istemez. Kimse bu kentte sadece Vali ya da belediye başkanının tekil tutumunu istemez. Ama ikisinin bir arada olduğu kareye herkes girmek ister. Bu tüm konularda böyledir. Kentin menfaati söz konusu olunca, HDP de AK Parti de, CHP de Valilik ve Büyükşehir Yöneticilerinin bir arada olması gerekiyor. Tüm bu kesimlerin olduğu fotoğraf karesi bence daha demokratik ve anlamlı.” Dedi.

BÜYÜKŞEHİRE DE MECBURUZ VALİLİĞE DE!

Ardından hem büyükşehrin hem de valiliğin Van için iki önemli kurum olduğuna vurgu yapan ve son zamanlarda yapılan çalışmaları takdirle izlediklerini belirten Takva bir taraftan da şu sözlerle bu kurumların da artık halka ve kentin diğer dinamiklerine güvenmelerini istedi: “Biz Büyükşehir’e mecburuz. Biz büyükşehri yok sayarak bir ekonomi yönetimi var edemeyiz. Dünyanın en güçlü şirketi bile gelse büyükşehir olmasa, Valilik olmasa olmuyor. Bu dönemde büyükşehir kadar Valilik de Van’ın geleceği için büyük bir önem arz ediyor. Çünkü bir tarafta kentin en büyük yatırımcısı, tüccarı olan belediye diğer taraftan devletin yatırımcısı Valilik var. Bir örnek vermek gerekirse Valiliğin bizim bu kent içi ahırların rehabilitasyonuna yönelik çalışmaları bizi duygulandırdı. Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen ve kentin hakikaten geleceğini etkileyecek olan Organize Hayvancılık Bölgesi’nin zemini oluşturulması, Vali’nin buna sahiplik etmesini biz nasıl okuyacağız? Bu bizce çok önemli! Bizim önümüzde kentin 50 yılını belirleme gibi bir şans varken bu mal varlığı paylaşımı artık kamuoyu önünde tartışılmamalı. Ticaret odası üyelerinin görmek istediği şey de halkın görmek istediği de bu değil. Artık yeni bir sayfanın açılması, yeni birlikteliklerin gerçekleşmesi lazım. Eleştiri elbette ki olur, hatta olmalıdır da. Ama biz birbirimize mecburuz. O yüzden diyoruz ki hem vatandaşa hem de bir STK olarak bizlere güven verin.”

O FOTOĞRAF BİZİ HEYECANLANDIRDI!

Bir kaç gün süren karşılıklı sert açıklamalardan sonra aynı karede Van adına önemli kararların verildiği toplantıda Van Valisi Aydın Nezih Doğan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Bekir Kaya’nın olduğu karenin kendilerini mutlu ettiğini belirten Takva, kent adına önemli kararlar verildiğini vurguladı. Takva o toplantı ile ilgili olarak ise, “DAKA hepimizi heyecanlandıran bir hareketliliğe vesile oldu. 30 milyon TL kaynak bugün çağrıya çıktı. Burada Bekir Kaya’nın olması da ayrı bir güzellik oldu. Ben şuna inanıyorum büyükşehir belediyesi kentte yaşadığı sorunları bir yana, başkanlığın Van’ın menfaatine olan hiç bir talebi geri dönmez. Genel anlamda Valilik ile Belediyenin işbirliği fotoğrafına bizim moralmen ihtiyacımız var. Biz bunu gördüğümüz için inanılmaz derecede mutlu olduk. Bakın, kimsenin ekstradan bir başkandan, validen maddi olarak bireysel beklentiler içinde olduğu gibi bir durum yok. Bu insanların çıkıp bu kentteki insanlara emanet ettikleri tüm konularda güvence vermesi gerekiyor. Kendilerine güvenmeleri gerektiğini açıkça hissettirmesi gerekiyor.”

DAKA BU KENT İÇİN BULUNMAZ BİR FIRSAT!

Son olarak DAKA’nın birleştirici gücüne vurgu yapan Takva daha önce Kalkınma Bakanı’na şikayet ettiği bir durumu şu an son derece benimseyecek bir noktaya geldiğini belirterek, DAKA’nın rolünü şu sözlerle ifade etti: “DAKA bölgesel bir platformdur. 4 valiyi, belediye başkanı, 4 ticaret odası başkanını, 4 meclis başkanını bir araya getiren ve 4 ilin stratejisini bir araya getiren başka bir oluşum yok ki. Ayda bir de olsa bu temsilciler buluşuyor. Ben kalkınma bakanına valilerin DAKA yönetimindeki ağırlığının bizim etkin temsiliyetimizin önünde engel olduğunu söyledim. Ama Sayın Cevdet Yılmaz’ın açıklamasından sonra ciddi manada kendisine hak verdim. Sayın Bakan dedi ki: DAKA’nın uygulamaları tekniktir ama öyle bir platform var ki 4 ilin dinamiklerini buluşturuyor. Siz yarım saatte yatırımları konuşup kalan bölümde saatlerce kentlerin ve bölgelerin sorunlarını konuşursunuz. Böyle başka bir mekanizma yok. Hele de bölgesel bir manada başka bir platform yok. Bölgedeki 4 kentin önemli aktörleri ile bir araya gelmek gibi bir nimet var mı? Biz bölgedeki tüm problemleri bu buluşmalar sayesinde birinci elden çözme gücüne sahip oluyoruz. DAKA’ya gitmesem, ortaklaşma alanlarında bulunmasam ne yapacağım? Çünkü benim derdim var. Kentin gidişatı için de aynı şekilde düşünmek lazım. Bu kentin dinamiklerinin olduğu tüm işbirlikleri önemli.”

Editör: TE Bilisim