ŞEHRİVAN SÖYLEŞİ-YUNUS EMRE AYKAÇ/ÖMER FARUK TOKTAŞ-  Son dönemlerde adından en çok söz ettiren ilçelerin başında Gürpınar geliyor. Türkiye’nin en büyük ilçesi olmasının yanında tarım ve hayvancılık potansiyeli ile, yeşili ile, suyu ile de cazibe merkezi bir ilçe olan Gürpınar’da, belediye eliyle önemli işler yapılıyor. Geçtiğimiz dönem başlayan değişim ve dönüşüm yeni başkan Hayrullah Tanış ile zirveye çıkarken, çiçeği burnunda başkan kısa sürede halkın gönlüne dokunan çalışmaları ile tam destek alıyor. İlçenin şu sıralar Gürpark, Norduz Sofrası gibi güzellikleri ile adından söz ettirdiği bir süreçte temel alt yapı sorunlarını hızlıca bitirip bir üretim kenti oluşturmak isteyen Tanış, ilçeyi 5 yıl sonra tarımsal üretimi ile kimseden yardım almadan ayakta duran bir ilçe haline getirmek istiyor. Belediyecilik serüvenine başladığı günden bugüne yaşadıklarını, sorunları, sıkıntıları, yapılanları ve yapacaklarını Şehrivan aracılığı ile dile getiren Tanış, söyleşisinde bir çok yönetici ve siyasetçiye ders olacak söylemlere imza attı. “Birilerinin hatırı için değil milletin hatırı için yaptığınız zaman; işinizi doğru yaptığınız zaman ve ticareti de biliyorsanız eğer aksamalara mahal vermeden güzel şeyler yaparsınız.” Diyen Tanış, özellikle işsizliği bitirecek ve üretimi artıracak olan çalışma ve vaatleri ile dikkatleri üzerine çekiyor.

Van’da son dönemlerde belediyecilik anlamında yapmış oldukları çalışmalar ile öne çıkan Gürpınar Belediyesi 31 Mart yerel seçimlerinde sandıktan çıkan sonuçlar ile birlikte 4 Nisan’da mazbatasını alarak göreve başlayan Gürpınar Belediye Başkanı Hayrullah Tanış belediyecilik anlamında yürütmüş olduğu çalışmalar ile dikkat çekiyor. Özellikle Van sınırlarını aşarak ismini bölgede duyuran Gürpark ve Norduz Sofrası ile birlikte tüm gözlerin üzerine çevrildiği Gürpınar da aynı zamanda ilçe merkezindeki peyzaj çalışmaları ve Gürpınar İyilik Merkezi ile ilçe sakinlerine daha yaşanılabilir bir Gürpınar sunuluyor. Göreve başlar başlamaz 40 yıllık belediye başkanı edasıyla halk ile bütünleşen ve geçen dönem başlayan kurumsal çalışmaları sekteye uğratmadan sürdüren Tanış, kısacak sürede halkın büyük ilgisini gören bir isim haline geldi bile. Geçmişte Gürpınar ilçesinde siyaset yapıp ilçe başkanlığı gibi görevlerde de bulunan ve halkın yakından bildiği bir isim olan Gürpınar Belediye Başkanı Tanış, geride kalan bir çok belediyeye taş çıkaran çalışmalar ile takdir görüyor. Tam anlamıyla yıldızı parlayan bir belediye haline gelen Gürpınar’ın yeni başkanı Hayrullah Tanış ilçeyi, belediyeciliği, sorunları ve çalışmalarını Şehrivan aracılığı ile paylaştı.

İşte başkanlık sürecinin ilk dönemleri, Gürpınar’daki son durum ve daha birçok konuda gazetemizin sorularını yanıtlayan Tanış ile yapmış olduğumuz o röportaj....

31 Mart seçimlerinin neticelenmesi ile belediyeyi devralmış bulundunuz. O gün başlayan süreçten şu ana kadar olan zamandan biraz bahseder misiniz? Nasıl bir belediyeyi devraldınız? Durum nasıldı? Bu kısa süre içerisinde ne gibi çalışmalarınız oldu?

Bizden 2 buçuk yıl önceki süreç içerisinde kayyumla yönetilen bir belediyeydi. Kayyumluk yapan kaymakamımız hem kaymakamlık hem belediye ile ilgilenmek zorunda kalınca bazı aksaklıklar meydana gelmiş. İlk işimiz buradaki aksaklıkları bertaraf etmek oldu. Aynı zamanda biliyorsunuz ki belediyeler siyasi yerlerdir. Burada çok çeşitli gruplar vardı. Biz bunların da önüne geçtik. Gruplaşma, adamcılık gerçekten sadece belediyeye bağlı olan hiç kimseye ve hiçbir gruba bağlı olmayan bir ekip haline getirdik. Bu davranışımızdan dolayı da herkes şevkle çalışmaya başladı. Yani önceliğimiz belediyeyi toparlamak oldu. Sonra bugüne kadar yapılmış hiçbir belediyede olmayan planlamayla, çalışmaya başladık. Örneğin haftalık programda hangi kepçemiz nerede olacak, hangi ekibimiz nerede olacak, hangi ekip neyi yapacak onu öncesinden planlıyoruz. Ve plan dâhilinde yürüyor.

SEÇİLDİKTEN SONRA TÜM KÖYLERİ TEK TEK GEZDİM!

Bu süre içerisinde, seçimde bütün köyleri gezdim. Bütün mahalleri gezdim. Köylerin eksiklerini tespit ettik. Bu eksiklikler doğrultusunda planlamayla yine çalışıyoruz. Şu ana kadar 47 kilometre stabilize yol yaptık. Hiç yolu olmayan mezralarımız vardı. Birçok köy içinden geçilemez durumdaydı. Bunları yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Yine bölgede bir ilk olan sıcak asfaltı yaptık. Açılan yeni caddelerimiz vardı. Fakat asfalt yoktu şehir merkezinde. 2 tane yeni caddemize asfalt dökerek ulaşıma açtık. Güzel de bir görünüm oldu. Geçtiğimiz hafta parke taşı ihalesi yaptık. Yine belediyeler içerisinde yatırım amaçlı ilk projeyi yapan ve gerçekleştiren biziz. Şu an 120 bin metrekare parke taşı ihalesini yaptık, önümüzdeki günlerde inşallah buna da başlayacağız. Projelerimiz devam ediyor. Tabi seçim döneminde taahhütlerimiz vardı. Bu taahhütlerimiz içinde yasal süreçler yasal zeminler hazırlıyoruz. İnşallah önümüzdeki yılda bu projelerimize başlayacağız.

Bu süreçte ilk aylarınızı değerlendirirsek karşılaştığınız en büyük zorluklar ne oldu?

Gürpınar’da yine kayyum dönemine değineceğim. Kaymakamımız çünkü güzel işler yapmış. Gürpınar’ın çevresini değiştirecek işlere imza atmış. ağ olsun ona da teşekkür ediyoruz. Fakat ödemelerin hepsi bizim zamanımıza kalmış. Yani yaklaşık 16 milyon borçla devraldık biz burayı. Keşke bu borçlar olmasaydı, daha çok iş yapsaydık. Ama bunları da bertaraf edeceğiz. O borçları da ödeyeceğiz. Bizim için çok sorun değil borcun olması. Onların da üstesinden geleceğiz. Verdiğimiz sözleri de yerine getireceğiz.

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK İLÇESİNDE, BAZEN 130 KİLOMETRE UZAKTAKİ KÖYLERE HİZMET GÖTÜRMEYE ÇALIŞIYORUZ...

Gürpınar’da şöyle bir dezavantaj da yaşıyoruz 4 bin 100 kilometre kareyle Türkiye’nin en büyük ilçesi olan en büyük arazi yapısına sahip bir ilçede oturuyoruz. Hizmet vermeye çalışıyoruz. Bununla birlikte nüfusu en aza düşen, çok aşırı göç vermiş bir ilçe. Örneğin Norduz bölgemiz var. Kışın baktığınız zaman mahallede nüfus sayısı 15-20 civarında oluyor. Yazın nüfus sayısı 400-500’e çıkıyor. Şimdi bunların ödenekleri ikametgâhları oralarda olduğu için Van’daki diğer ilçe belediyelerine gidiyor. Fakat hizmeti de bizden istiyor. Yani böyle de bir zorluğumuz var. İşte 120-130 kilometre merkeze uzak köylerimiz var. Bu hiç bir ilçede yok. Bunlara da hizmet götürmenin zorluğunu yaşıyoruz.

BİRİLERİNİN HATIRI İÇİN DEĞİL GÜRPINAR İÇİN ÇALIŞIYOR!

Belediyeler arasında öne çıkan bir görüntünüz var başladığınız günden beri. Belediyecilik geçmişiniz olmamasına rağmen bu başarının ve halkla kurmuş olduğunuz sıcak temasın sırrı nedir?

Bizler de diğer belediyeleri de takip ediyoruz. Bütün belediyeler de çalışıyor. Hepsi imkânlar doğrultusunda ellerinden geleni yapıyor. Belediyecilik geçmişimiz yok. Ama ticaret geçmişimiz var. Aynı zamanda siyaset deneyimimiz de var. Yöreyi çok iyi biliyoruz. Gürpınar’ı çok iyi tanıyoruz. Bu nedenle doğru hamleler yaptığınız zaman ortaya iş çıkıyor. Yani birilerinin hatırı için değil milletin hatırı için yaptığınız zaman; işinizi doğru yaptığınız zaman ve ticareti de biliyorsanız eğer aksamalara mahal vermeden güzel şeyler yaparsınız.

Gürpınar’ın özellikle tarım hayvancılıkla ilgili büyük bir potansiyeli var. Kamuoyuna da yansıdığı üzere tarıma özendiren çalışmalarınız var. Fakat Gürpınar bundan daha büyük oranda faydalanabilir. Nasıl olur bu iş?

Geçmiş yıllara baktığımız zaman hayvancılık anlamında Gürpınar’daki küçükbaş hayvan sayısı 3 ile 4 milyon arasındaydı. Bugün ne yazık ki 750 bin civarındadır. Bu da ilçenin verdiği göçler ve Norduz bölgesinin yani hayvancılık bölgesinin boşalmasından kaynaklıdır. Tabi buna belediye olarak biz bir şey yapamayız. Fakat Tarım Bakanlığı ile görüşüyoruz. Bunu tekrar nasıl canlandırabiliriz diye düşünüyoruz. Tabi bu sadece ekonomik değil. Biraz da ideolojik yapı ile alakalıdır. Halen Norduz bölgesi güvenlik bölgesidir. Böyle olunca da insanlar çok fazla gidemiyor. Bunların aşılması gerekiyor. Her ne kadar yazın gitseler de orada çok fazla kalmıyorlar. Öncelikle bunun ortadan kalkması gerekiyor. Çünkü hayvancılık ve tarım burası için ciddi bir istihdam kaynağıdır. Bunlar azaldıkça insanlar üretkenliği unutuyor. Üretmekten vazgeçiyorlar.

İNSANLAR ÜRETMEKTEN VAZGEÇİNCE KURUMLARIN ELİNE BAKAR HALE GELİYOR

Bir toplum üretmekten vazgeçmişse vakıf gibi sosyal yardımlaşma kurumlarının eline bakan bir kesim haline geliyor. Böyle bir toplumun da iflah olması ve o ülkenin ekonomi olarak büyümesi mümkün olmuyor. İnsanların kendi imkânları dâhilinde üretkenliğe alışması, tekrardan geri dönmesi gerekiyor. Bununla ilgili de üzerimize düşen her şeyi yapmaya hazırız ki Organize Sanayi ve Hayvancılık Bölgesi Gürpınar’da kuruluyor. Bu da ciddi bir katkı sunacaktır. Herhalde yaklaşık 100 işletme Gürpınar sahası içerisinde yer alacak. Böyle bir planlama var. Bu gerçekleştiği zaman da Gürpınar tarım ve hayvancılık anlamında önemli bir gelişme kaydedecek diye düşünüyorum.

Hayvancılık bölgesi dışında Tekstilkent de Gürpınar’a oldukça yakın. Bu anlamda bunların da ilçeye katkısı olur mu?

Elbette. Tekstil kentle alakalı bizim de çalışmalarımız var. Tabi bu biraz imkânlarla alakalıdır. Bizim var olan projelerimiz vardı ve projelerimizi sunduk. Gerekli birimlere yolladık. Bunların cevabını bekliyoruz. Bakanlıklarımızla aynı zamanda belediyenin bütçesini zorlamaması adına tekstil firmaları ve iş adamlarıyla görüşüyoruz. Geçen hafta bir iş adamımızı İstanbul’dan davet ettik. Buraya geldi. Çok da beğendi. Onlar karar verecekler. Onların kararını bekliyoruz. Eğer olursa belediyenin cebinden bir şey çıkmadan yapmaya çalışacağız. Bununla birlikte su fabrikası çalışmalarımız devam ediyor. Su numuneleri gerekli yerlere gitti. Onların tahlillerini bekliyoruz. Aynı zamanda bunların izin ve kurulum aşamalarını bekliyoruz.

Gürpınar geçmişte de suyun, tarımın, hayvancılığın ve önemli tarihi mekanların merkezi olması ile biliniyordu. Son dönemlerde ise Gürpark ve Norduz Sofrası İnsanların rağbet ettiği ve ilçenin markası haline gelen yerler oldu. Yani şehirde biliniyor olmasının yanı sıra bölgede duyulur oldu, Van’ın sınırlarını aştı. Hem lezzet açısından hem potansiyel açısından insanların ilgisini çekiyor. Burayla alakalı devamında çalışmalar nasıl olacak?

Norduz sofrası yöresel lezzetler anlamında ve gastronomi anlamında bölgede ilktir. Sadece Van ve çevresinde değil Türkiye’de isim yapmaya başladı. Dışardan gelen üst düzey yöneticiler burada yemek yedikleri zaman bize teşekkür mektubu yazıyor. Buna ilave olarak şu an ne yaptık? Henüz sadece çocuk oyun gruplarını getirdik. Van’daki çocukların hafta sonunu burada değerlendirmelerini sağladık. Birçok insan bizimle görüşüp diyorlar ki çocuklar ısrar ediyor evimizi Gürpınar’a taşıyalım diye. Bu da bizim için ayrı bir başarıdır. At çiftliğini geliştirdik daha iyi hizmet veren bir hale getirdik. Parkta şimdi farklı peyzaj çalışmalarımız devam ediyor. Bununla birlikte farklı projelerimiz daha var. Yani orayı daha da geliştirmek için planlarımız var.

VAN GÜRPINAR’A AKSIN DİYE HER ŞEYİ YAPACAĞIZ

Devamı gelecek. Motoshop, safari gibi çocuklara yönelik düşüncelerimiz var. Tabi büyükler de bundan yararlanabilecek. Şu an onun ekip çalışmasını, etüt çalışmasını yapıyoruz. Fizibilite çalışmalarını yapıyoruz. Orada yine bildiğiniz gibi Van’da çok bulunmayan bir paintball alanımız var. Bu da insanların ilgisin çekiyor. Hatta bir müsabaka düzenledik ve 80 takım müracaat etti. 80 takımın müracaat ettiği bir yerde de takdir edersiniz ki bir şeyler var demektir. Bunları da daha da geliştireceğiz. Burayı daha işler bir hale getireceğiz. Bizim sloganımız “Van Gürpınar’a Akacak”. Van Gürpınar’a aksın diye her şeyi yapacağız.

GİMER İLE EVSİZLERE EV, MUHTAÇLARA YARDIM, İŞSİZE İŞ...

Başkanım son zamanlarda ayrıca çeşitli kaynaklarda bahsi geçen ve Gürpınar ile alakalı olarak en çok duyulan çalışmanız olan Gürpınar İyilik Merkezleri hakkında da bilgi almak istiyoruz. GİMER adı verilen bu biriminiz tam olarak nasıl bir hizmet veriyor ve misyonu nedir?

Gürpınar’da bölgede ilk olan Gürpınar İyilik Merkezi (GİMER)’i kurduk. Bu çok amaçlı çalışan bir merkezdir. Evsizlere ev yapımı, muhtaçlara gıda, giyim yardımı ve çeşitli ihtiyaçların karşılanmasının yanında aynı zamanda işsizlere iş bulma gibi hizmetler de bulunacak. İş bulamayan vatandaşlarımız ve eleman arayıp bulamayan şirketler arasında köprü olacağız. Yani bunu nasıl başaracağız? İş adamalarımızla görüşüyoruz onlardan aldığımız katkılarla ihtiyaç sahiplerine yönelik hizmetler sağlıyoruz. Mesela şu an Güzelsu’da bir iş adamımızın aracılığıyla bir yoksul ailemize ev yapıyoruz. Bir tane ailemiz ile daha görüşüyoruz onu da kısa sürede netleştireceğiz böylelikle ikinci evi yapacağız başka bir aileye başka bir bölgede. Şu an da bizde 1300 kişinin iş müracaatı var. Bunlarla biz işverenleri buluşturacağız. Tabi burada kültür sosyal işler müdürlüğümüzü de genişletiyoruz. Ekip sayısını da arttırıyoruz. Bu birimlerimiz Van’daki iş sahalarını ziyaret edecekler. Ellerindeki elemanları bu iş yerlerine pazarlayacaklar. Böyle olunca iş isteyen iş bulacak kalifiyen eleman isteyen de kalifiye elemanına kavuşmuş olacak.

İYİLİK MERKEZİ TAM BİR İYİLİK KAPISI!

Zekâtımı vermek istiyorum ama nereye vereceğimi bilmiyorum diyen insanlara şu an yoksulluk sınırının çok altında olan 471 tane tespit ettiğimiz Gürpınar’da aile var. Biz onları bir araya getireceğiz ve bu insanların da zekâtlarının sosyal anlamda durumu olmayan ailelere bir katkı sunmasını sağlayacağız. ‘Bir araya getirelim ve buna vesile olalım.’ iyilik merkezinin amacı bunlardır. Aynı zamanda psikolojik destek eğitimleri, iyileştirme eğitimleri, evde bakım hizmetlerini zaten veriyoruz, bunları da geliştiriyoruz. Öte yandan ‘Hoş geldin bebek.’ paketimiz var. Yeni doğan her bebeğe bizim paketimiz gider. Belediye çalışanlarımız gider hayırlı olsun der. Bunların tamamı iyilik merkezi çerçevesinde birleşen hizmetler. Sosyal bir belediye olma anlamında da gereken çalışmalarımız bu şekilde devam ediyor.

GELECEK İÇİN EN BÜYÜK VAADİMİZ İŞ VE ÜRETİM!

Şimdiye kadarki çalışmalar dışında, biraz da gelecekle ilgili konuşmak istersek, 5 yıllık planlarınız arasında öne çıkarabileceğiniz en önemli projeleriniz nelerdir? Var mı büyük projeleriniz ya da ses getirecek çalışmalarınız?

Öncelikle ilçenin temel sorunlarını çözmek durumundayız. Bunlar şart. İlçenin asfalt oranına baktığımız zaman yüzde 20’lerde olduğunu görüyoruz. İçme suyunda da yüzde 80 yüzde 85’lerdeyiz. İlçenin en büyük sorunu istihdamdır. İstihdama yönelik projelerimiz var. Bunların başında Tekstilkent geliyor, su paketleme fabrikası, seracılık geliyor. Şu anda başlattık 9 sera ile seracılık anlamında çalışmalar başlattık. Bu yerler için 30 ton ürün hedefliyoruz. Şu anda da 5-6 ton olmak üzere satışa sunulan ürünlerimiz mevcut.

TARIMSAL ÜRETİM EN BÜYÜK PROJE

İspatlamaya çalıştığımız şey şu ki; 5 yıllık sürede biz size her türlü hizmeti vereceğiz, siz de üretme arzusunda olun, bize yardımcı olun. Önümüzdeki yıl Tarım İl Müdürü ve Tarım İlçe Müdürü ile organize olarak 500 sera hedefliyoruz. Ama bu konuda çalışabilecek, işsizlikten şikâyet eden insanların da buna kucak açması ve elini taşın altına koyması gerekiyor. Şimdi biz serayı veriyoruz, toprağını kaldırıyoruz, tohumunu veriyoruz ve ziraat mühendisi desteği veriyoruz. Tüm bunları verdikten sonra onlara sadece sulama, sahip çıkmak ve bakımını yapmak kalıyor. Eğer bu da yapılmıyorsa demek ki bir problem var. Bunu aşmaya çalışacağız. Hedefimiz insanların üretkenliğini arttırmak. En büyük projemiz bu olacak.

VERDİĞİMİZ TÜM SÖZLERİN ARKASINDAYIZ!

Güzelsu, Hoşap’la ilgili de çalışmalarımız arasında oradaki çarşının içini yıkıp Selçuklu mimarisinde yeni dükkânlar yapmak gibi projelerimiz var. Bunlarla ilgili Kültür Bakanlığıyla ciddi anlamda çalışmalarımız var. Geçtiğimiz günlerde Kültür Bakanı Yardımcısı bizi ziyaret etti. Projelerimizi incelediler ve çok beğendiler. Bunu Cumhurbaşkanımıza kadar götüreceklerini söylediler. Hoşap stratejik bir yerdir. Hem İran’ın birçok kentinin içinden geçtiği hem de Hakkâri’ye bağlı ilçelerinin içinden geçtiği, turizm alanında da çok ciddi katkılar sunacak bir yerdir. Fakat içine girdiğiniz zaman yıkık binalar, eski dükkânlar, barakalar var. Oranın 1000 yıllık tarihine yakışmıyor. Bunu değiştirip, toparlayıp yeniden yeni mimariyle Selçuklu mimarisiyle yapmak istiyoruz. Ona dair birçok parklar, mesire alanları dâhil olmak üzere projelerimiz var. Orada evi olmayan, barınmaya muhtaç ailelere de ev tahsis etme projemiz var. Tabi bunları biliyorsunuz bazısı 3-4 yıllık planlardır. Bir anda yapalım deyince olmuyor. Tarım Bakanlığından, tarımsal arazilerden, mera alanlarının dönüştürülmesinden, hazineden bizim onay almamız gerekiyor. Bunlar 2-3 yıllık projelerdir. İnşallah bunları başaracağız. Yani milletimiz bize güvensin. Biz verdiğimiz sözlerin arkasındayız. Ve Allah’ın izniyle hepsini gerçekleştireceğiz.

Editör: TE Bilisim