Kadınların 8 Mart 1857'den beridir şiddete ve katliamlara karşı verdikleri mücadele sürerken, şiddete ve katliamlara boyun eğmeyen Vanlı kadınlar, kadınların tek yürek olması çağrısında bulundu.

 

Özgecan’ın vahşice katledildiği, Doğu’da kadın olmanın hala erkekle aynı seviyede sayılmadığı, ekonomide görmezden gelindiği bir dönemde Van da Türkiye’de olduğu gibi kadınlar 8 Mart’a farklı bir şekilde bakıyor. Kadının sosyal ve ekonomik hayattaki yeri netleşmesine rağmen, bu gelişmişliğe ters orantılı bir şekilde cinayetlerin ve şiddetin arttığı bir dönemde Özgecan’ın da yarası sıcakken Vanlı kadınlar bir kez de ‘hakları’ ve ‘varlıkları’ için Van Kalesi’nde tek yürek olmaya hazırlanıyor. Şehrivan Gazetesi olarak biz de kadınlar günü öncesi sadece kadın haklarını anlatmakla yetinmeyin iş dünyasında biz de varım diyen kadınlar ile görüşüp onların ‘kadına’ bakışını dinlemek için görüştük. Van’daki kadınlar da “Kadın her zaman değerlidir.” Dedi.

 

TEK YÜREK OLMAYA DAVET

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak her yıl dünyanın birçok ülkesinde coşkuyla kutlanırken, kadınların 8 Mart 1857'den beridir şiddete ve katliamlara karşı verdikleri mücadelede sürüyor. Van’da çalışma hayatına atılan kadınlar 8 Mart’ın sadece bir günle sınırlı kalmamasını ve bütün kadınları şiddete, tecavüze ve katliamlara karşı tek yürek olmaya çağırdı. Berram Izgara ve Ev Yemekleri işletmecisi olan Nurgül İlkan, pişirdiği kebaplarla adeta erkek ustalara taş çıkarıyor. Yaklaşık bir yıldır lokanta işleterek aile bütçesine katkı sağlayan İlkan, kadınların iş hayatına atılması gerektiğini vurguladı.

 

İŞNAZ: KADINLAR EZİLMESİN

Avrupa Birliği (AB) tarafından finanse edilen program kapsamında Van Valiliği bünyesinde hazırlanan ve AB Merkezi Finans ve ihale kurumu tarafından yürütülen proje kapsamında müracaat eden yaklaşık 350 kişi arasında projesi kabul edilen Kumru İşnas ise, kendi işini kurarak hem iş sahibi oldu hem de 3 kardeşine istihdam sağladı. İşnaz, aşçılık belgesini aldıktan sonra iş hayatına atıldığını dile getirerek, “Başkası için çalışacağımıza kendi işimizi kuralım dedik. Burada tüm kadınlara çağrıda bulunuyorum. Kadınlar ezilmesin, kendi ayakları üzerinde dursunlar.” Dedi.

 

FİDAN: KADIN HER ZAMAN DEĞERLİDİR

İş-Kur elemanı olarak çalışan ancak son düzenleme ile birlikte işsiz kalan Yüksel Karaca da, kadınların öncelikle eğitim almaları gerektiğini vurgulayarak, “Kadınlar günü sadece yılın bir günü ile sınırlı kalmasın. He gün 8 Mart osun. Kadınların ezilmemesi, katledilmemesi için eğitim şart. İnşallah bir daha Özgecan’lar yaşanmaz.” Şeklinde konuştu. Kadınların ezilmemesi gerektiğini vurgulayan Handan Fidan ise, “Kadınlar her zaman çok değerlidir. Kadınların çalışmasına destek veren birisiyim. Erkek egemenliğinin yüksek olduğu bir toplumda kadınların eğitilmesi için mücadele edelim.” Diye belirtti.

 

PEHLİVAN: KADIN ARTIK ÖZGÜR OLMALI

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününe dair değerlendirmelerde bulunan Biyolog Emine Pehlivan, kadınların ezilmemesi gerektiğini vurgulayarak, “Kadınların hakkı her gün korunmalı. Kadınlar ezilmesin, ölmesin, öldürülmesin. Kadın geleceğin mirasıdır. Kadın haklarının gasp edildiği dönemler yaşadık. Yaşamaya da devam ediyoruz. Kadın toplumda kuluçka makinesi konumuna getirilmiş. Kadın erkeği kölesi olmaktan çıkıp özgür olmalı artık.” İfadelerini kullandı.

 

NİYE 8 MART?  
Amerika'nın New York kentinde 1857 yılında tekstil alanında çalışan yüzlerce kadın, düşük ücret, fazla çalışma saatleri ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için greve başladı. Erkek işçilerle eşit koşullara sahip olmak isteyen kadınlara polis saldırarak iş yerine kilitledi. Kadınların kapatıldığı iş yerinde çıkan yangında çoğunluğu kadın 129 işçi yaşamını yitirdi. Bu olay kadın mücadelesinde bir dönüm noktası oldu ve binlerce kişi yaşamını yitirenlerin cenaze törenine katılarak işçilere sahip çıktı. 

 

DÜNYA KADINLAR GÜNÜNÜ NASIL GÖRÜYOR? 
Bu olaydan 52 yıl sonra Danimarka'nın Kopenhag kentinde Sosyalist Kadın Enternasyonali toplandı. 26-27 Ağustos'ta düzenlenen toplantıda Alman Sosyal Demokrat Parti öncülerinden Clara Zetkin, tekstil fabrikasında yaşamını yetiren kadınların anısına 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak kabul edilmesini istedi. Öneri oybirliği ile kabul edildi. İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı fakat her zaman ilkbaharda anılıyordu. 1921'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı'nda (3. Enternasyonal Komünist Partiler Toplantısı), 8 Mart "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" olarak ilan edildi. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde anılması yasaklanan Dünya Kadınlar Günü, 1960'lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde de anmaya başlanmasıyla daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılmasını kabul etti.

 

TÜRKİYE'DE KADINLAR GÜNÜ

Türkiye'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlandı. 1975 yılında ve onu izleyen yıllarda daha yaygın ve yığınsal olarak kutlandı, kapalı mekânlardan sokaklara taşındı. "Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programından Türkiye'nin de etkilenmesiyle 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı Kongresi" yapıldı. 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'nden sonra dört yıl süreyle herhangi bir kutlama yapılmadı. Dört yıl sonra her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından "Dünya Kadınlar Günü" kutlanmaya devam edildi. Vanlı binlerce kadın bugün kalede bulunan nevroz alanında bir araya gelerek, şiddete, tacize ve katliamlara “dur” diyecek.


ŞEHRİVAN ÖZEL – MERAL YILDIZ

Editör: TE Bilisim