Mezopotamya Hukukçular Derneği PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecrittin kaldırılması için basın açıklaması yaptı. 

 

Mezopotamya Hukukçular Derneği PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecrittin kaldırılması için HDP Van milletvekilleri ve TUYAD-Der yetkililerinin katılımıyla adliye binası önünde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını okuyan Av. Bayram Kaval, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 16 yıldır İmralı adasında katı tecrit koşullarında tutulduğunu belirterek, “Avukatları ile 27 Temmuz 2011; ailesi ile 6 Ekim 2014 ve HDP heyeti ile de 5 Nisan 2015 tarihinden bugüne kadar görüştürülmemektedir. Son olarak Sn. Öcalan şahsında yürütülen tecrit uygulamalarına ada hapishanesine yeni sevk edilen diğer mahkûmlar da dâhil olmuşlardır. Böylece İmralı'da bir grup izolasyonu oluşturulmuş ve mahkûmların toplum ve yaşam ile bağları sıfırlanmıştır.

 

Meslektaşlarımız her hafta Sn. Öcalan ve diğer mahkûmlarla avukat görüşmelerini
gerçekleştirmek üzere Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunmaktadır. Ancak
Cezaevi idaresi, Adalet Bakanlığı ve sorumlu olarak Hükümet, hukuku ayaklar altına almakta,
İmralı'da bulunan mahkûmlarla meslektaşlarımızın yaptığı görüşme başvurularına ‘gemi
bozuk’, ‘hava muhalefeti’, ‘gemi onarımda’ gibi gayri ahlaki cevaplar verilmektedir. Haliyle
yıllardır görüldüğü üzere devlet, İmralı'da kendi hukukunda düzenlediği avukatla görüşme
hakkını bile tanımamaktadır.” İfadelerini kullandı.

 

KAVAL: BU MUDUR HUKUK DEVLETİ GERÇEĞİ

Yıllar içerisinde avukatların Öcalan'ın ulusal ve uluslararası hukuki başvuru ve hakkında verilen disiplin cezalarının takibinin kendisine danışmadan, istişarede bulunmadan yapıldığına işaret eden Kaval, “Bu mudur hukuk devleti gerçeği? Hakeza içinde bulunduğu sağlık koşullarını,

mesleğimizin bir gereği olarak, her türlü talebimize rağmen öğrenememekteyiz. Sn. Öcalan'ın
sağlık dosyaları, adeta İmralı'nın gizli kasalarında bir devlet sırrı olarak tutulmaktadır. Bilmekteyiz ki, Sayın Öcalan'ın tecritti, Kürt sorunu ve Kapitalist hegemonyanın ürünü olan
Ortadoğu merkezli-Üçüncü Dünya Savaşı olarak da adlandırılabilecek kaos halinin çözümünün
tecrididir. Yıllardır İmralı'da dış dünyadan koparılmak istenen yalnızca bir kişi değil; bir
düşünce, bir felsefe, bir halk ve halkların özgürlük talepleridir. Türkiye'nin demokratik geleceği konusunda önemli bir konumu olan Sayın Öcalan Kürt sorununun çözümünde de Kürt halkı adına baş müzakereci pozisyonundadır. Bunun yanı sıra 7 Haziran seçim sonuçları ve Rojava devrimi göstermiştir ki Sn. Öcalan halkların özgürlük yürüyüşünün de önderidir. Böylesi toplumsal ve siyasal karşılığı olan Sayın Öcalan'a             uygulanan tecrit, tüm ezilenlerin, ötekileştirilenlerin tecrididir. Tam da bu realiteden dolayı Sn. Öcalan ile tek başına avukat, aile veya siyasi heyetlerin görüşmesi tecrit olgusunu ortadan kaldırmayacaktır.” Dedi.

 

 

‘İMRALI TECRİDİNE KARŞI DUYARLI OLMAYA ÇAĞIRIYORUZ’

İmralı Adasının bir tecrit mekânı olduğunu kaydeden Kaval, “Bu mekân kapatılmadan ve Sn. Öcalan'ın başta Kürt sorununun çözümü ve Türkiye'nin demokratikleşmesi başlıklarındaki rolüne paralel olarak sağlık, güvenlik ve özgürlük koşulları sağlanmadan tecrit ortadan kalkmış sayılmayacaktır. Sonuç itibariyle 16 yıllık yasadışı keyfi uygulamalarıyla Guantanamo cezaevini aratmayan İmralı rejimini kabul etmeyeceğimizi belirtiyor, tüm hukuk camiasını insanlık tarihinin gördüğü en amansız tecrit politikalarından birisi olan İmralı tecridine karşı duyarlı olmaya çağırıyoruz.” Şeklinde konuştu.   


ŞEHRİVAN HABER – MERAL YILDIZ

Editör: TE Bilisim