HDP Van Milletvekili Özdal Üçer, Van’da okullarda yaşanan elektrik kesintileriyle ilgili soru önergesi verdi. Milletvekili Üçer, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya cevaplaması için verdiği soru önergesinde okullarda yaşanan elektrik kesintisi uygulamasının Çaldıran ilçesi ve köylerinde de devreye sokulduğunu belirtti. HDP Van Milletvekili Özdal Üçer, Van ve ilçe okullarında yaşanan elektrik kesintisine ilişkin Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya yazılı soru önergesi verdi.
ÜÇER: EŞİTSİZLİK DAHA DA DERİNLEŞMİŞTİR
Üçer, önergesinde okullarda yaşanan elektrik kesintisi uygulamasının Çaldıran ilçesi ve köylerinde de devreye sokulduğunu belirterek, “Okullarda enerjinin kesilmesinin ardından eğitimde aksamalar yaşanırken, elektrikle çalışan su pompalarının da devre dışı kalmasıyla tuvaletler kullanılamaz hale gelmiştir. Yani VEDAŞ ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olmak üzere, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün (bu okulların elektrik faturalarını ödememeleri yüzünden) sahip olduğu sorumluluğun cezasını Van Halkı’nın çocuklarından çıkarmanın yolunu benimsemiş. Eğitimin aksamasının vahameti bir yana, su düzeneğinin çalışmamasına da neden olarak birçok bulaşıcı hastalığa davetiye çıkarmıştır. Millî Eğitim Bakanlığı'nın Bütçesi’nin Merkezi Yönetim Bütçesi’nden (55 milyar 704 milyon 817 bin 610 TL ile) en büyük payı aldığı 2014 yılında, İl ve İlçe Müdürlükleri tarafından (başta köy okulları olmak üzere) okulların elektrik borçlarının ödenmediği iddiası vahim bir durumdur. Halihazırda eğitim açısından fırsat eşitliğinden yoksun olan Vanlı çocukların bir de okullardaki elektrik kesintileri nedeniyle yaşadığı mağduriyet, bu eşitsizliği daha da derinleştirmektedir.” Dedi.
ÜÇER: SORUMLULUK KİME AİTTİR?
Üçer verdiği soru önergesinde Bakan Avcı’ya şu soruları yöneltti:
“Hem köy okullarının hem de il ve ilçe merkezlerindeki okulların elektrik faturalarının ödenmesi nasıl bir prosedür üzerinden gerçekleşmektedir? Başta Çaldıran İlçe Merkezi ve Köyleri olmak üzere Van İli ve diğer İlçelerindeki hangi okulların (elektrik borcu bulunduğu iddiasıyla) elektriği kesilmiştir? Merkezi Bütçe’den en büyük payı alan Milli Eğitim Bakanlığı, bu bütçeden Van’a 2014 yılında ne kadar ödenek ayırmıştır? Bu ödeneğin ne kadarı halihazırda gönderilmiştir? Van’a gönderilen ödenek (kalem kalem belirtilmek üzere) hangi işler için kullanılmıştır? 2014 yılının geri kalan döneminde gönderilecek olan ödeneğin (kalem kalem belirtilmek üzere) hangi işler için kullanılacağı planlanmıştır? Faturaların ödenmediği iddiası doğru ise; sorumluluk kime aittir? Konuyla ilgili başlatılan inceleme/soruşturma var mıdır? Yoksa başlatmayı düşünmekte misiniz? Okulların elektriğinin kesilmesi yasal mıdır? (Gerek eğitim gerekse sağlık açısından) yaşanacak olumsuzluklardan kim sorumlu tutulacaktır? VEDAŞ, bu tür kararlar alırken oluşacak toplumsal zararları neden dikkate almamaktadır? Bakanlığınızın bu uygulamaya müdahale yetkisi yok mudur?”
ÜÇER: KESİNTİLERİN ARTMASI KANGRENE DÖNÜŞTÜ
Üçer’den bir soru önergesi de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’a. Üçer’in verdiği diğer soru önergesinde de il merkezinde elektrik hizmetinin özelleştirilmesinden sonra başta elektrik kesintilerinin artması olmak üzere yaşanan gelişmelerin artık bir kangrene döndüğü belirtildi. Üçer verdiği soru önergesinde şu ifadelere yer verdi:
“Vangölü Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin (VEDAŞ) uygulamaları, teknoloji çağında olduğumuz 21. Yüzyılda Van halkının yaşamını içinden çıkılamaz hale getirmekte. İnsanlar bu çağda adeta karanlığa mahkum edilmektedir. Van İlinde artık esnafın yürütmüş olduğu ticari faaliyet durma noktasındadır. Yine sanayici elektrik kesintilerinden dolayı ürün üretemez bir seviyeye gelmiş durumdadır. Bu kesintilerin her geçen gün meskenleri de kapsayacak şekilde genişletilmesi, Van halkında kendilerine karşı nefret ve kin anlayışının devreye sokulduğu ve bilinçli bir cezalandırma politikasının uygulandığı kanaatinin oluşmasına yol açmaktadır.” Dedi.
ÜÇER: CEZALARIN ŞAHSİLİĞİ İLKESİNE AYKIRIDIR
Devreye sokulan politikadan bir an önce vazgeçilmesi gerektiğini söyleyen Üçer, “Son olarak Çaldıran İlçesi ve Köyleri de kesintilerden nasibini fazlasıyla almış durumdadır. İlçe’nin birçok köyünün elektriği VEDAŞ tarafından kesilmiştir. Her bir köyde birkaç kişinin sözüm ona kaçak elektrik kullanmasından dolayı bütün köy halkının cezalandırılması yolu benimsenmiş, ayrım yapılmaksızın herkesin elektriği kesilmiştir. Bu uygulama her şeyden önce ‘cezaların şahsiliği ilkesine’ aykırılık teşkil etmekte. Dolayısıyla uygulamanın bizzat kendisi cezai sorumluluk kapsamına girmektedir. Ancak VEDAŞ bununla da yetinmekle kalmamış; İlçe ve köylerdeki okullarda (elektrik borcunun ödenmediği iddiasıyla) kesinti uygulaması başlatmıştır.” Dedi.
ÜÇER: KESİNTİLER GELENEKSEL YAPIYA AYKIRIDIR
Üçer, “Göreve geldiği günden bu yana hem esnaf ve sanayicilerin, hem STK’ların hem de Van Halkının bütün uyarılarına rağmen bu tutumunu devam ettiren VEDAŞ Bölge Müdürü Zafer Türüt’ün güttüğü bu politikada ısrar etmesi; artık Van Halkına karşı duymuş olduğu nefret ve ayrımcılık anlayışının iyice ortaya çıktığını göstermektedir. Bütün çalışmalarında halkın cezalandırılması anlayışını birincil görev sayan Bölge Müdürü’nün, elektrik işini halka karşı siyasi baskı aracı olarak kullanması, elektrik hizmetini bir parti faaliyeti olarak sürdürmesi ve sürekli olarak partizanca bir tutum içerisinde bulunması, kamuoyunda oluşan endişelerin daha da artmasına sebep olmaktadır. Ayrıca bu anlayışın teşkil ettiği hukuka aykırılık bir yana; söz konusu anlayış Van İli’nin geleneksel yapısına da aykırıdır. Van’ın geleneksel yapısı güçlü bir toplumsal bağın varlığına işaret etmektedir. Elektrik kesintilerinden dolayı birçok kişi kendisine karşı kasti ve şahsi bir davranışın uygulandığını düşünmektedir. Bu hissiyatın, kişinin mensup olduğu geleneksel yapıyı tetikleme ihtimali oldukça güçlüdür. Bölge Müdürü’nün bu ayrımcı yaklaşımı Van’da çok daha ciddi olumsuzlukların yaşanmasına yol açacak mahiyettedir.” Dedi.
ÜÇER: KESİNTİLERİN NASIL BİR YASAL DAYANAĞI VAR?
Üçer Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın yanıtlaması için verdiği soru önergesinin son bölümünde Bakan Yıldız’ın cevaplamasını istediği soruları şöyle sıraladı:
1-Sözüm ona kaçak elektrik kullandığı tespit edilen evlerin elektriğini kesmek yerine bütün köyün elektriğinin kesilmesi yönteminin nasıl bir hukuki dayanağı vardır?
2-Okulların elektriğinin kesilmesi yasal mıdır? (Gerek eğitim gerekse sağlık açısından) yaşanacak olumsuzluklardan kim sorumlu tutulacaktır? VEDAŞ, bu tür kararlar alırken oluşacak toplumsal zararları neden dikkate almamaktadır?
3-Kamu İdaresi neden suskun ve inisiyatifsiz kalmaktadır? Bakanlığınız ile VEDAŞ arasında yapılan üretim ve dağıtım sözleşmesinde bu konuyla ilgili nasıl bir hüküm geçmektedir? Bakanlığınızın bu yanlış uygulamaya müdahale yetkisi yok mudur?
4-Çaldıran’da elektriği kesilen köyler hangileridir? Bu köylerin her birinde kaçak elektrik kullandığı saptanan hane sayısı ne kadardır?
5-Van’ın Merkeze bağlı köyleri ile diğer İlçelerine bağlı köylerde elektrik kesintisi uygulanan köyler hangileridir? Bu köylerde sözüm ona kaçak elektrik kullandığı saptanan hane sayısı ne kadardır?
6-Bakanlığınız, bu uygulamayla ilgili olarak VEDAŞ’a ne tür yaptırımlar uygulama hakkına sahiptir? Şu ana kadar VEDAŞ’a konuyla ilgili olarak herhangi bir ceza müeyyidesi uygulanmış mıdır?
7-VEDAŞ Bölge Müdürü Zafet Türüt’ün Van Halkını adeta düşman sayan bu anlayışı nasıl değerlendirmektesiniz? Bakanlığınızın ilgili denetim birimlerini hareke geçirmeyi düşünmekte misiniz? Konu kapsamında daha önce yapılmış bir denetim mevcut mudur? Varsa sonuçları nelerdir?
