Şu günlerde üzerinde durulan parti adayları listeleri gerçekten çok önemli. Üzerinde durulmalı ki haklılıklar duyurabilsin, üzerinde durulmalı ki memleketimize sahip çıkılabilsin, üzerinde durulmalı ki ‘ceket’ ili olunmasın, ‘ceket’ insanı olunmasın. Biz sadece ve sadece Van kazansın istiyoruz; Van’da işsizlik azalsın, daha adaletli yöneticilerimiz daha adaletli iş dağılımı ve daha liyakatli çalışanlarımız olsun istiyoruz; biz birilerinin dediği gibi ‘kendi adamımız’ olsun istemiyoruz, gönlü Van için atabilecek, sesini Van için yükseltebilecek insanlar istiyoruz, onları arıyoruz!

 

Ne yazık ki isteklerimiz gönlümüze seslenebiliyor sadece, sesimizi duyanlar ‘kafasını kuma gömüyor’, telaşımızı bilenler Van’dan apar topar gittiği Ankara’dan dönmüyor, sitemlerimizi okuyanlar yandaşlıkla suçluyor, partililer iftiralar diziyor, lehte konuşulanlar övgüler yağdırıyor, aleyhte konuşulanlar tehditler savuruyor. Biz sadece yazarız, inandığımız hakikatleri göğsümüzü gere gere yazarız. Biz gerektiğinde kalemimize ‘türban’ takarız, gerektiğinde ‘kurşun’ takarız, gerektiğinde ‘zırh’ takarız, gerektiğinde ‘maske’ takarız, gerektiğinde ‘sükût’ takarız, gerektiğinde ‘uysallık’ takarız; ama hep yazarız, çünkü biz insan için, Van için, Vanlı için yazarız!

 

Sıradan insanlar olarak, bu ülkenin bu şehrin vatandaşları olarak alıştık artık kaderlerimizin belirlenişine, üstten kuklalar gibi oynatılmaya. İpimiz her dönem farklı bir amilin elinde. Seçiyoruz zaten seçilmiş olanları. Kimin üstüne en çok bahse girilmişse, ganyanın sekizlisi arasında görüyoruz onu. Ancak keşke bu ecel terlerini dökenler o seçilmiş zatlar olsa! Halk, seçtiği zatların nefesinin yetmeyeceğini bile bile seçiyor onları! Nefessiz kalan halk oluyor!

 

Biz kaybediyoruz! Halk kaybediyor! Bunun şu’su bu’su yok! Van tanımadığı adaylara oy veriyor! Van kimsesiz kalmış gibi, Van’ı bilen bir Vanlı yokmuş gibi dışarıdan temsiliyet alıyor! Van maalesef bu arenaya mağlup çıkıyor!

 

AK Parti aday listeleri üzerinde değerlendirmelerde bulunmuştum, şimdi bir de HDP’nin bizlere sunduğu isimlere bakalım. Şunu artık net olarak biliyoruz ki HDP’nin Van’daki oy artışlarının tek getiricileri Ak Parti mensupları, Ak Parti teşkilatı ve halka sunulan Ak Parti adaylarıdır. Van’da HDP’nin veya eski adıyla BDP’nin hissedilir bir yükselişi mevcutsa bunu HDP’ye mal etmek son derece yersiz.

 

Çünkü HDP’nin zaten kemikleşmiş bir oy potansiyeli var; HDP hangi ismi aday olarak sunarsa sunsun Ak Parti ‘attan eşeğe düşürücü’ bir hamlede bulunmadıkça zaten HDP kazanacaktır. Ancak mesele hangi partinin kazanacağı değil, kimlerin Van’a neler kazandıracağıdır. Daha önceki yazımda Ak Parti adaylarının Van’la bir bağlarının olmadığını dillendirmenin yanlış olmadığını belirtmiştim; aday nezdinde Ak Parti Van’a ne kadar yabancıysa, HDP de aynıdır. Evet, HDP Van’a bir eş başkanı birinci sıradan gösterdi, bir genel başkan pozisyonundaki bir isim Van’a ‘lütuf edildi’; ne mutlu Vanlıya… Ne mutlu bize ki Van’ı bir gün bile dillendiremeyen adaylarımıza rağmen, Van ve Vanlılar, genel meseleleri konuşacak eş genel başkan sıfatıyla mecliste yer bulacak… Ne mutlu Vanlıya ki Van Van’ı ne demografik anlamda ne sosyal, ekonomik diğer birçok anlamda iyi bilmeyen isimlerle temsil edilecek…

 

Üçüncü sıra, dördüncü sıra… Bir fark yok. Bize layık görülen isimler bizden olmayanlar. Memleketsel bir kategori yapmış gibi görünebilirim, ancak bizim de bir anlayışımız vardır. Düşünün ki bir ev halkının bir başkanı seçilecek, birinci sırada gösterilecek aday babadır. Diyelim ki babamız sizlere ömür, o zaman yöneticilik evden en layığına verilir, diğer bir deyişle, temsiliyet yan komşunun büyüğüne verilmez. Neden mi? Çünkü yan komşu o evdeki hiçbir problemi bilmediği gibi, çözemez de. Çünkü yan komşu kendisini o eve ait hissetmediği gibi o evdekilerle bütünleşemez de. Genel seçimde genel adaylar belirlenecekse seçilenler noktasında sözüm yok! Ancak şehirleri baz alarak bir değerlendirme yapılacaksa biz bize ‘özel’ adaylar bekleriz. Çanakkaleli Çanakkale’den Hakkarili Hakkari’den aday olmalı! Vanlı yok mu aday adayları arasında? Memur tayin etmiyoruz nihayetinde! Millete vekil seçiyoruz! Vekalet problemlerden bihaber olana verilemez!

 

Bizim onlarca problemimiz var; işimiz problemli, aşımız problemli, elektriğimiz problemli, mahallemiz, caddemiz, sokağımız, insanlar arası ilişkilerimiz, sosyal durumumuz, politik idealarımız, trafiğimiz, hastanelerimiz…

 

O kadar büyük bir şehiriz ki doğru düzgün bir park alanımız yok, o kadar büyük bir şehiriz ki doğru düzgün bir toplu taşıma tercihimiz yok, hala orta çağı anımsatan küfürbaz minibüs muavinleri, serseri şoförler, kuralsız trafik istikametleri, durağı belli olmayan dolmuşlar… Doğudaki en küçük illerde bile kartlı sistemi elektronik ortama taşıdılar, kartlı sistemli yolculuklar tek karta dönüştü, Van hala milattan önceki uygulamalara peşkeş çekilmiş vaziyette. Van hala sahibini bekliyor!

 

Seçim zamanlarında herkes herkese saldırıyor. Düşünceye saygımız sıfır! Tahammülümüz sıfır! Demokrasi gösterisini yapmayan parti yok! Ama demokrasiden ödün veren çok! Bir zamanlar devletin ana dilimizi esir aldığı gibi şimdilerde partililer ve particiler düşüncelerimizi esir almakla meşgul!

 

Ne diyelim!

 

Umarız ki bu kez kuponumuz tutar!

Editör: TE Bilisim