ŞEHRİVAN HABER: ÖMER FARUK TOKTAŞ/HAKAN İZGİ- 31 Mart yerel seçimleri öncesi bir kaç ay boyunca hem Valilik hem Büyükşehir Belediye Başkan vekilliği görevini yürüten Mehmet Emin Bilmez, seçim sonrası kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Vali olarak atanması sonrası ilk kez kentteki basın mensupları ile bir araya gelen Vali Bilmez, belediyenin borç meselesi, Vanspor’un desteklenmesi, kentin içinde bulunduğu durum, yaşanan gerginlikler, Gezgin Fest adlı festivalle ilgili izinler gibi bir çok konuya dair değerlendirmeleri paylaştı. Büyükşehir’in borç meselesinde yaptıkları açıklamayı yenileyen Bilmez, bu noktada büyükşehir belediyesine yeni seçilen isimlerin en son konuşması gereken meselenin borç meselesi olması gerektiğini söyledi. Vali Bilmez, önümüzdeki süreç için, “Bu kent için hangi partiden olursa olsun kim bir taş üstüne taş koyacak olursa biz onun yanında olacağız. Kim de bu kente zarar vermeye çalışırsa, bu kenti çatışma ortamına sürüklemeye çalışırsa devlet ona müsaade etmeyecektir.” Sözlerine yer verdi.

Belediye başkan vekilliği görevi sona erdikten sonra ilk kez basın mensupları ile buluşan Van Valisi Mehmet Emin Bilmez kente dair önemli konularda değerlendirmelerde bulundu. Kentteki basın mensupları ile bir kahvaltıda bir araya gelen Van Valisi Mehmet Emin Bilmez son zamanlarda akıllarda soru işareti olarak kalan birçok konuyu açıklığa kavuşturdu. Daha öncede çeşitli sebepler ve görevler ile Van’da bulunmuş olan Bilmez eski Van’da insanların birbirlerine daha çok anlayış ve hoşgörü ile yaklaştığını belirterek günümüzde bu anlayışın ve hoşgörünün yerini ideolojik kaygıların aldığını belirtti. Gezgin Fest, Büyükşehir Belediyesi’nden gelen borç açıklamaları ve Van Büyükşehir Belediyespor ile ilgili birçok konuya değinen Bilmez basın mensuplarından gelen soruları da yanıtsız bırakmadı. Sohbet havasında geçen buluşmanın ardından Bilmez basın mensupları ile hatıra fotoğrafı çektirip basın buluşmalarını düzenli hale getirmeyi planladıklarını vurguladı.

“EN YÜKSEK BORÇ VAN’INDI”

Kayyımların atandığı dönemde atanan şehirler arasında en yüksek borcun Van Büyükşehir Belediyesi’ne ait olduğunu belirten Bilmez “Seçimleri geride bıraktık şimdi belediye ve valilik olarak tekrardan sunacağımız hizmetler birbirinden ayrılmış durumda dolayısıyla seçilenlerden Van’a hizmet etmelerini bekliyorsunuz. Fakat seçim biter bitmez hemen ardından yapılan ilk iş çeşitli afişler ile billboardlar ile belediyeyi şu kadar borçla devraldık gibisinden bir kampanya başlatıldı. Fakat geçmiş süreci herkes çok iyi biliyor. Türkiye’de kayyım atanan belediyelerin hepsini yakından takip ettim ve o birimin içinde olan biriydim. Kayyım atanan şehirlerin arasında o günler içerisinde en büyük borç Van Büyükşehir Belediyesi’ne aitti. Hem kamu kurumlarına, hem esnaflara, hem kendi personellerine borcu olan bir belediyeydi. O gün itibari ile kamuya olan borçlar yapılandırıldı, piyasaya olan borçlar ödendi. Sosyal Güvenlik Kurumu’na, Devlet Su İşleri’nin yapmış olduğu hizmetlere, elektrik borçlarına kadar birçok alanda yapılandırmalar yapıldı. Tüm bu borçlar topluca hesaplandığında toplam borcun 1 Milyar 121 Milyon TL gibi bir rakam olduğu görüldü. Ve bunun da 23 milyon kadarı ödendi.” Diye ekledi.

“EN SON AÇMALARI GEREKEN KONU BORÇ KONUSUDUR”

Hem belediye tarafından hem valilik tarafından asılan pankartların şehir adına hoş bir görüntü oluşturmadığını fakat toplumu bilinçlendirmek adına yapılması gerektiğini belirten Bilmez sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Belediyenin yeni yönetimi belediyenin yapmış olduğu icraatları tartışmaya açacak ise en son açması gereken konu borç konusu olmalıydı. Maalesef onlar bunun tam aksine afişlerle bir yol izlediler. Bizde her ne kadar yapmak istemesek de toplumu bilgilendirmek adına buna cevaben çeşitli afişler ile gerekeni yaptık, işin aslını kamuoyuna sunduk. Bu kent açısından çok da hoş bir görüntü olmamasına rağmen bizim de yapacak başka bir şeyimiz kalmamıştı. Emniyet güçleri aracılığıyla asılan afişleri toplatabilirdik fakat bunu yapmak yerine asıl resmi ortaya koyup insanlara doğru olanı aktardık. Keşke seçimlerden sonra belediye bunun yerine katı atık tesisi, Van Gölü’nü kirlilikten kurtaracak arıtma tesisinin devamı yönünde, ulaşım konusunda yaşanan sıkıntılardan işe başlasaydı. Bizde onların başladığı bu hizmetlere katkılar sunup Van adına faydalı işler yapmaya başlasaydık. Ama daha seçimin hemen ardından gelen ilk gün bir karalama üzerine işe başlanması bizi de üzdü.”

“TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYAN HERKESİN YANINDAYIZ”

Van için yapılacak hizmetler için kimin yaptığının hiçbir önemi olmadan gereken desteği sağlayacaklarını belirten Bilmez “Bu kent için hangi partiden olursa olsun kim bir taş üstüne taş koyacak olursa biz onun yanında olacağız. Kim de bu kente zarar vermeye çalışırsa, bu kenti çatışma ortamına sürüklemeye çalışırsa devlet ona müsaade etmeyecektir. Dinimizde bir temel prensip var; Müslüman aynı yerden iki defa ısırılmaz. Onun için bu devlet aynı yerden ikinci defa ısırılmaya müsaade etmeyecektir. Biz de müsaade etmeyeceğiz. Ama amaç Van Halkına hizmet ise kim olursa olsun; partisi, dini, ideolojisi, aşireti ne olursa olsun biz onun yanında olacağız. Bu kentin her şeyden önce birbirine saygı ve hoşgörü içerisinde olan bir yaşam anlayışına kavuşması gerekiyor. Van’da bu köken var. Dün Van’da inancı farklı olduğu için, aşireti farklı olduğu için, yaşam biçimi farklı olduğu için hiç kimse ötekileştirilmiyordu. Ama bugün baktığımızda kent kutuplaşmış, her şey ideolojik bakan bir kent görünümüne bürünmüş. Biz de buna üzülüyoruz, bizim de üzüntümüz bunadır.” Şeklinde konuştu.

İRAN’LA TİCARET YAPANLARIN EN ÖNEMLİ SORUNU ÇÖZÜLDÜ

İran’a git-gel yapan kamyon şoförlerinin yaşadıkları C2 belgesi sorununu da çözüme kavuşturduklarını hatırlatan Bilmez “Ticari anlamda bazı sıkıntılar yaşanıyordu. Kamyonlarımız İran tarafına geçemiyordu. C2 belgesi isteniyordu. C2 belgesi içinde şirket olması lazım ya da bir şirket üyeliği olması gerekiyordu bunun için Ticaret Bakanımızla yapmış olduğumuz olumlu görüşmeler neticesinde geçtiğimiz günlerde de haberini vermiştik; sadece bir istisna olarak Van’daki sınır kapısında C2 belgesine gerek kalmadı. K1 belgesi ile şoförlerimiz rahatlıkla kapıdan geçebilir hale geldiler. İran Valisi geçtiğimiz günlerde bizimleydi. Kendisiyle görüştüğümüzde Khoy ve Van arasındaki yolun ihalesini İran’ın en büyük yapı firmasının aldığını söylediler. Bu yoldaki sıkıntıları gelip giden vatandaşlar Van tarafından kapıya kadar olan kısım ile karşılaştırınca onlarda bu konunun üzerine eğilmeye daha çok başladılar ve Van’dan kapıya kadar olan yolu adeta bir emsal olarak gördüler kendiler için. Daha önce yapılan eş zamanlı anlaşmalar ile yolun bizim tarafımızda olan kısmı çok önceden tamamlandı ama İran bu yolun kendi tarafında olan kısmına yeni başladı.” Gibi ifadeler kullandı.

“TURİSTLER EĞLENMEK İSTİYOR”

Şehrimizin çok önemli bir turist kesimine sahip olduğunu belirten Bilmez “Bizim şehrimize gelen misafirlerden İranlılar başta olmak üzere birçok insan eğlenme beklentisi ile geliyor. Alışveriş yapıp şehrin ekonomisine canlılık kazandırdıkları tartışılmaz bir gerçektir fakat onların isteklerinin başında zaten yaptıkları seyahatin de ana amacı eğlenmekten başka bir şey değil. Şu an Antalya gibi, İzmir gibi birçok turistik kent İran’dan Van’a gelen bu turist grubunu kendi şehirlerine çekmek istiyor. Çünkü Türkiye’ye gelen maddi anlamda en kaliteli turist gruplarından biri Van’a gelen turistlerdir. Van’daki kapıdan geçiş her geçen gün daha da artıyor gerek İran’dan Van’a olsun, gerek Van’dan İran’a olsun geçiş sayıları her geçen gün daha da artıyor.” Dedi.

GEZGİN FEST’E İZİN KONUSUNU DA ANLATTI

Gezgin Fest ile alakalı konulara da değinen Vali Bilmez “Gezgin Fest geçen sene şehrimizde gerçekleştirilen ve bazı kesimlerin beğeni ile katılım sağladığı bazı kesimlerden de tepki toplayan bir festivaldi. Bu festivale katılan sanatçılardan bir tanesinin varlığı vatandaşlarımızdan bazılarını rahatsız etti. Kendi değerlerine saygısızlık yapan bir insanı haklı olarak burada görmek istemediklerini belirttiler. Bu sanatçı sadece Van Halkından değil İran’dan buraya gelen insanların da tepkisini toplamıştı çünkü daha önceden yapmış olduğu bir parçasında Kuran-ı Kerim ayetlerini hareketli bir şarkının bir parçası haline getirmişti. Bu elbette İran’dan gelen insanlar da dini hassasiyetlere sahip oldukları için ve bu sanatçının daha önceden İran’da muhalif bir propaganda izlemesi nedeniyle İranlıların da tepkisine neden olmuştu. Aldıkları tepkilerden dolayı organizasyon firması da bu sanatçıya konserlerinde yer vermiş oldukları için bir hayli üzüldü.” Diye ekledi.

“ŞEHRİN GERİLMESİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”

Şehirde bir gerginlik ortamı yaratmamak adına Gezgin Fest taraftarı ve karşıtları arasında bir uzlaşı sağladıklarını belirten Bilmez “Bu tepkiler neticesinde bir gün içerisinde Valiliğimize 56.000 arama geldi ve Gezgin Fest’in iptal edilmesine dair talepler oldu. Bizde bunun üzerine bir basın açıklaması yapma gereği duyduk ve Gezgin Fest ile alakalı bize bir başvuru yapılmadığını dolayısıyla bizim de bu konuya ilişkin bir izin vermediğimizi belirttik. Bunun ardından Festivalime dokunma adlı farklı bir kampanya başlatılınca bizde seçim öncesi bir gerginlik ortamı yaratmamak adına ikili görüşmeler yaptık ve festival konusunda hassasiyetleri olan vatandaşlarımızın taleplerini ilettik. Onlar da bu hassasiyetlere gereken dikkati sağlayacaklarını belirttiler. Konsere katılacak sanatçı listesine kadar açıp vatandaşın gelmesini istemedikleri kişileri getirmeyeceklerini söylediler. Nevroz ile ilgili de gelen kutlama taleplerine olumlu geri dönüşler yaparak bunun da kutlamasını yapmalarını mümkün kıldık. Bundan sonra bu kentin gerilmesine hiçbir şekilde müsaade etmeyeceğiz.” Şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilisim