Vali Doğan, yayınladığı mesajında, “Bugün, Van’ın düşman işgalinden kurtuluşunun 96’ncı yıldönümünü idrak ediyoruz. Aslında kurtuluş günleri, her yıl yeniden ve şevkle gençlerimize; ‘geleceği görmek için geçmişi anlamak gerektiğine’ dair bir şuur vermeye gayret ettiğimiz günlerdir. Böyle olunca da gerek tiyatral, gerek bilimsel ve gerekse başka yöntemlerle yeni nesillerimizi haberdar kılmamız gerekiyor. Bu bakımdan 2 Nisan’ı anlamak adına, bizi vatanımızdan ayıran nedenleri de bilmemiz gerekiyor. Esasen öncelikle anlaşılması gereken, 1700’li yıllardan başlayan ve arkasında düvel-i muazzama denilen devletlerin olduğu bir planla, yıllarca barış içinde bir arada yaşamayı başarmış, Ermenilerle Müslüman ahali birbirine düşürülmek istenmesidir. Nitekim bu planlanın adım adım gerçekleştirdiğini tarih kayıtlıyor. Van eski Valisi Ali Paşa adına yazılan ve o günleri anlatan ağıtta olduğu gibi; ‘Elveda günüdür çimenli bağlar, Göllere yeşilbaş sunalar kaldı. Sedri mermer, ağ tavanlı odalar; Her taşı gevherden binalar kaldı.’ İlahi lütfa mazhar benzersiz güzelliği olan bu mübarek şehirden ve güzelliklerinden Rus işgaliyle birlikte maalesef Müslüman ahali hazin biçimde ayrılmak zorunda bırakılır. Mayewski bu durumu şöyle tasvir eder, ‘Van halkının bu işkenceler karşısında tahammülü imkânsızdı.’ Karadan ve denizden yürütülen tahliye sırasında ve sonrasında, dünyada eşi benzeri görülmemiş bir katliama bu topraklar tanık olur. İşte Zeve Şehitleri, o günlerde yaşanan trajediden, şehit düşen on binlerce vatan evladından, kabirleri bugüne intikal edebilen sayıca az ve fakat asil bir bölümüdür. Zulüm ilelebet payidar olmaz; olamaz. Elbette Allah’ın yardımı daima yakındır. Rusya’da yaşanan ‘Ekim Devrimi’ sonrasında Ruslar bu topraklardan çekildiler. Tabiatıyla Ruslardan güç alan Ermeni komitacılar da bu şehirden ayrılmak zorunda kaldılar. Ayrılırken yakıp yıktılar, bir büyük medeniyetin bütün mimari dokusunu mahvettiler. Ordunun birkaç yıllık aradan sonra 2 Nisan Günü şehre dönüşüyle, yeniden güven ve umutlu bir gelecek inşasına başlanılabildi. Şehirden giden on binlerce Müslüman muhacirden şehre ancak bir miktarı dönebildi; o hazin yıllar sonrasında şehrin nüfusu 7 bin civarına kadar düşmüştü. Bu kısa tarih şeridinin, gençlerimizce bir başına kurtuluş günü mesajı olarak algılanmalı diye düşünmekteyim. Başkalarının oyunlarını sezecek; birliğine sahip çıkacak iradeyi gösterecek; umutlu bir yarını tasavvur edecek gençlere selamlarımı iletiyorum. Kuşkusuz bize her anıyla dersler hazırlayan ecdada ve Van için mücadele ederken şehit düşen şühedaya Allah’tan rahmet diliyorum. Bütün Vanlı hemşehrilerimizin kurtuluş günlerini tebrik ediyorum” dedi.

Editör: TE Bilisim