VASKİ’nin kurulması için harekete geçtiği Van Atık Su Arıtma Tesisi’nin yeri konusundaki tartışmalar her geçen gün artarak sürüyor. Son olarak geçtiğimiz haftalarda yapılan bir toplantıda tartışılan yeni tesisin yeri yeniden gündeme gelirken Tuşba Belediye Başkanı Özgökçe, Şemsibey Mahallesi Vayvay Mevkii’nde kurulması beklenen tesisin merkez ilçelerinin tamamında ciddi bir tahribat yaratacağını belirterek Van’ı bekleyen tehlikeleri tek tek sıraladı.

Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe geçtiğimiz haftalarda yapılan olağanüstü toplantıda gündeme gelen Van Atık Su Arıtma Tesisi ile ilgili yer konusunu bir kez daha gündeme taşıdı. Şemsibey Mahallesi Vayvay Mevkii’nde yapılması planlanan tesisin Van için önemli olduğu kadar bölgeye ciddi zararlar vereceğini daha önce birkaç kez gündeme taşıyan konuyu bir kez daha tartışmaya açarak yaşanacak tahribatları maddeler halinde sıraladı. Tesis ile ilgili yer önerisinde de bulunan Özgökçe bu tesisin Gürpınar, Gevaş, Edremit, İpekyolu ve Tuşba İlçelerinin tüm kanalizasyonu Dönemeç vadisinde kurulacak bir tam kapasiteyle çalıştırılacak arıtma tesisinin ortak tek nokta olmasının daha uygun olacağını ifade etmişti. Özgökçe Vangölü kıyısında en güzel kumsalına sahip olduğunu, buranın kesinlikle temizlenerek kıyısının yaşanabilir bir alanı haline getirilmesi, aksi durumda başta tüm Van, Üniversite, Teknokent, Fuar alanı, Organize ve oto sanayi alanının çok değil iki yılda pis kokudan ve oluşan olumsuz ekolojik şartlardan dolayı şehir boşaltılmak zorunda kalınacağını belirtmiş ve bekleyen tehlikelere dikkat çekmişti.

O projenin Şemsibey’e kurulmasının yanlış olduğu gerekçelerini maddeler halinde sıralayan Özgökçe, gerekçe olarak şu ifadeleri kullanmış; “Mevcut hakim rüzgar yönü arıtma tesisinden oluşacak kokuları direk Şehir merkezine getirecek yöndedir. Van’da Kurulan iskeleye Google Earth’te baktığınızda da görülmektedir. Van Gölü’ne akıtılan atık sular Göl biyokimyasını, fauna ve florasını önemli şekilde etkilemektedir. Özellikle Kampus-İskele sahil bandında yıllardır çalıştırılamayan tesisten dolayı yoğun atıklardan dolayı dip çamurlaşmanın çok yüksek olduğu, plankton ve bakteri yoğunluğundan göl renginin değiştiği ve bunların sonucu olarak kıyıya yakın yerleşim alanlarında ve Üniversite, sanayii siteleri ve şehirde bile rahatsız edici ölçüde kokuşma olduğu görülmektedir. Her geçen yıl artan bu dip çamurlaşmanın derin olmayan bu sahil bandını gelecek yıllarda doldurarak daha vahim sonuçlar yaratabileceği kaçınılmazdır. Bu alanın temizlenmesinin çok ciddi miktarda maliyet doğuracaktır. Göle karışan evsel atıklar içindeki çeşitli kimyasalların giderek artması belli alanlarda Van Gölü’nde yaşayan endemik balık olan inci kefal (Chalcalburnus tarichi) ve diğer faydalı organizmalarda toplu ölümlere yol açabilecek ve avlanan balıklarda kalıntı riski taşıyabilecektir. Tesis kurulmadan önce çok temiz ve berrak bir suya sahip geniş bir kumsal plaj olan arıtma tesisinin bulunduğu alan artık büyük bir bataklık ve çöplük şeridi, metruk ve mezbele olmuş durumdadır. Bu alanda göle girmek artık mümkün olmadığı gibi bir şekilde göl suyuna temas etmek dahi ciddi hastalıkların enfeksiyonuna sebep olabilmektedir. Bu alanda aşırı organik yüklemeden dolayı göl ve tatlı su ile karışık göletlerde aşırı miktarda göl sineklerinin arttığı görülmüştür. Makul yoğunlukta organik atıkları parçalayan ve esasen faydalı olan bu canlılar aşırı organik deşarj neticesinde çok yüksek yoğunluklarda çoğalıp kıyıya yakın yerleşim alanlarında sosyal yaşamı ciddi ölçüde olumsuz etkilemekte ve rahatsızlık vermektedir. Yürütülen mücadele çalışmalarında kullanılan kimyasallar çevre ve insan sağlığına zarar vermektedir. Yapılan mücadele sonraki yıl yeni artışları engelleyemediğinden her yıl milyonlarca lira boşa harcandığı gibi ekosisteme ciddi anlamda müdahale edilmektedir. Mevcut alan 1/100.000’lik Çevre Düzen planında 1655 kodu altında kaldığından kesinlikle bu alana bu tesisin kurulamayacağı ve bu sebeplerden dolayı yer seçiminin kesinlikle yanlış olduğunu düşünüyoruz” şeklindeki maddelerle uyarıda bulunmuştu.

PROJE HAYATA GEÇSİN AMA…

Bir kez daha yaptığı açıklama ile projenin hayatiliği kadar kurulacağı yerin önemine vurgu yapan Özgökçe bu kez de tesisin mevcut yerde kullanılması halinde Van’ı bekleyen tehlikeleri sıraladı. Özgökçe proje süresinin uzamaması ve bir an önce hayata geçirilmesi adına görüş ve önerilerini de dile getirerek; “Bizim en büyük sıkıntımız, belediyeler burayı çalıştıramıyor. Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi maalesef şuan Denizlide tam işletilemediği için Menderes Deresi can çekişiyor. Gerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan gerekse Avrupa Birliği’nden bu tür güzel projelere çok ciddi destekler var. Biz de bir Vanlı olarak ilimizde kalıcı bir şeylerin yapılmasını istiyoruz” şeklinde konuştu. Mahalle sakinlerinin yanı sıra toplumun her kesiminde insanların tesislerin yer seçimi ile ilgili her platformda tepki ve kaygılarını kendilerine ilettiğini vurgulayan Başkan Özgökçe, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Biz görüşlerimizi geçen gün yaptığımız toplantıda dile getirdik. Yaptığımız çalışma sonucu kod kurtardığı için atık suyu şebekesini Çiçekli Mahallesi üzerinde Dönemeç Mahallesi yakınında kurulacak bir tesis 5 ilçenin de atıklarını tek nokta temizleyeceğinden Van denizine 3 ayrı noktasında hem koku hem de maliyet işletme giderleri düşünüldüğünde en uygun yerin Dönemeç vadisi olduğu aşikardır” dedi.

İŞTE VAN’I BEKLEYEN O TEHLİKELER!

Öte yandan Başkan Özgökçe o projenin kurulması halinde Van ve bağlı ilçelerde oluşabilecek sorunlar ve tehlikeleri de şu şekilde sıraladı:

1. Vadide yer aldığında ve Van ve diğer 5 ilçe şehir merkezlerine uzak olması nedeniyle Van için kokudan etkilenme ortadan kalkmış olacaktır. Aksi durumda hem Gevaş, Edremit, Gürpınar ve İpekyolu-Tuşba yıllarca pis koku altında kalacaktır (şimdiden Edremit, Gevaş ve Van’da koku çok rahatsız edici boyuta ulaştı).

2. Her ne kadar Van Gölü Havzası kapalı havza olsa da tesisi iyi işlettiğinizde temiz suyu göle vermezden önce Dönemeç vadisinde kurulması durumunda bu projeyi mademki Avrupa Birliği destekleyecek, sağlıklı bir yerin seçilmesi ve bu yerin çevresinde Dönemeç deltasında mevcut bataklıkta sivrisinek mücadelesi tek nokta daha etkin yapılabilecek ve 5 ilçede ayrı ayrı yapılacak sineklerle mücadele daha başarılı olacak ve masraf daha az olacağı gibi organik maddelerin 5 ayrı yerden tek noktada arıtılması ve yapılacak bertaraf işlemleri daha doğru olacaktır.

3. Kurulacak pompa ve terfi hatlarıyla Van’ın şehir şebekesi de yenilenmiş ve en az elli yıllık süreçte Dünyanın incisi olan Van’ımızda kalıcı olarak kanalizasyon sorunu ortadan kalktığı gibi, Van’ın en mükemmel sahilinde yeniden Sahil kenti olan Van’da Antalya’daki gibi Konya altı veya İzmir’deki Kordonboyu veya Bodrum ve Marmaris sahillerine benzer Vayvay sahiline kavuşturmuş olacağız.

4. IPA, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Büyükşehir Belediyesince yapılacak bu proje çok önemli bir fırsattır. Ve böyle fırsatlar her zaman ele geçmez tüm duyarlı Van’lıların ve Çevrecilerin, doğa severlerin, karar vericilerin ve yetkililerin mutlaka ama mutlaka kalıcı ve mükemmel bir tesisin yerinin doğru seçilmesinde etkili olması ve görüş önerilerini belirtmeleri gerekmektedir.

Editör: TE Bilisim