Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetiyle gerçekleştirilen Milli Tarım Buluşması sonrası gözler bir kez daha tarıma ve hayvancılığa en elverişli mevsime sahip olan iller arasındaki Van’a çevrildi.
Halen küçükbaş hayvan sayısında Türkiye’de liderliği elinde bulunduran Van buna rağmen tarım ve hayvancılıkta günlerini mumla arıyor. Hektarlarca alan tarımda kullanılamadığı gibi en çok küçükbaş hayvana sahip olunmasına rağmen bir dönemlerin et pazarındaki önemli ismi olan Van-Et gibi markalarının çıkmıyor olması ise can sıkıyor. Köyden şehre göçlerle birlikte tarım ve hayvancılık alışkanlığını terkeden Vanlıların yeniden tarıma yönelmesi beklenirken Cumhurbaşkanının da katıldığı toplantıda bir kez daha boş yaylalarda, tarlalarda üretim konusu ön plana çıktı. Bu anlamda Ankara’da Van’ı da önemli bir mevkide temsil eden Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, “Yaylalarımızı boş, tarlalarımızı üretimsiz bırakmayacağız.” Açıklaması yaptı.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Milli Tarım Buluşması sonrası açıklamada bulunan Nihat Çelik, çiftçilerle birlikte tarım sektöründe yer alan sivil toplum örgütlerinin Cumhurun sarayında bir araya getirilmesinin cumhuriyet tarihinde bir ilk olarak tarihe geçtiğini ifade etti. Çelik, milli tarım projesini başarıya ulaştırmak için TÜDKİYEB olarak 2017 yılı ilkbaharında itibaren yetiştiricileri yaylalarına, üreticileri ise tarlalarına davet ettiğini bildirerek, "Sayın Cumhurbaşkanımız, 14 Kasım 2016 tarihinde 'Milli Tarım Buluşması' adı altında tarım sektörümüzü ve bu sektörün asli unsurları olan çiftçilerimizi Cumhurun sarayında bir araya getirerek, bizlere unutulamayacak bir gün yaşatmıştır. Cumhuriyet tarihinde bir ilk olarak gerçekleştirilen bu buluşmayla başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Sayın Faruk Çelik tarım sektörümüzün üzerine bir güneş gibi doğmuşlardır.”
O İLLERDEN BİRİ VAN OLUR MU?
Açıklamasında 22 il ile ilgili önemli bir projeyi de paylaşan Çelik’in o sözlerinden sonra gözler Türkiye’de küçükbaş hayvancılıkta zirvede olan Van’ın bu projelerden faydalanıp faydalanmayacağına çevrildi. Çelik o proje ile ilgili olarak; “Tarımda ilkleri gerçekleştirerek sektörümüze büyük katma değerler sağlayan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Sayın Faruk Çelik'in havza bazlı üretimin ön plana çıkarıldığı projeyle tarım ve hayvancılıktaki verimlilik çıtasının en üst seviyeye çıkacağı inancındayız. Milli tarım projesi içerisinde yer alan ve küçükbaş hayvancılığımız için hayati önem taşıyan ve en az 22 ilimizde koç ve teke test istasyonlarının kurulacak olmasıyla da yine verimlilik anlamında sektörümüze büyük faydalar sağlayacağına inanıyoruz.” Dedi.
YAYLALARIMIZI BOŞ BIRAKMAYACAĞIZ!
Çelik açıklamasında ayrıca şu sizlere vurgu yaparak; Bizler de, hükümetimizin bize tanıdığı bu imkanları hayata geçirmek ve tarımın her alanında verimi artırmak için 2017 yılının ilkbaharından itibaren yetiştiricilerimizi yaylalarına, üreticilerimizi tarlalarına daha çok üretmek için davet ediyoruz. Hep birlikte el ele vererek yolumuza devam edeceğiz. Yaylalarımızı boş, tarlalarımızı üretimsiz bırakmayacağız. Bu anlamda küçükbaş hayvancılık sektöründe de üzerimize düşen vazifeleri en iyi şekilde yaparak devletimizin bizlere sağladığı projeleriyle desteklerini heba etmemek için canla başla çalışmalarımıza devam edeceğiz'' şeklinde konuştu.
VAN YENİ ZELLANDA’YA RAKİP OLABİLİR!
Milli Tarım Buluşması ile birlikte bir kez daha gündeme gelen kentlerden biri olan Van’ın tarım ve hayvancılık alanındaki potansiyeli de konuşulmaya başlandı. Zira Türkiye’de en çok küçükbaş hayvanı bulunan Van’ın, tarımsal alanda da hem mevsim şartlarına el verişli olması hem de büyük sayıda tarım arazisini elinde bulundurması çok önemli. Ama buna rağmen hektarlarca alan terörden dolayı yıllardır kullanılamıyor. İşte Çelik, bu noktada da geçtiğimiz aylarda yaptığı açıklama ile aslında Van’ın şartların elverişli olması halinde dev ülkeler ile yarışabileceğini bile ortaya koyuyor; “Son 5 yıldaki hedefimiz; koyun keçi sayımızı 60 milyona çıkarmaktı. Bu hedefimize maalesef ulaşamadık. Terörle mücadele nedeniyle 14,6 milyon hektar alandan sadece 7,3 milyon hektarın kullanılabildiği mera varlığımızdan tam olarak faydalanabilseydik, koyun keçi varlığımızla dünyada ilk sırada yer alan Yeni Zelanda'yı geçebilecek düzeyde olacaktık.”
SÜREÇ DEVAM ETSEYDİ VAN ZİRVEDE FARKI AÇACAKTI…
“Çözüm sürecinde örneğin sadece Van'da koyun keçi sayısında yaklaşık 300 bin artış oldu. Terör olaylarının başlaması, birçok yerin güvenlik bölgesi ilan edilmesi ile meralar kullanılamaz duruma geldi. Hayvan otlatılmasında meralardan yeteri kadar istifade edilemediği için sıkıntı yaşanıyor. Bu bizim için çok büyük bir kayıptır. Küçükbaş hayvancılık meraya dayalı bir sektördür. Merada bir sıkıntı olduğu zaman sektörümüze de olumsuz yansıyor.”
ÇALIŞMA VAR AMA…
Çelik konu ile ilgili olarak ayrıca; “Son 5 yılda koyun keçi sayımız yaklaşık 7 milyon arttı. Şu an 44 milyon koyun keçi mevcuduyla Avrupa’da birinci, dünyada ise 10. sırada yer alıyoruz. Son 5 yılda bu rakam yüzde 13 artmıştır. Bu sektörün gelişmesi, ülkemiz adına büyük önem teşkil etmektedir." diye konuştu. Merkez Birliği olarak küçükbaş hayvan sayısını artırmak için çalışmalar yaptıklarını aktaran Çelik, bunun için belirledikleri hedeflere terör olayları nedeniyle ulaşamadıklarını vurguladı.
TÜRKİYE’DE 2 MİLYON 700 BİN İLE VAN ZİRVEDE!
Van’ın küçükbaş hayvancılıktaki zirve ili olması sık sık gündeme gelmesine rağmen bu konuda önemli markaların eksikliği dikkat çekiyor. Yıllardır en çok küçükbaş hayvanın bulunduğu belirtilen Van’da buna rağmen daha büyük bir potansiyel olduğu açıkça dile getiriliyor. Aynı konu geçtiğimiz günlerde de Van Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Fevzi Altuner’i ziyareti esnasında Damızlık Koyun Keçi Merkez Birliği Başkanı Nihat Çelik ziyaretinde bir kez daha dile getirilmişti. Ziyarette konuşan Altuner, Van’da 2015 yılı verilerine göre 2 milyon 700 bin baş civarında küçükbaş hayvan mevcudu olduğunu ve ülke hayvancılığında çok önemli bir konumunda bulunduğunu söyledi. Altuner, “Aynı şekilde Damızlık Koyun Keçi Merkez Birliği de üstlendiği sorumluluk anlamında bu sektördeki önemli aktörlerden biridir” demişti.
(ŞEHRİVAN-AA-İHA)
