Trabzon'un Çaykara ilçesinden 51 yıl önce heyelan nedeniyle Van'ın Özalp ilçesindeki iki köye göçen Karadenizliler, yöre halkıyla yıllardır huzur içerisinde yaşıyor.

 

Çaykara'nın Uzungöl Mahallesi'nde 1965'te yaşanan heyelan dolayısıyla yaşadıkları topraklardan doğuya göç eden Karadenizli ailelere, yarım asırdır yerleştikleri topraklar ikinci memleket oldu. Dönerdere köyünde yaşamlarını sürdüren vatandaşlar, aradan geçen zaman içerisinde yöre halkıyla evlilikler yaparak, akrabalık bağı da kurdu.

 

300 nüfuslu 75 haneli köyde, tarım ve hayvancılıkla uğraşarak geçimlerini sağlayan vatandaşlar, kooperatif kurarak, Karadeniz insanının çalışkanlığını burada da gözler önüne seriyor. Bölgelerine has kültürden kopmadan gelenek ve göreneklerini de doğuya taşıyan vatandaşlar, memleket hasretlerini bazen Karadeniz'e giderek giderdiklerini dile getiriyor. Köy sakinlerinden Abdullah Zengin, Van'da doğup büyüdüğünü belirterek, burada iki Karadeniz köyünün olmasının bölge kültürüne renk kattığını ifade etti.

 

Dedelerinin geldiği ilk dönemde uyum konusunda sıkıntılar yaşadıklarını fakat kısa sürede bölge kültürüne adapte olduklarını anlatan Zengin, şöyle konuştu: "Zaman içerisinde hem bölge halkı bizi kabul etti hem de biz onları kabul ettik. Bölge halkıyla diyalogumuz çok güzel. Biz onların taziyelerine gidiyoruz, onlar da bizim taziyelerimize geliyor. Burada olmaktan ve insanlarından memnunuz. İnsanların sıkıntılarını, dertlerini birlikte paylaşıyor ve beraber çözümler getirmeye çalışıyoruz. Bölge insanı bize çok güveniyor. Alışverişte herhangi bir peşinat vermeden dilediğimiz iş yerinden alışverişimizi yapıyoruz. Gerektiğinde borç istiyoruz hemen veriyorlar. Böyle güzel bir kardeşlik ortamımız var."

 

"TRABZON ANA VATANIMIZ AMA BİZ ARTIK ÖZALPLIYIZ"

Yıllar önce köy imamının girişimleri sonucu iskan başvurusu yaptıklarını ifade eden Zengin, şunları söyledi: "Yaşadığımız topraklarda doğal afetler çok yaşanıyordu. Geçimimizi sağlayamıyorduk. Ardından dönemin bakanı Ferit Melen, başvurumuzu olumlu karşılayarak bizleri kendi memleketi olan Van'a yerleştirdi. Yine nüfus oranına göre hane başına araziler verildi. O günden bu yana arazilerimizi işleterek, çiftçiliği geliştiriyoruz. Hayvancılık bizim için çok önemlidir. Köyümüzde kurduğumuz işletmede, beyaz peynir, kaşar peynir ve tereyağı üretimi yaparak bunları il dışında satıyoruz. Devletimiz de bize bu konuda destek sağlıyor. Bu yönüyle çevredeki köylülere de örnek oluyoruz. Trabzon bizim her zaman ana vatanımızdır. Zaman zaman topraklarımızı ziyaret ediyoruz. Ama biz artık Özalplıyız."

 

"KIZ ALIP VERDİK, AKRABA OLDUK"

Bölgede huzur içinde yaşadıklarını vurgulayan Ayhan Özbek de "Buraya çok alıştık. Biraz rakımı yüksek olduğu için etkileniyoruz ama bu durum çok problem olmuyor. Zaman zaman köydeki kahvede bir araya gelerek saz çalıp türkü söylüyoruz. Çevredeki köylerin düğünlerine katılıyoruz. Birlikte halay çekip güzel vakit geçiriyoruz. Barış ve kardeşlik ortamının oluşturulması insanın elindedir. Biz de bunu sağlamaya çalıştık." dedi.

 

Salih İnci de kendi kültürlerinden kopmadıklarını ve ülkenin her yerinin vatan toprağı olduğunu kaydederek, "Çevre köylerle çok iyi diyaloglarımız var. Kız alıp verdik, akraba olduk. Diğer kültürlerle kaynaşarak güzel bir ortam oluşturduk. Çocuklarımız burada doğup büyüdüler. Burada yaşamaktan çok memnunuz." ifadelerini kullandı. Dönerdere Köyü Tarımsal Destek Kooperatifi Başkanı Turgay Özbek de köyde süt ürünleri ürettiklerini anlatarak, Kırsal Kalkınma Programı kapsamında kurulan tesislerin köy halkının geçim kapısı haline geldiğini anlattı.

 

Köyde elde edilen ürünlerin markalaşması için çalışma yürüttüklerini ifade eden Özbek, Karadeniz insanının özündeki çalışkanlığı bölgeye taşıdıklarını aktardı.

 

"ÜLKENİN DOĞUSUNDAKİ KARADENİZ KÖYÜNE ATANDIM"

Köyde görev yapan Çorumlu sınıf öğretmeni Yeşim Öztürk, atandığı Dönerdere'de Karadenizlilerin yaşadığını öğrenince çok şaşırdığını anlattı. "Karadeniz'den yine ülkenin doğusundaki Karadeniz köyüne atandım" diyen Öztürk, "İki yıl önce atandığımda burada bir Karadeniz köyü olduğunu öğrendim. Önce çok şaşırdım ama gelince çok iyi karşılandık. Zaman zaman köydeki evlerde misafir ediliyoruz. Bu nedenle burada görev yapmaktan da çok memnunuz." diye konuştu.

Editör: TE Bilisim