Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından uygulanan, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti eş finansmanıyla gerçekleştirilen Rekabetçi Sektörler Programı Van’da yapılan toplantıyla gerçekleştirildi. Programın açılış konuşması yapan, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkan Yardımcısı Gabrıel Munuera Vınals, "Ekonomi sektör analizleri bizlere, Ar-Ge, yenilikçilik ve yaratıcı endüstriler söz konusu olduğunda, Türkiye'nin bir takım güçlü yönlerinin olduğunu göstermektedir. Örneğin Türkiye'de, araştırma merkezleri ve üniversite altyapıları oldukça gelişmiş ve yaygındır." Dedi.

 

"Rekabetçi Sektörler Programının tanıtım toplantısı Van'da yapıldı. Daha önce katılacağı açıklanmasına rağmen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü katılmadı. Toplantıya; Yüzün Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, Van Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Faruk Biner, Van İŞGEM Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Gedik, çok sayıda kamu kurum kuruluş müdürünün yanı sıra oda ve STK temsilcileri katıldı.

 

 

“FAALİYETLER İÇEREN 44 PROJE VAR”

Avrupa Birliği Türkiye'de rekabetçiliğe, araştırmaya ve yenilikçiliğe her zaman destek verdiğini, Türkiye'de sarf edilen çabalar bağlamında bunların, en önemli çalışma konuları arasında yer aldığını belirten Vınals, karşılaşılan tüm güçlüklere rağmen, Bölgesel Rekabetçilik programın ilk aşamasının başarılı olduğuna inandığını söyledi. 550 milyon Avroluk tahsisatın yüzde 85'lik bölümü sözleşmeye bağlanmış, 170 kontrat da imzalanmış bulunduğunu ifade eden Vınals, bu kapsamda farklı illerde teknoloji geliştirme bölgeleri, lisanslı depolar, işletme kuluçkaları, farklı imalat sanayileri, turizm geliştirme merkezleri ve yeni mali araçlar gibi birbirinden oldukça farklı ve zorlu faaliyetler içeren 44 projenin olduğunu vurguladı.

 

VINALS: DAHA FAZLA ÇABA SARF EDİLMELİDİR

Bu doğrultuda 100 bin metre karelik ortak kullanım tesisleri ile 60 bin metre karelik Ar-Ge ve yenilikçilik tesis alanlarının oluşturulması; KOBİ'lerin geliştirilmesi ihtiyacına yönelik olarak 1 milyar Avroluk kredi hacminin yaratılması gibi ortaya çıkmaya başlayan ilk sonuçları görmekten mutlu olduğunu söyleyen Vınals şöyle konuştu: "Bununla birlikte Sanayi ve Ticaret Odaları; Borsalar; Dernekler; Kooperatifler, Üniversiteler; Araştırma Merkezleri ve STK'lar gibi çeşitli faydalanıcı kurumla sağlanan üretken ve verimli işbirliğini vurgulamakta da fayda görüyorum. Farkı mali araçlardan faydalanan işletme sayısı 9000 civarındadır; programın destek verdiği turizm bölgelerini ziyaret eden turist sayısı, planlanan sayının üzerinde gerçekleşmiştir. Yeni kurulan ağların-kümelenmelerin sayısı da, ilk planlanandan daha yüksek olmuştur. Önümüzdeki 2014-2020 İPA döneminde atacağımız adımları, bugüne kadar aldığımız derslerden yola çıkarak inşa etmeliyiz. Bu da, gerçekleştirilebilir ve olgun eylemler için ihale ve finansmanda gerçekçi bir planlama anlamına gelmektedir. Son faydalanıcılar ve diğer yerel aktörler açısından satın alma, proje uygulama ve izlemede kapasite inşası konusunda da daha fazla çaba sarf edilmelidir."

 

 

"İSTİHDAM YARATABİLEN, REKABETÇİ ENDÜSTRİLERE BAĞLIDIR"

İstihdam yaratabilen, rekabetçi endüstrilere bağlı olduğunu vurgulayan Vınals, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu da araştırmaya, yeni teknolojilere ve yenilikçiliği teşvik eden iklimi yaratmaya yönelik yatırım anlamına gelmektedir. Avrupa 2020 Stratejisi, araştırma ve yenilikçilik alanı için açık ve net bir yatırım hedefi ortaya koymaktadır. Kamu sektörünün katılım ve katkıları, yalnızca piyasadaki sorunların aşılmasıyla sınırlı kalmamalı; aynı zamanda, yürütülecek çalışmalara bir yön de vermelidir. Bu itibarla, 2014-2020 Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında Türkiye'nin Ar-Ge'yi, yenilikçiliği ve yaratıcı endüstrileri öncelik olarak tespit etmiş olması, AB'nin yenilikçilik-temelli büyüme hedefiyle de örtüşmektedir. Rekabetçilik ve Yenilikçilik Sektörü Operasyonel Programı kapsamında, Türkiye'deki tüm bölgeleri içine alacak şekilde, 2014-2020 dönemi için tahsis ettiğimiz miktar, yaklaşık 405 milyon avrodur."

 

"TÜRKİYE GİRİŞİMCİLİKTE OLDUKÇA YÜKSEK BİR SEVİYEYE SAHİP"

Türkiye'nin bir takım güçlü yönlerinin olduğunu ifade eden Vınals, "Örneğin Türkiye'de, araştırma merkezleri ve üniversite altyapıları oldukça gelişmiş ve yaygındır. Ar-Ge'ye ve yenilikçiliğe ayrılan kamu kaynakları artış yönünde eğilim gösterirken, Ar-Ge maliyetleri de gelişmiş ülkelerle mukayese edildiğinde, rekabet edebilir düzeyde seyretmeye devam etmektedir. Türkiye girişimcilikte oldukça yüksek bir seviyeye sahip olup kültür, tarih ve turizm varlıkları açısından da oldukça zengindir. Son yayımladığımız yıllık İlerleme Raporunun da teyit edildiği üzere, Türkiye'nin bilim ve araştırma alandaki hazırlıkları, çok ileri düzeydedir. Buna rağmen Türkiye'nin halihazırda, teknoloji transferi politikasını Avrupa Araştırma Alanı ilkeleriyle uyumlu hale getirmesi, şu an itibariyle, Gayrı Safi Yurtiçi Hasılanın 1'ine tekabül eden ve AB ortalamasının altında kalan araştırmaya yönelik yatırımlarını da arttırması gerekmektedir. Bu itibarla akademik çevrelerle endüstri arasındaki yenilikçilik ve işbirliği çabaları daha fazla teşvik edilebilir. Kültürel, tarihi ve turistik kaynaklar bu sektörlerde girişimciliği destekleyerek, bütüncül bir yaklaşımla yönetilebilir.

 

 

VINALS: İNANCIM TAM

Vınals konuşmasını şöyle tamamladı: "AB'nin katılım öncesi programları, kısa yoldan ulaşılabilecek çözümler getirmemektedir. Bu programlar, ülke kurumlarının ve toplumun, AB'ye katılım için hazırlanmasına yardımcı olmakta ve Türkiye'nin kendi modernleşme çabalarına destek vermektedir. Dayanıklı ve rekabet gücü yüksek KOBİ sektörü, AB yardımları açısından, önümüzdeki dönemde de öncelikli konular arasındaki yerini koruyacaktır. Bugün elimizde var olan politika ve araçların, Türkiye'de bilimsel mükemmelliğe ve rekabetçiliğe katkı sağlayacağına olan inancım tamdır." AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü AB Mali Programları Daire Başkanı Murat Altun, ise Türkiye'nin ekonomik olarak belirlemiş olduğu önceliklerin söz konusu olduğunu, vizyon 2023 hedefleri doğrultusunda hem hükümet düzeyinde hem de bürokrasice sıkça kullanıldığını belirtti.

 

ALTUN: BU HEDEFLERE ULAŞMAK ÇOK KOLAY DEĞİL

Türkiye'nin ilk 10 ekonomi arasına girmesi, ihracat düzeyinin 500 milyon dolarlara çıkarılması, Ar-Ge harcamalarının AB’nin de hedeflemiş olduğu gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 3 üzerine çıkarılması gibi çok ciddi hedefler söz konusu olduğunu vurgulayan Altun, şöyle dedi: "Bu hedeflere ulaşmak çok kolay değil. Bu hedeflere bizler ancak sürdürülebilir bir kalkınma ve ekonomik sistemin oluşturulmasıyla ulaşabiliriz. Böyle bir sürdürülebilir ekonomik kalkınmaya da ancak teknolojik ürün ve inovasyona dayalı bir sanayi ve hizmetler sektörü ile mümkün olduğunu hepimiz biliyoruz. Bildiğiniz üzere Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkilerin boyutunu da mali iş birliği oluşturmaktadır. Bu mali iş birliği kapsamında da bakanlığımıza verilmiş olan önemli bir sorumluluk söz konusudur. Bakanlığımız rekabetçi sektörler olarak da ifade ettiğimiz ve bölge kalkına bileşeni altında yer alan Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği eş finansmanı ile ilgili de programın, hem programlanmasından hem projelerin geliştirilmesinden, ihale süreçlerinin yapılmasında önemli programların yapılmasında sorumlu komitedir." Program daha sonra yapılan sunum ve soru cevap bölümüyle sona erdi.

 

 

REKABETÇİ SEKTÖRLER PROGRAMI NEDİR?

Rekabetçi Sektörler Programı 2007-2013 yıllarını kapsayan birinci döneminde, Türkiye’nin görece daha az gelişmiş 43 ilinde bölgesel rekabet gücünü artırarak sosyo ekonomik gelişmeye katkı sağlamak amacıyla sunulan projelere 565 milyon avro mali kaynak aktarıldı ve 44 projeye destek sağlandı. Rekabetçi Sektörler Programının Türkiye’nin 81 ilini kapsayacak yeni döneminde ise, imalat sanayinde dönüşüm, hizmetler ve yaratıcı endüstriler, Ar-Ge ve yenilikçilik, teknoloji transferi ve ticarileşme ekseninde geliştirilecek projeler için 405 milyon avro kaynak oluşturuldu. Bu kapsamda 2017 yılı başında teklif çağrısına çıkılarak proje başvuru süreci başlatılacak.

 

YENİ DÖNEM TANITIMI VAN’DA

Rekabetçi Sektörler Programının yeni dönem duyurusu Türkiye genelinde düzenlenen seminerlerle yapılıyor. Seminerlerin ilki 12 Ekim 2016 tarihinde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü’nün katılımıyla İstanbul’da yapıldı. Ardından 1 Kasım’da Adana’da, 15 Kasım’da İzmir’de, 6 Aralık’ta Samsun’da, 27 Aralık’ta Bursa’da düzenlendi. Şubat 2017 sonuna kadar düzenlenecek tanıtım seminerinin Van ayağı ise AB Türkiye Delegasyonu Başkan Yardımcısı Gabriel Munuera Vinals’ın da katılımıyla 27 Ocak 2017 tarihinde gerçekleştirildi. Yeni dönemde geliştirilecek projelerin, ihracatın ve katma değerin artırılmasına; üniversite-kamu-sanayi işbirliğine; yaratıcı endüstriler ile imalat sanayii arasında ilişkilerin güçlendirilmesine, yaratıcılığın rekabetçiliğe kanalize edilmesine, yenilikçi ürünlerin ticarileşmesine, yenilikçi fikirler ile sermaye yatırımcıları arasında işbirliği kurulmasına katkı sağlayacak nitelikte olması bekleniyor. Programlama dönemi 2007-2013 yıllarını kapsayan Rekabetçi Sektörler Programı birinci döneminde projelerin seçimi ve olgunlaştırılması tamamlandı; desteklenen 44 projenin uygulaması ise 2017 yılı sonuna kadar devam ediyor. Programlama dönemi 2014-2020 yıllarını kapsayan ikinci dönemin ise uygulaması 2026 yılı sonuna kadar devam edecek.

 

 

BÖLGESEL SEMİNERLERE KİMLER KATILIYOR?

Bölgesel seminerler, yeni dönemde proje desteklerinden yararlanacak valilikler, belediyeler, il özel idareleri, kalkınma ajansları, üniversiteler, TOBB ve bağlı oda ve borsalar, sanayi ve teknoloji ile ilgili dernek ve vakıflar, ihracatçı birlikleri genel sekreterlikleri, organize sanayi bölgeleri ve teknoloji geliştirme bölgeleri yönetimleri gibi kuruluşların geniş katılımıyla gerçekleşiyor. Projelerin destek görmesi için Rekabetçi Sektörler Programının hedeflerine yapacağı katkı göz önünde bulundurulacak.

 

REKABETÇİ SEKTÖRLER PROGRAMI NEDİR?

Rekabetçi Sektörler Programı, Türkiye Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği mali işbirliği anlaşması çerçevesinde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen, yaklaşık 900 milyon avroluk bir bütçeyi projeler aracılığı ile kullandıran bir programdır. 2007 yılından bu yana yürütülen Program ile Türkiye'deki bölgesel farklılıkların dengelenmesi için KOBİ'lerin rekabet gücünün artırılarak sosyal ve ekonomik kalkınma sağlanması amaçlanıyor. Programın, 2007-2013 yıllarını kapsayan ilk döneminde yaklaşık 500 milyon avro bütçeyle Hatay'dan Sinop'a, Mardin'den Yozgat'a 43 ilde büyük çaplı yatırımlar hayata geçiriliyor. Rekabetçi Sektörler Programı ile KOBİ'lerin altyapı ve teknoloji ihtiyaçlarını karşılayacak ortak kullanım atölyeleri ve üretim tesislerinin kurulması, yenilikçi teknolojilerle üretimin katma değerinin artırılması, finansa erişim ve turizm altyapısının geliştirilmesini sağlayan projelere mali kaynak aktarılıyor.

 

 

EKONOMİK VE SOSYAL REFAHIN ARTIRILMASI HEDEFLENİYOR

Bu önemli yatırım programı, yüzlerce KOBİ ve işletmeye teknik altyapı, AR-GE, dış ticaret, pazarlama ve işletme yönetimi, lojistik ve depolama gibi alanlarda kendisini geliştirme ve bu sayede iş ve rekabet edebilme gücünü artırarak yeni pazarlara açılma şansı sağlayacak. Artan iş ve rekabet gücüyle, yaratılan yeni iş imkânlarıyla Programın hedef bölgelerinde ekonomik ve sosyal refahın da artırılması hedefleniyor. AB-Türkiye mali işbirliğinin yeni dönemi kapsamında, 2014-2020 yılları arasında hedef bölgesi tüm Türkiye olarak genişlemiş olan Rekabetçi Sektörler Programı, yenilikçilik ve AR-GE gibi alanları da destek kapsamına alarak kalkınma hamlelerini daha geniş bir coğrafyaya yaymayı planlıyor. 


ŞEHRİVAN GÜNCEL: MERAL YILDIZ – ÖNDER ALTINAL

 
Editör: TE Bilisim