Önder ALTINAL - Şehrivan
Dün bir otelde gerçekleştirilen ‘Biyokaçakçılıkla Mücadele Toplantısı’na katılan Gürpınar Belediye Eşbaşkanı Zeki Yıldız, gerçekleştirilen toplantının önemli olduğunu, bu tür çalışmaların bölge için önem arz ettiğini vurguladı. Konu hakkında Şehrivan Gazetesi olarak görüştüğümüz Yıldız, Gürpınar ilçesinde bulunan taş ocaklarını hakkında da açıklamalarda bulunarak, bu anlamda belediye olarak doğayı koruyan çalışmalar yapmak zorunda olduklarını söyledi.
YILDIZ: BÜYÜK BİR CANLI TAHRİBİ VAR
Toplantıya katılan Gürpınar Belediye Eşbaşkanı Zeki Yıldız, yapılan çalışmanın çok önemli olduğunu vurgulayarak, doğayı daha iyi korumaları gerektiğini belirtti. Yıldız, “Toplantının şu aşamasına kadar edindiğimiz bilgiler doğrultusunda yapılan çalışmaların bölge için önemli olduğunu söyleyebiliriz. Doğanın korunması, bitki türlerinin ve canlıların korunması ile yapılan çalışmalar çok değerli çalışmalardır. Demek ki biz doğamızı daha iyi korumak zorundayız. Özellikle Gürpınar’da çok fazla taş ocağı var. Bu taş ocakları doğrudan bitki türleri açısından tehlike arz etmektedir. Çok daha korunaklı çalışmalar yapılmadığından tozlaşmaya çoğalan bitki türlerini, canlıları öldüren bir durum ortaya çıkıyor. Bu nedenle köylülerin kimi şikâyetleri var. Bazı köylerde bu tür doğayı tahrip eden çalışmalardan ötürü koyunlarımızın gebelik durumu da ciddi risk altında olduğu söyleniyor. Bu da gösteriyor ki ortada büyük bir canlı tahribi var.”
‘ÇAVUŞTEPE SİT ALANINDA BİLE TAŞ OCAĞI VAR’
Eşbaşkan Yıldız Gürpınar’da bulunan Çavuştepe’de sit alanında bile taş ocaklarının bulunduğunu vurgulayarak, belediye olarak bu anlamda çalışmalar yapmaları gerektiğini söyledi. Yıldız son olarak şu sözlere yer verdi: “Bu çalışma gerçekten iyi bir çalışma. Bu çalışmayı diğer kurumlarla da diyalogu geliştirerek doğayı tahrip eden unsurların önüne geçmek gerekiyor. İkinci bir diğer durum ise anladık ki doğayı daha fazla ağaçlandırmalıyız. Toprak kaymalarını, erozyonu önleyecek çalışmalar yapmalıyız. Orman müdürü ile görüştüm Gürpınar da hem bizim de hem kaymakamlığın yaptığı bir çalışma var. Gürpınar’da daha fazla ormanlık alanın daha fazla ekolojik dengenin lehine oluşabilecek çalışmaların yapılması gerekiyor. Biz taş ocaklarını o kadar fazla özgür bırakmışız ki Çavuştepe sit alanı içerisinde bile taş ocağı var. Bu durumdan da anlaşılıyor ki bir hem doğayı tahrip ediyoruz, bitki örtüsünü ve canlıları tahrip eden bu çalışmaların önüne geçmeliyiz. Daha kabul edilebilir, doğayı koruyan bir çalışma yapmak zorundayız.”
