Türkiye’de kayıp kaçak, elektrik faturalarına yansıyan bedeller şu sıralar sıkça tartışılmaya devam ederken Van’da Türkiye’de sayılı elektrik kararlarından biri verildi. Faturaya gizli bedeller yansıyor mu? Gizli zamlar mı yansıyor? Kaçak kullanmadan kayıp kaçak mı ödüyoruz? Tüm bu soruların cevabını beklediği bir dönemde deyim yerindeyse emsal olacak bir karar Van’daki bir şirket için verildi.

 

VAN’DA ADALETİN YERİNİ BULDUĞU KARAR!

Son günlerin şüphesiz en çok konuşulan konularından birisi olan elektrik sıkıntısı ile ilgili tartışmalar sürerken faturalar, kesintiler, kayıplar konuşulmaya devam ediyor. Van’ın özellikle kış aylarında en çok konuştuğu ve muzdarip olduğu konulardan olan elektrik kesintileri can yakarken, bir taraftan da kayıp-kaçak bedelleri ve elektrik zamları konuşuluyor. Özellikle de faturalara yansıyan gizli bedeller şu sıralar en çok konuşulan konu olurken kayıp kaçak üzerinden bir tartışmadır sürüp gidiyor... Tam da bu tartışmalar sürerken Türkiye’de bu anlamda bir ilk yaşandı... EPDK başkanının faturaya yansıyan herhangi bir bedel olmadığını açıklarken Yargıtay, elektrik dağıtım şirketlerinin vatandaşlara ve şirketlere gönderdikleri faturalara ‘kayıp-kaçak bedeli ve sayaç okuma bedelinin yansıtmasının’ hukuka uygun olmadığına ikinci kez karar verdi. Bu kararın Van’daki yansıması ise büyük oldu. Zira Yargıtay, Van’daki elekrik mağdurlarından olan un üretcisi Toprakcan Un A.Ş için ‘Abonelerden kayıp-kaçak bedeli alınamaz’ dedi ve abonenin geriye dönük 10 yıllık süre içinde ödemiş olduğu elektrik faturalarındaki kayıp-kaçak bedelinin iade edilmesini istedi. Bu karar Türkiye’de ve bölgede ilk olurken kesintiler ve kayıp kaçaklar konusunda da yeni bir dönemin ve bundan sonra adaletin yerini bulacağı umutlarının da başlangıcı oldu.

 

KAYIP KAÇAK İÇİN DAVA AÇTILAR!

Kendisine gelen faturada yer alan kayıp kaçak bedeline itiraz eden Toprakcan Un A.Ş Van 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi’ne dava açtı. Şirket, kendilerine gönderilen elektrik faturalarına yansıtılan haksız ve hukuka aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle ‘kayıp- kaçak bedeli’ ve ‘sayaç okuma’ bedelinin iptali için Yerel mahkemeye sundu. Faturalara yansıtılan bedelin yasal düzenlenmelere aykırı bir yönü bulunmadığına işaret eden yerel mahkeme, açılan davayı reddetti. Dava reddedilince Toprakcan Un A.Ş konuyu Yargıtay’a taşıdı. Yargıtay, Toprakacan Un şirketini haklı görerek, “Kayıp-kaçak, sayaç okuma, perakende satış hizmet, iletim sistemi kullanım bedellerinin elektrik abonelerinden tahsil edilemeyeceği kabul edilip davacı tarafından davalı kuruma bu isimler altında ödenen meblağın iadesi gerekirken, aksi gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.” Diyerek, abonenin geriye dönük 10 yıllık süre içinde ödemiş olduğu elektrik faturalarındaki kayıp-kaçak bedelin iadesini talep etti.

 

VAN’DA BİR İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİ

Toprakcan Un Sanayi, 2012 yılında Van’da üretim yaptığı fabrikanın elektrik faturalarının çok yüksek gelmesi ve faturaya yansıtılan kayıp-kaçak bedellerinin fazla olması nedeniyle mahkeme kapılarını aşındırmaya başladı. 15 Şubat 2012 tarihinde Van 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesine dava açtı. Dava yerel mahkeme tarafından reddedildi. 30 Aralık 2013 tarihinde davacı taraf konuyu Yargıtay’a taşıma kararı aldı. Yargıtay, 2013 yılında kendisine gelen davayı 16 Aralık 2015 tarihinde karara bağlayarak yerel mahkemenin verdiği kararın etik olmadığına ve davacının kayıp kaçak bedeli olarak ödediği paranın iadesine karar verdi. Van’da bir ilkin gerçekleşmesini sağlayan Toprakcan şirketinin avukatı Bekir Özen, verilen kararın sevindirici ve yerinde bir karar olduğuna dikkat çekerek, kararın emsal olduğunu vurguladı.

 

“YARGITAY YERİNDE BİR KARAR VERDİ”

Kayıp-kaçak kesintilerinin iadesiyle ilgili 2012 yılında bir dava açtıklarını ifade eden Özen, “Açtığımız dava mahkeme tarafından reddedildi. Reddedilmesiyle birlikte davayı Yargıtay’a taşıdık. Yargıtay’da bütün kalemlerin iadesine karar verdi. Benim müvekkilimin bir un fabrikası var. Ayda sadece bin 500 TL kayıp-kaçak bedeli ödüyordu. Toplam olarak gelen fatura zaten 20 bini aşkın bir fiyattı. Bu bin 500’ü hesapladığımızda yüklü miktarda para demek oluyor. Bu kayıp-kaçak bedeli olarak ‘İletim bedeli, sayaç okuma bedeli, enerji piyasası bedeli, TRT payı’ beş kalemin iadesini talep ettik. Yerel mahkeme direkt reddetti zaten. Biz de bunun üzerine 30 Aralık 2013 tarihinde Yargıtay’a başvurduk. Yargıtay da çok yerinde ve güzel bir karar verdi. Bu karar Türkiye’de ikincidir. Van’da ise bir ilktir. Buna benzer bir karar daha önce Sivas’ta verildi. Başka da kazanılmış dava yok.” Dedi.

 

KAYA: KAYIP KAÇAK BEDELİ HAKSIZ KAZANÇ

Kayıp-kaçak ve sayaç okuma bedellerinin haksız kazanç olduğunu ifade eden Van Ticaret ve Sanayi Odası Meclis üyesi ve Enerji grubu başkanı İlhan Kaya ise Van’ın en önemli sorunlarının başında elektrik sorunu geldiğini kaydetti. Kesintilerden dolayı da vatandaşım mağdur edildiğini ifade eden Kaya, “Elektrik Dağıtımı ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliği’ne göre elektrik dağıtım şirketleri, bir yıl içerisinde bildirimsiz 56 kere, bildirimli 6 kereden fazla kesinti yaparsa, tüketiciye tazminat ödemek zorunluluğu var. Elektrik idaresiyle sürekli konuyu görüştüklerini, Bazen gün boyu bu kent karanlığa gömülüyor. Eğer bu işin üstesinden gelemiyorsanız, bırakın devlete veya bu işi yapacaklara devlet tarafından verilsin. Kaçak kullanım bahane edilerek halk sürekli mağdur edilmektedir. Bu haksızlar vatandaşın cebinden çıkıyor. Bu haksız kazancın önüne geçmek için büyük çaba sarf ettik ve etmeye de devam edeceğiz.” Dedi. Toprakcan Un A.Ş’nin kazanmış olduğu davayla ilgili sorularımızda yanıtlayan Kaya, Van’da açılan dava sonrası Elektrik faturasındaki kayıp-kaçak bedeli ve diğer kalem bedellerinin tüketiciden alınmaması gerektiğine dikkat çekti. Tüketicilerin bu konu üzerinde duyarlı ve bilgi sahibi olması gerektiğini ifade eden Kaya, “Türkiye geneli emsaller var. Vatandaşların bu konuda duyarlı olması gerekmektedir.” Diye belirtti.

 

“KARAR UMUT VERİCİ”

Van merkezde üretim yapan bir fabrikanın, elektrik faturasındaki kayıp kaçak bedelinin geri ödenmesine ilişkin açtıkları davayı kazandığını belirten Kaya, “Elektrik enerjisinin nakli esnasında meydana gelen kayıp ile başka kişiler tarafından haksız kullanmak suretiyle kullanılan elektrik bedellerini kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmek, hukuk devleti ve adalet düşünceleriyle bağdaşmamaktadır.” Dedi. Kayıp-kaçak bedelinin tüketiciden tahsil edilemeyeceğini ifade eden Kaya, tahakkuk ettirilen kayıp-kaçak bedelinin tüketiciye iade edilmesi gerektiğini, EPDK’ya elektrik fiyatını belirleme konusunda sınırsız yetki ve görev verilmediğini, elektrik kaybını önleme, hırsızlıkları engelleme ve hırsızı takip edip bedeli ondan tahsil etmek görevi verildiğini söyledi. Kaya, elektrik dağıtım şirketlerinin abonelerden sadece kullandığı elektrik tüketimine karşılık geleceği faturayı tahsil edebileceği, bunun dışında kalan elektrik kaybı bedelinin veya elektrik hırsızlığı nedeniyle ortaya çıkan kaçak bedelin aboneden tahsil edilemeyeceği şeklindeki kararı tüketicinin umudunu pekiştirdiğini belirtti. Son olarak kayıp-kaçak bedelleriyle ilgili yeni bir düzenlemenin yapılması gerektiğini ifade eden Kaya, “Diğer bedellerin abonelerden alınması devleti vergi kaybına uğratmadan, elektrik dağıtım şirketlerini ekonomik darboğaza sokmadan ve tüketicinin hukukunu koruyarak en kısa zamanda bir yasal düzenleme ile çözüme kavuşturulması gerekiyor.” Dedi.

 

YARGITAY VATANDAŞI SEVİNDİRDİ!

Van 3’ncü Asliye Hukuk Mahkemesinin bozduğu ve ardından Yargıtay’a gönderilen davanın sonuç bölümünde 3’ncü Asliye Hukuk mahkemesine hitaben şöyle denildi:

“Elektrik hizmet sağlayıcı firması tarafından fatura ile asıl elektrik meblağı yanında tahsil olunan K/K, iletim bedeli PSH bedeli ve PSH sayaç bedeli adı altında toplanan yasal olmayan haksız kesintinin iptali ile geriye dönük 10 yıl içerisinde yapılan tahsilatların yasal faizi ile iadesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava vekili davanın reddini savunmuştur.” Denildi. Dosyada, Mahkemece, kayıp-kaçak, iletim bedeli PSH bedeli ve PSH sayaç bedellerinin, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından belirlendiği, davalının EPDK tarafından belirlenen tarifeleri uygulamak gibi bir yetkisinin olmadığı, davalı ile davacı arasından abonelik sözleşmesi imzalandığı, bedellerin belirlenmesi için alınan kurul kararlarının EPDK’nın belirleyici işlemi olarak tüm gerçek ve tüzel kişileri bağlayacağı, dağıtım şirketlerinin kurul kararlarına aykırılık teşkil edecek her hangi bir işlemden bulunamayacakları, Elektrik Piyasası Kanununun 12. Maddesi ile Kurul kararlarının Danıştay’da iptali istenebileceğinin düzenlemiş olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş hüküm, davacının vekili tarafından temyiz edildiği belirtildi. Yargıtay kararında, sayaç okuma bedelinin sayaç okuma maliyetlerini yansıtan bedel olduğuna dikkat çekilerek, “4193 sayılı EPDK kurulu kararının 8. Maddesinin e bendinde dayanarak alınmaktadır. Perakende satış hizmeti bedeli; perakende satı hizmeti maliyeti (söz konusu faaliyete ilişkin düzenlemeye esas net yatırım harcamasının itfa tutarı, faturalama ve tahsilat giderleri, tanıtım ve pazarlama giderleri müşteri hizmetlerine ilişkin giderler, perakende satış ve hizmete ilişkin diğer işletme giderleri. Düzenleme giderleri payı, faaliyet giderleri payı, olağan ve olağandışı gelirler payının düşülmesi suretiyle bulunan esas net işletme gideri ve amortisman itfa süresi farkı vergi tutarını) yansıtan bedellerdir. 4628 Sayılı Kanunun 1/1. 13/1 –b-5. Bendi, 6446 Sayılı Kanunun 17/6-d bendi, Elektrik Piyasası Tarifler Yönetmenliğinin 4/36. Bendi, 5/e bendi ve 10. Maddesine göre alınmaktadır.” Denildi.

 

YARGITAY: HİZMET BEDELLERİ HUKUKA AYKIRI

Yargıtay’ın kararı bozduğu ve vatandaşın lehine verdiği dava dosyasının devamında şu ifadeler yer aldı. “Nitekim; kayıp-kaçak bedeli hakkında verilen ve dairece benimsenen HGK’nun 21.05.2014 günü ve 2013/7-2454 Esas, 2014/679 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere elektrik enerjisinin nakli esasında meydana gelen kayıp ile başka kişiler tarafından kaçak kullanmak (hırsızlanmak) suretiyle kullanılan elektrik bedellerinin, kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmek hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaştığı da söylenemez. Bundan ayrı olarak elektrik kaybını önleme ve hızsızları engelleme veya hızsızı takip edip, bedeli ondan tahsil etme görevi de bizzat enerjinin sahibi bulunan dağıtım şirketlerine aittir. Öte yandan, nihai tüketici olan abonenin kayıp-kaçak bedeli gibi davacı dağıtım şirketleri tarafından faturalara yansıtılan ‘Sayaç okuma bedeli perakende satış hizmeti bedeli ve iletim bedelinin hangi miktarda olduğunu apaçık denetleyebilmesi ve hangi hizmetlerin karşılığında ne bedel ödediğini bilmesi, eş söyleyişle şeffaf bir hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarındandır. Ne var ki davaya konu bedellerle ilgili olarak Enerji Piyasası Denetleme Kurumunca kanunun verdiği genel ve soyut yetkiye dayanarak çıkarılan yönetmelik, kurul kuralları ve tebliğlerinin de Elektrik Piyasası Kanununun temel amaçları ve ilkelerinden olan, Şeffaflık ve düşük maliyetli enerji temini unsurlarının taşıdığının kabulü de mümkün değildir. Hal böyle olunca; mahkemece yukarıda açıklanan ilke ve esaslar gözetilerek kayıp-kaçak, sayaç okuma, perakende satış hizmet, iletim sistemi kullanım bedellerinin elektrik abonelerinden tahsil edilemeyeceği kabul edilip davacı tarafından davalı kuruma bu isimler altından ödenen meblağın iadesi gerekirken, aksi gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Sonuç: Yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428’inci maddesi gereğince ‘Bozulmasına’ ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 16.12.2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.” 


ŞEHRİVAN GÜNCEL: MERAL YILDIZ – ÖZEL HABER

Editör: TE Bilisim