AK Parti’nin Van ikinci sıra milletvekili adayı Ömer Çaha, hükümetin Van’dan elini çekmediğini aksine kaybedilen bir kale olarak gördüğü için geri almayı istediğini belirtti. Hükümetin bu anlamda fazlasıyla önemsediğine vurgu yapan Çaha; “Benim burada olmam da hükümetin bu isteği ile bağlantılı. Ben aday adaylığım sürecinde dile getirmedim ama benim siyasete atılmamı başbakan istedi. Onun isteği ile aday oldum.” Dedi.

 

Ak Parti’nin 7 Haziran’da yapılacak olan seçimlerde Van’da 2’inci sıradan aday gösterdiği flaş isim Prof. Dr. Ömer Çaha hem Erciş hem de Van’da yürütmeye devam ediyor. Aday adaylığını sessiz sedasız yapan ve o günden sonra adından sıkça söz ettiren bir isim olan Çaha Van’ı, Van halkı da onu tanımaya çalışırken, bu kapsamda Şehrivan’ı da ziyaret ederek seçime dair değerlendirmelerde bulundu. AK Parti’nin kurmayları ile yıllardan bu yana yakın temas halinde çalışan Çaha, Van’da ve siyasete flaş girişini de gazetemiz aracılığı ile açıklığa kavuştururken, Van adaylığını Başbakan’ın istediğini söyledi.

 

ÖMER ÇAHA: AK PARTİLİ OLDUĞUMUZU SÖYLEYEMEZ OLDUK!

Özellikle adayı olduğu Erciş’te şimdiye kadar büyük kitleler ile bir araya geldiğini ve bu sürede Van’da da çalışmalar yürüttüğünü belirten Çaha, HDP baskısından şikâyet etti. Baskıların insanların iradesini ortaya koyamamasına neden olduğunu belirten Çaha, konu ile ilgili olarak; “Eskiden insanlar bölgede BDP’li olduğunu ifade etmekten çekinirdi, şimdi biz AK Partili olduğumuzu söylemeye çekinir hale geldik. Hükümet çözümü gerçekleştirmek için gerçekten toleranslı davrandı. Çünkü en ufak bir eylem çatışmaya dönüşüyor. Böyle olunca da çözümü konuşamıyorsunuz. Hükümete de bu konuda biraz esnek davrandı. Ama karşı taraf bu esnekliği istismar etti ve halk üzerinde baskı kurmaya başladı. HDP için çok net konuşmak lazım. Demokrasiyi mi seçecek yoksa Kürtlere yeni bir faşizan baskı mı yapacak? Kürtler zaten burada on yıllarca devletin faşizan ve ceberrut baskısını yaşadı bu halk. Dayak yedi, asimile oldu, kimliği, dili inkar edildi. Bu politikalardan dolayı bu halk buraya geldi. Eğer aynı şeyi bugün HDP yaparsa değişen bir şey olmamış olur.” şeklinde konuştu.

 

“AK PARTİ KÜRTLER İÇİN BÜYÜK BİR ŞANS”

Ak Parti’nin bu bölgede ve Van’da Kürtler için büyük bir şans olduğuna vurgu yapan Çaha, bu noktada başlatılan çözüm sürecinde HDP’nin de doğru tavrı takınması gerektiğine vurgu yaptı. Çaha açıklamasını şöyle sürdürdü; “Kürtler de dünya demokrasini yaşamak istiyor. İnsanlar kendi özgürlüğünü kurmak istiyor. Kürtler de birbirinden farklı düşünebilir ve farklı tercihleri olabilir. Buna tolerans göstermek gerekiyor. Bunun üzerine baskı kurmamak lazım. Çözüm sürecinin başarıya ulaşması için HDP’ye ciddi yükümlülükler düşüyor. Yani şu anda Türklerin devlet geleneğinde olmayan bir şey yapılıyor. Devlet kendi altındaki bir grup ile Türk tarihinde ilk kez hükümet çıkıyor buruda bir sorun olduğunu söylüyor ve Kürtlerle müzakere ediyor. Bu o kadar kolay değil. Şimdi bu iradeyi gösteren de Tayyip Erdoğan’dır. Belki de birçok şeyi riske sokarak bunu yaptı. HDP’nin de bu konuda aynı samimiyeti göstermesi lazım. Eğer bölgede olacaksa barışı HDP, DBP ve diğer bileşenleri ancak ve ancak AK Parti ile yapabilir. Diğer partiler ile bu iş olmaz. AK Parti gibi bir partinin olması Kürtler için büyük bir şanstır.”

 

“BENİ BAŞBAKAN GÖNDERDİ”

Özellikle Mart 2014 seçimlerinden sonra konuşulmaya başlanan devletin Van’dan elini çektiği ve siyasilerin halkla beklenilen yakınlığı kuramadığı yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine de değerlendirme yapan Çaha, bu konuda devletin Van’dan elini çekmekten ziyade daha büyük bir ilgi gösterdiğine değindi. Çaha, adaylığının altında da bu ilginin yattığına değinerek; “Benim Ankara’dan gördüğüm durum devletin elini Van’dan çektiği değil aksine büyük bir ilgi gösterdiği. Hükümet burayı kaybedilmiş bir kale gibi algılıyor ve kazanma iradesi gösteriyor. Benim burada olmam da bununla bağlantılı. Ben aday adaylığım sürecinde dile getirmedim ama benim siyasete atılmamı başbakan istedi. Onun isteği ile aday oldum. Bunu da yapacaksam kendi memleketimde yapayım diyerek Van’a geldim. Hatta Başbakanımız da bunu açıklarken davet ettikleri tüm isimlerin İstanbul, Ankara’yı seçtiğini sadece benim memleketime gitmek istediğimi dile getirdi. Sonuç olarak devletin halen önemsediği ve yatırım yaptığı bir kent Van. Depremden sonra yapılanlar da bunun göstergesi. Bakınız Ben Başkale hariç tüm ilçelere gittim. Van’ın yolları birçok ilin yollarından daha iyi. Türkiye’nin en işlek yollarından daha iyi yollarımız var. Diğer yatırımlar ve iyileştirmeler de ha keza bunun örneği. Bir gözden çıkarma söz konusu değil.” Dedi.

 

“BU İNSANLARIN YARASI VAR…”

Çaha, halkın bu konuda özellikle AK Partili siyasetçilerden daha çok şey beklemesinin kabul edilebilir bir durum olduğuna değinirken; “Benim seçim kampanyaları ile ilgili bir kitabım ve çalışmalarım var. Diyorum ki insanlar CHP’yi ideolojisinden, tarihi misyonundan ve Atatürk’den dolayı destekliyor halk. HDP’yi ha keza ideolojisinden dolayı destekliyor. Ama merkez sağ partiler ürettiği icraatlardan dolayı tercih ediliyor. İster istemez bunlar üzerinden bağlantı kuruyor halk ile. Bizim ilimize baktığımız zaman görüyoruz ki maalesef özel sektör çok gelişmemiş. Haliyle herkesin gözü ister istemez devlette. Devlete aracılık eden da haliyle siyasiler. Onun için siyasilerin işi çok zor. Diğer illerdeki beklenti bizim diğer illerimize göre nerdeyse 100 kat daha fazla. Haliyle siyasilerin misyonu çok ağır. Evet, bir sahiplenmeyi artırmak gerekiyor. Biz de bunun mücadelesini veriyoruz. Halk ile kucaklaşıp bunu şimdi de gösteriyoruz, gelecekte de yapacağımızın sözünü veriyoruz. İnsanlar bizi çok sıcak bir şekilde karşılıyor. Ben HDP’nin yoğun olduğu cadde ve sokaklara da gittim buralarda da en ufak tepki görmedim. Tepki de olabilir ama bunlar anlaşılabilir. Çünkü bu insanların yarası var. Bu insanlar büyük kayıplar vermiş yıllar içinde. Ama Kürt insanı vefalıdır, sadıktır, merttir, misafirperverdir. Bu bizim erdemli değerlerimizdir. Bu anlamda biz hiç kimseyle kıyaslanamayız ve bu değerlerimiz devam ediyor. Bunu da bize gösteriyorlar.”

 

“HDP’YE DE GİDECEĞİM”

AK Parti’nin bu kentin sorumlu siyasi kanadı olduğuna değinen Çaha, değerlendirmesinde son olarak; “Kendi seçim kampanyamda daha kucaklayıcı olmaya çalışacağım. Erciş’te her yere gittim birkaç yer kaldı. Onlara da gideceğim, HDP’ye de gideceğim. Sorumluluk her zaman güçlüdedir elbette. Burada da AK Parti hükümet konumunda. Yani büyük olan AK Parti’dir ve bizim de tahammüllü olmamız lazım. HDP’nin tepkileri olabilir, onları da bizim kanalize etmemiz lazım, iyi yönetmemiz lazım.


ŞEHRİVAN ÖZEL – YUNUS EMRE AYKAÇ

Editör: TE Bilisim