Tuşba Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından organize edilen ve İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Hilmi Eren'in konuşmacı olarak katıldığı 'Engelsiz Yaşam' konulu seminer, Şişli Öğretmenevi'nde düzenlendi. Seminere, Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe'nin yanı sıra İl Milli Eğitim Müdürü Kıyasettin Kırekin, Tuşba İlçe Milli Eğitim Müdürü Muhlis Ceylani, İpekyolu İlçe Milli Eğitim Müdürü Şükrullah Yavuzer, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Salih Haskanlı, şube müdürleri ile çok sayıda özel eğitime ihtiyaç duyan çocuk ile velileri katıldı.

Seminer öncesi bir konuşma yapan Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe, göreve başladığı 1 Nisan tarihinden itibaren hedeflerinin, 'Tuşbalılara engelsiz bir yaşam sunmak ve var olan engelleri de ortadan kaldırmak olduğunu söyledi. Tuşba Belediyesi'nin düzenlediği ve 120 civarında eserin katılımı ile seçilen logosunun anlamının ise başta gönül kapısı olmak üzere tüm kapıların açık olduğunun anlamına geldiğini söyleyen Özgökçe, "Seçim sürecinde bazı evlere gittik ve orada bulunan bazı engellilerle karşılaştık. Bazı engellilerimizin 20 yıl boyunca evde veya köyde çıkmadıklarına şahit olduk. Siz o çocuğun ve o ailenin psikolojisini düşünün. 20 yıl boyunca bir evde dört duvar arasında siz kalsanız ne yapardınız? Biz o kardeşlerimize Tuşba Belediyemizin temelini atmadan engelli yaşam merkezi kurarak önlerindeki tüm engelleri kaldıracağımızı söyledik. Bugün bunu yapıyoruz" dedi.

Tuşba Belediyesi olarak parolalarının 'Engelsiz bir yaşam' olduğunu vurgulayan Özgökçe, "Tuşba'da, Van'da hatta tüm dünyada insanların kendisini mutlu ve huzurlu hissedeceği engelsiz bir yaşama ortamının meydana getirmesini arzuluyoruz. Biz başta dezavantajlı olarak gördüğümüz kadınlarımıza ve engellilerimize yönelik bazı projelerimiz var. Bu projelerimizin inşallah başta belediye olarak biz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı fonlarından yararlanarak hayata geçireceğiz. Sizlerin de bizlere destek olmanız gerekiyor. Bu tür toplantılarda salonların dolup taşması gerekir. Bizler de bu aşkla, bu şevkle hizmetlerimizi devam ettireceğiz" şeklinde konuştu.

Daha sonra kürsüye gelen Dr. Mehmet Hilmi Eren ise velilere öneri ve tespitlerde bulundu. Oyunun çocukların zorunlu değil gönüllü eylemi olduğunu, oyunun çocukları fiziksel ve duygusal olarak rahatlattığı için zihinsel olarak da öğrenmeye elverişli bir ortam sağladığını söyledi. Dr. Eren, zihnin öğrenme, öğrenilenden yararlanabilme, yeni durumlara uyabilme ve yeni çözüm yolları bulabilme yeteneğini geliştirirken çocukların sıkılmadan, eğlenerek öğrenmelerini sağlayan oyunlar sağlıklı bir olgunlaşmanın ürünü olduğunu ifade etti.

Çocukların zihinsel performanslarını, dikkat ve konsantrasyon, analitik düşünme, problem çözme, alternatif düşünme, muhakeme, mukayese becerileri ile el-göz koordinasyonlarını gibi yeteneklerini geliştirmek için zeka oyunlarının önemine dikkat çeken Eren, günümüzde teknolojinin gelişimiyle birlikte buna daha çok gereksinim duyulduğunun altını çizdi. Eren, "Belediye başkanı, milli eğitim müdürü ile ilçe milli eğitim müdürleri gibi devlet protokolünün burada olması elini taşın altına koydukları anlamına geliyor. Siz velilerde elinizi taşın altına koyun. Yoksa büyük bir eksiklik olur" dedi. Sözlerin davranışlar üzerindeki etkilerini de anlatan Dr. Hilmi Eren, "Çocuklara yaptıklarından dolayı olumsuz sözler saf ederseniz, Sonuçta olumsuz olur. Bunun için çocuklarınızın hareket ve davranışlarını pekiştirmeleri için güzel sözler söyleyin ve zaman zaman sürpriz hediyeler verin" şeklinde konuştu.


ŞEHRİVAN

Editör: TE Bilisim