Eski Van Şehri'nin kazı çalışmalarında Osmanlılara ait sokak ortaya çıktı. Tarihi Van Kalesi'nin güneyindeki eski Van şehrindeki kazı çalışmalarında Osmanlı döneminden kalma bir sokak ortaya çıktı. Sokağın sağında ve solunda kerpiç duvarlar da tespit ettiklerini söyleyen Maltepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Banu Konyar, ”Yol ve yol çevresinde taş zeminli kerpiç duvarlı yapı bloklarıyla karşı karşıyayız. Şehrin en işlek bölgesini kazıyoruz şu anda. Dolayısıyla buranın bir ticaret merkezi olması ihtimali çok yüksek.” dedi.

 

Van’ın eski yerleşim yeri olan tarihi Van kalesinin güneyindeki kazı çalışmaları ‘Eski Van Şehri, Kalesi ve Höyüğü Kazıları’ adı altında 4 yıldır devam ediyor. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Van Bölgesi Tarih ve Arkeoloji Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Erkan Konyar başkanlığındaki çalışmalarda, Kurtuluş Savaşı sonrası Rus işgaliyle yerle bir olan eski Van şehrinde sürdürülen kazı çalışmalarında ilk sokak ortaya çıkartıldı.

 

KAMU BİNALARINA AİT ZEMİNLER ÇIKARILDI

 

Eski Van şehrinde yapılan kazı çalışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Maltepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Banu Konyar, 60 kişilik ekipleriyle bu yıl ki kazı çalışmalarında eski Van şehrine yoğunluk verdiklerini söyledi. Osmanlı dönemiyle ilgili kazı yaptıklarını dile getiren Konyar, “Şu ana kadar henüz yeni başlamış olmamıza rağmen sokak dokusu ortaya çıktı. Sağında ve solunda da kamu binalarına ait zeminler çıkarıldı. Bu son derece önemli çünkü başkent Ankara dışında Osmanlı’nın sivil mimarisine yönelik bilgilerimiz çok kısıtlı. Bu kazının çok önemli bilimsel veriler ortaya koyacağının göstergesi olarak kabul ediyoruz bunları.” diye konuştu.

TİCARET MERKEZİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ

Bu kazı sezonu içerisinde ortaya çıkan yolu belli bir aks dâhilinde devam edip çevresindeki yapı bloklarıyla birlikte açmayı planladıklarını dile getiren Konyar, “Bunun önemli gelişmeleri göstereceğini farkındayız. Şu anki buluntular da bize bunu söylüyor. Son derece fazla sayıda cam eser ortaya çıkarıyoruz. Bu da burada belki de atölye ve dükkânların var olduğunu bize düşündürüyor. Yol ve yol çevresinde taş zeminli kerpiç duvarlı yapı bloklarıyla karşı karşıyayız. Şehrin en işlek bölgesini kazıyoruz şu anda. Dolayısıyla buranın bir ticaret merkezi olması çok yüksek.” şeklinde konuştu.

BİR AÇIK HAVA MÜZE ALANINA DÖNÜŞECEKTİR

Kazı çalışmalarının Van Valiliğiyle birlikte yürütüldüğünü dile getiren Konyar, Valiliğin eski Van Şehrini canlandırma ve ayağa kaldırma istekleri olduğunu ifade etti. Şuan yapılan çalışmaların pasif koruma olduğunu aktaran Konyar, “Ama zaman içerisinde bittiğinde karşılaşacağımız dokuyla birlikte burası daha yaşanır hale gelecek. Eski Van şehrini anlatan yönlendirmelerle birlikte bir açık hava müzesi bir sit alanına dönüşecektir. Ayağa kaldırabileceğimiz mümkün yapılar varsa onları da ayağa kaldıracağız.” dedi.

SÜRPRİZ İLE KARŞILAŞTIK

Kültür ve Turizm Bakanlığı adına eski Van şehrinde yaptıkları kazı çalışmalarının İstanbul Üniversitesi, Van Valiliği ve Aygaz Genel Müdürlüğü tarafından desteklendiğini ifade eden Konyar, “Aslında kazıya başlama noktası olarak biz daha çok anıtsal yapıların çevresindeki alanları açmaya karar vermiştik. Bu anlamda Hüsrevpaşa ve Kayaçelebi Camileri 16'ncı ve 17'nci yüzyılda yapılmış eski anıt eserler. Bunların çevresindeki alanlarda kazı çalışmalarımızı başlattık. Açıkçası tabii ki büyük bir sürprizle karşılaştık. Bu kadar erken mimari dokuyla kentin dokusuyla karşılaşacağımızı düşünmüyorduk. Hemen toprağın 30-40 santim altında zaten yüzeyden de yapı grupları algılanabiliyordu. Açtıktan sonra gerçekten büyük bir sürprizle karşılaştık çünkü sokak yapısı ve binaların önündeki taşlık alanlarla karşılaştık. Çok düzenli bir yapı gurubunun olduğunu gördük. Burası muhtemelen kamusal bir yapı. Eski Van'a ait bir çarşı ya da bir kamusal bina da olabilir burası. Tam dönemini şimdiden kestirmek zor. En azından 20. yüzyılın başlarına kadar, kent terk edilinceye kadar kullanıldığı anlaşılıyor. Arnavut taşı kaplı oldukça geniş bir caddesi var. Caddenin doğuya doğru uzandığını görüyoruz. Caddenin her iki tarafında da dükkanların, sivil mimari alanların ve ya kamusal alanların önündeki kaldırım diyebileceğimiz alanlar mevcut. Bu anlamda oldukça gelişmiş mimari görüyoruz dönemine göre. Eski Van'ın şöyle bir önemi var. 12. yüzyıldan itibaren Türk İslam dönemi başlıyor. Yaklaşık 800 yıllık bir süreçte yerleşmeye sahne oluyor. 800 yılda bir Türk İslam kentinin gelişimini göstermesi bakımından Anadolu'da açıkçası bu tür kentlerin çok fazla örneği yok. O anlamda oldukça önemi olacak bu kent dokusu. Özellikle Türk İslam sivil mimarisinin ortaya çıkarılması ve anlaşılması adına önemli olacak. Bugün birçok kentimizin modern mimari ile eski dokusunu kaybettiğini görüyoruz ama burada 20. yüz yılın başında terk edildiği ve yeni Van'a taşındıkları için burada bir Osmanlı kentinin özgün dokusunu görebileceğiz, ortaya çıkaracağız. Bu anlamda heyecan verici” dedi.

VAN ANADOLU'NUN 'POMPEİ'Sİ


Eski Van kentini Anadolu'nun 'Pompei'si gibi gördüğünü ifade eden Konyar, “20. yüz yılın başındaki çatışma ortamı ile kent aniden terk ediliyor. Her şey bir nevi olduğu gibi ortada bırakılıyor. O anlamda aslında 20. yüzyılın başındaki özgün durumunu ortaya çıkaracağız. Kent büyük bir yıkım görüyor. Bir çatışma ortamı yaşanıyor ve terk ediliyor. Belki bu anlamda Anadolu'nun 'Pompei'si demek eski Van için bence abartı olmaz. Zaten ilk 15 günde ortaya çıkardığımız görüntü de biraz öyle bir görüntü sunuyor bize. Çatışma ortamının arkeolojik kanıtları en azından görünmeye başlandı. Yanmış binalar, terk edilmiş evler. Bu açıdan bu kazının bu anlamda da birçok noktaya açıklık getireceğini düşünüyorum” şeklinde sözlerini tamamladı.

Editör: TE Bilisim