Nur topu gibi bir sorunumuz daha oldu!

Gözümüz aydın!

Daha Milli Güvenlik Parkı’nın yankıları bitmeden...

Daha Van Devlet Hastanesi’nin yeri yeşil alana dönüştürülmeden bir güzel alanımız daha yok edildi.

Nerden bahsettiğimi söylememe gerek yok...

Hepiniz son iki günün çarpıcı konusunu duymuşsunuzdur.

İskele Sahil Kordonu’ndaki ani yıkımı...

Bildiğiniz yıkım!

Başka hiç bir tanımı yok!

Van’ın hem kendi halkının hem de turizm anlamındaki en önemli mekanlarından birisi olan İskele’nin değişim, dönüşümü kentte şok etkisi yarattı.

Bir kaç gün içinde, apar topar sökülen ağaçlar, banklar... Kaldırılan park alanı...

Daha ne olduğunu bile anlamadık.

Bir de gittik ne görelim...

Ortada hiç bir şey kalmamış...

İş makineleri girmiş...

Çalışmalar başlamış...

Bizden habersiz iş işten geçmiş...

Sorduk.

Nedir mesele dedik?

Bir çoğu bilgi vermekten kaçındı.

Aradık, taradık.

Sorduk soruşturduk.

Zar zor bulduk birilerini...

Onlardan aldığımız cevap da o alanın feribot iskelesine dahil edileceği.

Çalışma alanın genişleyeceği.

Demiryolu hattının çoğaltılacağı.

Vb. Vb.

Anlayacağınız İskele gitti!
Bir çok anının canlı şahidi...

Van’ın önemli mihenk taşlarından ve duraklarından birisi olan İskele yok.

Ve civardaki tesisler de...

Anlayacağınız son zamanlarda İskele’ye yapılan yatırımlar ve yıllardır o alanda oluşturulan her şey boşa gitti.

Artık orası sadece bir feribot iskelesi.

Başka bir ruhu olmayacak.

Bunun izahı var mı?

Bence yok.

Van’ın yeni gündemi bu...

Tam da seçim öncesi pat diye başlatılan bu çalışma gerçekten hayret verici.

İlgili bir kaç isim sormuş.

Verdikleri bilgi yine tatmin edici değil.

Milyonluk bir projeden söz ediliyor.

Ama içinde sahil yok.

Kordon yok!

Park yok.

Yok yani...

Böyle bir ortamda bir güzelliğimizi daha yitirdiğimizi söylersek yalan olmaz.

İskele’ye sahip çıkmak lazım.

Son zamanlarda kaybettiğimiz bir çok şey gibi...

Bunu da elden kaçırırsak.

O zaman yuh bize!

Vah halimize!

Çünkü diğer alanlar gibi o alan da bizimdir!

O yol da bizim, Vanlılar’ındır.

Böyle basitçe, Vanlılara danışmadan elden çıkamaz.

Çıkmamalı!