Bölgede, ilk defa 3 yaşındaki Yaren Kapan’a yapılan ameliyatın oldukça başarılı geçtiğini ve artık bölge halkının büyük şehirlere gitmesine gerek kalmadığını belirten Özel İstanbul Hastanesi Beyin Cerrahisi Op. Dr. Oğuz Özel, “Yaren bize diastometa miyeli olarak geldi. Bir kemik, omuriliği iki parçaya bölmüştü. O yüzden omurgası yamulmuş ve ameliyat olmaması durumunda, idrar kaçırması ve hastanın yürüme zorluğu çekmesi söz konusuydu. Biz de hasta yakınlarına ameliyatın risklerini anlattık. O kemiği oradan alıp iki parçaya bölünen omuriliği tek parça haline getireceğimizi söyledik. Kendileri bu ameliyatı gerçekleştirmemizi istedi. Biz de ameliyat yaptık. 3 saat geçen ameliyat sonunda, belindeki omuriliği iki parçaya bölen kemiği çıkardık. Allah’a şükür hasta iyi bir şekilde ayağa kalktı ve yürüyebiliyor” dedi.
Bu ameliyatı daha önce birçok yerde gerçekleştirdiğini ifade eden Özel, “Hakkâri’de ve başka yerlerde de bu tür ameliyatları yaptım. Hasta yakını da benim bu ameliyatı yaptığımı duymuş ve bu nedenle bize geldi. Biz de ameliyatı başarılı bir şekilde gerçekleştirdik. Yaptığımız ameliyat sonucunda hastanın omurga yamukları ileriki zamanlarda düzelebilir veya biraz daha toparlayabilir. Bunun yanında yaptığımız bu ameliyat, omurganın daha da eğilmesini önleyecektir. Hasta 14-15 yaşlarına geldiği zaman eğer eğriliği devam ederse ikinci bir ameliyat gerekebilir ama en azından hastanın şimdi hem idrarını tutabilmesini sağlayacak hem de ileride felç kalmasını engelleyebilecek bir ameliyat oldu” ifadelerini kullandı.
Bu tür hastaların dikilen yerde herhangi bir akıntının olmaması için kontrol amaçlı bir hafta bekletildiğini dile getiren Özel, “Hastamız gayet iyi ve sağlıklı. Tam düzelinceye kadar burada kalmasını istiyoruz. İnşallah pazartesi günü taburcu edeceğiz” şeklinde konuştu.
Bu tür ameliyatların daha önce büyük şehirlerde yapıldığını ve özellikle bu bölgede kalan hastaların büyük şehirlerde çok çile çektiğini vurgulayan Özel şöyle konuştu:
“Van'da bu tür ameliyatları yapan kimse olmadığı için hastalar genellikle büyük şehirlere gidiyordu. Oralarda büyük meblağlar ödeyerek bu ameliyatı gerekleştiriyorlardı. Ayrıca bu tür hastaların kontrollerinin de oralarda yapılması gerekiyor. Bu nedenle hastalar çok çile çekiyordu. Artık bu tip hastaların İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlere gitmesine gerek kalmadı. Bu tür tedavilerin burada da yapılabildiğini böylece göstermiş olduk.”
Öte yandan baba Hasan Kapan ise 3 yaşındaki kızı Yaren’i tedavi edebilmek için Türkiye’de götürmediği yer kalmadığını belirterek, “Kızımı Ankara, İstanbul, Mersin gibi büyük şehirlere götürdüm. Oralar da ameliyatın riskli olduğunu söyledi. Bu ameliyatın burada yapıldığını bilmiyordum, ta ki Oğuz hocamıza denk gelene kadar. Hocamız bize ameliyatta oluşabilecek bütün riskleri anlattı. Biz de öncellikle Allah’ımıza güvendik, sonra da kızımızı Oğuz hocamıza emanet ettik. O da sağ olsun ameliyatı başarılı bir şekilde yaptı. Allah'a şükür şu anda çok mutluyuz. Bizimle çok iyi ilgilendikleri için Oğuz hocamıza ve İstanbul Hastanesi personeline teşekkür ediyorum. İnşallah bundan sonra da hiçbir sıkıntı yaşamayacağımızı umuyorum” dedi.
