AK Parti Van Milletvekili ve Asya Parlamenter Asamblesi Başkanı Burhan Kayatürk, Asya Parlamentosunun kuruluş çalışmalarına destek verdiklerini belirterek, “Avrupa Konseyi benzeri bir yapının Asya’da kurulmasını önemsiyoruz. Çünkü bugün Asya ülkelerinin iç işleri Avrupa Birliği Parlamentosu, Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi, Birleşmiş Milletler konseylerinde tartışılıyor. Asya Parlamentosu ile kendi problemlerimizi konuştuğumuz bir yapı oluşacak” dedi.

 

Asya Parlamenterler Asamblesi (APA)’nın dönem başkanlığını yürüten AK Parti Van Milletvekili Burhan Kayatürk, uluslararası arenada Türkiye adına önemli bir görevi temsil ediyor. APA Başkanlığı görevini 2018 yılında da yürütecek olan Kayatürk, APA 9. Genel Kurul Toplantısı Sonuç Bildirgesi'nde FETÖ’nün "terör örgütü" olarak ilan edilmesinin önemli bir başarı olduğunu belirtti. APA Dönem Başkanlığı sürecinde yürüttüğü çalışmaları Milat Gazetesine anlatan Kayatürk,  “Asya Parlamentosu” kuruluş çalışmalarına ilişkinde önemli açıklamalarda bulundu.

 

İşte o söyleşi; 

 

APA dönem başkanlığına Türkiye adına seçildiniz. Bu süreçte neler yaşandı?

Türkiye, 2016 yılında 42 üye ülkenin bulunduğu ve 20 gözlemci ülkenin katıldığı oylamada iki yıllığına APA Dönem Başkanı olarak seçildi. Asya Parlamenterler Asamblesinde, Çin'den Rusya'ya, Hindistan'dan İran'a, S. Arabistan'dan Pakistan'a, Endonezya'dan Malezya'ya kadar toplam 42 asil ülke üye bulunuyor. Ayrıca 20 gözlemci üye ülke ve 5 gözlemci kuruluş var. Bu süreçte ülkemiz ilk defa APA'nın Dönem Başkanlığı görevini yürütüyor.

 

Türkiye'nin, APA Dönem Başkanlığı için rakipleri Çin ve Pakistan'dı. Başkanlık seçiminde Çin, Rusya ve Hindistan güçlü bir söz hakkına sahipti. Bu üç ülkenin onayı Türkiye’nin başkan seçilmesinde büyük önem arz ediyordu. Çin, Rusya ve Hindistan dönem başkanı olmamıza sıcak bakmadı. İran’ın da görüşü aynı yöndeydi. Pakistan beklenmedik bir şekilde Türkiye lehinde çekildiğini söyledi. Bu durum Çin’i ve İran’ı zor durumda bıraktı. Neticede çalışmalarımız ve görüşmelerimiz doğrultusunda 11 ayda başkanlık görevini aldık. APA’nın dönem başkanlığı görevini yürütmemiz bu platformun iki sene boyunca Türkiye’nin emrinde olması demektir. Asya Parlamenterler Asamblesi Başkanlığı görevini 2018 yılında da yürüteceğiz.

 

Bu toplantılarda alınan kararlar sadece binleri değil yüz binleri, milyonları haberdar eden ve etkileyen kararlardır. İlk toplantıyı İstanbul’da yaptık. İkinci Genel Kurul toplantısını sonbahar mevsiminde Antalya’da yapmayı düşünüyoruz. Aynı zamanda 2 tane de başkanların ve başkan yardımcılarının, ayrıca her ülkeden 2 milletvekilinin katılacağı toplantılar yapacağız. Onun da birini Ankara’da birini de Van’da yapmak istiyoruz. Hatta Ankara’da yapacağımız toplantının İzmir’de yapılması durumu da var. Bu ülkemiz için iyi olduğu gibi illerimiz içinde iyi bir izlenim olacaktır.

 

APA,  9. Genel Kurul Toplantısı Sonuç Bildirgesi'nde, FETÖ 'terör örgütü' olarak kabul edildi. Türkiye adına önemli bir başarı elde edildi. Bu konu hakkında bilgi verebilir misiniz?

15 Temmuz 2016’da gerçekleştirilen darbe girişimi gecesinin ardından 27 Temmuz 2016’da Pakistan’ın başkenti İslamabad’ta bir APA toplantısı gerçekleştirildi. Biz bu toplantıda 15 Temmuz darbe girişimi gecesini ve FETÖ terör örgütünü çok iyi anlattık. Darbeden 12 gün sonra bu toplantı gerçekleştirildi. Türkiye’den ilk defa hazırlıklı bir şekilde yurtdışına giderek darbeyi anlatma şansına sahip olduk. 15 Temmuz gecesine ait yanımızda götürdüğümüz görüntüleri APA toplantısında yayınladık. Türkiye’de yaşanan bu darbe girişimine karşı bu görüntülerin ardından Pakistan’da bir ilgi ve alaka oluştu. Biz APA’yı da vesile kılarak ardından bir basın toplantısı düzenledik. Yaklaşık 22 canlı yayın aracı ve ulusal basından çok sayıda katılımcı geldi. Bu vesile ile darbe gecesini ve darbenin FETÖ ile olan ilişkisini bütün dünyaya anlatmış olduk. Bu toplantı basında önemli bir ses getirdi.

 

Asya’nın aslanı Erdoğan’dır

Kamboçya'da düzenlenen, APA 9. Genel Kurul Toplantısı Sonuç Bildirgesi'nde FETÖ "terör örgütü" olarak ilan edildi. Biz FETÖ’nün terör örgütü olarak sonuç deklarasyonunda verilmesini istediğimizde birçok ülke bize karşı çıktı. Bir kısmı “Bu konu bizim gündemimizde olması gereken bir mesele değil” dedi. Bir kısmı da “Darbeyi eleştirelim, darbeyi yapanları da terör örgütü ilan edelim. Ama FETÖ ismini geçirmeyelim. Bir mahkeme kararı yok. Türkiye hükümeti bunu söylüyor” dedi. Bize destek veren çok cılız bir grup vardı.

 

Fakat biz burada ciddi bir tartışma olunca iki gruba ayrıldık. İtiraz eden grubun içerisinde “Benim başbakanımın, bakanlarımın çocuğu FETÖ’nün okullarında okuyor. Bu şekilde kabul edemeyiz” diyenler mevcuttu. Bunun üzerine Pakistanlı Senatör Mushahid Husain  muhteşem bir konuşma yaptı. Husain, toplantıda “Burhan ve arkadaşlarının geldiği teklife bizim destek vermememiz darbenin yanında ve demokrasinin karşısında yer almamız demektir. Asya, çok talihsiz bir kıtadır. Darbenin nerede ve ne zaman yapılacağını bilemeyiz.

 

Benim ülkemde defalarca darbe oldu ve ben mağduru olarak cezaevine girdim. Türkler liderleri ile muhteşem bir örnek ortaya koydu. Biz bunu takdir edelim ve destek verelim. Asya, kaplanların olduğu bir kıtadır ama Asya'nın artık bir aslanı var, o da o gece sabaha kadar halkı ile direnen darbeyi durduran lider Recep Tayyip Erdoğan'dır” dedi. Bu konuşmanın ardından karşı çıkmalar kırıldı.

 

Bana göre bu APA başkanlığından daha büyük bir başarıdır. Çünkü biz ABD’de veya Avrupa Birliği’nde FETÖ’yü anlattığımızda bu örgüte karşı Asya Parlamentolar Birliğinin aldığı bu kararı önlerine koyabiliriz. Kısacası sonuç deklarasyonundaki bu madde önemli bir belge haline geldi. 

 

 

Myanmar'ı APA'nın gündemine taşıdık

Türkiye, Butan'ın başkenti Thimpu'da 31 Ağustos–3 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilen Asya Parlamenter Asamblesi (APA) Sosyal ve Kültürel İşler Komitesi Toplantısı'nda da önemli bir başarıya imza attı. Toplantıda, 'insani felaket eşiğindeki Irak, Suriye ve Yemen'e insani yardımların gönderilmesine' ilişkin taslak metin görüşülürken, 'Myanmar’daki Arakan Müslümanlarına yapılan kötü ve insanlık dışı muamele' konusunun da taslak metne girmesini istedik. Girişimlerimiz sonucu bu sağlandı,

 

Myanmar’da taslak metinde yer aldı. Ben bunu büyük bir başarı olarak kabul ediyorum. Myanmar halkının da duaları bu noktada bizim yanımızda oldu.

 

 

Asya Parlamentosunu destekliyoruz

 

Bu görevi Kasım 2019’a kadar yürüteceksiniz. APA için bundan sonraki çalışmalarınız nelerdir?

APA’nın Pakistan’ın öncülük ettiği “Asya Parlamentosu” kuruluş çalışmaları var. Pakistan, Çin, Hindistan gibi ülkeler bu projeye destek veriyor. İran gibi bazı ülkelerin ise bu konuda ciddi endişeleri var. Asya’da ki demokrasi seviyesi ile Avrupa’da ki demokrasi seviyesi arasında fark olduğunu savunuyorlar. Dolayısıyla bu projenin gerçekçi olmayacağını düşünenler var. Ama Pakistanlılar bu konuda çok kararlı bir tutum sergiliyor. Bende Asya Parlamentosu’nun kuruluşunu güçlü bir şekilde destekliyorum.

 

Bu konudaki görüşlerimi de beyan ettim. Avrupa Parlamentosunu örnek almak yerine Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesinin(AKPM) örnek alınması gerektiğini dile getirdim. Çünkü bana göre AKPM dünyadaki en ideal parlamentolardan bir tanesidir. Bu bağlamda bazı üniversiteler ile çalışmalar başlattık. İstanbul Boğaziçi Üniversitesi, Tahran Üniversitesi, Pakistan’ın Pencap Üniversitesi, Hindistan’da Delhi’de bir üniversite

 

Asya Konseyi Parlamenter Asamblesinin ya da Asya Parlamentosunun nasıl olması gerektiğine dair bir çalışma yaptırıyoruz. Biz Türkiye’nin dönem başkanlığında bu çalışmaların yapılmasını istiyoruz. Hatta bunun için İstanbul’da toplantılar yapabileceğimizi belirttik. Bu toplantılarda AKPM başkanlığı yapmış Dış İşleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’nun ve Avrupa Parlamentosu, Afrika Parlamentosu ve Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesinde bulunmuş insanların görüşlerine başvurmayı düşünüyoruz.

 

Avrupa Konseyi benzeri bir yapının Asya’da kurulmasını önemsiyoruz. Bugün Asya ülkelerinin iç işleri Avrupa Birliği Parlamentosu, Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi, Birleşmiş Milletler konseylerinde tartışılıyor. Asya Parlamentosu ile kendi problemlerimizi konuştuğumuz bir yapı oluşacak. 

 

 

Asya parlamentosu tüm arayışlara bir rol model olacak…

Güney Kore, Pakistan, Hindistan, Türkiye ve Asya’daki birçok ülke demokrasiyi bedeller ödeyerek kazanmışlardır. Bu ülkelerin demokrasi konuşması şakadan bir iş değildir. Yani Avrupa’da ödenen bedellerden daha fazla bedeller ödemişlerdir. Ben Asya Parlamentosu ve ya Asya Konseyi Parlamenter Asamblesi’ni bir demokrasi mücadelesi olarak görüyorum. Türkiye’nin çok büyük katkı sunacağına inanıyorum. Aynı zamanda Türkiye’nin Avrupa Birliği ile Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi ile olan tecrübelerinin de buraya katkı yapacağına inanıyorum.

 

İnşallah bu iki yılı Türkiye ve Asya demokrasisi için verimli geçireceğiz. Türkiye’nin dış ülkelere daha iyi anlatılmasını ve terör örgütleri üzerinden oynanan oyunları anlatmak için Asya Parlamenter Asamblesi Başkanlığı görevini önemli bir platforma dönüştüreceğiz.

Editör: TE Bilisim