Geçtiğimiz günlerde kaleme aldığımı yazıda Abdullah Aras’ın da paylaştığı görüşleri de katarak Hüseyin Çelik’in Van’da Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olması ile ilgili ihtimalleri konuşmuştuk. Çelik’in bizzat kendisinin “Aday değilim” demesi ve kendi ekibindeki bürokratlardan birisi olan Mahmut Tüncel’in aday adaylığını açıklaması da bunun bir işareti olabilir şeklinde de bir çıkarım yapmıştım.

 

Çelik’in gelmeyeceği en azından şu sıralar rafa kalktığına göre Van için en iyi ismi konuşmaya, Van’a gerçek anlamda hizmet edebilecek kapasitedeki isimleri değerlendirmeye başlamak gerekiyor.

 

Çelik’i konuşmuşken dilerseniz değerlendirmeye AK Parti cephesi ile başlayalım.

 

‘Büyükşehir’ seçimleri Van için şakaya gelmeyecek kadar ciddi ve hayati bir mesele. Bu ne AK Parti’nin il başkanı seçimlerine benziyor ne de ilçe başkanlarının belirlenmesine. Adayların da bu konuyu ciddiyi alarak hazırlıklarını yapması gerekiyor. O yüzden teşkilatın ‘büyükşehir’ meselesinde yükü oldukça ağır. Aday adaylarının Ekim ayı içerisinde ciddi anlamda ön plana çıkacağını düşünürsek teşkilatın kılı kırk yararak ‘merkeze’ en doğru ismi tavsiye etmesi gerekiyor. Aksi bir ihtimalle yönlendirilmiş bir aday ve bunun sonucundaki olası bir başarısızlığın vebali il yönetimine kalacaktır. Bu böyle biline.

 

***

 

BURUKÎLER TÜNCEL’E NASIL BAKIYOR?

 

Resmen ‘adayım’ demese de ismi konuşulduğunda komaoyunda oldukça ses getiren Kayhan Türkmenoğlu’nu saymaz isek şu ana kadar Ak Parti’nin tek adayı var. Türkemoğlu’nun da resmen aday aday olmasından sonra dengelerin değişeceğini de hesaba katarak şu an tek adayı konuştuğumuz bir gerçek:

 

Ankara’dan gelen bürokrat Mahmut Tüncel. Tüncel’i ilk olarak rahmetli babam Aziz Aykaç’ın bir Ankara gezisi sonrası kaleme aldığı yazı dizisi sırasında tanımıştım. Babam Aykaç kendisinden övgüyle söz etmişti. Daha sonra Tüncel aday adaylığını açıklayarak Van’a geldi. Van’da adaylığı konusunda bir ön çalışma yapan Tüncel, nezaket göstererek bizi de ziyaret ederek adaylığını bizim vasıtamızla da paylaştı. Bu kısa görüşmede Tüncel ile büyükşehire dair çok şey konuşmadık, ileri bir tarihde konuşmak üzere sözleştik. Zira aklında ve fikrinde ne varsa ileriki günlerde birlikte öğrenece ve adaylığını yine bu sayfalarda tahlil edeceğiz.

 

Mamafih, Tüncel’in ziyareti öncesinde birkaç konuya değinmek istiyorum.

 

Bunlardan ilki aşiretler meselesi. Siyaseti son yıllarda ne kadar aşiretlerden ve ağalıklardan uzaklaştırmaya çalışırsak çalışalım bu bölgede hala ‘aşiretciliğin’ siyaset üzerinde yüzde 50’lere varan bir etkisi olduğu bir gerçek. Yani insanlar hala bir ilçe başkanlığından belediye meclis üyeliğine kadar ‘aşiret adayı’ gözüyle bakmaya devam ediyor. O zaman bu gerçeği yan cebimize koyalım, öyle konuşalım.

 

Kendisi de ‘Burukan’ aşiretinin bir mensubu yani bir ‘Burukî’ olan Mahmut Tüncel’in bu minvalde Burukan aşiretinin desteğini ne ölçüde alacağı henüz netlik kazanmadı. Tüncel, Van’daki ön çalışmasını ilçeleri, STK’ları, basın mensuplarını, siyasi partileri gezerek yaptı, aday adayı olduğunu resmen açıkladı. Lakin, onun ‘Burukî’lerden nasıl bir tepki aldığını henüz bilmiyorum. Geçtiğimiz dönemde AK Parti’nin bir ‘Burukî’ adaya yer vermeyerek büyük bir yanlış yaptığı şeklindeki söylentileri de düşündüğünüzde bu anlamda ‘Burukîler’ bu seçimde biraz daha baskın olacak. Hal böyle olunca Tüncel, ‘Burukîlerin’ desteğini alırsa ne ala ama alamazsa vay Tüncel’in haline!

 

***

 

‘FATİH’ VAN’A NASIL ETKİ EDECEK?

 

Tüncel’in Van’daki ilk ziyaretinde kendisiyle ilgili en çok ön plana çıkardığı özellik ‘Proje’ konusuda oldukça deneyimli olduğuydu. Türkiye’nin en büyük Genel Müdürlüklerinden birisi olan Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü görevine atanan ve sancılı bir süreçten geçse de Türkiye adını duyurmuş olan ‘FATİH’ projesinden de sıkça söz ediyor Tüncel biyografisinde.

 

2003 yılında ‘Eğitim’ projelerinde başlayan ‘yöneticilik’ serüveni 2012 yılına kadar sürmüş Tüncel’in. Daha sonra da 2012 yılında Bakanlım Müşavirliği göreviyle de noktalanmış. Dikkat ediyorum Tüncel’in adı özellikle son 10 yıllık süreçlerde hep ‘Projeler’ ile anılmış. Her ne kadar uzmanlığı ‘eğitim’ ile alakalı projeler ile anılmak Tüncel için bir avantaj.

 

Ama… Fatih Projesi’nin başladığı şekliyle devam etmemesi hatta ve hatta önceki dönem Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’i koltuğundan eden ‘başarısızlık’ olarak anılması itibariyle biraz sıkıntılı bir ‘avantaj’. Zira ‘FATİH’ projesinin başarısız değil de bir türlü etkili bir şekilde uygulanamaması bakan dahil bir çok bürokratın başını ağrıtmıştı bir dönem. Umarım Tüncel’in de bu anlamda ‘dezavantajı’ olmaz!

 

Nabi Avcı gelir gelmez projenin müdürü ve koordinatörünü de görevden almıştı.

 

***

 

‘BİJÎ BAŞKAN!

 

Tüncel’in bir diğer dezavantajı da uzun yıllar Van’da olmasına rağmen Ankara’dan geliyor olması. İnsanlar ne şekilde olursa olsun dışarıdan gelen Vanlılara biraz da farklı bakıyor siyasette. Bu Tüncel’in benim açımdan karşılaşabileceği bir diğer sıkıntı. Her ne kadar Van bu yerel seçimde ‘farklı’ bir yüz istiyorsa da ‘fazla da yabancı’ olmasın diye de içinden geçirmiyor değil.

 

Geçtiğimiz günlerde Tüncel’in yerel bir TV kanalında yaptığı söyleşiyi izledim. Şöyle Van’ı en güzel manzarasıyla gören Edremit’in en güzel noktalarından birinde Van hakkında konuşan Tüncel, Van’ın 21’inci yüzyıl standartlarında olmayı başaramayan bir il olduğunu söylüyor konuşmasında. Büyükşehir ile birlikte Van’da yeni bir başlangıç olacağını söyleyen Tüncel, yaşam kalitesi olarak Van’ın dünyada hakettiği yeri alacağını söylüyor. Van’ın çok yakında bir dünya şehri olacağını söyleyen Tüncel de eminim ki Van’ın halen alt yapısını bile tamamlamamış bir kent olduğunu biliyor.

 

Kabul edelim ya da etmeyelim, Van hala ‘asfalt’ dökeni belediye başkanını ‘Bijî bijî’ naralarıyla bağrına basan bir kent. Alt yapı sorunu bir yana mahallesine bir çöp bidonu koyduğunuzda hizmet aldığı için değil belediye başkanını mahallesinde gördüğü için ‘Ne çalışkanmış be!” diyen hizmetten muzdarip bir kentin insanıyız.

 

Tüncel, dünya şehrinden, ticaret ve finans merkezlerinden bahsediyor ama biz Vali Karaloğlu’nun Van’a kazandırdığı Kocaeli Dostuk Parkı’nı bile bir ‘Disneyland’ benimseyim tek dinlence merkezi olduğu için buraya akın eden bir şehrin sakinleriyiz.

 

O yüzden Tüncel’in hiç buralara girmesine gerek yok, Van’ın temel problemlerini halledecek şekilde ‘projeler’ üretebileceği ve Ankara’daki ‘ekip’ ruhunu belediyecilik işlerine yansıtsın yeter. Tabi aday olur da Van’ı kazanabilirse…

 

***

 

BDP, REMZİ KARTAL VE BURUKÎLER

 

Yukarıda ‘Burukî’lerden bahsetmişken, BDP’nin yerel seçim hazırlıklarından bahsetmeden geçmeyelim. Tıpkı bir dönemler AK Parti İl Teşkilatı için söylendiği gibi son yıllardaki ‘en kötü’ teşkilat olduğu nedeniyle eleştirilen BDP’de de yerel seçim sesleri bu dönem erken yükselmeye başladı.

 

Yani BDP’de artık son bir ayı beklemiyor, BDP cephesinde de adayların sesi iyiden iyiye yükselmeye başladı bile. Son isim ise oldukça fazla konuşalacak hatta gündemi sarsacak bir isim. Uzun yıllardır yurt dışında olan ve son olarak Kongra-Gel Başkanlığı yapan Remzi Kartal’ın siyasi ve ülkeye giriş yasağının kalktığı ve BDP tarafından Van’dan aday olarak gösterilebileceği iddiaları yükseliyor kulislerden şu sıralar.

 

Kartal, AK Parti’nin yerel seçimde canını çok fazlasıyla acıtabilecek bir isim. Hatta aday olması halinde şu sıralar yüzde 50 ile 55 arasında olduğu tahmin edilen BDP oylarını çok rahatlıkla yüzde 60 üzerine taşıyabilecek bir isim. Zira Remzi Kartal, yukarıda bahsettiğim ‘Burukan’ aşiretinin en önde gelen isimlerinden.

 

Ortada geçtiğimiz seçimlerde ‘Burukî’leri göz ardı eden ve tepki alan, CHP’den de olsa Zahir Kandaşoğlu’na 15 bin 899 gibi bir oy veren ve bir çoğu bu dağınıklıktan hoşnut kalmayan bir Burukî oyu düşünüldüğünde Remzi Kartal, Van’da dengeleri fazlasıyla değiştirebilir. (Kandaşoğlu’nun da 2011 milletvekili seçimlerinde Burukî aşiret büyüklerinden de tam onay almadığını da düşünürsek hele…)

 

Üstelik Kartal gelmezse bile onun Van gençliği üzerinde aşiret üstü bir etkisi oluğu bir gerçek. Yani bir sözü bile denge değiştirebilir cinsten. Tüm bunları düşündüğünüz de Burukîler artık AK Parti’den ziyade BDP için, BDP ise Burukîler için büyük bir önem arz ediyor.

 

Vesselam…

 

***

 

VAN’A KADIN BAŞKAN MI GELİYOR?

 

Bir diğer tahmin ise BDP’nin Van’da ve Diyarbakır’da kadın aday ile boy göstereceği konusu. Bu konu son günlerde iyice konuşulmaya ve dillendirilmeye başlamıştı. BDP’nin Özalp’te Murat Durmaz’ın yerine bir kadın aday göstereceği çok daha öncesinden konuşulan bir konuydu ama Van ile Diyarbakır’da bir kadın aday yeni ve Ankara kulislerine yeni giren bir konu.

 

Van’da bir kadın başkan… Nasıl olur acaba?

 

***

 

DAĞDAKİ ÇOBANIN OYU İLE ŞEHİRLİNİN OYU

 

Bir dönemler ‘para’ görmüş ‘medeniyet’ görmemişin biri söylemiş, sonrasında ise fenomen olmuş bir söz vardı: “Dağdaki çoban ile benim oyum bir mi?” diye. O lafı söyleyen ‘Bu sefer de köylerin oy kullanacağını da düşündüğümüzde burikilerin oyu biraz daha önemli bir hal alacak. Sözde ‘ünlü’müzün o sözünün devri kabandı. Büyükşehir seçimleri ile birlikte artık  dağdaki çobanın oyu ile şehirlinin oyu bir!

 

O yüzden siyasi partilerin yerinde olsam dağdaki çobanlarla daha çok vakit geçirirdim. Haksız mıyım Allah aşkına?


ÖMER AYTAÇ AYKAÇ köşe...

Editör: TE Bilisim