Cumhuriyet Halk Partisinin Ülke geneli '”Ekonomik ve Siyasal Krizden Çıkışın Çözüm Yolları” konulu ziyaretler kapsamında Van’a bir dizi ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret sonrası CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na sunulmak üzere bir rapor hazırlandı.

 

Cumhuriyet Halk Partisinin Ülke geneli “Ekonomik ve Siyasal Krizden Çıkışın Çözüm Yolları” konulu ziyaretler kapsamında Van a görevlendirilen Edirne milletvekili ve Genel Başkan başdanışmanı Okan Gaytancıoğlu, CHP Van İl Başkanı Mehmet Kurukçu beraberindeki il ve ilçe yöneticileri ile VESOB, Van TSO, Van OSB, Van TB, Van TES-İŞ, Van Ziraat Odasını ile il ve ilçe başkanlıklarını ziyaret etti.

 

 

Ülkenin ve Van’ın içinde bulunduğu ekonomik krizden çıkış yolu istişareleri yapıldı ve hepsi Genel başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’na sunulmak üzere rapor haline getirildi ve genel başkanla sunuldu. Edirne milletvekili Okan Gaytancıoğlu tarafından hazırlanan rapor da ise dikkat çeken başlıklar şunlar:

 

VAN ZİYARET SONRASI HAZIRLANAN RAPOR

  

“Ekonomik ve Siyasal Krizden Çıkışın Çözüm Yolları” konulu ziyaretler kapsamında Van İl Başkanı Mehmet Kurukçu ile beraber 13-14 Eylül 2018 tarihleri arasında Van il merkezinde Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Ziraat Odası, Ticaret Borsası, Ticaret ve Sanayi Odası, Van Organize Sanayi Bölgesi, Türk-İş’e bağlı Türkiye Enerji Su ve Gaz İşçileri Sendikası (TES-İŞ) ziyaretleri gerçekleştirildi. Ziyaretler sonrasında arta kalan zamanlarda esnaf ziyaretleri gerçekleştirildi.

 

 

Raporda şu ifadelere yer verildi: “Öncelikle, CHP olarak tüm gittiğimiz yerlerde iyi bir şekilde karşılandık. Bölge zaten sürekli bir ekonomik kriz ve yoksulluk içerisinde olduğu için son krizin etkileri henüz ciddi olarak hissedilmemekteydi. Ancak reel sektör, durumun tam olarak farkında olduğu için, bu ekonomik krizin tamamen savurganlık ve betona yatırımdan kaynaklandığını bizlere açık olarak ifade ettiler. Görüşmelerimiz tüm STK’lar için tamamen samimi ortamlarda geçti. Bu samimiyette Van İl Başkanımız Sayın Mehmet Kurukçu’nun STK’larla iyi bir diyalog içerisinde olduğunu söyleyebilirim. Hatta birçok yönetici, önceden CHP’nin il ve ilçe yöneticilerini tanımadıklarını ve yöneticilerin parti binasından çıkmadıklarını açıkça ifade etti.”

 

Gittikleri her kurumda, CHP Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak tarafından hazırlanan sunumu özetleyerek konuya başladıktan sonra, kurum yetkililerinin görüşlerini de aldıkları kaydedilen sunumda, “Samimi bir ortamda görüşmelerin karşılıklı sohbet havasında geçmesine özen gösterdim. STK yetkilileri Türkiye ekonomisinden daha fazla Van ekonomisi hakkında görüşlerini açıklamakta yarar gördüler. Buna göre, Van ekonomisinin durumu ve sorunları ile partimizin bölgeye yönelik gerçekleştirmesi gereken politika önerilerin neler olması gerektiğini başlıklar halinde sıralayabiliriz.” Denildi.

 

 

HUZUR VE GÜVEN ORTAMI

 

CHP tarafından hazırlanan raporda Van’ın önemli sorunlarını kapsayan başlıklara değinildi. Bu başlıklardan bir tanesi olan huzur ve güven ortamı için şu ifadelere yer verdildi: “Van Ak Parti yıllarından önce doğunun hayvancılık merkezi olarak biliniyordu. Meraya dayalı büyükbaş ve küçükbaş hayvancılık sayesinde bölge üreticisi düzenli bir gelire sahip olarak yaşamını sürdürmekteydi. Hatta bölgeden Ortadoğu ülkelerinde canlı hayvan ihracatı dahi yapılmaktaydı. Çünkü meraya dayalı hayvancılık neredeyse bedavaya yapılan hayvancılık olduğu için, bölge insanını bölgeye bağlayan en önemli unsur olarak nitelendirilebilirdi. Ancak bölgedeki terörün etkisiyle hayvanları meraya çıkartma yasağının uygulanmasıyla karma yem ve samana dayalı besleme ekonomik hayvancılığın yapılmasının önünde bir engel oldu. Bu nedenle birçok aile hayvanlarını satarak, bölgeyi terk etme yoluna gitti. Bu da Van kırsalının boşalması anlamına geldi. Van kırsalının boşalması bir yana, il ve ilçe merkezlerinde hayvancılığa dayalı ticaretle geçinen birçok kişi ve firmada bundan ekonomik olarak olumsuz yönde etkilendi. Görüşülen kurum ve kuruluşların tamamı “mera yasağının” kaldırılmasının bölgedeki ekonomiye ciddi bir katkı sağlayacağını ifade etmektedir.

Bence, en önemli konu, güven ve huzur ortamının Devletçe sağlanabilmesi, bölgeye devletin güvence vererek, yasak bölgelerin olmayarak insanların üretici hale gelebilmesini sağlayabilmektir.” İfadelerine yer verildi.

 

SİYASİ ORTAM

 

Van’da HDP ve Ak Partinin ciddi bir üstünlüğü olduğu ifade edilen raporda, “Başta Büyükşehir belediyesi olmak üzere HDP’li belediyelerin tamamına kayyum atandığı için derinlemesine sohbet ettiğinizde halkta siyasi iradenin sandığa yansımadığı ifadesi yaygındır. Yapılacak yerel seçimlerde de bu iradeye ipotek konulacağı tahmin edildiğinden ciddi bir arayış söz konusudur. Hatta açıkça bu durumu CHP’den başka çözebilecek bir iradenin olmadığı da açıkça ifade edilmektedir. Kanaatimce, bölgede terörle bağlantısı olmayan kanaat önderleriyle yapılacak görüşmelerde HDP seçmeninin CHP’ye oy vermesi sağlanmalıdır. Tabii ki bu durum çok hassas bir konudur. Herhangi bir ittifakın yapıldığı anlaşılırsa, Batı illeri başta olmak üzere partimiz oy kaybına uğrayabilir. Ayrıca Ak Parti bu durumu kullanarak kara propaganda yapabilir. Ancak şu da bir gerçektir. Bölgedeki insanlar Ak parti’den bıkmışlardı. HDP’yi de bir çözüm olarak görmemektedirler. Bölgedeki insanlar CHP ve HDP’nin yakınlaşmasını istemektedir. Kanaatimce bunun olabilmesi için partimizin Doğu ve Güneydoğu’ya daha fazla vakit ayırması gerekmekte, Ege ve Marmara bölgesindeki yurttaşlara da bunun önemli bir sorun olduğu herkesin terör örgütü sempatizanı olmadığı uygun bir dille anlatılabilmelidir.” Diye belirtildi.

 

 

BÖLGENİN ULAŞIM SORUNU

 

Raporda şu ifadelere yer verildi: “Van, bulunduğu coğrafi konumdan ötürü, Türkiye’nin birçok bölgesine uzak bir yerdedir. Bu nedenle, taşımacılık yönünden ciddi anlamda dezavantajlı bir konumdadır. Bölgede yapılacak yatırımlara girdi ve hammadde temini diğer bölgelere nazaran pahalıdır. Bunda ulaşım girdilerinin taşınma maliyetleri dikkate alındığında sorunun çözümü kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Bölge aslında hayvancılıkta ön plana çıkmıştır. Meraya dayalı hayvancılık yerine yem hammaddeleri olan arpa, saman, buğday lojistik maliyetlerinden ötürü, Gaziantep ve Şanlıurfa gibi üretim bölgelerinden Van’a oldukça pahalıya gelmektedir. Ulaşım sorununu çözmek elbette ki mümkün değildir, ancak Van’ın coğrafi koşullarından yararlanılarak üretim yapmak, buna göre sanayiler kurmak mümkün olabilir. Örneğin en önemli yatırımlardan biri Entegre et tesisleri, süt fabrikaları olması gerekirken yanlış özelleştirmeler sonucu daha önceki yıllarda Devlete ait bu tip yatırımlar yanlış özelleştirmelerin kurbanı olmuştur. Bundan sonra, planlama yaparak bu tip yatırımların bir Devlet politikası haline getirilmesi bölgenin geleceği açısından son derece önem arz etmektedir. Örneğin Türkiye’de en fazla koyun ve keçi varlığı Van’dadır. 3 milyonu aşan küçükbaş hayvan varlığı çok iyi bir destekleme mekanizması ile rahatlıkla 3-4 katına çıkartarak, Van’ın bir üretim üssü olması sağlanabilir. Doğu illerine bulundukları coğrafi ve iklim koşullarından ötürü özel destek şart.”

 

EKONOMİK SORUNLAR, İŞSİZLİK, YOKSULLUK

 

Ekonomik sorunların temelinde de plansızlığın olduğu vurgulanan raporda, “Bölge hayvancılığını harekete geçirebilecek, karkas eti satabilecek ciddi pazarlar yoktur. Et ve Süt Kurumu herhangi bir varlık gösterememektedir. Örneğin büyük çabalar sonucu kurulmuş olan Van Et kombinası 15 kapasite ile çalışıyor. Bölgede arpa ve buğday yem üretimi için son derece önemli iken Toprak Mahsulleri Ofisinin, düşen buğday ve arpa fiyatları karşısında piyasalara müdahale etmemesi, tahıl fiyatlarının sürekli yerinde sayması bölgedeki ekonomik sorunları ağırlaştırmaktadır. Bölgede uzun yıllardır kamu yatırımlarının askıya alınması, özel sektörün yatırım ortamını güvenli bulmadığı için büyük yatırımlardan kaçınması bölgedeki işsizliğin artmasına neden olmuştur. Van, Türkiye’de işsizlik oranı en yüksek olan illerden biridir. Yoğun işsizlik yoksulluğu da beraberinde getirmiştir. Yoksulluğun çoğalması insanları terör örgütünün kucağına itmektedir. Ya da bu yoksulluk devlete olan bazı yükümlülüklerin yerine getirilmemesini beraberinde getirmiştir. Örneğin Van’da elektriğin yüzde 53’ü kaçak kullanılmaktadır.” Denildi.

 

 İRAN İLE SINIR TİCARETİ GELİŞTİRİLMELİ

 

Van’ın İran’a sınır kapısı olan bir il olduğu kaydedilen raporda, “Nedense İran ile olan sınır ticaretinden ciddi bir ekonomik katkı sağlayamamaktadır. Bunda Ak Parti hükümetinin uyguladığı niteliksiz dış politikanın da önemli etkileri vardır. ABD, dolaylı olarak İran ile ticaretin yapılmasını engellemektedir. ABD, Türkiye’nin İran’a ambargo uygulamasını bazen direkt olarak bazen de dolaylı olarak istemektedir. Bundan en çok etkilenen Van ekonomisi olmaktadır. Örneğin “S-PVC-Polymer” bir plastik hammaddesi olup İsveç’ten getirilmektedir. Ancak bu hammadde İran’da var ve çok daha ucuzdur. Bürokratik nedenlerle sınır ticareti kapsamında getirilememektedir. Bu tip ürünlerin Türkiye’nin çıkarları doğrultusunda ticaretinin önündeki engeller kaldırılmalıdır.” Diye belirtildi.

 

SONUÇ

 

Raporun devamında şu ifadelere yer verildi: “Van ziyareti CHP açısından oldukça başarılı geçmiştir. Van’da çalışkan bir il başkanımız bulunmaktadır. İl Başkanı Mehmet KURUKÇU, Van’da sevilen sayılan bir insandır. Ayrıca yaptığım araştırmalara göre, bölgenin hassasiyeti de dikkate alındığında İl başkanımız parti politikalarımızı da iyi uygulamaktadır. Partimizin Van başta olmak üzere Doğu ve Güneydoğu Anadolu merkezli çalışmalara ağırlık vermesi, bu bölge insanının çok beklediği bir davranıştır. Terörden ve işsizlikten yıllardır etkilenen Doğu insanı ilgi ve şefkate muhtaçtır.”

 

DOĞU VE GÜNEYDOĞUNUN İYİ İŞLENMESİ

 

CHP’nin Kürt sorununu doğru tespit eden ancak bunu bölge halkına yeterince htirmediği kaydedilen raporda, “Daha sık bölgeye heyet göndermelidir. Bu bölgenin sorunu ağırlıklı olarak ekonomiktir. Ekonomisini planlayan bir doğu, Türkiye’ye ciddi bir katkı sağlayabilir. Bu da ancak kamu yatırımları, düşük enerji destekleme politikaları, sosyal destekleme politikaları ile olur. Bu politikaları da CHP’den başka kimse yapamaz. Dolayısıyla partimizde geliştirilen bu politikaların bölge insanına daha sık anlatılması gerekir.” Denildi.

Editör: TE Bilisim