CHP Van Eski İl Başkanı Cemal Şen bölgede yaşanan olaylara ilişkin açıklamalarda bulundu. Bugün Van’a gelecek olan genel başkan Kılıçdaroğlu’nun barışın sağlanmasında en önemli etken olduğuna dikkat çeken Şen, “Biz böyle bir ülke değildik. Umutsuzluk insanları bu duruma getirdi. Sosyal bilimciler, psikologlar bu bölgeye gelip ciddi araştırmalar yapmalı. Bu durum ciddi bir hal almak üzere. Ben genel başkanımızın yapacağı toplantılarda özellikle bu topraklarda artık kanın, gözyaşının, acıların yerinin olmadığını görebileceğini düşünüyorum. Genel başkanımın görev alarak, tavır koyarak, parlamentoda gerekirse gurubu ile birlikte barışın inşası konusunda yeni bir eylemsellik tavrını ortaya koymalı. Bu durumun çözüme kavuşacağında CHP’nin tarihi sorumluluğudur. Acilen çözümün ülkeye gelmesi için CHP’nin büyük bir atılım yapması gerektiği kanaatindeyim.” Diye belirtti.
7 Haziran genel seçimlerin ardından çözüm sürecinin bitmesi ile başlayan çatışmalar ülkeyi savaş alanına çevirmişken, özellikle Güneydoğu ve Doğu Anadolu’da hendek kapatma operasyonları da devam ediyor. Gün geçmiyor ki şehit haberi ile uyanmayan ülkede vatandaşlardan, siyasilere, STK’lardan akil insanlara kadar herkes acil olarak barışın sağlanmasını talep ediyor. Tamda bu sancılı süreçte bölgede yaşananları yakından takip etmek ve CHP’nin 6’ıncı il başkanlar toplantısını gerçekleştirmek üzere CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bugün Van’a gelecek. Kılıçdaroğlu’nun gelişi öncesi CHP Van Eski İl Başkanı Cemal Şen, gündeme dair Şehrivan’a açıklamalarda bulundu. 7 Haziran genel seçimlerin ardından hükümetin ülkede bir devlet başkanlığı istemine doğru bir seçim propaganda yürüttüğünü kaydeden Şen, “Anayasamızın maddeleri gereğince cumhurbaşkanı seçimeler esnasında hiçbir anlamda bir siyasi partinin taraftarı olamaz. Ancak 7 Haziran seçimleri boyunca AKP’nin tüm seçim çalışmalarını cumhurbaşkanı yürüttü. Bütün mitinglerde konuşmacı olarak bulundu. 7 Haziran’da elde edemediği çoğunluğu erken bir seçimle zoru kullanarak halkın iradesine ipotek koymuştur. 1 Kasım sonrasında AKP’nin yüzde 49’un üzerinde oy alması sonucunda parlamentodaki büyük çoğunluğu ile geçirmiştir. Ve hükümet kuruldu.” Diye belirtti.
ŞEN: ÜLKE RESMEN BÜYÜK BİR SAVAŞ YAŞIYOR
Dolmabahçe Mutabakatının ardından bakanların kamuoyuna poz verdikten hemen sonra mutabakat masasının biranda devrildiğini ifade eden Şen, “Masanın devrilmesi sonucu ülke bu hale geldi. 1 Kasım’dan bu yana özellikle ülkenin birçok il ve ilçesinde yoğun olarak bir çatışma yaşanıyor. Örneğin sur, Cizre, Nusaybin, Yüksekova’da binlerce yapı yerle bir olmuş durumda. Bu ülke resmen büyük bir savaş yaşıyor. Partimizin de, genel başkanımızın üç yıl önce yapmış olduğumuz programlarla her üç ayda bir herhangi bir ilde il başkanlar toplantımızı gerçekleştiriyorduk. 6. İl başkanlar toplantımızı bugün Van’da gerçekleştireceğiz. Böyle savaş naralarının atıldığı bir süreçte Cumhuriyet Halk Partisinin genel başkanı tüm il başkanlarını Van’da toplaması, elbette çok önemli bir siyasi duruştur. Gelecek olan il başkanlarımın çoğunu çok iyi tanırım.” Şeklinde konuştu.
“DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ DENEN BİR ŞEY VAR”
Gergin geçen Türkiye sürecinin tansiyonunu düşürmede CHP’nin büyük bir görev üstlenmesi gerektiğine dikkat çeken Şen, “Özellikle sevgili genel başkanıma düşüyor bu görev. Dokunulmazlıklar konusunda AKP çok taktiksel bir oyun oynamaktadır. AKP 317 vekille istediği dokunulmazlığı kaldırabilecek sayıya sahip. Salt çoğunluk onlarda. Fakat herkese kendi günahlarına ortak etmek istiyorlar. Bu bir siyasi taktiktir. Bu konuda CHP’nin düşüncesi nettir. Biz kürsü dokunulmazlığı dışında tüm suçlarda fezlekesi olan milletvekillerin dokunulmazlıkların kaldırılması için her çalışmaya varız. Ancak bu dokunulmazlıkları kaldırılmak istenen vekillerde bu ülkenin birer ferdi. Düşünce özgürlüğü denen bir şey var. Bakın bizimde üzerimizde birçok soruşturma açılmış. Bizim var mı dokunulmazlığımız. Hayır yok. Bu konuda genel başkanımıza büyük bir görev düşmektedir.” Diye belirtti.
ŞEN: GİDİŞAT HİÇ İÇ AÇICI DEĞİL
Bölgede Kürt sorununun çözümü için CHP’nin gerçekçi, objektif, somut projeleri topluma sunması gerektiğine vurgu yapan Şen, “Ülkenin birliğini ve bütünlüğünü pekiştirecek projeler sunmamız gerekecek. Biz böyle olmalıyız. Bu coğrafi bölgede bizimle dost olan tek ülke kalmadı. Avrupa Birliği kaldı ona da meydan okudu. Böyle bir keyfilik içerisinde, savurganlıkla ülkeyi yönetemeyiz. Bu şekilde Türkiye’yi bir yere taşıyamayız. Ben gerçekten bir vatandaş olarak ciddi bir rahatsızlık içerisindeyim. Toplum gibi bizde bir çaresizlik içerisindeyiz. Eskiden il başkanıyken en azında panellerde, toplantılarda kalkıp düşüncemizi dile getiriyorduk. Toplumun içine girdiği kötü gidişat hiç iç açıcı değil.” dedi.
“TOPLUM CİDDİ BİR RUHSAL BUNALIM YAŞIYOR”
Son olarak çözüm önerilerini dile getiren Şen, ülkenin içine girdiği kötü gidişatın durdurulması için acilen operasyonların bitmesi gerektiğini dile getirerek, “Yurdundan, kentinden, mahallesinden edinmiş vatandaşların güvenliği sağlanarak yeniden evlerine dönmeleri için çalışma başlatılmalı. Kentlerde mağdur olan vatandaşların zararları karşılanmalı. Çok şahit olduk bu durumlara. Böyle bir ülkede insanlar artık ayrışma noktasına gelmiş. Bakın yarın çok geç olabilir. Bu böyle bitmez. Bu Kürt sorununun gerçekliği, tarihsel süreç itibari ile değerlendirilmeli. Ülkemizde insanların kendilerini huzurlu hissedebileceği demokratik bir anayasa içerisinde, insan haklarına önem verilen, yargı bağımsızlığının olduğu, çağdaş bir yapının olduğu ve demokratik bir anayasa ile herkes birlikte yaşayabilir. Ama birbirimize meydan okuyarak şu kadar öldürdük, bu kadar öldürdük anlayışı ile biz bu ülkede barışı yakalayamayız. Belki de bölge ile ilgili çok yanlış bilgilerde verilebilir. Ama genel başkanımızın özellikle halkla konuşması gerektiğini düşünüyorum. Korku içerisinde yaşar olduk. Gazetecinin can güvenliği yok, yargı mensubunun can güvenliği yok, askerin, polisin can güvenliği yok, vatandaşın yok, akademisyenlerin can güvenliği yok. Türkiye’de kısacası can güvenliği yok. Gördünüz son süreçte kaç tane bomba patlatıldı. İnsanlar tedirgin bir şekilde yaşar oldu. Toplum ciddi bir ruhsal bunalım yaşıyor.” İfadelerine yer verdi.
ŞEN: BİZ BÖYLE BİR ÜLKE DEĞİLDİK
Sosyal devlet yapısının yerle bir olduğunu söyleyen Şen, “Sanki bütün inşalar cinnet geçiriyor. Her gün yeni bir olayla uyanır olduk. Biz böyle bir ülke değildik. Umutsuzluk insanları bu duruma getirdi. Sosyal bilimciler, psikologlar bu bölgeye gelip ciddi araştırmalar yapmalı. Bu durum ciddi bir hal almak üzere. Ben genel başkanımızın yapacağı toplantılarda özellikle bu topraklarda artık kanın, gözyaşının, acıların yerinin olmadığını görebileceğini düşünüyorum. Genel başkanımın görev alarak, tavır koyarak, parlamentoda gerekirse gurubu ile birlikte barışın inşası konusunda yeni bir eylemsellik tavrını ortaya koymalı. Bu durumun çözüme kavuşacağında CHP’nin tarihi sorumluluğudur. Acilen çözümün ülkeye gelmesi için CHP’nin büyük bir atılım yapması gerektiği kanaatindeyim.” Dedi.
ŞEHRİVAN SİYASET: MERAL YILDIZ – ÖZEL HABER
