DBP Genel Merkezi tarafından düzenlenen eğitim çalışmaları kapsamında DBP Van Siyaset Akademisi'nde Şehit Deniz Fırat 2. dönem eğitim devresi başladı.

Eğitim devresine DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, DBP MYK Üyesi Herdem Kızılkaya katıldı. Eğitim öncesi açılış konuşmasını yapan DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, eğitimdeki amacın yeni bir yaşamı kuracak olan kadroları yetiştirmek olduğunu ifade etti. Yüksek, mücadelelerinin yeni yaşam mücadelesi olduğunu belirterek, "Başkan Apo'nun paradigması ışığında yeni bir yaşam kurmaya çalışıyoruz. Devrimin eşiğindeyiz. Devrim dediğimiz, bu toplumsal düzeni değiştirmektir. Bugün Kürdistan'da yaşanan sesli devrimdir" dedi.

YÜKSEK: YENİ BİR YAŞAMA İHTİYAÇ VAR

Ortadoğu'daki saldırılar ile inanç milliyetçiliğinin yaşandığını ifade eden Yüksek, zehir gibi topluma aktarılan bu anlayışın kökenini kapitalist moderniteden aldığını ifade etti. Yüksek, “Kadınların, bütün ezilen toplumların, kimliklerinin altından tekrar ezilen bir pozisyondadır. Böylesi bir yaşamı yaşayamayacağız. Yeni bir yaşama, yeni bir düzene, sisteme ihtiyaç var. Kadınları için, gençler için, inanç ve kültürler için yeni bir yaşama ihtiyaç var. Mücadelemiz yeni yaşamı yaratma mücadelesidir. Başkan Apo'nun paradigması ışığında yeni bir yaşam kurmaya çalışıyoruz. Sizler yeni yaşaman kurucuları olmak için bu eğitimi alacaksınız ve yeni yaşamın öncüleri olacaksınız.” Dedi.

“YENİ YAŞAM ROJAVA'DA GELİŞİYOR”

Akademilerin her alanda toplumun her ihtiyacını karşılayıp geliştirme rolünü oynayacağını dile getiren Yüksek şöyle devam etti: "Mücadelemiz somut şey oluşturma noktasına geldi. Yeni yaşamın pratikleri Rojava'da gelişiyor. Bu yüzden Rojava'ya yönelik bir saldırı var. Kürtler Ortadoğu denkleminde yer alsın istenmiyor. Kadın öncülüğünde, halkların kardeşliğine dayalı toplumsallaşma perspektifine yönelik bir saldırı var. IŞİD saldırırken halkların kardeşliği mi olur diyor, inanç kardeşliği, kadın erkek eşitliği mi olur diyor. Dikkat edin Erdoğan'da 'kadın erkek eşitliği mi olur' diyor. Bunlar hiçbir eşitlik, özgürlük, adalet ilkesini kabul etmiyorlar. Onlara göre kadından sadece köle olur, hizmetçi olur, çocuk doğuran anne olur. AKP'de böyle diyor, IŞİD'de böyle diyor. Zihniyetler birdir saldırırken böyle saldırıyorlar. Biz buna hayır diyoruz. Biz Ortadoğu'da bir toplumsal devrim geliştiriyoruz. Mücadelemiz Ortadoğu'nun karanlığını aydınlatma mücadelesidir. Buradaki yegane güçte özgürlük mücadelesidir. Kürt özgürlük mücadelesi demokrasi ve özgürlük mücadelesidir."

EŞ BAŞKAN YÜKSEK: ŞENGAL ÖZERK OLSUN

Güney'de de Kürtlerin olduğunu, ancak özgürlük ve eşitlik anlayışlarının tartışılması gerektiğini ifade eden Yüksek, bir hukuk sistemlerinin bile olmadığını, Barzani'nin keyfine göre bir 'adaletin' olduğunu ifade etti. Toplumsallaşmanın olmadığını, aksine sınıflaşmanın olduğunu kaydeden Yüksek, Güney'de de bunun mücadelesini vereceklerini söyledi. İnanç özgürlükleri noktasında bir gerilemenin olduğunu dile getiren Yüksek, "Şengal'in özerk olması gerekiyor. Oradaki Êzidî Kürtlerin kendi özerk yönetim şeklini oluşturup kantonlarını ilan etmeleri gerekiyor" dedi.

“KÜRDİSTAN'DA YAŞANAN SESLİ DEVRİMDİR”

Bir devrim sürecinden geçtiklerini ifade eden Yüksek, "Şu anda yaşanan bir devrimdir. Devrim kapitalizmin çarkına çomak sokmaktır. Biz bunu yapabiliriz. Toplum bu özü taşıyor. Bu zalimlere teslim olmak zorunda değiliz. Devrimin eşiğindeyiz. Devrim dediğimiz, bu toplumsal düzeni değiştirmektir. Aşağıdan yukarıya kadar. Mevcut düzenin içinde alternatifini yaratmaya çalışacağız. Bugün Kürdistan'da yaşanan sesli devrimdir" dedi. Ardından eğitim devresine başlayan siyaset akademisi bileşenlerine eğitim sürecinde başarılar dileyerek, bundan sonraki devrelerle birlikte yüzlerce kadronun yetiştirileceğini ifade etti. Eğitim ardından basına kapalı bir şekilde devam etti.

Editör: TE Bilisim